Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1031  
Alt 08-03-2011, 13:47
Termo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Termo Termo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Jan 2011
Bulunduğu yer: Greenland
Mesajlar: 632
Standart

Sevgili Ecirna,

Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun? (Dolaştılar, ama ibret almadılar). Çünkü gerçekte gözler değil, göğüslerdeki kalpler (kalp gözleri) kör olur.(hac-46)
Diğer ayetler de var; bir bütün olduğu için diğerlerini de göz önünde bulundurmalı. Şimdi bu ayete bakarak,sanıyorum, ne demek istediğim daha iyi anlaşılmıştır.

Sizin bahsettiğiniz art niyetli/kötü düşünmek ve hatta düşünmek beyin işidir. Kalp mecazı ifade ediyor dersek bu ayetlere mecazı yamayamayız. Tutarsızlık diyorsunuz ya, işte mecaz konusu tutarsızlık gösterir. Birinde organların doğru işlevlerini söyleyecek kalbe gelince mecaz yapacaksın. Bu kendini ifade edememek olur. Kutsal atfedilen, ilahı vasıflar yüklenilen bir kitap ve peygamberi için büyük bir firedir bu.

O zamanın, o yörelerde yaşayan insanlarının kendilerine peygamber olarak kabul gördükleri insanın kitabında beyinden bahsetmiyor.Hani bahsetse en azından beynin ne olduğunu biliyorlarmışi diyerek mecaz iddianızı güçlendirebilirdik. Ne yazık ki, böyle birşey söz konusu değil. Ama kalpten bol bahsediyor. (O da, ne hikmetse hep beyinsel atıflarla..) Diğer tarihi belgelerde de beyinden bahsetmiyor. Sebebi ise elimizdekilere bakılırsa beyinden bihaberler.

Beyni bilmeyen insanların beyinden bahsetmesini bekleyemezsiniz herhalde.

Sevgi, aşk, nefret gibi duygularımızı hep kalple tanımlamamızın sebebi de eskilere dayanır. Eskiler bu işleri kalp yapar sanardı.

Konu Termo tarafından (08-03-2011 Saat 13:58 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #1032  
Alt 08-03-2011, 13:49
melih - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
melih melih isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 Jun 2005
Mesajlar: 355
Standart

RENAULTFERRARİ´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
sayın Melih !

Ey Atesit çöl bedevisi Melih !

nöronlar sinirler yani beynin komple bir cihazdır !

cihazda bir şey yoktur ! o cihaza gelip giden şeyler cihazda değildir
yeri başka ! bir yerden geliyor bir yere gidiyor !

ama sen anlamıyorsun çölde yaşayan hayatında hiç apmül görmeyan bedeviye benziyorsun
Atesit bedeviye birden ampülü göstersek ?
bunun içinde ne yanıyor der..

yok onun içinde bir şey yanmıyor kardeşim
Atesit bedevi :"yook yok yanıyor ne yanıyor" diye sorar

yaaaff kardeşim ampülün içinde bir şey yanmıyor
bir elektirk mevzuu vardır
müsbet kutup menfi kutup bunlar travodan buraya gelir buradan çarpışırlar..
o dinlemez seni

"yaaf bırak bunu bunun içine ne koydunda yakıyorsun" der..

hayda apmülde yanan bir şey yook ki.. kardeşim
ama anlamaz ki Ateist bedevi !
işte Melih sende yook yok herşey beyinde diye Atesit çöl bedevisi gibi israr ediyorsun
Beyinde bir şey yok kardeşim
insanın bir manayı ruhisi vardır oradan gelir oraya gider
yook dinlemez
hala beyinde zanneder

Beyin et parçası

Elektirk dendiği vakit Ampül müdür ? melih
Ruh akıl dendiği vakitte beyin değil ! melih
Anladığım kadarı ile
Trafo,kalp oldu
Ampul,beyin oldu
Kablo da,sinir oldu

Anladıysam bedevi olayım

Bak arkadaş ya senin kafana ya olağanca büyüklükte saksı düştü ya da çölde kutup ayısına rastladın.
Alıntı ile Cevapla
  #1033  
Alt 08-03-2011, 14:02
aliyarasfal - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
aliyarasfal aliyarasfal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 24 May 2010
Mesajlar: 2.935
Standart

yucemanitu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Eskiden insanlar düşünce idrak gibi şeylerin beyinde değil de kalpte oluştuğuna inanırdı:

"Burundan bir çengelle girilip beyin parçalanır ve parça parça çıkarılıp atılırdı. Beynin korunmamasının nedeni Eski Mısırlılar’ ın beyine önem vermemelerindendir: Eski Mısır’da yaşam kalpten girer, kalpte yaşar, kalpten çıkardı. Eski Mısırlılara göre, düşünce merkezi de yine kalpti. Bu nedenle kalp çıkarıldıktan sonra mumyalanıp tekrar yerine konulmasına rağmen, beyin hiçbir şekilde saklanmamıştır, beyin önemsenmediğinden dolayı, hiyerogliflerde bile yer almamıştır."
Kaynak: http://www.girgin.org/ansiklopedi/misirdamumyalama.htm

Kuran'da bakalım ne diyor:
Andolsun, cehennem için cinlerden ve insanlardan çok sayıda kişi yarattık (hazırladık). Kalbleri vardır bununla kavrayıp-anlamazlar, gözleri vardır bununla görmezler, kulakları vardır bununla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar. İşte bunlar gafil olanlardır. (A'RAF SURESİ / 179)

Eskiden kalple düşünüldüğü yanılgısı çok yaygındı ki o tarihler için bilgi ve teknoloji yetersizliği bu yaygın yanlışın doğru kabulünü uzun zaman devam etmesini sağladı.

Ayrıca konunun 4. sayfa 31. mesajında sevgili yasasinbilimden alıntı şu bölümüde dikkatinize sunayım.

Alın size kapı gibi kaynak.
Bundan daha iyisini dünyada bulamazsınız.

http://www.google.com/books?hl=tr&lr...page&q&f=false

"ORIGINS OF NEUROSCIENCE"
Oxford ünversitesi baskısı.
Antik çağlardan başlayıp günümüze kadar, beyin üzerindeki yanlış inanışlar, keşiflerden bahseder.

Beynin ne işe yaradığıyla ilgili ilk çalışmalar Leonardo Da Vinci tarafından yapılmıştır.

Eğer Kura-an'dan başka kitap okuyacak kaabileyitiniz varsa okursunuz.

Kur-an'da hiç bir yerde beyin kelimesi (organ anlamında) geçmez.
Hiçbir İngilizce çeviride "Brain" kelimesine rastlayamazsınız.
Aptal kelimesinin "beyinsiz" kelimesiyle eş anlamlı kullanılması sadece Türkçe'ye mahsustur ve son birkaç onyılda dilimize yerleşmiştir.

Eski Türkçe yazılarda "beyinsiz" diye bir kelime yoktur.



Burdan devamla 10. yyy da gazali beynin bir işlere yaradığını farkettiğinde kalbin düşünme gafletini farkedip beyin sadece alıcı vericidir kalp ise sanal bir organdır yani bu kalp değildir kuranda hiç rastlanmayan bir sanal kalp ile işi kurtarmaya çalışmıştır.


17. yy a gelindiğinde hücre yapısının incelenmeye başlaması ve leonardo da vinci nin anatomi üzerine başlayan çalışmaları ile özellikle geçtiğimiz yüzyıla girildiğinde tüm dünyadaki bu yanlış inanışın hiç bir bilimsel yanı olmadığı ve kesin yanlışlandığını görüyoruz.

Ancak geçmişten bu güne kalp ile duygu ve düşünce akletme olayı birlikte değerlendirildiğinden dillere yerleşmiş bir çok mecaz kalp ile ilgili deyim ve mecaz cümleler kalmıştır ki buda günümüzde hala aynı yanlış inançla bilgisizce yaşayan insanlık için gayet doğaldır.


Sonuç, kalp kan pompalamaktan başka bir şey anlamayan, sinir hücre yapısına sahip olmayan hayati bir organdır.

Konuyu sabırla baştan itibaren okursanız bu bilgileri görürsünüz.
Şimdilik saygımla gittim...

Sorular sormuyorsan ya ölüsün ya da köle...
Alıntı ile Cevapla
  #1034  
Alt 08-03-2011, 14:34
EciRna - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
EciRna EciRna isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Feb 2011
Bulunduğu yer: Almanya
Mesajlar: 251
Standart

Sayin Termo,

yazdiklarimin hepsini gercekten anlayarak okudunuzmu..?...biraz süpheliyim ..neyse gelelim alinti yapdiginiz ayete.

Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun? (Dolaştılar, ama ibret almadılar). Çünkü gerçekte gözler değil, göğüslerdeki kalpler (kalp gözleri) kör olur.(hac-46)
Bu ayette gecmis milletlerin ibretlik derslerinden bahsediyor. Mesela

"Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki"

Bu, yeryüzünü gezip dolasip, (müsaade edip) cevrelerinde ve etraflarinda olanlardan bi habermisiniz, ibret almazmisiniz anlaminda gecior.

düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun?

"düsünecek kalpleri"..yani sasmaz ve degismez yasanin izleri niteliginde olan bu kalintilarin (madde) ötesindeki gercekleri kavrarlardi.
Göz görür, kulak isitir dogrudur ama buna ragmen bazi insanlar bazi olay ve hadiseleri "görmemezlikten ve duymamazliktan gelir"...dogrumudur...?...bence öyle.

Çünkü gerçekte gözler değil, göğüslerdeki kalpler (kalp gözleri) kör olur

burda da yukaridaki yaptigim yorumu tasdik ediyor.
"cünkü gözler degil, gögüsteki kalpler'dir, evet burda kalbin yeri belirleniyor, fakat sonuc yine degismez...daha önceki yazimi okuduysaniz ben orada mecaz anlaminda ne yazmisim bakin tekrar:

ayeti kendinize göre yorumlarken „art niyetli/kötü düsünenleri kast ediyordur“ gibi bir manayi nereden cikarabiliyorsunuz..?...“mecazi olarak“ diyebilirsiniz, bi bakima dogrudur, ama bir bakimada mecazin ötesinde kuranda gecen bir „anahtar kavram“’dir
ayette zaten "kalp gözleri" diyerek parantez icine alinmis, bilimsel olarak kalbin bir gözü oldugu henüz kanitlanmamistir, cünkü bilimsel olarak kalbin bir gören gözü yoktur. Ama Kuran dili ile mana aleminde gögüs boslugunda bulunan kalbimizin bir kalp gözü oldugu manasi ortaya cikiyor, demekki burada yine bildigimiz bir et parcasi degil, o et parcasina ait olan bir "gözden" yani kalbe bagli bir mana boyutundan bahsediyor, ve demek istiyorki: "eger bu kalbin basireti acik olsaydi, aninda ibret dersini alacakti" yani "yeryüzünde dolasip dururken ve tüm hadiseleri ap acik gözleri ve kulaklari ile müsaade ederken, bunu mana alemi olan "kalbine" indirmis olsaydi sadece görüp isitmekle kalmayacak ayni zamanda kendine ders ve ibret cikaracakti" demeye getiriyor ayette.

Gözler "kör" olmaz, yani göz görür ama görmemezlikten gelir. Buda sunu ifade eder, mantik olarak aklina dahi yatsa, kallben, yani ici egilim olarak bunu "göz ardi" etmek.
Basiret kelimesini bir arastirin lütfen ne anlama geliyor. Basiret bazi hadiseleri bakmadan görmek, duymadan anlamak manasina gelir. Asil gözle gördügümüz maddenin arkasinda bulunan manayi anlamak, kavramak, hakikatini görmek, anlaminda kurandada bu sekli ile tarif edilir.


Birinde organların doğru işlevlerini söyleyecek kalbe gelince mecaz yapacaksın. Bu kendini ifade edememek olur.
Bakin burda bir tutarsizlik yok, bilakis cok ince bir zeka var, organlarin dogru islevleri olarak "gören göz, ve isiten kulak var" evet sagliklii bir göz ve kulak normalde görür ve isitir. Ama insanoglunun birde diger gercegi vardir, oda gördügü halde görmemezlikten ve isittigi halde duymamazliktan gelmesidir. Buda bir gercek degilmi..?...bunu bilim nasil acikliyor olabilir sizce..?
Bence bu konu hakkinda tekrar kafa yorun derim. Bu bukadar basite indirgenecek ve tutarsizlik ile itham edilecek kadar mantiksiz bir yaklasim degil. Dedigim gibi cok ince düsünen insanlar icin aslinda ibret alinmasi gereken bir ayet.



saygilarimla.

''BİLİMSİZ DİN TOPAL,DİNSİZ BİLİM KÖRDÜR ,, ( A. EINSTEIN)
Alıntı ile Cevapla
  #1035  
Alt 08-03-2011, 14:46
mari-huan mari-huan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 02 Mar 2011
Mesajlar: 58
Standart

burda çok ince bir zeka falan yok.
tam tersine kocaman bir cehalet var.

bu cehaleti kalp gözü diye uydurduğunuz ve parantez içlerinde sunduğunuz çakma kavramlarla örtbas edemezsiniz ki.

kalp körelir diyor kitabınız.
körelirse ne olur.
akledemez.
bu kadar basit.
bu kadar açık.

bunu inkardan gelebilmek için bayağa kalın suratlı olmak lazım.

bu kitapta beyine yer yok.
çünkü bu kitabı muhammed yazdı.
Alıntı ile Cevapla
  #1036  
Alt 08-03-2011, 15:04
Termo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Termo Termo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Jan 2011
Bulunduğu yer: Greenland
Mesajlar: 632
Standart

Sevgili ECirna,
Ben bir yorum yaparken "müslüman olsam bunu nasıl aklayabilirim" diye de düşünüyorum. Açıkcası, müslüman olsam sizden daha sağlam fikirlerle direnebilirim bu iddialar karşısında ateist arkadaşlara. Ama o bile bir yere kadar olur. Maalesef, sizinkiler mantıktan çok kopuk. Yani size akıllıca birşey söylemişsiniz gibi geliyordur yalnız ayete takla attırmaya çalıştığınızın farkındamısınız, bilmem. Yazdıklarınızın hepsini dikkate alamıyorum kusura bakmayın, benim elimde olan birşey değil. Yani, belli bir mantık ilkesi barındırmayan şeyleri de tartışacak olursam, burada, garipleşen arkadaşları da ciddiye almam gerekecek. Bu da zamanın boşa gitmesi demek. Kayda değer yerlerin altını çizelim.

düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun?

"düsünecek kalpleri"..yani sasmaz ve degismez yasanin izleri niteliginde olan bu kalintilarin (madde) ötesindeki gercekleri kavrarlardi.
Göz görür, kulak isitir dogrudur ama buna ragmen bazi insanlar bazi olay ve hadiseleri "görmemezlikten ve duymamazliktan gelir"...dogrumudur...?...bence öyle.
Size mantıklı geliyor mu, tekrar okuduğunuzda? Ne alakası var? "Düşünen kalp, işiten kulak" hedef noktamız. Düşünen kalp ne demek, işiten kulak ne demek? Biri mecaz, biri gerçek anlamdaysa ne bu tutarsızlık?

Konu Termo tarafından (08-03-2011 Saat 15:13 ) değiştirilmiştir. Sebep: İmla
Alıntı ile Cevapla
  #1037  
Alt 08-03-2011, 15:23
Termo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Termo Termo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Jan 2011
Bulunduğu yer: Greenland
Mesajlar: 632
Standart

Üstelik;
Kalp yerine kafa-beyin birşey yazamazmıydı? (Tabii, eğer beyinden haberleri varsa..) Daha da iyi ifade etmiş olmazmıydı, derdi neyse yazanın? Konuyu ve iddiayı anlıyorsunuzdur, umarım. İddia çevresinden uzaklaşmadan fikrinizi izah etmeye çalışırsanız, daha sağlam ifadeler kurabilirsiniz. Kelimeleri birebir dikkate alın.
Alıntı ile Cevapla
  #1038  
Alt 08-03-2011, 17:45
istatistik - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
istatistik istatistik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2010
Bulunduğu yer: Antalya
Mesajlar: 3.058
Standart

Burada temel problem, müslüman arkadaşların kalbe değişik duygusal ve zihinsel misyonlar yüklemedeki ısrarlarından kaynaklanmakta. Çünkü tek temel dayanakları bu. Bu sebeple, nefret, şefkat, alçak gönüllülük, hatta bilginin merkesi olması gibi değişik varsayımlarını buraya taşıdılar. Ancak bunlar tamamen beynin algılama, düşünme ve tepki verme fonksiyonlarını yerine getirmesinden sonra karşılaşılan durumlar. En kötü ihtimalle refleks yayı içinde değerlendirilebilecekler var. Ama kalp, hayır.

Şimdi kanıtlarla ilerleyecek olursak.

1) Beynin duygular üzerindeki etkisini inceleyip buna yönelik kanıtlar sunan makaleler:
http://www.medicalnewstoday.com/articles/52415.php

http://www.google.com/books?hl=tr&lr...0brain&f=false

http://journals.cambridge.org/action...ne&aid=6722504

http://www.nature.com/nrn/journal/v5...s/nrn1432.html

http://www.google.com/books?hl=tr&lr...0heart&f=false

Bunlara ek olarak da daha önce de söylediğim fakat müslüman arkadaşlar tarafından kabul görmeyen bir durum vardı. Kalbin duygulara değil duyguların kalbe etkisi ve hükmedebimesi üzerine. Bununla ilgili kanıtlarımız ise aşağıdaki şekilde sıralanmakta.

http://www.yourliferegained.com/arti...-heart-health/

http://www3.wheatonma.edu/kmorgan/br...HeartRate.html

http://www.jstor.org/pss/1414829

http://www.bu.edu/lab/Publications/T...iaura_2003.pdf

Yukarıda verilen kaynaklarda korku, olumsuzluk, sevinç, üzüntü vb. duyguların beyin tarafından yönlendirilmesi ve bu duyguların kalp üzerindeki etkileri (pek çoğu olumsuz çünkü tıbbi makaleler ve yazılar var) yeralmakta. Şimdi konuya bu bilimsel gerçekleri de göz önünde bulundurarak devam edilirse çok daha faydalı olacaktır.
Alıntı ile Cevapla
  #1039  
Alt 08-03-2011, 18:08
RENAULTFERRARİ RENAULTFERRARİ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 08 Feb 2010
Mesajlar: 1.325
Standart

Biri bu istatik iskabil kağıdına ! ! ! ?
Kuran da bahsedilen kalbin et kalbi olmadığını Bin kez söylendiğini söylesin iyice anlatsın artık
bu hala aynı daire etrafında dönmektedir ! ! ? !
bak güzel kardeşim gel buraya ! diyerek
ürketmeden okşayarak severek anlatsın
bak sen anlamıyorsun ! ama güzel kardeşim Bu kalb ET KALBİ değil ki desin
çikolata şeker ikram etsin.. olmadı armut muz portalak mandilina getirsin
biri durumu buna izah etsin ! okşayarak gıdıklarayarak
hanimiş iskambil kağıdı hanimiş istatik.. hani miş gibi vs. güldürmelerle şebekliklerle
haha kikiri kiri.... ku kuu ! diye

Beyninde bir Cihaz olduğunu !
müspet kutup ve menfi kutup bir yerden O cihaza geldini anlatsın artık
beyin ise gelen verilerle göre vucudu kontrol ettiğini anlatsın
hadi attttaaaa ya gidiyoruz gibi
bunları anlatırken hanimiş dıgıl dıgıl diye diye de güldürmeyi unutmasın

Konu RENAULTFERRARİ tarafından (08-03-2011 Saat 18:13 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #1040  
Alt 08-03-2011, 19:01
istatistik - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
istatistik istatistik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2010
Bulunduğu yer: Antalya
Mesajlar: 3.058
Standart

Hahaha renö,

dediğin gibi güldürdün. O kadar kıvırtıyorsun, o kadar saçmalıyorsun ve o kadar cehalet sergiliyorsun ki gülmeyen kalmadı. Severek izliyoruz.

Yazdıklarımı senin anlamayacağını biliyordu. Sen okumasan da olur. Zaten kuranda kalp olarak bahsedilen, dalak ya da apandist. En olmadı distribütör kapağı. Evet.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kur-an'da sevgiye yer yoktur! YasasinBilim İslam 136 05-04-2015 00:56
ayetlerde neden kalpten bahsedilir? hak geldi İslam 47 27-07-2010 21:18

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:28 .