Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Konu-dışı

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 03-06-2007, 17:33
Aliminyum Aliminyum isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2005
Mesajlar: 661
Standart TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Dünya haritasına en son ne zaman baktınız? Mali'yi bir kalemde bulabilir misiniz ya da Laos'u? Gana, Kamerun, Vietnam, Papua Yeni Gine'yi hatırlıyoruz... Hani dünya kupasında ezilmesinler diye içimizden gizli gizli destek verdiğimiz ülkeler. Bugün (dün) onların çocuklarıyla birlikteydik. ABD, Almanya, Brezilya ve Rusya gibi ülkelerin çocukları da buradaydı. Tanzanya ve Mozambik'ten de arkadaşlar gelmiş. Arkadaş diyoruz; çünkü hepsi Türkçe konuşuyor. Dün İstanbul'da dünya rekorlar kitabına girecek bir projeye tanıklık ettik.

İstanbul Gösteri Merkezi yine tarihî bir gün yaşadı. Geçen yıl ismini değiştiren merkez, 100 ülkeden gelen 550 öğrenciye ev sahipliği yaptı. Kapıda ülkelerinin bayraklarıyla bekliyordu çocuklar. Misafirleri bir bir aldılar içeri. Bize zenci bir öğrenci eşlik etti. Belki abartı gelebilir; ama ben bugüne kadar dünya gözüyle teni bu kadar siyah çocuk görmedim. Göz işaretiyle merhaba deyince, 'Hoş geldiniz, buradan buyurun' demesin mi? Bir yandan yürüyor bir yandan da konuşuyoruz. Ülkesini ve okulunu anlattı bize. Öyle güzel konuşuyordu ki, gösteri merkezine birlikte gittiğim arkadaş, 'Memleket nere hemşerim?' diyerek küçük bir sınav bile yaptı. Sokak dilinde yaptığımız sınavın sonucunu anında aldık: Mozambik'ten geliyorum.

'Türkçenin yüz akları'nı görmek için Anadolu akın etti İstanbul'a. Manisa'dan Mardin'e, Kayseri'den Edirne'ye, Kars'tan İzmir'e onlarca insan sabahın erken saatlerinde geldi gösteri merkezine. Salon yetmediği için yüzlerce insan dışarıda kaldı. 'Televizyonlarda canlı olarak izleme imkanı vardı ama geldik' diyorlardı. 'Neden buradasınız?' sorusuna verilen cevap çok kısaydı: 'Tarihî olaya tanıklık etmek için buradayız.'

Solandakiler, dört saat süren programda duygu okyanusundan geçirildi. Sevinç, hüzün, özlem, gözyaşı, alkış ve çoşku birbirine karıştı. Misafir çocuklar neler yapmadılar ki. Afrikalıların Silifke oyununda çoşku doruğa çıktı. Türkmenistanlı çocuk çok güldürdü. 'Önden Giden Atlılar' hüzünlendirdi. Güncel meseleler nedeniyle epeydir okumadığımız şiirleri alkışladık. Adem Tatlı'nın oğlunu görünce gözyaşları tutulamadı. Uzun süredir titreyen dudaklarla hiç böyle dua etmemiştik beklide...

Sunucunun ifadesiyle bu çocukların arkasında 'benliklerini terk edenler var.' Kendilerini bilinmezlik toprağına gömenlerin yetiştirdiği çocuklar bunlar. 'Ümit solmasın, kavga olmasın dediler' hep birlikte. Barış ve kardeşlik türküsü söylediler. Bu türküyü söylemek ve söyletmek çok zor. Türkiye ve dünyaya yeniden bakar mısınız? Daha çocukluktan yeni çıkmış gencecik delikanlılar, bombaları bedenlerine sarıp nasıl ölüm olarak aramıza dalıyor. Salonda Irak'tan gelen çocuklar da vardı. Ölümün çok konuşulduğu ülkeden gelip sevgiyi anlattılar Türkiye'de.

Bu işte emeği olanlardan biri de Mehmet Sağlam. Kolombiya'yı anlattı bize. Kolombiya'daki öğretmeni yani Gaziantepli Hasan'ı: 'Hasan, senin soyadın ne diye sordum. Türk dedi. Anlamadım, bu nasıl soyisim? Hocam, ben buraya gelen ilk Türk öğretmenim. Şimdilik yalnızım. Kaybolmamak için kendimi Hasan Türk diye tanıtıyorum.' Hasan Hoca'nın öğrencileri de oradaydı.

100 kere Türkçe!Tanzanya’dan İstiklal Marşı, Vietnam’dan ‘ham çökelek’...


Dünyanın 100 farklı ülkesinden gelen 550 öğrenci, 5. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları’nda tarihe geçti.
Renkleri, dilleri ve dinleri birbirinden farklı öğrenciler Türkçede buluşurken, dünyaya ‘barış’ mesajı verdi. Birbirinden çok farklı kültürden gelen öğrencilerin 10 gün boyunca kullandıkları ortak dil Türkçe oldu. Mozambikli bir öğrenciyle Amerikalı, Norveçli bir öğrenciyle de Japonyalı, Türkçe konuşup anlaştı. Türkiye’den binlerce kilometre uzakta, adını ve yerini pek bilmediğimiz bir Tanzanyalının İstiklal Marşı’nın 10 kıtasını birden okuması, Amerikalı bir öğrencinin ustalıkla ney çalması, Vietnamlı çocukların ‘Ham Çökelek’, Senegalli öğrencilerin ise ‘Silifke’nin Yoğurdu’nu oynaması herkesi duygulandırdı. Hafızalardan silinmeyecek renkli olayların yaşandığı olimpiyatlara bu yıl cep telefonu mesajlarıyla halk da katıldı; şiir ve şarkı finalistlerini belirledi. Kızılcahamam’daki ön elemelerde Asya Termal Tesisleri’nde konaklayanların, İstanbul’daki Kültür Şöleni’nde ise İstanbulluların yoğun ilgisi, Türkçe Olimpiyatları’nın halka mâl olduğunun diğer bir göstergesiydi. Televizyonlardan canlı yayınlanan ve milyonlara ulaşan final töreni de Türkçe Olimpiyatları’nın güzelliğine yakışır bir büyüklükte gerçekleşti. Yaptıkları espriler, fıkralar ve şakalardan oynadıkları halk oyunlarına, Türkiye üzerine sahip oldukları genel kültür bilgilerinden Türk yemeklerine hayranlıklarına kadar Türk kültürünü öğrenen bu gençler, söz sahibi olacakları geleceğin dünyasına diyalog, hoşgörü ve barış yayacak.Dünyanın 5 kıta ve 100 ülkesinden gelen 550 öğrenci, 5. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları için ülkemizdeydiler. 24 Mayıs-3 Haziran tarihleri arasında gerçekleşen Türkçe Olimpiyatları, hafızalarımızdan silinmeyecek renkli görüntü ve hatıralarla geçti. 10 günlük olimpiyat süresince yaşananlar, öğrencilerin Türkiye ve Türkçeyi ne kadar sevdiklerini, bir Türk kadar iyi Türkçe konuşabileceklerini ortaya koyarken, gençlerin Türkçeyi bir ‘sevgi ve barış dili’ olarak görmeleri bir hayli mânidardı.

Türkiye’den binlerce kilometre uzakta, adını ve yerini pek bilmediğimiz Tanzanyalı bir genç İstiklal Marşı’nı Türkçe okusa ne hissedersiniz? Ya da Amerikalı bir öğrencinin ustalıkla ney üflediğini veya Faslı bir genç kızın sanatçı Sezen Aksu’nun şarkılarını beklenmeyenin üzerinde bir ustalıkla söylediğini görmek sizi nasıl etkiler? Vietnamlı çocukların ‘Ham Çökelek’, Senegalli öğrencilerin ise ‘Silifke’nin Yoğurdu’nu en az Türkler kadar güzel oynadıklarına gözleriniz inanır mı acaba? Ya da bir Güney Asya ülkesi Laos’taki öğrencinin kendisine çok sevdiği Elif öğretmeninin adıyla hitap edilmesini istemesine… İnsana neredeyse imkânsız gibi görünen bu olaylar, 5. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları’nda gerçeğe dönüştü. Olimpiyat için dünyanın dört bir yerinden gelerek Türkçe bilgilerini yarıştıran öğrenciler özel becerileriyle de göz doldurdu.

Tanzanyalı Lwanga’dan ‘İstiklal Marşı’

vans Zelda Lwanga, 14 yaşındaki Tanzanyalı bir genç. 2 yıldır Türkçe öğrenmeye çalışıyor. Anadilinde o, ı ve u harfleri olmadığı için dilimizi öğrenmekte oldukça zorlanan Lwanga’nın Türkçesini dinlemek ayrı bir zevk. Çünkü kendine has telaffuzuyla söylediği cümleler dinleyenlerin yüzünde tatlı bir tebessüm bırakıyor. İstiklal Marşı’nın 10 kıtasını büyük bir heyecanla okuyan Lwanga, bunun için 3 ay geceli gündüzlü çalışmış. İlk defa geldiği İstanbul’a hayran kaldığını belirten Tanzanyalı genç, “Burası büyülü ve gerçekten çok güzel bir şehir. Ayrıca Türkler çok nazik ve kibar.” diyor. Türk halkının her milletten insanı aynı sevecenlikle benimsemesinin kendisini hayran bıraktığını aktaran Lwanga, üniversiteyi de Türkiye’de okuma planları yapıyor. İstiklal Marşı’nı çok anlamlı bulduğunu ifade eden Tanzanyalı genç sözlerini şöyle sürdürüyor: “İstiklal Marşı’nı okumadan önce hocalarım bana şiirin yazıldığı dönemi ve yaşadığınız büyük mücadeleyi anlattı. Marşı okuduktan sonra içinde geçen cümlelerin gücünü ve anlamını daha iyi kavradım.”

ABD’li Rowley ney üflüyor

Amerikalı Brett Rowley ise bir buçuk yıldır ney üflüyor. Ney’e bağlılığının sevmekle ilgili olduğunu söyleyen Rowley, 5. Uluslararası Türkçe Olimpiyatları’nda büyük ilgi gördü. Arizonalı mühendis bir ailenin tek çocuğu olan Rowley, Türkçede en çok eklerin kendisini zorladığını anlatıyor. İstanbul’un tarih ve modernliği bir arada barındıran ender şehirlerden biri olduğunu düşünen 16 yaşındaki Rowley sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ney üflemek için çalışmaya başladığımda çok zorlandım. Çünkü gerçekten oldukça maharet gerektiren bir iş. Ama Türkiye’yi ve Türkleri yurtdışında anlatan önemli unsur. Maalesef Türkiye Amerika’da yeterince tanınmıyor.” Üstad Necip Fazıl’ı çok seven ve bazı şiirlerini ezbere bilen Rowley, iyi bir Galatasaray taraftarı.

Ghita’dan ‘Sezen’ şarkıları

Sezen Aksu, Candan Erçetin ve Zara’nın şarkılarını seslendiren Faslı Ghita Slavi de 8 aydır harıl harıl Türkçe çalışanlardan. Hafta sonları aldığı özel kurslarla kısa sürede çok iyi Türkçe konuşmaya başlayan Slavi, seslendirdiği şarkılarla büyük ilgi görüyor. Sezen Aksu’nun ‘Belalım’, Candan Erçetin’in ‘Yalan’ ve Zara’nın ‘Zeytinyağlı Yiyemem’ isimli şarkılarını söyleyen Slavi, bu parçalara birer klip bile çekmiş. Polis şefi olan babasının Türkçe öğrenip konuşmasından mutlu olduğunu belirten Slavi, ilk defa geldiği Türkiye’ye hayran kalmış. 13 yaşındaki Faslı genç kız ilk günlerde Türkçeyi öğrenmekte çok zorlansa da kendisini farklı kılan bu durumdan büyük onur duyduğunu dile getiriyor.

Hocam Türkçe konuşun!

Göz yaşartıcı hatıraları bizzat yaşayanlardan biri de Türkçe Olimpiyatları’nı düzenleyen Uluslararası Dil Öğretimi Derneği Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Bilkan. Bilkan Moğolistanlı öğrencilerin yarışmalara hazırlandığını görüyor ve ‘İnşallah altın madalya alırsınız’ temennisinde bulunuyor. Karşılığında tam bir Türk cevabı alıyor: ‘Hayırlısı olsun!’ Bilkan, Hindistanlı öğrencilerle karşılaşınca İngilizce, ‘What is your name?’ diye soruyor. Öğrenciler ise kendisine, ‘Hocam, lütfen Türkçe konuşun.’ diye cevap veriyor.

Norveçlilere öğretirim!

Norveç’teki Prizma Eğitim Merkezi’nde Türkçe öğrenen Petter Maehlum, organizasyon karşısında adeta büyülenerek hocası Kadir Uysaloğlu’na, ‘Hocam buraya seneye tekrar gelebilir miyim?’ diye soruyor. Hocasından, ‘Hayır, herkes sadece bir kez gelebiliyor.’ cevabını alan Petter’ın biraz düşündükten sonra verdiği cevap insanı duygulandıracak cinsten: “O zaman ben de Norveçlilere Türkçe öğretir, onların başında sizin gibi öğretmen olarak gelirim.”


Sözde değil Özde Türkçe

Türkçe sınavlarından geçen Moldovalı ve daha Türkçe öğrenmeye yeni başlayan bir öğrenci, sınav kâğıdındaki imla yanlışını görünce sınav gözetmeni Semih Yılmaz’ı uyarmış. Buna pek ihtimal vermeyen hoca, Türkçeyi çok az bilen çocuğa önce ‘yanlış olmaz’ diyerek cevap vermiş; fakat soruyu inceleyince Moldovalı gencin haklı olduğunu anlamış. Semih Yılmaz, ÖSS’de çıkabilecek türdeki bir yazım yanlışını bulan öğrenciyi kutladığını söylüyor. Semih Yılmaz, genel kültür yarışmasında 15 sorunun tamamını bilen Nahçıvan ve Iraklı iki öğrencinin başarısını da unutamıyor. Öğrenciler birinci yedek 5 soruyu ve arkasından gelen ikinci yedek 5 soruyu da bilmişler. Soru kalmayınca jüri çaresiz iki öğrenciyi birden birinci ilan etmiş. Soruların Türkiye’yi çok iyi tanımayı gerektiren edebiyat, coğrafya ve genel kültür içeriğinden oluştuğunu söyleyen jüri üyesi Semih Yılmaz, “İçimden iki zor soru hazırlayıp yarışmadan sonra çocuklara meydan okudum, Nahçıvanlı öğrenci ikisini de bildi.” diyor.



--------------------------------------------------------------------------------

Ülke stantları tam bir ‘kültür şöleni’ydi

Türkçe Olimpiyatları’nın İstanbul bölümünde, Feshane Uluslararası Fuar Kongre ve Sergi Sarayı’nda kurulan ülke tanıtım stantları, tam bir ‘kültür şöleni’ havası yaşattı. Stantların olduğu mekânın çok kalabalık olması sebebiyle güvenlik belirli aralıklarla insanları içeri alırken, stantlara ulaşabilenler 100 farklı ülkenin kültürlerini bir arada görme fırsatı buldu. Yabancı öğrenciler ise kendilerine gösterilen ilgiden faydalanarak ziyaretçilerin kendi ülkelerini desteklemesi için SMS numaralarını kâğıtlara yazarak masalarının üzerlerine astı.

Afrika ülkelerinin stantlarına yoğun ilgi gösteren ve onlarla fotoğraf çektirme yarışına giren, yabancı öğrencilerle de Türkçe konuşmanın keyfini yaşayan İstanbullulara Türkiye’nin dört bir yanından gelen vatandaşlar da eşlik etti. Irak standında yer alan, bir kefesinde petrol diğerinde ise kan ve gözyaşı olan terazide petrolün ağır gelmesi temsiline halkın ilgisi büyüktü. Iraklı Abdurrahman Felah ise, “Siz burada belki temsili olarak görüyorsunuz; ama biz bunları her gün yaşıyoruz. Ben Irak’ta bombaların arasında yaşamaktan artık korkmuyorum; çünkü bana ümit aşılayan öğretmenlerim var.” dedi. Pakistan standı önünde ise ellerine kına yaktırmak isteyen çok sayıda vatandaş uzun kuyruklar oluşturdu.


Bu yazdıklarım sadece işin yazınsan haber boyutu. Aslında görülmeye ve birebir yaşanmaya değer bir tabloydu.
Bu insanların başardıklarını silahla,siyasetle,parayla pulla başaramazsınız.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 04-06-2007, 12:42
mhmd mhmd isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Dec 2005
Bulunduğu yer: sonsuzluktan
Mesajlar: 3.328
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Sn. Aliminyum,

Sizinki de laf.
Neymiş efendim; Türkçemizi dünyaya öğretiyorlarmış!
Neymiş efendim; Türkiyemizi dünyaya tanıtıyorlarmış!
Neymiş efendim; Yeni bir kuşağın, zihinlerine barışı, kardeşliği, dostluğu yerleştiriyormuş!
Neymiş efendim; Dünyanın, yüz küsur yerinde okullar açılıyormuş!
Neymiş efendim; Bu okullardan çıkan öğrenciler, kendi ülkelerinde ve bilim olimpiyatlarında çok başarılı oluyorlarmış!
Neymiş efendim; Bu okullar, bu ülkelerin en seçkin eğitim kurumları arasındaymış!
Neymiş efendim; Medeniyetler çatışmasını, tarihin tozlu raflarına gömüyorlarmış!
Neymiş efendim; Türk müteşebbisleri bu okulları fonlandırıyormuş!
Neymiş efendim; Bu okullarda eğitim verenler, ülkelerinden koparak gönüllü olarak bu işleri yapıyorlarmış!
Neymiş efendim......
.
.

Laf yani.
Siz başka bir yerde yaşıyorsunuz galiba kardeşim.
Oysa ki; Bizde,
Uygarlık denince; elde bayrak dilde onuncu yıl marşı,
Eğitim denince; tek tip şablon düzen icabı kafasının dışındaki her bir şeye bakılmasına rağmen kafasının içi kişiye bırakılan bir sistem.
Milliyetçilik denince; Cenaze arkasından, toplanan kalabalıkların attıkları sloganlar.
Zihniyet denince; Kendi zihniyeti harici kimseyi görmek dahi istemeyen bir zihniyet.
Müteşebbis denince; Sermayeye çeşitli renkler atfederek ayırma işlemleri.
Uluslar arası başarı denince; Eurovizyon şarkı yarışmasına, İngilizce olarak katılarak aldığımız başarılar.
.
.
.

Yani kısaca siz, ya hayal aleminde yaşıyorsunuz, ya bizimle dalga geçiyorsunuz, ya da akşamdan biraz fazla kaçırmışsınız diyeceğim ama siz içmezsiniz de!
Merak ettim siz neyle kafa buluyorsuzun acaba.

Hatalarımızı, cehaletimize bağışlayın
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 04-06-2007, 12:47
Aliminyum Aliminyum isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2005
Mesajlar: 661
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Asıl dellendiğim şey, bu insanların bunca fedakarlıklarına rağmen hala daha "Vardır bu işin içinde hin oğlu hinlik" diye düşünebilen, memlekette dikili ağacı, çakılı çivisi olmayan, çoğunun dedelerinin mezarı bu ülkede bile olmayan zevatın zihniyeti.

Rengini belli et.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 04-06-2007, 13:05
tewderi tewderi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 29 Aug 2006
Mesajlar: 635
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Zaman gazetesinde İmamı Buhari'nin *soyundan gelen sopsuz bir Şeyh ile yapılan röportaj vardı..
Bu röportajda İmamı buharinin soyundan gelen sopsuz zaatı ali demiştiki Türkçe Bilmemek günah .. LAfa bak lafa Türkçe bilmemek günah ...O zaman bu zaata göre en büyük günahkar Allahın resulu

"Yeryüzünde hic bir insan toplulugu, biribirinden daha asagi, daha önce ve daha antik degildir. Tümü de insanin dogaya yüksek uyumunu geleneksellesmis kültürel yasamin binlerce yillik ürnünü temsil eder." Gordon Schild.
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 04-06-2007, 13:10
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Bu sözde Türkçe düşkünleri bir de üstadlarının yazdığı kitapları günümüzün anlaşılır Türkçesine çevirseler de okuyanlar zorlanmasa. Madem bir Türkçe anlayışı var bu ayak direme niye?
Yoksa risalelerin Allah'tan ilham olduğuna ve kutsallığına inanıldığı için mi?

Onlarca yıldır her 23 Nisan'da yüzlerce ülkeden çocuklar dünyanın tek çocuk bayramını kutlamak için Türkiye'de misafir edilirler. Onlar İstiklal marşının 10 kıtasını papağan gibi anlamadan ezberleyip okumasalar da Türkiye'yi, Anadolu kültürünü tanıyarak ve şenliklere, çeşitli etkinliklere katılır ve bir kültür elçimiz olarak ülkelerine dönerler.
Ama yıllarca bu etkinliklere muhalif olanları bugün amacı farklı dahi olsa benzer yararlı çalışmalar içinde görmek güzel.
Fakat bunun güzelliğini ortaya koyarken bayrak ve 10.yıl marşı gibi değerleri de eleştirir bir ima içinde olmak hoş değil.
elinde bayrak tutanlar ya da 10.yıl marşı söyleyenleri merak etmeyin, onlar yobaz değil. Herşeyi ne Allah'tan ne de kuldan beklemiyorlar. Onlar uygarlık için, eğitim için, kalkınma için çok değişik alanlarda arı gibi çalışıyorlar. İdealistler, ülkelerinin geri kalmışlıktan kurtulması ve halklarının mutluluğunu amaçlıyorlar. Asıl onların dışındaki kesimleri miskinlikten, yobazlıktan daha çok çalışan, *üreten, çağdaş uygarlık yolunda çaba gösteren hale getirmek gerek.
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 04-06-2007, 14:04
mhmd mhmd isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Dec 2005
Bulunduğu yer: sonsuzluktan
Mesajlar: 3.328
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Sn. pante,

Mesele; görüntü değildir, asıllar ve temeller üzerinde ne yapılıyor olduğudur.
Bunu yaparken verilen örnekler külliyeti kapsamaz. Dışı donanımlı içi boş zevatı kapsar.
Bir tarafa karşı başka bir taraf ve iddia olmamalıdır.
23 Nisan Bayramımıza kim dil uzatmış, kim kötü söylemiş, kim ona karşılık budur demiş?
Yapılan her güzele güzel demeli, kötüye de kötü.

Gerçekten bir zamanlar Nur Külliyatını, günümüz Türkçemize çevirmek istemeyenler vardı.
İyi mi yaptılar ya da düşündüler.
Bence, kesinlikle hayır.
Şimdi ne yapılmaya çalışılıyor?
Yukarıda Sn. Aliminyum örneklemiş.
Kötü mü yapılıyor?
Takdir; sizler gibi sağduyu sahiplerinin.

İyinin, güzelin, hoşluğun nereden, kimin tarafından, nasıl geldiğine bakılmamalı.
Olayları niteliği ile değerlendirip öylece bakılmalı.

Bu kadar önemli bir organizasyonunun haberi sizce ne olmalı?
Ülkemizde ne olduğunu yazmama lüzum yoktur. Açın gazeteleri bakın, kaçında, bu olay aktarılmakta.
Birkaç gazetenin internet sayfasını karıştırdım. Bu olayın ertesi günü çıkan gazetelerin başlıklarındın seçmeler vermek istiyorum.

Sağda Çatlak
Deniz-Tamer Aşkı bitti.
Okulda namaz
Şener son noktayı koydu
Tarihi fırsat kaçtı (Sağ birleşmesi)
İşte sizin güzeliniz
Babadan köşk sinyali
Merkez sağda hesaplar alt üst,
Kabus gibi yangın
Hülya Avşar; Helin sayesinde zehra doğdu
Mumcu ; Herkesten özür diliyorum.
.
.

Bir de "Türkçe olimpiyatları" diyerek google araması yaptırdım. Bir tarafın haberlerini zaten saymıyorum, düzenleyen onlar. Diğer tarafı tarıyorum.

Taramanın ikinci sayfasının ortalarında bir ulusal gazetemiz haber geçmiş. Merak ettim girdim. Topu topu 7 satırlık bir iç sayfa haberi!!!

Yaaa, bakın ne kadar kıymet verilmiş!!!

Hatalarımızı, cehaletimize bağışlayın
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 04-06-2007, 14:21
commandante commandante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 28 Nov 2006
Mesajlar: 305
commandante - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

bu yapılanlar sadece bir gölgelemeden ibaret bu arkadaşlar göstermelik olarak yetiştirilen çocukları türkiye ye getirerek türkiyelilerin gözünü boyamaya çalışıyorlar bu adamlar uzak doğudaki faaliyetleri münasebetiyle ingiltereden ingiliz kültürünün yayılmasına hizmet ödülü almamış mıydı peki bu arkadaşlar papaz okuluna 2.000.000.-$ bağışta bulunmamışlar mıydı hala gelip neyin propagandasını yapıyorlar yoksa asıl görevlerini perdelemek onlar için bu kadar mı güç

dinlerin olmadığı beyinlerin zehirlenmediği bir dünya için....


http://commandantembaran.blogcu.com
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 04-06-2007, 14:44
mhmd mhmd isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Dec 2005
Bulunduğu yer: sonsuzluktan
Mesajlar: 3.328
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Alkış

Fazla söze ne hacet
Derdini Markoya arz et *

Hatalarımızı, cehaletimize bağışlayın
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 04-06-2007, 15:13
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

Mhmmd'nin medyanın öncelikleri konusundaki eleştirisine katılıyorum.
Örneğin dünyanın en önemli tv kanallarında CNN'de, BBC'de, en büyük gazetelerinde 1. haber olarak verilen, Türkiye'yi yerinden oynatan cumhuriyet mitinglerine yukarıda bahsi geçen organizasyonun sahibi nurcuların gazetesi Zaman tek bir resim, tek bir satır yayınlamamıştı.
Halbuki haber gizlenemez, saklanamaz. Size ters olsa da, hiç olmazsa bir ufak resim ve 7 satırla da *yayınlamak zorundasınız. Gazetecilik ahlakı bunu gerektirir.
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 04-06-2007, 15:22
commandante commandante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 28 Nov 2006
Mesajlar: 305
commandante - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart Re: TÜRKÇE OLİMPİYATLARI ve Ses Bayrağımız Türkçe

mhmmd";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Alkış

Fazla söze ne hacet
Derdini Markoya arz et *

Hatalarımızı, cehaletimize bağışlayın

bunun muhattabının ben olmadığımı umut ediyorum mhmmd

dinlerin olmadığı beyinlerin zehirlenmediği bir dünya için....


http://commandantembaran.blogcu.com
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:57 .