Kuran'da Beyin Yerine Kalpten Bahsedilir - Sayfa 164

istatistik · #**1631** 23-05-2011, 11:06

bursali68´isimli üyeden Alıntı

1- -1 Kelvin derecesinde ne olur...Bilimsel verilerle olanları anlatır mısınız...

2- Buzullar yüksek soğukluk derecesine sahiptir ancak buzulların hemen altı +4 , +3 , +2, +1, 0 , -1...diye devam eder...Niçin buzul örneğin - 50 derece iken hemen altı + 4 dereceden inmeye başlar...Bilim bunu nasıl açıklar...

3- Bir kaç dakika kalbi durmuş insanlara yapılmış " psikiyatri " tedavilerinde ,o insanların bir kaç dakika içerisindeki yaşadıkları nelerdir...( Siz veya biz kabul etsek de,etmesek de )...

4- Birleşik kaplar esasına göre dünya üzerinde hiç bir su kütlesi " Deniz seviyesinin altında olamaz "...Ama bunun iki istisnası vardır ki biri LUT gölüdür...Lut gölü bir çok galerilerle denize bağlantısı olduğu halde niçin hala deniz seviyesinin altındadır...Bilimsel açıklaması nedir...!

5- Bilimsel açıklamalar,son dönemler de dahil olmak üzere " evrenin 11 boyut " olduğunu söylüyor...Bu 11 boyutun hangi boyutlar olduğunu söyleyebilir misiniz,bilimsel tesbitlerle...

6- KIRLIAN fotoğrafçılığındaki hamilelik testlerinde 13 x 7 = 91 gün diye bir peryod izleniyor.Şöyle ifade edeyim...; Dölütün başparmağına BESLENME duygusuyla yönelmesi bir bilinç eylemi olarak değerlendiriliyor...Bilimsel olarak ne olduğunu anlatabilir misiniz...

Hazır soruları görmüşken ve boş vaktim de varken ben de cevap yazmak isterim. Madde madde cevaplayalım:

1) Kelvin derecesi ile anlatmak istediğinizi açmanız gerekli. Bahsettiğinin sıcaklık ölçen Kelvin derecesi mi?

2) Standart atmosferik basınçtaki taze su, en yoğun halini 3.98 °C'de alır ve aşağı hareket eder, daha fazla soğuması halinde yoğunluğu azalır ve yukarı doğru yükselir. Bu dönüşüm, derindeki suyun, derinde olmayan sudan daha sıcak kalmasına sebep olur, bu yüzden suyun büyük miktardaki alt bölümü 4 °C civarında sabit kalırken, buz öncelikle yüzeyde oluşmaya başlar ve daha sonra aşağı yayılır. Bahsettiğiniz türde bir sıcaklık sıralaması mevcut değildir. Hele ki -1 derecede bir sudan bahsedemezsiniz(saf su).

3) Bu konuda kaynak belirterek yazarsanız neden bahsetmeye çalıştığınızı daha iyi anlarız. Psikiyatri tedavisinden kastınız nedir. Çünkü kalp durmasında şöyle bir durum oluşur:

Kalp Durması: Bilinci kapalı kişide, büyük atardamarlardan nabız alınamaması durumudur. Kalp durmasına 5 dakika içinde müdahale edilmezse dokuların oksijenlenmesi bozulacağı için beyin hasarı oluşur. Kişide solunumun olmaması, bilincin kapalı olması, hiç hareket etmemesi ve uyaranlara cevap vermemesi kalp durmasının belirtisidir. KAYNAK

4) The Jordan River is the only major water source flowing into the Dead Sea, although there are small perennial springs under and around the Dead Sea, creating pools and quicksand pits along the edges.[6] There are no outlet streams. KAYNAK

Lut gölünü besleyen tek bir kaynak (Jordan River) verdır ve Lut Gölünün dışarı ile bir bağlantısı yoktur. ileşik kaplar mantığından bu nedenle etkilenmez.

5) Sicim Teorisi

6) Parmak emme alışkanlığı çocuklarda doğum ile başlayıp 2 yıllık bir süre boyunca devam edebilen bir eylemdir. KAYNAK

Anlamı olan ve anlamı olmayan parmak emme huyu olarak ikiye ayrılabilir. KAYNAK 2

Sayın osman 1,

Elde aksini kanıtlayan bir veri olmadığına göre kalbin tek işlevi vardır o da kan pompalamak. Bunun da aksi kanıtlanamadığı sürece, hoşunuza gitse de gitmese de sizin iddianız saçma bir iddiadan başka bir şey değil. Bilimsel dayanaktan yoksun, ciddiye alınmaya değmeyen bir saçmalık.

sufisevgili · #**1632** 23-05-2011, 18:54

sufisevgili´isimli üyeden Alıntı

Kuran akletmezlermi ki düşünmüyorlar, kalpleri mühürlümü ki hissetmiyorlar diyerek hem düşünmeye,hem de bu düşündüğünü hissetmeye teşvik etmektedir. kişi bir süre sonra aklının kendisini "viran etmek için imar ettiğini", ama kalbindeki aşkın "imar etmek için viran ettiğini" fark ederek kalbindeki aşkla büyük yollar kat ediyor.

Bilimin her şeye cevap vereceğini iddia etmenin başlı başlına hatalı olduğunu şurdan anlayabiliriz: aydınlanma sonrasında akıl merkezli yaşam neden insan mutluluğunu sağlayamadı? herşeyi yerinde olan insan bile mutlu değil. bu iş demekki kalple biliniyor, ve kuran kalpler sadece Allah'la olursa insanın mutlu olacağını söylüyor. Aydınlanma sonrası bilimi Allah'a gitmek için kullanmamak, bilimin sahibi olan Allah'a karşı çıkma amacıyla kullanmak doğal olarak ters tepti. "İstedimki bilineyim" de bile bilimin önemi görmek mümkün. Bazı hisleri akıl kavrayamaz. olsaydı aydnlanma çağı sonrası herkes mutlu olurdu ama olmadığı ortada.

TUBA · #**1633** 23-05-2011, 19:03

sufisevgili´isimli üyeden Alıntı

Bilimin her şeye cevap vereceğini iddia etmenin başlı başlına hatalı olduğunu şurdan anlayabiliriz: aydınlanma sonrasında akıl merkezli yaşam neden insan mutluluğunu sağlayamadı? herşeyi yerinde olan insan bile mutlu değil. bu iş demekki kalple biliniyor, ve kuran kalpler sadece Allah'la olursa insanın mutlu olacağını söylüyor. Aydınlanma sonrası bilimi Allah'a gitmek için kullanmamak, bilimin sahibi olan Allah'a karşı çıkma amacıyla kullanmak doğal olarak ters tepti. "İstedimki bilineyim" de bile bilimin önemi görmek mümkün. Bazı hisleri akıl kavrayamaz. olsaydı aydnlanma çağı sonrası herkes mutlu olurdu ama olmadığı ortada.

sevgili sufisevgili

duygu ve düşüncelerin kaynağı beyindir
beyin herşeyin merkezidir

sufisevgili · #**1634** 23-05-2011, 19:25

TUBA´isimli üyeden Alıntı

sevgili sufisevgili

duygu ve düşüncelerin kaynağı beyindir
beyin herşeyin merkezidir

sevgili tuba, duygu ve düşüncelerin merkezi beyin, bizden bağımsız atan kalbi durduramamaktır. yani beyin sadece Allah'ın iradesi karşısında ne kadar zayıf bir akla sahip olduğumuzu bize sürekli hatırlatır ve cüzi aklı küllde/bütünde yok edelim diye verilmiştir. bu dünyada öğretilen her şey aslında Allah'la aramızda perdedir. Mesala din'deki bir kuralı tabu haline getiren biri bile Allah'la arasına farkında olmadan perde koymaktadır. Çünkü Allah'a değil düşündüğüne inanmıştır, ama farkında değildir.

Greatestlieevertold · #**1635** 23-05-2011, 20:27

sufisevgili´isimli üyeden Alıntı

sevgili tuba, duygu ve düşüncelerin merkezi beyin, bizden bağımsız atan kalbi durduramamaktır. yani beyin sadece Allah'ın iradesi karşısında ne kadar zayıf bir akla sahip olduğumuzu bize sürekli hatırlatır ve cüzi aklı küllde/bütünde yok edelim diye verilmiştir. bu dünyada öğretilen her şey aslında Allah'la aramızda perdedir. Mesala din'deki bir kuralı tabu haline getiren biri bile Allah'la arasına farkında olmadan perde koymaktadır. Çünkü Allah'a değil düşündüğüne inanmıştır, ama farkında değildir.

yani diyorsunuz ki kalp beyinle hiçbir ilgisi olmadan, ayrıca allahın iradesi ile atmaktadır? bu arada birkaç tane ilaç alarak bu sırada da beynimi kullanarak o kalbimi rahatlıklıkla durdurabilirim.

birçok organ bizim yönetemeyeceğimiz şekilde çalışmaya devam etsede, hepsi bunun için düzgün çalışan bir beyine ihtiyaç duymaktadır. konu "kuranda kalp ile düşünmek saçmalığı" iken biraz alakasız kaçıyor şu anda tartıştığınız şey benim fikrime göre

istatistik · #**1636** 23-05-2011, 22:11

Kalbin beyinden bağımsız çalışmasına benzer bir örnek de ben vermek isterim. sindirim sistemi de insan kontrolünden bağımsız olarak çalışmaktadır. Sindirim sisteminin sonunda kalın bağırsak ve onun sonunda da rektum bulunmaktadır. Buna göre insan aklı rektumda da olabilir. Pek çok kıçından düşünenin ortalıkta serbestçe gezdiği göz önünde bulundurulursa yanlış bir önerme de olmayacak gibi. Belki tanrı ve din inancı bile rektum ile alakalı olabilir.

xcan · #**1637** 24-05-2011, 06:39

sufisevgili´isimli üyeden Alıntı

Bilimin her şeye cevap vereceğini iddia etmenin başlı başlına hatalı olduğunu şurdan anlayabiliriz: aydınlanma sonrasında akıl merkezli yaşam neden insan mutluluğunu sağlayamadı? herşeyi yerinde olan insan bile mutlu değil. bu iş demekki kalple biliniyor, ve kuran kalpler sadece Allah'la olursa insanın mutlu olacağını söylüyor. Aydınlanma sonrası bilimi Allah'a gitmek için kullanmamak, bilimin sahibi olan Allah'a karşı çıkma amacıyla kullanmak doğal olarak ters tepti. "İstedimki bilineyim" de bile bilimin önemi görmek mümkün. Bazı hisleri akıl kavrayamaz. olsaydı aydnlanma çağı sonrası herkes mutlu olurdu ama olmadığı ortada.

Aydınlanma dönemi mutluluğu sağlayamadımı? Kanıtınız nedir.Size göre aydınlık kötüdür öylemi?Bilimsel buluşların altında tek bir müslümanın olmaması bu nedenlemi ?Bilime düşman olmak sorunları çözer öylemi.Şimdi biraz mert olun Motorlu araçlara binmeyin.Elektrik kullanmayın Elektronikten uzak durun bir taş parçası alın elinize cilalamaya başlayın.Çiğ et yemeye alışın ve bir mağara temin edin İstatistik arkadaş sizin düşünce merkezinizi kusursuz tespit etmiş Allah ıslah etsin.

ozgur_beyin · #**1638** 24-05-2011, 15:51

sevgili kalbi düşüncenin merkezi sanan arkadaşlar. siz hala çok gerilerdesiniz sanki muhammedin kirpiklerini görecek kadar gerilerdesiniz. william harvey i duydunuzmu.ya antony boltonu işte bu harveyin anatomi çalışmalarından sonra .insan vucudunun bir makina olduğu görüşü yaygınlaştı ve kalbinde sadece bu makinanın(vucudun) bir parçası olduğu ve düşünüldüğü kadar herşey hükmedenin kalb olmadığı anlaşıldı ayrıca bulton daha ileri gitti ve bu makinenin nasıl canlı halae geldiğini araştırmaya başladı ve bu adamın açtığı yoldan gidenler DNA yı buldu. hala kalbe din merkezli bakan angutlarda. ot sıkıntısı çektiyor olmalılarki. 1400 evvelki arabistan çayırlarında ot arama derdine düşmüşler.
ne yapalım adamlar otu biz bulacak değilizya

Khaos · #**1639** 27-05-2011, 23:30

görünen o ki,

masal kitabına inanırsan,
bilimi ve gerçekleri utanmadan rededebilirsin.

bu başlık sadece kuran denen kitabın insan yazımı olduğunu ispat etmekle kalmıyor,
o kitaba inananların, kelimelerle oynaşarak gerçeği inkar etmeye teşne olduklarını da deşifre ediyor.

bu başlık burdayken,
diğer başlıklarda boşa peşrev atmayın.

beyinden habersiz kitabın,
beyinden habersiz inananları.

atesvedemir · #**1640** 28-05-2011, 01:33

görünen o ki,

sadece akıl kitabına inanırsan,
özünü ve nereden geldiğini reddedebilirsin.

bu başlık Kuran denen kitabın insan yazımı olduğunu ispat edemez. Bu başlık bir ve tek olması gereken yaratıcının var olmadığını da ispat edemez. Var değilse yoktur anlayışı kısırdır, gittiği yol koşullanma adlı yoldur. Madem aklı öne çıkardınız daha kuvvetli argümanlar beklerdim sizden. Varlığının ispatını isteyen sizler de yokluğunu ispat etmelisiniz. Görmüyorum duymuyorum tatmıyorum koklamıyorum dokunmuyorum demekle ispat ettiğinizi mi sanıyorsunuz?

o kitaba inananlar kitabın kelimeleri eğilip bükültülse dahi kitab, akletme ve vicdanla yine de gerçeği bulacaklardır. Aslında tek bir gerçek var. Ama ihata edemiyorsunuz. Bu yüzden kitapta kör gözleriyle göremeyenlere değil, kalpleriyle göremeyenlere denir.

bu başlık burada duruyorken
senin diğer başlıklarda da öne sürülen Kuransal kanıtlara hani bildiğin için bi peşrev atmanı beklerdik. Nede olsa hemen hemen aynı sonuçlara ulaştık.

Akıl arapçada deve kaçmasın diye ön ayağı aradan bağlayan iptir.
Özgür kalmak istersen egona biraz söz geçir.
id can, süperego vicdan egoda aradaki zavallı aklın.