Diyanet işleri başkanlığı aşağıdaki ayetleri göstererek kurban kesmenin bir ibadet olduğunu söylemekte. Dini bayramlara bakılacak olursa da müslümanlar da bu ibadetlerini her yıl milyonlarca hayvanı bayram edası içinde gırtlaklayarak mutluluk içinde gerçekleştirmekte:
- “Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık…” (Hacc 22/34)
- “... kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allâh’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin.”(Hacc 22/28)
Kurban kesmenin amacı ise yine diyanet işleri bağkanlığınca şu şekilde açıklanmış:
Kurban ibadetinin asıl amacı Allah’ın rızasını kazanmak ve O’na yakınlaşmayı arzu etmektir. Kurban kesen, bu ibadetiyle Allah’a yaklaşmış ve O’nun hoşnutluğunu kazanmış olur. ... (Yardımlaşma gibi bahaneler de var)
Asıl amaç koyu ile yazdığım kısımda açıkça belirtilmiş. Sanırım buraya kadar kimsenin bir sorunu ya da sorusu yoktur. Tüm semavi dinlerde bu kurban anlayışının olduğunu biliyorum(eğer yanlış değilse) Kuran da Tevrattan pek çok alıntı içerdiğine göre islamda da olması zaten şaşırtıcı değil. İster kopya ettikleri için diyelim isterse ikisi de aynı tanrıdan geldiği için diyelim.
Ancak bu kurban ibadetini ya da ritüellerinin pek çok ilkel dinde de olduğu bilinmekte. Ancak çoğunda kurban insandır. Bu bakımdan inanan arkadaşlar biz hayvan kesiyoruz aynı şey değil diyebilir. Ancak kurban ibadetinin çıkış noktasına bakalım. Konu Hz. İbrahim ile ilgili:
Diyanet İşleri
SAFFAT 37/101. Biz de ona yumuşak huylu bir oğlan müjdeledik.
Diyanet İşleri
SAFFAT 37/102. Çocuk kendisinin yanısıra yürümeye başlayınca: "Ey oğulcuğum! Doğrusu ben uykuda iken seni boğazladığımı görüyorum, bir düşün, ne dersin?" dedi. "Ey babacığım! Ne ile emrolundunsa yap, Allah dilerse, sabredenlerden olduğumu göreceksin" dedi.
Diyanet İşleri
SAFFAT 37/103-105. Böylece ikisi de Allah’ a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yatırınca Biz: "Ey İbrahim! Rüyayı gerçek yaptın; işte biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız" diye seslendik.
Diyanet İşleri
SAFFAT 37/106. Doğrusu bu apaçık bir deneme idi.
Diyanet İşleri
SAFFAT 37/107. Ona fidye olarak büyük bir kurbanlık verdik.
Yani İbrahim ilkel dinlerde olduğu gibi inandığı tanrıya oğlunu kurban etmek istiyor. Yani ilkel dinleri taklit ediyor. Buna göre şunu söyleyebiliriz:
Kurban ilkel dinlerdeki bir adettir. Peygamberlik iddiası ile öne çıkanlar bunu da olduğu gibi kendi dediklerine eklemişler ve aynı geleneği devam ettirmişlerdir. İbrahim de muhtemelen oğluna kıyamadığı için oğlu yerine bir koç kesip bana böyle emredildi demiştir. ayrıca neden olarak baktığımızda da ilkel dinlerle aynı mantıktadır. Yani tanrıyı memnun etme isteği. Ancak tanrı gibi bir kavramın bi çare canlıların kanlarına ve canlarına ihtiyaç duyması mantıksızdır. İhtiyaç duymayıp da bunu ibadet olarak bildirmesi ise sadist bir tanrının varlığı sorununu gündeme getirir.