Who Wrote The Quran? What Sources Were Used? (Çeviride Bible-Baybıl kelimesi yerine Kutsal Kitap ifadesini kullanmayı uygun bulmadığım için kelimeyi orijinal haliyle bıraktım.)
1. Bölüm:
https://turandursun.com/forumlar/showthread.php?t=43265
Şahsen ben geleneksel anlatıyı kabul etmeye daha yatkınım (yine ilahi vahiy kısmı hariç). Çünkü Muhammed Peygamber'in ölümünden sadece birkaç yıl sonrasına tarihlenen İslami olmayan referanslara sahibiz. Ayrıca elimizde Sana'a el yazması olarak bilinen ve yaklaşık 670 yılına tarihlenen kısmi bir Kur'an el yazması bulunmaktadır. Bu da Kuran'ın Muhammed'in yaşamına çok yakın bir döneme kadar izlenebildiğini göstermektedir.
Bununla birlikte, Sana'a el yazmasının işaret ettiği bir başka şey de, İslam'ın ilk yıllarında Kuran'ın muhtemelen birkaç farklı versiyonunun var olduğudur. Sana'a el yazması hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, Al Muqaddimah bugün bu konuda bir video yayınladı, mutlaka göz atın. Bu videonun sonuna bir link bırakacağım.
Değinmek istediğim son konu, Muhammed'in Kur'an'ı oluştururken kullandığı kaynaklardır. Açıkçası, bir Müslüman için 'Kuran'ın kaynakları' diye bir şey yoktur - sadece tek bir kaynak vardır ve bu kaynak Allah'tır. Ancak seküler bir tarihçi için Muhammed malzemesini bir yerden almış olmalıdır. Peki, nereden almıştır? Burada hatırlanması gereken en önemli şey, Muhammed'in Yahudilik ve Hıristiyanlığın bugünkünden oldukça farklı göründüğü bir dünyada yaşamış olduğudur.
Pek çok insan, Muhammed ortaya çıktığında, Yahudi olarak adlandırılan insanlar olduğunu, Hıristiyan olarak adlandırılan insanlar olduğunu ve daha sonra onun sayesinde artık Müslüman olarak adlandırılan insanlar olduğunu varsaymaktadır. Üç güzel, düzgünce bölünmüş grup. Ancak durum böyle değildi.
Örneğin, Rabbani Yahudilik için yetkili metin haline gelecek olan Talmud daha yeni tamamlanmıştı. Muhammed'in doğumundan sadece 70 yıl önce, MS 500 yılı civarında tamamlanmıştır. Dolayısıyla Yahudiler arasında, özellikle de Güney Arabistan (Yemenli Yahudiler) ve Etiyopya gibi uzak yerlerde, büyük olasılıkla hâlâ oldukça fazla çeşitlilik vardı.
Aynı şey Hıristiyanlık için de geçerliydi.
Gosples (İnciller) hakkındaki videomda da belirttiğim gibi, başlangıçta pek çok farklı HıristiyanlıkLAR vardı ve baskın versiyonun (
Chalcedonians/451 yılı Kadıköy Konsilinin Hristiyanlığı; Kuran bu Hristiyanlığı reddediyor.) sapkınlık olarak gördüğü diğer tüm versiyonları ortadan kaldırması yüzyıllar aldı.
Unutmayın, MS birinci yüzyılda başlamış olmasına rağmen Hıristiyanlık, Roma İmparatorluğu'nun egemen dini haline geldiği MS dördüncü yüzyıla kadar gerçek anlamda yükselişe geçmemiştir.
Dolayısıyla, Hıristiyanlığın sözde sapkın versiyonları dördüncü ve beşinci yüzyıl civarında (300'lü ve 400'lü yıllar civarında) (Muhammed'den çok da uzun olmayan bir süre önce) Roma etkisinin dışındaki yerlere kaymış olabilir - bilirsiniz işte: Arabistan.
Başka bir deyişle, Muhammed'in çeşitli Hıristiyan ve Yahudi inanç gruplarıyla temas kurmuş olabileceğini ve temas kurduğu Hıristiyan ve Yahudi inanç gruplarının ana akımın dışında kalanlar olduğunu hayal etmek zor değildir.
Örneğin, bir zamanlar Yahudilik ve Hıristiyanlık arasında bir yere oturan Ebionitler adında bir grup vardı. Bir yandan İsa'yı önemli bir peygamber olarak kabul ediyor ve onu Mesih olarak görüyorlardı. Ancak diğer yandan onun tanrısallığını reddediyor ve domuz eti yememek gibi Yahudi yasalarına uymaya devam ediyorlardı. Ne kadar da İslam'a benziyor değil mi? Bildiğimiz kadarıyla, Muhammed sahneye çıktığında Ebionitler büyük ölçüde ortadan kaybolmuştu. Ancak, muhtemelen hala etrafta onlardan etkilenmiş gruplar vardı, bu gruplar daha sonra belki de Muhammed'i etkilemeye devam ettiler.
Şimdi genel durumu anladığınıza göre, bazı ayrıntılara geçelim. Eğer Bible'a aşina iseniz ve daha sonra Kuran'ı okumaya başlarsanız, kesinlikle bazı benzerlikler fark edeceksiniz. Aynı karakterlerin çoğunun bulunduğunu hatta aynı hikayelerin bazılarının anlatıldığını görürsünüz.
Ancak, bazı hikâyeler oldukça farklıdır. Örneğin bazen eksik bilgiler var, bazen de eklenen bilgiler. Açıklamada linkini vereceğim İslam Peygamberleri soy ağacı ile ilgili videomuzu izlerseniz, bu benzerlik ve farklılıkların neler olduğu hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Net olan bir şey var ki o da Muhammed'in Bible'dan olduğu gibi kopya etmediğidir.
Başka bir deyişle, Kur'an'da Bible'deki metinle birebir örtüşen hiçbir bölüm yoktur. Daha çok, birisinin Bible'deki bir hikayeyi özetlediğini duymuş ve sonra kendisi de kendi sözcüklerini kullanarak özetlemiş gibidir. Peki ya tüm bu ekstra bilgiler, yani Bible'ın hiçbir yerinde bulunmayan çeşitli ayrıntılar ne olacak?
Pekala, birkaç örneğe bakalım. İlki İbrahim'le ilgili bir öyküdür. Kuran'da, 21. Surede, İbrahim Babil'deki gençliği sırasında babasının putlarını kırar ve ardından ceza olarak kral tarafından ateşe atılır.
Ama Tanrı onu kurtarır ve zarar görmeden hayatta kalır. Bu hikâye Bible'da bulunmasa da, aslında Kur'an'dan önceki bir metinde yer almaktadır. MS 300 ila 500 yılları arasında bir haham tarafından yazılmış olan Yaratılış Kitabı üzerine bir yorumdan gelmektedir. Dolayısıyla, Muhammed'in bu hikâyeye aşina olması kesinlikle mümkündür.
Bir başka örnek de İsa'nın annesi Meryem'le ilgili bir öyküdür. Kur'an'da 19. Surede Meryem hamileyken bir palmiye ağacına rastlar. Annesini beslemek için İsa, rahminin içinden bir mucize gerçekleştirir ve sallandığında ağaçtan incirlerin düşmesine neden olur. Yine, bu hikâye dört kanonik İncil'in hiçbirinde bulunmaz. Ancak, İncillerle ilgili videomda da belirttiğim gibi, Yeni Ahit'e girmemiş olan başka birçok İncil daha vardı. Bunlardan biri Yalancı-Matta İncili olarak bilinir. Yalancı Matta İncilinde Meryem ve palmiye ağacı hakkında çok benzer bir hikâye anlatılır. Tek fark, Yalancı Matta'da, palmiye ağacının Meryem'in incirlere ulaşabilmesi için dallarını gerçekten eğmesidir. Şimdi, Yalancı Matta Muhammed'in yaşadığı dönemde ama çok farklı bir yerde yazılmıştır, bu yüzden Muhammed'in öyküyü doğrudan Yalancı Matta'dan ya da Yalancı Matta'nın doğrudan Muhammed'den almış olmasının pek olası olmadığını düşünüyorum. Daha muhtemel olan şey, bunun o dönemde ortalıkta dolaşan iyi bilinen bir hikaye olduğu ve her iki yazarın da buna aşina olduğudur.
Üçüncü örneğim Mağarada Uyuyanların Hikâyesi'dir. Kur'an'da, 18. Surede, inançları yüzünden zulüm gören bazı adamlarla ilgili bir hikâye anlatılır. Bir mağaraya sığınırlar ve burada Allah onları derin bir uykuya daldırır - bu uyku mucizevi bir şekilde 300 yıldan fazla sürer. Bu nedenle artık zulümden kaçmak zorunda kalmazlar.
Bu hikaye aslında Kuran'dan önce birçok kaynakta geçen iyi bilinen bir Hıristiyan efsanesidir ve en eskisi Suriyeli şair Seruglu Yakub'a aittir.
Bir örnek daha. Aynı surenin ilerleyen bölümlerinde, 18. Surede, Kur'an Zülkarneyn adında bir adamdan bahseder, bu ifade kelimenin tam anlamıyla 'iki boynuzlu' anlamına gelir. Kuran'a göre Zülkarneyn Doğu'ya, bir grup insanın Yecüc ve Mecüc olarak bilinen iki kötü ulus tarafından zulme uğradığı dağlık bir bölgeye gider. Yecüc ve Mecüc'ü uzak tutmak için dev bir duvar inşa ederek onlara yardım eder.
Bu hikâye Büyük İskender'le ilgili eski zamanlarda çok yaygın olan bir efsaneye çok benzemektedir. Aslında Büyük İskender sık sık boynuzlu olarak tasvir edilirdi - dolayısıyla Zülkarneyn, 'iki boynuzlu' olarak adlandırılır.
Tüm bu örneklerin gösterdiği şey, Kur'an'ın, yaratıldığı dönemde var olan metinlerde bulunabilecek birçok hikayeyi içerdiğidir.Dolayısıyla, Kur'an sadece Bible'ı kaynak olarak kullanmakla kalmamış, aynı zamanda Yahudi tefsirlerini, Hıristiyan apokrif kaynaklarını ve hatta pagan kahramanlar hakkında hikayeler içeren kaynakları da kullanmıştır. Başka bir deyişle, Kur'an kendi zamanının bir ürünüdür. Şöyle söyleyeyim: Eğer bir kişi zaman makinesiyle MS 600 yılında Orta Doğu'ya geri dönse ve o dönemde popüler olan bir grup hikayeyi rastgele toplasa, bu koleksiyon büyük olasılıkla Kuran'ın içeriğine çok benzeyecektir.
Elbette Kur'an'da bu kıssalara ilişkin yorumlar ve teolojik dersler de yer almaktadır. Dolayısıyla, Kur'an'ı Allah'tan gönderilmiş kelimesi kelimesine bir mucize olarak görmesek bile, yine de değerli bilgiler içerdiğini görebiliriz. Şimdi, elbette, Kur'an'ın o zamanın diğer literatüründe bulunabilecek birçok hikayeyi içermesinin nedeninin, Kur'an'ın aslında Evrenin Yaratıcısı tarafından yazılmış olayların doğru bir anlatımı (yazılmış olan; olaylar değil, olayların anlatımı) olduğu iddia edilebilir. İnanca dayalı olarak ele alındığında, bu gerçekten de geçerli bir pozisyondur. Ancak, kesinlikle tarihsel yöntemin ilkelerine göre ele alındığında, geçerli değildir.
Bible'deki hikâyelerin zaman içinde nasıl geliştiğini gösteren açık bir metin tarihi vardır.
Ancak Müslümanlara göre Bible; Tevrat, Zebur ve İncil gibi artık kayıp olan bazı metinlerin bozulmuş bir versiyonudur. Eğer bu doğru olsaydı, bu eski eserler için bir tür metinsel kanıt bulunması beklenirdi. Ancak henüz böyle bir kanıt bulunamamıştır.
Son olarak, Kur'an hakkında sadece bir hipotez olan bir hipotezden bahsetmek istiyorum, yani seküler akademisyenler arasında bile kesinlikle ana akım görüş değildir. Bu hipotez, Christoph Luxenberg'in 2000 tarihli Kuran'ın Süryanice-Aramice Okunuşu adlı kitabında bulunan iddiadır. Luxenberg bu kitabında dilbilimsel argümanlar kullanarak Kuran'ın, Muhammed zamanında Suriye'de ve Orta Doğu'nun büyük bölümünde konuşulan bir dil olan Süryanice'den büyük ölçüde etkilendiğini iddia etmektedir. Süryanice, özellikle ilk Hıristiyanlar tarafından kullanılmıştır ve bu nedenle Luxenberg Kuran'ın bazı bölümlerinin doğrudan Süryani ayinlerinde okunan metinlere dayanıyor olabileceğini savunmaktadır. Şimdi, Arapça yazılmış en ünlü kitabın aslında büyük ölçüde tamamen farklı bir dile (bu durumda Süryanice) dayandığını iddia etmek garip görünebilir, ancak Kuran'ın Arapçasının aslında bazı kısımlarda oldukça gizemli olduğunu unutmayın. Arapçada sesli harfler bulunmadığından, bazı kelimelerin nasıl çevrileceği konusunda her zaman bir tartışma alanı vardır. Ancak yine de bu son hipotezin henüz çok fazla ilgi görmediğini hatırlatmak isterim.
Şimdilik, Al Muqaddimah'ın Sana'a el yazması hakkındaki videosuna göz atmanızı tavsiye ederim. Ekrandaki linke tıklayabilir ya da açıklama kısmında bulabilirsiniz.