güzel insan ulpian, hakların elbette kısıtlanmaması lazım, bu kısıtlama illaki devlet kurumları aracılığıyla olacak diye bir kuralda yok bildiğimiz gibi, mahalle baskısı olarakda bilinen kısıtlama yöntemleri dahil olmak üzere bir çok yolu var bunun. Bende devletin kendi işien bakması ve milletin donuna atletine karışmaması taraftarıyım, fekat her yerde tartıştığımız ve ısrarla yazdığımız şey olan İslam'ın takkıyeci yanını göz ardı etmeden bu konu tartışılamaz. Tıpkı amaç yöntemi haklı kılarmı konusunda olduğu gibi biz dinlerden özgür kişilerin açıkça yaptığı asimetrik mücadeleyi İslam takıyye yaparak yani siyasi argümanla makyevelist bir popülizm ile yapmaktadır derim ben, yoksa elbet devlet milletin donundan atletinden elini çekmelidir, kendi asli işine bakmalıdır. Bu arada unutulmamalıdır ki hakları istemeninde onurlu ve omurgalı bir siyasi yolu vardır.
Şahsen ben çarşafa felan her bir şeye karşıyım doğal olarak, ama kalkıpta dinsel özgürlük adına yada insan hakları adına onlarla hareket etmem, en fazla yollarına çıkmam bazı durumlarda o kadar. Fekat, cehennemin yoluda iyiniyet taşları ile döşelişmiy derler
Adım adım gidilir bazen hedefe, tek tek düşürmek gerekir direnç noktalarını, bu gün Türban yarın evlilik yaşının aşağıya çekilmesi derken tavizin sonu yok.
Not: deletin yöntemini değilde İslamın yöntemini tartışsak sanırım daha iyi yol alırız...
akşama rakı balığa beklerim bu arada...