Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Politika

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #31  
Alt 23-07-2012, 01:02
Sayokan Sayokan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2012
Mesajlar: 459
Standart

Brian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu varsayımı da katılmıyorum.

Sen öyle düşünüyorsun...Çevrendekiler öyle düşünüyor...

Çünkü öyle yetiştiniz.

Bir sürü kişi var üniversitede, bilim için çalışıyorlar. Sanıyor musun ki hepsinin son model arabası var, lüks içinde yaşıyorlar. Öyle değil...

Öyle olmadığı da çok açık...Çünkü biz de biliyoruz bunu....

Doktorlar için öyle olabilir dediğim nedenlerden dolayı....

Küba vb. ülkeler sürüyle nasıl doktor yetiştirdi...Hepsine BMW filan mı verdi sanıyorsun. Değil tabii.

SSCB'de bu konuda başarılıydı...
Peki madem bu kadar başarılıydı ? SSCB neden yıkıldı.
Bahsettiğiniz latin amerika ülkelerinde fuhuşun yaygın olmasının sebebi nedir ?
Refah seviyesi yüksek olmayan ülkelerde fuhuş mesleği yaygın olarak icra edilir.
Alıntı ile Cevapla
  #32  
Alt 23-07-2012, 01:13
Brian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Brian Brian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 Jul 2011
Mesajlar: 742
Standart

Sayokan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Peki madem bu kadar başarılıydı ? SSCB neden yıkıldı.
Bahsettiğiniz latin amerika ülkelerinde fuhuşun yaygın olmasının sebebi nedir ?
Refah seviyesi yüksek olmayan ülkelerde fuhuş mesleği yaygın olarak icra edilir.
SSCB'nin yıkılması konusunda bir sürü teori var...

Hangisi doğru bilmiyorum...

Bakın çok iyi bir şey bile çok ufak bir nedenden dolayı yıkılabilir. Örneğin arının, sineğin biri gelip ısırıp koca bir insanı öldürebilir, bu sineğin çok üstün ölen insanın da çok aptal olduğu anlamına gelmez.

Kaybedenler, yenilenler her zaman aptal oldukları, düşüncesiz, güçsüz oldukları için yenilmezler. Belki çok güçlüdür, çok akıllıdırlar ama hayatın doğası böyle...Ufak bir sinek bile bir ısırışta çok akıllı bir insanı öldürebilir.

Hangi nedenden dolayı yıkıldığı konusunda emin değilim:

Bence Gorbaçov'un ve baştaki kişilerin yüzünden yıkıldı:

Yani şöyle sistemin en tepesindeki kişiler hayli ayrıcalıklı olmuştu. Parti ellerinde idi.

Bir bakıma sınıf atlamışlardı....Öyle olunca her zaman için sosyalizmi savunmalarının anlamı yok. Üst sınıftaki insanlar sosyalizmi ne diye savunsun ki...

Sovyet ve bir bakıma Çin'de olan budur...

Küba ufak bir ülke...

ABD ambargo koydu bu ülkeye...

Küba'nın kaynakları son derece sınırlı....Ama buna rağmen bir şeyler başarıyor...Kolay mesele değil...

Ama tabii Sovyet modeli gibi bir şey Küba'nın uyguladığı...Castro ölürse ne olur belli değil...

Ben bu tür sosyalist modellerin eksiklikleri olduğunu söylüyorum zaten...Ama yine de başarılı tarafları var...
Alıntı ile Cevapla
  #33  
Alt 23-07-2012, 01:25
Brian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Brian Brian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 Jul 2011
Mesajlar: 742
Standart

Sayokan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bende diyorum isyan etmek fayda sağlamıyor,destekçi bulamıyorsunuz en iyisi yükselmeye çalışmak.
Biz de yükselmeye çalışıyoruz...Ama özgürlük anlayışımızda ne köle ne de efendi vardır. İkisi de yoktur. Çünkü efendinin ve köleliğin olduğu yerde özgürlük olmaz.

En büyük yükselme de özgürlüğün bizzat kendisidir...

Bizim sizden farkımızı şu: siz bireysel bir çapa içindesiniz. En önemlisi sistemin bir dişlisi ve çarkı olma gayret içindesiniz. Böyle bir durumda sistemi değiştirmezsiniz, özgür de olamazsınız...

Sadece sistemin çarkı ve dişlisi olabilirsiniz...Sistem sizi kullanır ve size ihtiyaç duymadığı zaman da sizi yok eder, kendinizi savunamazsınız bile...

Bizim ise böyle bir derdimiz yok...

Analoji kurmak gerekirse durum şuna benziyor:

Kısaca biz hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe doğru kaçmak istiyoruz siz ise gardiyanlarla birlikte olup hapishanede daha iyi yer kapma derdindesiniz...

Konu Brian tarafından (23-07-2012 Saat 01:32 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #34  
Alt 23-07-2012, 01:32
Sayokan Sayokan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2012
Mesajlar: 459
Standart

Brian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Biz de yükselmeye çalışıyoruz...Ama özgürlük anlayışımızda ne köle ne de efendi vardır. İkisi de yoktur. Çünkü efendinin ve köleliğin olduğu yerde özgürlük olmaz.

En büyük yükselme de özgürlüğün bizzat kendisidir...

Bizim sizden farkımızı şu: siz bireysel bir çapa içindesiniz. En önemlisi sistemin bir dişlisi ve çarkı olma gayret içindesiniz. Böyle bir durumda sistemi değiştirmezsiniz, özgür de olamazsınız...

Sadece sistemin çarkı ve dişlisi olabilirsiniz...Sistem sizi kullanır ve size ihtiyaç duymadığı zaman da sizi yok eder, kendinizi savunamazsınız bile...

Bizim ise böyle bir derdimiz yok...

Kısaca biz hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe doğru kaçmak istiyoruz siz ise gardiyanlar birlikte olup hapishanede daha iyi yer kapma derdindesiniz...
Çok güzel özetlemişsiniz mevzuyu.Dünyadaki herkes burda tartıştıklarımızı anlayacak bilgi ve kültüre sahip olsa zaten gardiyanların tarafını tutmazdım.
Alıntı ile Cevapla
  #35  
Alt 23-07-2012, 01:35
Sayokan Sayokan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2012
Mesajlar: 459
Standart

Brian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
SSCB'nin yıkılması konusunda bir sürü teori var...

Hangisi doğru bilmiyorum...

Bakın çok iyi bir şey bile çok ufak bir nedenden dolayı yıkılabilir. Örneğin arının, sineğin biri gelip ısırıp koca bir insanı öldürebilir, bu sineğin çok üstün ölen insanın da çok aptal olduğu anlamına gelmez.

Kaybedenler, yenilenler her zaman aptal oldukları, düşüncesiz, güçsüz oldukları için yenilmezler. Belki çok güçlüdür, çok akıllıdırlar ama hayatın doğası böyle...Ufak bir sinek bile bir ısırışta çok akıllı bir insanı öldürebilir.

Hangi nedenden dolayı yıkıldığı konusunda emin değilim:

Bence Gorbaçov'un ve baştaki kişilerin yüzünden yıkıldı:

Yani şöyle sistemin en tepesindeki kişiler hayli ayrıcalıklı olmuştu. Parti ellerinde idi.

Bir bakıma sınıf atlamışlardı....Öyle olunca her zaman için sosyalizmi savunmalarının anlamı yok. Üst sınıftaki insanlar sosyalizmi ne diye savunsun ki...

Sovyet ve bir bakıma Çin'de olan budur...

Küba ufak bir ülke...

ABD ambargo koydu bu ülkeye...

Küba'nın kaynakları son derece sınırlı....Ama buna rağmen bir şeyler başarıyor...Kolay mesele değil...

Ama tabii Sovyet modeli gibi bir şey Küba'nın uyguladığı...Castro ölürse ne olur belli değil...

Ben bu tür sosyalist modellerin eksiklikleri olduğunu söylüyorum zaten...Ama yine de başarılı tarafları var...
Castro ölürse Küba düşecektir kanaatindeyim.Tek adam sistemleri genelde o kişi öldükten sonra yıkılır.
Alıntı ile Cevapla
  #36  
Alt 23-07-2012, 03:53
apsimon apsimon isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 13 Aug 2011
Mesajlar: 202
Standart

Hiç unutmam lisedeyim ;

Hoca "çocuklar bu devirde babana bile güvenmeyeceksin" diye ahkam kesiyor. Konu neydi hatırlamıyorum ancak bende biraz da zıpırlık olsun diye " Hocam valla sabah gelirken adam bana para verdi. Üstüne evde yemek veriyor. üstüne giyecek alıyor. yetmedi evinde yatırıyor. Ona güvenmeyeceğim de kime güveneceğim."

Şu rekabet denen olguyu kapitalist kültür olduğundan fazla sosyal hayatın bir gereği sayıyor.

Şöyle denebilir. Babanla rekabet koşulları oluşmamıştır ancak işyerin de yada öğrencilik hayatında rekabet olmazsa olmaz.

Aslında öğrencilik hayatında da güven rekabetin her zaman önündedir (takım çalışması).

İşe girerken mulakatta bana sorulan ve benim verdiğim cevap üzerinde bir örnek ;

Soru : Zemin katta sigorta kutusu var. Ve sende 4. Katta çalışmak zorundasın. Sigortayı açtın sonrasında ne yaparsın ?

Cevap : Uyarı levhası koyarım. Ancak bilirim ki bizim insanımız meraklıdır kurcalar. Orda iş arkadaşımı bırakır işime bakarım. (yine takım çalışması )

Sanayi toplumunun işleyişinde bile rekabetten önce güven esastır. Hiçbir patron( yada temsilcisi) iş arkadaşı ile rekabeti esas alan birini iş yerinde barındırmaz.
Alıntı ile Cevapla
  #37  
Alt 23-07-2012, 04:48
Sayokan Sayokan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2012
Mesajlar: 459
Standart

Arkadaşım senin verdiğin örnek tek taraflı bende şöyle örnek vereyim.

En yakın dostunun işten atılması için onun hazırladığı dosyaları bilgisayarından gizlice silen biri.
Sonra arkadaşı işten atılınca gelsin terfi,gelsin zam.
(Bu örnek hayali örnek değildir,özel sektörde çalışan insanlar özel sektörün ne kadar acımasız olduğunu bilir)

Fuhuş kasetlerinden tutunda, daha pek çok şantaj varken senin verdiğin örnek tek taraflı masum bir örnek.
Alıntı ile Cevapla
  #38  
Alt 23-07-2012, 12:47
apsimon apsimon isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 13 Aug 2011
Mesajlar: 202
Standart

Sayokan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Arkadaşım senin verdiğin örnek tek taraflı bende şöyle örnek vereyim.

En yakın dostunun işten atılması için onun hazırladığı dosyaları bilgisayarından gizlice silen biri.
Sonra arkadaşı işten atılınca gelsin terfi,gelsin zam.
(Bu örnek hayali örnek değildir,özel sektörde çalışan insanlar özel sektörün ne kadar acımasız olduğunu bilir)

Fuhuş kasetlerinden tutunda, daha pek çok şantaj varken senin verdiğin örnek tek taraflı masum bir örnek.

Senin söylediğin yönetici katlarında olur ve kapitalist sistemde normaldir.( Harami düzeni) Bende yadsımıyorum zaten. Fakat üretimin olması için ekip çalışması şart. Senin argümanın bu tür yozlaşmanın ilerleme getirdiği üzerine kuruludur.

Ben şimdi hayatımı emanet ettiğim insanın işten atılması için kumpas kuracam. Öyle mi? Ve senin verdiğin örnek gelişmeyi sağlıyacak. Ve bu yozlaşma üzerinden zeki ve işi bilen insanların ilerlediğini düşüneceğiz. Verdiğin örnek rekabetin ilerleme sağladığına üzerine delil değildir.
Alıntı ile Cevapla
  #39  
Alt 23-07-2012, 20:11
zozyaliz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
zozyaliz zozyaliz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 28 May 2012
Mesajlar: 71
Standart

Brian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Biz de yükselmeye çalışıyoruz...Ama özgürlük anlayışımızda ne köle ne de efendi vardır. İkisi de yoktur. Çünkü efendinin ve köleliğin olduğu yerde özgürlük olmaz.

En büyük yükselme de özgürlüğün bizzat kendisidir...

Bizim sizden farkımızı şu: siz bireysel bir çapa içindesiniz. En önemlisi sistemin bir dişlisi ve çarkı olma gayret içindesiniz. Böyle bir durumda sistemi değiştirmezsiniz, özgür de olamazsınız...

Sadece sistemin çarkı ve dişlisi olabilirsiniz...Sistem sizi kullanır ve size ihtiyaç duymadığı zaman da sizi yok eder, kendinizi savunamazsınız bile...

Bizim ise böyle bir derdimiz yok...

Analoji kurmak gerekirse durum şuna benziyor:

Kısaca biz hapishane duvarlarını yıkıp özgürlüğe doğru kaçmak istiyoruz siz ise gardiyanlarla birlikte olup hapishanede daha iyi yer kapma derdindesiniz...

Sen sosyalizm diye sanıyorum cenneti düşünüyorsun. Orada tabi bal akan nehirler var. Meyveleri Allah yaratıyor, sana melek hizmetkarlar getiriyor. Kimseye çalışmamız gerekmiyor, tamamen özgürüz.

Anlamıyorsun ki her zaman üretmek zorundayız. Ve organize olmazsak anca herkes kendi arka bahçesinde buğday yetiştirip onu yer, kendi koyununu kırpıp ondan kendine çul yapar onu giyer, tezeğini de yakar. Yere de çukur kazıp tuvaletini de oraya yapar. Yakın bir dereden kendine su taşır. Toplumsal bir işbölümü olmadan olabilecek hayat sadece böyledir. Herşeyini kendin üreteceksin.

Eğer ki toplumsal işbölümü olacaksa o zaman senin "sistem" dediğin ve işte "seni ezer çiğner atar vs" diye kınadığın olay aynen geri geliyor. Çünkü "sistem" derken zaten bu işbölümü organizasyonundan bahsediyoruz. Başka nedir ki "sistem"?

Şimdi anlaman gerekiyor ki insanların bir kısmı belki sosyalizme gönülden inanıp, bunun niye önemli gerekli olduğunu anlayıp, kendi bencil arzularından vazgeçmeyi, ve toplum için çalışmayı, ortaklaşa yaşamayı kabul edebilir. Ama herkes bu şekilde olmaz bunu da biliyorsun. Herkes heyecanla ve şevkle sabah koşup sosyalist bir ülkedeki işine "bugün gene topluma katkımı yapacam" diye gitmeyecek. Belki sen öyle bir insansın. Ama biliyorsun ki herkes böyle değil. Büyük ihtimal toplumun çoğunluğu böyle değil. O zaman napılacak?

İşbölümü elzem olduğuna göre bu organizasyon insanların keyfine bırakılmayacak. Çünkü insanlara desen ki "ey insanlar, artık tüm mal mülk ortak olsun, hepimiz toplum için ortaklaşa çalışalım, ama bunu yapmak için zorlanmayacaksınız, artık polis olmayacak, devlet ve yasalar olmayacak, herkes bilinçli bir vatandaş olarak doğru davransın lütfen" işte eğer böyle desen insanlara, biliyorsun ki bu iş yürümez.

Ve mecburen devlet gene işin işine girmek zorunda. Bu da yani insanları bu işbölümüne, kooperasyona zorlamak şeklinde olacak. Ve senin dediğin o içinden kaçmak istediğin hapishane, ve seni kullanıp atan sistem bin beter olarak geri gelmiş olacak.

Yok dersen ki "ama bu şekilde devlet insanları bir 100 sene, 200 sene idare etse, yeni nesiller bunu içselleştirip belki artık komunist yaşamı sever, içlerinden gelerek yaparlar", ben de derim ki git bak bakalım biyologlara bir sor. Acaba evrim sürecinde ortaya çıkan insan beyni ve onun bütün temel doğası ve davranışları gerçekten de 200 senede buhar olup uçar mı? O insan doğası buhar olup uçmadan malesef devlet de buhar olup uçamaz.

Şimdi kapitalizm işbölümü sorununu nasıl hallediyor buna bakalım. Burada insanlar işbölümüne zorlanmaz. Çünkü zaten doğa insanları zorluyor. Adam bakıyor ki çalışmazsa aç kalacak. Ve işe girip çalışıyor. Sen onun kafasına bir silah dayamıyorsun. Ya da onu hapse atmakla tehdit etmiyorsun. İnsanlar kendi ihtiyaçlarını karşılamak için topluma katkı yapmaya kendi kendilerini mecbur hissediyorlar ve işbölümüne kendi ayaklarıyla dahil oluyorlar. Ve daha çok kazanmak için daha çok üretmeye, kendilerini eğitmeye ve geliştirmeye, toplumda işleri kolaylaştıracak yeni metotlar ve icatlar düşünmeye ve geliştirmeye kendilerini zorunlu hisediyorlar. Ki bu herkesin faydasına. Yani burada normalde çarpık ve uzlaşması zor olan insan doğası en verilmli şekilde toplumun faydasına kanalize edilmiş oluyor.

Bu şekilde ortaya çıkan sistem tabiki mükemmel değil. Ama en azından "hapishane" veya "kölelik" gibi mecazları illa kullanacaksak bu tabirler kapitalizmden çok sosyalizme yakışıyor. Bunu da eğer dürüst bir adamsan artık kabul et. Sosyalizm bugüne kadar 30 tane ülkede uygulandı. Git bak. Bugünkü Kuzey Kore'ye bak. Sonra da yüzün tutuyorsa gel Almanya, Amerika, İngiltere için "hapishane" de.

Sonuçta kapitalizm aynı Winston Churchill'in demokrasi için söylediği şey gibidir: "Demokrasi rezalet bir sistem ama mevcut seçenekler içinde en iyisi". Kapitalizm de böyledir. Bize düşen bu sistemi kendi içinde elden geçirmek, düzeltmek, yontmak, daha adil daha insancıl hale getirmek. Bu da modern sosyaldemokrasinin projesidir. Almanya, İsveç, Norveç gibi ülkelerde de bu ıslah edilmiş kapitalizm gayet güzel işliyor.

Siz de madem ilerici siyasette faydalı olabilecek gençlersiniz, komunist saçmalıkları bırakın da faydalı bir işin ucundan tutun. Muhafazakarlarla uğraşmak bir yana enerjimizi size harcıyoruz bir de.

Konu zozyaliz tarafından (23-07-2012 Saat 20:16 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #40  
Alt 23-07-2012, 20:20
Sayokan Sayokan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2012
Mesajlar: 459
Standart

Zozyaliz insanların fikirlerine dahi tahammül edemeyen,kendini sosyal demokrat diye nitelendiren bir zavallı düşünceye sahipsin.
Burda sosyalizmi savunan insanlar senden daha bilinçli ve daha kültürlü olduğu kesin,en azından senin gibi sosyal demokratlık adı altında yutturulan ABD CIA 'in planlarının ön ayağı olan planlara senin gibi kanmıyorlar.
"Winston Churchill" gibi siyonistlerin menfaatleri uğruna halkını Nazilere öldürttüren bir adamı nasıl savunuyorsun anlamak güçtür,İngiliz Lordllar Kamarasının büyükk bir çoğunluğunun Yahudi olduğunu bilmeyecek kadar bilgisiz bir insanın . Gelip burda en azından dünya adına bir fikirleri olan başkalarının demokratlık adı altında ezberlettiği konuşmaları okumayan , bilgili insanlara ders anlatman bir saçmalıktır.
Senin gibi demokratlar taraf gazetesinin yazarları hepiniz sorosun çocuklarısınız, sahte demokratlar.
Sosyal demokratlık mandacılık,emperyalizmin savunuculuğunun yeni adıdır.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
İnsanlık mı önemli, müslümanlık mı? tooche İslam 20 14-07-2011 03:09
Dünyanın en büyük ırkı,insanlık...En büyük dini,hümanizma... emperrordiablo Etik, Estetik, Sanat, Politika, Bilim & Eğitim 3 04-10-2010 02:48
Dersim Katliamı - İnsanlık Suçu ! Natan Multimedya 2 30-04-2010 00:29
İnsanlık tarihi yeniden yazılacak metee Evrim 46 30-09-2009 01:18
İnsanlık ne zaman emeklemeye başladı. Onursal Bedirhan Tarih 3 19-01-2009 00:14

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:16 .