islami fuhuş ruhsatı=muta nikahı

şu kuranın allahının büyüklüğüne bakın, bir kulunun, kendi yarattığı bir başka kuluna mal
vererek becermesini emrediyor, ve ekliyor '' gönül rızası ile verirse'' yani beleş, ücretsiz
ise, hiç çekinme afitle ye.

sunniler neden şii inancına bağlı insanlara neden kızıyorlarki, fuhuş ruhsatı apaçık kuranda yazıyor buyrun


nisa4 - Kadınlara mehirlerini gönül hoşluğuyla verin. Eğer onlar gönül rızasıyla size bir şey bağışlarlarsa onu afiyetle yiy

24 - Bir de harb esiri olarak sahibi bulunduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlarla evlenmeniz de size haram kılındı. Bütün bunlar Allah'ın üzerinize farz kıldığı hükümlerdir. Bunların dışında kalanlar ise iffetli olarak zina etmeksizin mallarınızla mehir vermek suretiyle evlenmek istemeniz size helal kılındı. O halde onlardan nikah ile faydalanmanıza karşılık mehirlerini kendilerine verin ki, bu farzdır. O mehri takdir edip kesinleştirdikten sonra birbirinizi razı etmenizde bir mahzur yoktur. Şüphesiz ki Allah her şeyi çok iyi bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.

sünnilerin iddasına göre savaş esnasında ele geçirilen esir kadınlar ile muhammedin askerleri
birlikte olmak ister, muhammedde geçici bir izin verir, ama nisa 24 harb kadınlarına açıklık
getirmiş, demekki geçiçi bir izin değil bizzat kuranın uydurma tanrısı tarafından ruhsat edilmiş.


arkadaşlar bu konu daha önce işlendimi bilmiyorum, konu hakkında daha fazla bilgisi olan
bizimle paylaşsın lütfen, herkese namus dersi veren islam, fuhuşa, alıp satmaya pek hevesliymiş.

[HarunKAHYA]

sn.gandalf vallahi başlığınızdaki eşitlik"cuk" oturmuş.Evvelki gece birTv kanalında bu konu işleniyordu.
Genç başı bağlı bir hanım yazar,İranda karşılaştığı bu maskaralığı anlatıyor ve bir müslüman olarak İrandaki bu yaygın uygulamanın uygunsuzluğunu anlatıyordu.
Gerçektende fuhuşun resmi belgesi,cebinizde önceden hazırlanmış bir -muta- belgesi ile istediğiniz otelde istediğiniz fuhuşu yapabiliyormuşsunuz..yeterki beğenin ve parada anlaşın..
Utanmazlığın daniskası..Şimdi müslüman arkadaşlar,"yani bu olmasa fuhuş olmayacakmı?" diye işi müdafaa edeceklerdir..Doğru sokak fuhuşu yerine , İslami fuhuş...
Üstelik devlet destekli.. Hayırlı olsun..(yok yok olmasın.. bu yaşıma geldim o..luğun bu kadar net dini kisveye büründürlülebileceğini düşünemezdim.. bakalım nasıl müdafaalar gelecek..Çıkar muhakkak.. )

Sevgili Harun KAHYA ;

İzniniz ile bir anımı paylaşmak isterim.
Lise 2 de ilk psikoloji dersine girdik.Öğretmenimiz sınıfa girdi ve ders başladı.Hali ile kanı kaynayan genç çocuklar olan bir çoğumuz tatil modunu üstümüzden atamadığımızdan öğretmen dersi anlatırken arkada kıvıl kıvıl kaynaşıyorduk.Öğretmen aniden bize dönüp bağırdı
-Kesin şu sesinizi o.....lar
Amanınn bu ne yahu adam bizi resmen o....u yaptı.Neyse bu iş tam bir ay boyunca her psikoloji dersinde tekrarlanıp durdu.
Kıvıl kıvıl konuşanların içinde olmayan ve dersi dinleyen biri olarak öğretmenimizin bu seslenişleri gerçekten çok ağırıma gitmişti.Eğer dedim bugün de bize öyle seslenirse sonu nereye varırsa varsın çıkıp öğretmenle tartışacağım.Nitekim rutin bozulmadı.Arkadaşlar öğretmen dersi anlatırken yine konuşunca o da bize yine aynı şekilde
-Kesin şu sesinizi o.....lar * *deyince fırladım yerimden ve
-Yeter artık öğretmenim nedir bu bize o.....lar demeniz ? Eğer kız arkadaşlarımız bu işi yapıyorlar ve siz bunu biliyorsanız bize de söyleyin.Yok eğer biz erkeklere söylüyorsanız bizim o işle ne ilgimiz var ?
Beni yanına çağırdı.İçimden "Bana elini dokundurursa okuldan da atılsam ben de ona vuracağım"deyip kendimi hazırladım.
Aaaa adam eğildi alnımdan öptü."Neler oluyor yahu" dedim içimden.Aklıma bir meyhaneye dalıp "Heyyyytttt ulan var mı bana yan bakan" diye seslenen içkili bir vatandaşın,ayağa kalkıp "Var ulan" diyen iri kıyım adamı görünce, tekrar "Heyyyyyttt ulan var mı bana ve abime yan bakan" dediği *fıkra geldi.(Bu arada öğretmenimiz de biraz iri kıyımdı.)
Ama öğretmenimiz dedi ki
-Öğretmenliğe başlayalı 6 yıl oldu.Dersleri dinlemeyip kaynatma çabasında olanlara hep böyle seslendim ama bugüne kadar kimse "Öğretmenim neden bize böyle hitap ediyorsunuz" diye sormadı.İlk sen sordun bunu,o yüzden alnından öptüm.Şimdi kulaklarınızı açın ve iyi dinleyin.Para karşılığı erkeklerle birlikte olan kişiye "Fahişe" denir.Ama her fahişe "O....u" değildir.Öyle erkekler vardır ki o "Fahişe" dedileriniz onlardan daha erkektirler."O....uluk" bir zihniyettir. Anneleriniz,babalarınız ve bizler siz yetişin geleceğe iyi hazırlanın diye kendimizi yırtarken sizler ne yapıyorsunuz ?Erkeklik organınız var diye kendinizi erkek saymayın zihniyetlerinizi gözden geçirin.Şimdi bir kez daha düşünün "Zihniyetinizi"
O an yerin dibine girsem daha iyi olur diye düşünüp
-Öğretmenim çok özür dilerim haklısınız ben bunu düşünememiştim.
deyip izin alarak yerime oturdum.

O günden bu yana "Yavuz Sultan Selim'in küpesi" gibi hep kulağımda taşıdım bu öğüdü.
Bu gözle bakılınca İNSAN'ın; Bir elmanın öteki yarısı olması gereken,KADIN olarak tanımlanan parçasına içinde şahsımında bulunduğu ERKEK parçasının yaptığı "O....uluğa" hep kızmış ve üzülmüşümdür.Çevremde bu tür olayların oluşmaması için elimden gelenin ötesinde de çaba sarfetmeye gayret etmişimdir.

Umarım beni yanlış anlamazsınız.Bende derin bir iz bırakan,bir anımı paylaşmak istedim sadece.

Sevgilerimle hoş ve esen kalınız.

[vartor]

Ya sen sahiden de etkisinde kalmissin bu hocanin degerli dostum. Ben de psikokemoterapiyi neden rumuz diye kullaniyor bu kardesim diye sorup duruyordum kendime...

Sevgili ağabey ;

Evet gerçekten de öyle oldu.
Gerçi çocukluğumdan beri insan psikolojisine karşı içimde bitmek tükenmek bilmeyen bir ilgi vardı.Hocamla olan bu olaydan sonra psikolojiye olan ilgim daha da arttı.
Nick'imi soracak olursan,onu benim oğlumun bir arkadaşı koydu.
Babası trafik kazasında ölen bir delikanlı var ve ben onu çok severim.Annesi ile olan tartışmaları neticesinde biraz bozuk bir psikolojisi vardı.Okulu tınmıyor ve hiç bir şey ile ilgilenmiyordu.Benim oğlumla beraber işyerime geldiklerinde bununla biraz sohbetimiz olduğunda bu sohbet hoşuna gitmiş "Arada sizi ziyarete gelebilir miyim ?" dedi bende tabi ne zaman istersen gelebilirsin dedim.Yaklaşık bir yıl boyunca geldi ve biz bayağı bir sohbet ettik delikanlı ile.
Bir yıl sonunda o delikanlı gitti ve yerine bir başka delikanlı geldi.Annesi bu durumun nasıl oluştuğunu sorunca o da annesine beni söylemiş.Bizi ailecek yemeğe davet ettiler gittik.O yemekte delikanlı dedi ki
-Seninle olan diyaloğumuz neticesinde bozuk olan psikolojimi düzelttin ya Kemal amca."Ki o sıralar internet ile yeni tanışmış ve kendime bir nick arıyordum."Adın da kemal o halde dedi senin nick'ine psiko kemo terapi uyar .
Sofradaki herkesin hoşuna gitti bu öneri. Ve o günden bu yana bu nick'i kullanır oldum.

Not : Değerli psikiyatristlerin işine göz dikmişliğim yok *

[K.C.]

Mehir kurumunu hep İslamın kadını koruması, kadına değer vermesi olarak anlatırlar, yazarlar.
oysa Nisa 24 ne kadar da açık söylemiş mehrin veriliş sebebini.


"...Onlardan faydalanmanıza karşılık sabit bir hak olarak kendilerine mehirlerini verin."
Diyanet Meali

"...Kendilerinden nimetlendiğiniz kadınların mehirlerini onlara bir hak olarak verin. ..." Y.N. Öztürk

"... O halde hangisiyle nikah ile münasebette bulundunuzsa mehirlerini kendilerine bir farz olarak verin..." E. H. Yazır

"...Kendileriyle evlenmek istediğiniz kadınlara hak ettikleri mehirlerini verin;.." M.Esed

"...Evlenerek beraberliklerinden yararlandığınız kadınlara, belirlenmiş olan mehirlerini verin, bu bir haktır..." Suat Yıldırım

Bir cümle bu kadar mı farklı yorumlanır, veya bu kadar mı çok anlama gelir??? Bu ayetle ilgili M.Esed'in tartışmalarını da okudum. Din adamları, müfessirler birbirlerine aykırı görüşler ileri sürmüşler. "hayır o anlama gelmez, bu anlama gelir" diyerekten.
İnsanın aklına ister istemez "bu apaçık Kur'an'dır" ayeti geliyor. "Anlasınlar diye onu apaçık Arapça indirdik." ayeti de geliyor. Araplar bile anlamayıp ihtilafa düştüklerine göre bir yerde bir hata veya yalan var.

(yok *yok *olmasın.. *bu *yaşıma *geldim-47- *o..luğun *bu *kadar *net *dini *kisveye *büründürlülebileceğini *düşünemezdim.. *bakalım *nasıl *müdafaalar *gelecek..Çıkar *muhakkak..

arzı,talep oluşturur.ticari bir kuraldır.erkeklerin talepleri o.....luk gibi bir iş kolu oluşturmuştur.kendi talepleriyle oluşan ve kişisel hizmetleri için varolan bu iş kolu çalışanlarını adlandırmaya sıra gelince alçak sesle o...luk demeye başlarlar.açık olarak ifadesi ******luk yada fahişelikdir.genellikle hakaret ve aşağılama anlamlarını içinde barındırır.anlayış seviyesi yerlerde sürünen bazı erkekler bu kelimeyi herhangi bir kadına hakaret etmek istediklerinde de kullanırlar. bir aşağılama varsa *bu iş kolunun ortaya çıkmasına talepleriyle sebep olan erkeklere mi yoksa *yoksa bu talebi arza çeviren kadınlara mı ait olduğu üzerinde düşünmeye değer.''****** gözüyle erkekler'' diye bir kitap yazılsa okuyan erkekler ne düşünürdü acaba?

muta nikahına gelirsek,muta nikahı kavramı dinlerin sosyal olgular olduğunu ortaya koymaktadır.dini toplumun kurallarını,vicdanları sayanlar ve belirlenmiş bu kurallarla yaşayanlar vicdanlarının ağırlığından kurtulmuşlardır.çünkü rahat ve kolay bir seçimdir.vicdan sorgulamasından uzak durmak isteyenlerin işine gelir. fetvacılıkla istekler kılıfına uydurulur.vicdanlar rahat ettirilir,dinen meşrulaştırılır.muta nikahı erkeğide,kadınıda temizler.fiiliyatın özü değişmesede dinen meşrudur artık.

dindar olmak özgür iradeyi farkederek vicdanları dayatmalardan uzaklaştırıp,vicdan kavramını kişisel olarak değerlendirmeyi gerektirirken, dinen uygundur fetvası kişisel vicdanı fetvacıya teslim etmektir.kişinin vicdanı,dininin de,diğer kurallarla tariflenmiş herhangi bir yaptırım gücününde üstündedir.insan olabilmenin temel kuralıdır.önce insan olmayanlar,nasıl dindar oluyorlar anlayabilmiş değilim.tanrının sesini fetvacılarda arayanların vicdanları her zaman rahatdır.fetvacılarda tanrının sesi olarak elde ettikleri güçle rahatdır.muta nikahı kıyılır,çünkü vicdanlara kılıf diken bir fetvacı her zaman vardır.arz talep meselesi, zırva sorularına yanıt ararsan ,zırva yanıt veren fetvacıyıda bulursun.

"İnsanın aklına ister istemez "bu apaçık Kur'an'dır" ayeti geliyor. "Anlasınlar diye onu apaçık Arapça indirdik." ayeti de geliyor. Araplar bile anlamayıp ihtilafa düştüklerine göre bir yerde bir hata veya yalan var."

Kur'an zaten apacik, s***iginin parasini ver diyor. Ama bu anlam yenilip yutulmadigi icin ulema takimi icine sindiremiyor ve belki zorlarsak cikar diye daha bogazdan gecebilecek bir anlam arama pesine dusuyorlar.

[vartor]

*kişinin vicdanı,dininin de,diğer kurallarla tariflenmiş herhangi bir yaptırım gücününde üstündedir.insan olabilmenin temel kuralıdır.önce insan olmayanlar,nasıl dindar oluyorlar anlayabilmiş değilim.tanrının sesini fetvacılarda arayanların vicdanları her zaman rahatdır.fetvacılarda tanrının sesi olarak elde ettikleri güçle rahatdır.muta nikahı kıyılır,çünkü vicdanlara kılıf diken bir fetvacı her zaman vardır.arz talep meselesi, zırva sorularına yanıt ararsan ,zırva yanıt veren fetvacıyıda bulursun.

* *Ve kiliflarin boy boy, her keseye uygun, bol miktarda piyasada bulunduguna da dikkati cekmek lazim. Tanriya yaranalim derken, insan hayatini hice saymak ne derecede" insani'dir diye de sorulmakda fayda var.

sevgili vartor,

tanrıya inanan tanrıya yaranmaya çalışmaz parçası olduğu bütünü keşfeder.