Tekil Mesaj gösterimi
  #9  
Alt 10-03-2005, 00:26
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart cevap10

Peki açıklamalarınıza bakalım;

Birincisi bu ayet savaş durumunda geçerlidir
O ayetin savaş için geçerli olması demek bugün de uygulanmayacağı anlamına gelmiyor..Bu mantıkla gidersek "Kur''an ın bütün emirleri 7. yüzyıl için geçerlidir" sonucu çıkar....
Yine bu mantıkta gidersek "Dinde zorlama yoktur" ayeti de sadece Muhammed''in zamanındaki bir yahudi için geçerlidir...Ama nedense bu müslümanlar tarafından unutuluverir...

Bu ayette sokakta yürürken karşılaştığın adamdan söz edilmiyor ki? Sen savaşta sana saldıran bir kişiyle karşılaşırsan ne yaparsın. Adam savaşa gelmiş, kendini korumak için tabi ki savaşırsın. Adam sana saldırıyor sen onu öldürmezsen o seni öldürecek. Ayette söylenen budur. Savaşta karşılaştığında onlarla savaşın ve öldürün diyor. Ama savaşta birisi senle savaşmaktan vazgeçer ve aman dilerse yine ona aman vermeyi Kuran’da söylenir.
Yalnız ayette dikkat çekilen birşey var...

Savaşta İNKAR EDENLERİN hemen boyunlarını vurun....Yani savaş tamamen müslümanlığı yaymak/kabul ettirmek için yapılan bir savaştır bundan daha açık ne olabilir?

Savaşta inkar edenlerin boyunlarının vurulması ESİR ALINMASI FİDYE İLE serbest bırakılması yöntemini ahlaki buluyor musun?

Bunlar, Irak''ta islamcı teröristlerin nasıl kafa kesitkleriyle vatandaşlarımızın ya kafalarını kestikleriyle(ayette boyunlarını vurun emrine uygun olarak) ya da onlardan fidye istedikleriyle %100 uyuşmuyor mu? Tabi ki uyuşuyor....

Sizin bu ayeti ahlaki bulmanız demek AYETTE SÖYLENİLENLERİ AYNEN UYGUAYAN müslüman teröristlerin savaşla ilgisi olmayan vatandaşlarımıza yapılanları da ahlakı bulmanız demek değil midir?

Adam diyelim müşrik ya da ehli kitap. Bunlar dinini değiştirmezlerse onları öldürün demiyor ki. Sen bir ayet almışsın. Savaşta son derece normal bir durum için söylenen bir konuyu çarpıtıyorsun.
ben mi çarpıtıyorum siz mi? AYETTE "İNKAR EDENLERİN" deniyor...Apaçık olan Kur''an da bundan daha açık birşey olabilir mi?
Sözü edilen savaş da islamı yaymak ya da korumak için yapılan bir savaş...


peki bu ayet:

9:29- Kendilerine kitap verilenlerden oldukları halde ne Allah''a, ne ahiret gününe inanmayan, Allah''ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini din edinmeyen kimselere alçalmış oldukları halde elden cizye verecekleri hale gelinceye kadar savaş yapın.

8:39- Ortalıkta fitne kalmayıp, din tamamıyla Allah''ın dini oluncaya kadar onlarla savaşın

48:16- A''rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. Onlarla savaşırsınız veya müslüman olurlar. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.

Ve benzeri birçok ayetle örtüşmüyor mu?

%100 örtüşüyor..

Peki geçmişte islam yayılırken uygulanan yöntemle bu ayetler örtüşmüyor mu? %100 örtüşüyor.

Bunu daha fazla çarpıtmanın anlamı gerçekten yok...

.ya Müslüman olursun ya da ölürsün

Evet bu mantık gerçekten açıkça var..

48:16- A''rabilerin geri bırakılmış olanlarına de ki: Siz yakında çok kuvvetli bir kavme karşı savaşmaya çağırılacaksınız. ONLARLA SAVAŞIRSINIZ VEYA MÜSLÜMAN OLURLAR. Eğer itaat ederseniz, Allah size güzel bir mükâfat verir. Ama önceden döndüğünüz gibi yine dönecek olursanız sizi acıklı bir azaba uğratır.

Peygamberin böyle bir politikasının olmadığını söylemek tam bir saflık olur...Birazcık hadisleri inceleseydiniz Kur''an daki mantıkla %100 örtüştüğünü görürdünüz...


Tövbe suresinin 29. ayetini yukarıda anlattım. Cizye savaş tazminatıdır. Kuran kitap ehlinin kendi kitabıyla hükmetmesini kabul eder. Müslümanların kendilerine saldırmayan kitap ehliyle hiçbir problemi olmaz.
Kur''an ehli kitabın kendi kitabıyla hükmetmesini emreder emretmesine ama o kitap hristiyanların o devirde ellerinde bulundurdukları incil ya da yahudilerin ellerinde bulundurdukları Tevrat değildir....

Sonuçta Kur''an ehli kitabın bizzat kitaplarında bulunan birçok inancı dile getirip "kahrolasılar" (mesela Tanrı oğlu deyimi) dediğine göre Muhammed aslında "incil ile hükmetsinler" dediğinde İncil''in içeriğini bilmiyordu..Hristiyanlık hakkında ya da yahudilik hakkında bilgilerini hristiyan Bahira gibi rahiplerle görüşmesinden elde etmiştir..

Ayrıca Kur''an ın bir ayetinde cihad için "Bu hem Tevrat da hem de İncil''de bulunan üzerinize yazılmış bir farzdır" tarzı bir ayet vardı...İNCİL''DE CİHAD İLE İGLİLİ TEK BİR AYET BİE YOKTUR..BU DA MUHAMMED''İN İNCİL''İN İÇERİĞİYLE İLGİLİ HİÇBİRŞEY BİLMEDİĞİ TEZİNİ GÜÇLENDİRİR...

Her neyse;
ayet gayet açık HAK DİNİNİ DİN EDİNMEYENLERE KARŞI SAVAŞ dile getirilmektedir

9:29- Kendilerine kitap verilenlerden oldukları halde ne Allah''a, ne ahiret gününe inanmayan, Allah''ın ve Resulünün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini din edinmeyen kimselere alçalmış oldukları halde elden cizye verecekleri hale gelinceye kadar savaş yapın

Ayet açık değil mi? gayet açık...RESULÜN HARAM DEDİĞİNİ HARAM TANIMAYAN YANİ ONU REDDEDEN kişiler HAK DİNİNİ YANI İSLAMI BENİMSEMEYEN KİŞİLER ile kendi elleriyle cizye verecekleri güne kadar savaşılır... bu konu gayet açık..

Kur''an ın "ehli kitap kendi kitaplarıyla hükmetsin" ifadesinin konuyla hiçbir ilgisi olmadığı gibi tamamen Muhammed''in Kitab-ı Mukaddes hakkında bilgisi olmamasından dolayıdır...
Zaten Kur''an daki birçok ifade de Ms 3,4,5. yüzyıllarda yazılmış apokrif sahte incillerden gelir(Hz.İsa nın kuş yapıp uçurması,bebekken konuşması..vs)


Ayetin senin kestiğin kısmına bakarsan, “Şayet vazgeçecek olurlarsa” ifadesini görürsün. Yani ortada bir saldırganlık durumu vardır. Eğer bundan vaz geçerlerse barış içinde yaşamanın önünde bir engel yoktur. Bir sonraki ayette de şöyle söylenir.
Bu sadece bu ayet için mümkün ama bundan çok daha kuvvetli bir açıklama var...

"vazgeçme" sözüyle ne kastediliyor olabilir?

9:5- Şu haram aylar bir çıktı mı artık o müşrikleri nerede bulursanız öldürün, yakalayın, hapsedin ve bütün geçit başlarını tutun. Eğer tevbe ederler ve namaz kılıp zekatı verirlerse onları serbest bırakın. Muhakkak ki, Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Tevbe etmek namazı kılıp zekat vermek müslüman olmak demektir...Sonuçta "vazgeçmek" ifadesi "müslüman olmak" olarak rahatlıkla yorumlanabilir...
Ki öyle olmasa bile bu Kur''an ın mantığından birşey değiştirmez
Alıntı ile Cevapla