Tekil Mesaj gösterimi
  #4  
Alt 16-11-2005, 22:41
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Edip Yüksel ve (Mütevvefa) Ekürisi Reşad Halife'den İncir Çkirdekleri:


* - Sure başlarında 14 (7x2) ayrı harf kombizenları olup onların sayısal (ebced) değerlerinin toplamı Muhammed peygamberin izleyicilerine verilmiş olan 1709 kamerî [miladi 2280] yılı verir (s. 223); Kur'an, Dünyanın Sonunun tarihini verir. İsa'nın doğum tarihi, bu hesabı doğrulayıp destekleyen işaretlerden birisidir. Dünyanın, İsa'nın doğumundan 2280 (19x120) yıl sonra son bulacağını Kur'an ayetlerinin işaretiyle öğrenmiş bulunuyoruz. (s. 420; krş. s. 265, 433)


*- Sakar nedir bilir misin? Ne bırakır, ne de yüklenir (tam ve mükemmel), halklar için (evrensel) bir göstergedir/ekrandır. Üzerinde ondokuz vardır. (74: 27-30; krş. 85: 22)

* Tüm mezhepler bu konuda kuşku içindedir. (4: 157; all factions)

Ayette mezhep kelimesinin karşılığı var mı? Ayetin Arapçasında yok! (İngilizce çeviri de Türkçe'ye yanlış kopyalanmış.)


* - Mezhebler (İsa'nın kimliği üzerinde) aralarında anlaşmazlığa düştüler. (19: 37; the various parties)

Alerji duyduğu herşeyi Kur'an'a söyletmeye çalışan bir zihniyete ahzab (tekili: hizb) ile mezâhib'in (tekili: mezheb) başka başka şeyler olduğu nasıl anlatılabilir? (Bu, Kur'an'ı ucuz bir propaganda broşürüne dönüştürmek değil midir?)


*- ... ve türbeler, şans oyunları şeytan işi birer pisliktir. (5: 90; and altars)

Burada ölülere ve türbelere sövmek için mütercim Kur'an ayetini hevâsına alet etmiş, kasten ensab (putlar) sözcüğüne yanlış mânâ vermiştir. Bizce bu tashih-i itikad değil, tahrif-i nass'tır!


*Böylesi işgüzarlıkları mütercimin otantik terimlere düşkünlüğüyle (!) açıklamak isteyecekler; lütfen şu kopyalama-örnekler üzerinde biraz düşünsünler:

- Kim bir iyiliğe aracılık ederse kendisi için ondan bir kredi var. (Nisa: 85; a share of credit thereof)

Boş yere gözlerinizi oğuşturmayınız; doğru okuyorsunuz.


* - Test edilmeyeceklerini sandılar. (5: 71; ... would not be tested)

İnanınız, ayetin üniversite sınavlarıyla bir ilgisi yok!

- Lüks mobilyalar üzerinde. (56: 15; on luxurious furnishings)

Dua edin, hûrî'yi 'hostes' diye çevirmemiş!

- İbrahim, (...) monoteist bir öncü idi. (...) İbrahim'in dinini bir monoteist olarak izlemen için... (16: 120, 123; Abraham was ... a monotheist...)

İnşaallah gençler bu çevirilerden etkilenip de meselâ Hz. Yunus hakkında "He was a marjinal man" gibi ifadeler kullanmazlar; yoksa, Erkin Koray alınır.

- ... ve nefsinizi (egonuzu) öldürün. (2: 54; kill your egos)
Bu çeviriyi ehl-i tarîk bir zât yapsaydı diyebilirlerdi ki: "Ego öldürülebilir mi? Hadi diyelim ki denediniz hiç ego ölür mü? Siz insanları miskinleştirmeye mi çalışıyorsunuz? vs. vs." (Sizce mütercim bu emr-i ilahî'yi (!) niçin kendi egosuna tatbik edemiyor dersiniz?)


Hurefenin mantığı her yerde her çağda aynı. Uydurduğunuz hurefeye uymadı diye, hurefenizden vazgeçmek yerine ayetten vazgeçeceksiniz. Buna "Kur’an’a iman etmek" değil 19’a iman etmek" derler." 19’cu, Hz. Muhammed’in sünnetini "şeytani öğreti" olarak nitelerken, Peygambere itaâti, Peygamberi putlaştırmak olarak tanımlıyor. Allah’ın Peygamberine dahi bildirmediği kıyametin tarihini bildiğini söyleyecek kadar aklını ve nefsini putlaştıran bir mantığın ürünü, "Bu hesaba göre kıyamet 1710 hicri (2280 miladi) yılında kopacaktır. Bunu da Kur’an’da ki tüm huruf-u mukatta’nın cifr hesabındaki rakamsal karşılığını alt alta toplayarak buldular."

Kur’an’ı, salt gramer kitabı, lügatçe gibi görmek, onu anlaşılmaz kabul etmenin adeta bilimsel(!), çağdaş savunuculuğudur. Bir manada; "anlaşılır" derken, aslında bu tavır onu anlaşılmaz kılmaktır. Bu yaklaşımla mesajın tabiîliği ve pratik hayattaki amelî boyutu ertelendiği gibi amelî sorumluluktan kaçış ve kulluğun bütünlüğünden uzak kalmanın bahanesine dönüştüğü de görülmektedir. Kur’an’ı belli bir zümrenin anlayabileceği batınî yorumlardan ibaret bir kitapmış gibi gören gnostik yaklaşımlar ile Kur’an’a dair ameli erteleyen eğilimlerin de çakıştığı görülmektedir. Oysa "Kur’an’ın muhatabı özel bir kabiliyette ya da ihtisasta insan değildir. Onun muhatabı sıtandart her insandır. Âkil ve bâliğ insan."17

Kur’an’daki belli kıssa ve ayetleri, haberi geçen mucizeleri, bilimsel buluş ve ilmi neticeler ile izaha kalkışarak, ilmi sonuçlara endeksleme de yanlış yaklaşımlardandır. Bu yaklaşımın başka sebepleri olmakla birlikte daha çok Batı kültürü ve bilimsel gelişmeler karşısında eziklik duygusu ile takınılan tavır olduğu izlenmektedir.

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)
Alıntı ile Cevapla