ALKA´isimli üyeden Alıntı
Anlattıklarınız çoğunlukla doğru ama yukarıdaki konuda olay tam bu şekilde değil, sayın Upuaut.
Bu konuda Wikipedi'nin Syrian Elephants (Suriye Fili) maddesine bakınız. Antik dönemlerde Suriye'nin belli bölgelerinde vahşi filler yaşıyordu ve bunlar zaman zaman avlanıyorlardı da. Suriye fillerinin nesli ise M.Ö. 100' tükendi, yani çok kısa bir süre önce M.Ö. 1. yy'da..
Bu fillerin soyu ya Asya fillerinden geliyordu ya da tam tersine Asya fillerinin atası Suriye filleriydi. Her durumda Asya filleri ile Suriye filleri akrabalar. Köken konusu henüz tem açıklanamamış ama Petra döneminde Suriye'de filler yaşıyordu ve bu yüzden yöre halkı tarafından da biliniyordu. Petra tapınağındaki fil heykellerinin Hindistan fillerine benzemesi bu yüzden doğaldır.
Suriye'deki fillerinin yaşadığı doğal alanlar sulak ve bataklık bir yer olup tarihi ismiyle Orontes Vadisi'dir. Orontes Nehri ise bugün bildiğimiz Asi nehri olup Orontes Vadisi de bugün Suriye içinde kalan ve Hatay'ın Yayladağ ilçesinin 10-150 km güneyindeki bir alandır.
|
ALKA, alıntıladığın o sözler bana ait değil, Hasan Akçay'a aittir. Eğer o mesajımdaki
Hasan Akçay linkine tıklasaydınız, bunu görebilirdiniz.
Peki, sen 15. mesajımdaki Hasan Akçay'ı da aramıza katılmamıza neden olan
"Er Rahman" bulgusuna ne diyeceksin? Bu bulgu Kuran'dan önce "Ebrehe Kitabesi"nde 2 kez geçer.
Şimdi bu bulgu için denilecek ki, İslam öncesi Hanifler vardı ve bu kelime oradan geldi. Ama kazın ayağı öyle değil! Çünkü bu ismin geçtiği kitabedeki Kral Ebrehe (Abraha) bir Hristiyan kraldır.