Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam > Önerdiğimiz Başlıklar

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 09-04-2009, 14:54
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart Muhammed Mustafa'nın mal varlığı (Mutezile)

Bir başka başlıkta kısır bir tartışma sürdürülüyor. Anlaşılan o ki inanır arkadaşlarımız islam peygamberinin "fakru zaruret" içerisinde öldüğünü düşünüyor.

Karşı argüman ise bunun tam aksi yönünde. Aşağıdaki yazı sevgili mutezile'ye ait. Daha derli toplu bir tartışma sürdürülmesi amacıyla:

Evinde 2-3 ay aş için ateş yanmadığı; bu evde su ve hurmadan başka yiyecek bulunmadığı yolunda patetik hadisler nakledilmiştir. Bu hadislerin Buhari'de yer alma konusu başka bir tartışma konusudur, çok da uzun sürer.

Başka hakikatlere bakalım-bırakalım tenakuz olarak kalsın-:

*Çok zengin bir kadın olan Hatice'den miras kalanlar
*Ebubekir'in sağladığı mallar
*Medinelilerin sağladığı mallar
*Düşünülemeyecek kadar çok ganimetler: Medine yakınlarındaki Hurmalıklar; Hayber Hurmalıkları; Fedek Hurmalıkları bkz Sahih-i Buhari tecrid: 1288 nolu hadis ve Kamil Mirasın açıklamaları)
*Humus (savaş ganimetinin beşte bir payı)
*Ayetnip (Bazı savaş ganimetlerin tümü. Örnek: Nadiroğullarından Fedek Halkından elde edilen ganimet böyle olmuştur. F.Razi: 29/284; Kurtubi 18/19 )
*Ayetnip hakkında nüzul olan HAŞR SURESİ 6.AYET:6 - Allah'ın, onlardan peygamberine verdiği ganimetlere gelince siz onun üzerine ne at, ne de deve sürmediniz. Fakat Allah peygamberini, dilediği kimselerin üzerine salar. Allah her şeye kadirdir.

Haşr Suresi 6. ayetin Tefsiri: Elde edilmesinde zorluk olmayan ganimete de fey' adı verilmiştir. Şer'an da fey', kâfirlerin mallarından müslümanlara dönen ganimet ve haraç gibi gelirler demektir. Denilmiştir ki ganimet, harb esnasında kâfirlerden üstünlük ve galibiyyetle alınan şeylerdir. Hükmü, Enfâl Sûresi'nde geçen "Bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne..." (Enfâl, 8/41) âyeti gereğince beşte birdir. Fey' ise harp bittikten ve feth edilen yer Dar-ı İslâm olduktan sonra onlardan alınan mallardır. Hükmü, beşe bölünmeksizin hepsi müslümanların menfaatlarına uygun olan yönlere sarf edilir." âyette geçen zamirinden maksat, yurtlarından sürülen kâfirler, yani Benî Nadir'dir. Onlardan Resulullah (s.a.v)'a ganimet olarak verilenler de, bırakmış oldukları taşınır ve taşınmaz malların ganimet olmak üzere Resulullah'ın eline verilmesi ve tasarrufuna geçirilmesi demektir.

SÜNNETE BAKALIM: Nadir Oğulları'nın malları, elde edilmesinde fazla zorluk çekilmeyen ganimet kabilinden bir fey' olarak kalmıştı. Sahâbîler bunun, Bedir'de olduğu gibi Enfâl Sûresi'de bulunan âyetlerin hükmü gereğince beşe bölünerek kalanın taksim edileceğini sanmışlardı. İşte bu âyetle bunun bilhassa Resulullah'a aid bir fey' olduğu beyan edilerek buyuruluyor ki, Allah'ın yurtlarından çıkarmakla perişan ettiği o kâfirlerden fey' olarak Resulü'ne iâde buyurduğu mala gelince siz ona ne at oynattınız ne de deve.

HADİSE BAKALIM TEKRAR: Buharî, Müslim Tirmizî, Nesaî ve diğer kaynaklarda rivayet edildiğine göre, Hz.Ömer demiştir ki, "Nadir Oğulları'nın malları, Allah Teâlâ'nın, Resulü'ne ganimet olarak verdiği, elde edilmesi hususunda müslümanların ne at ne de deve sürmediği ganimet malı idi ve Resulullah'a mahsustu. Hz.Peyamber bu maldan ehlinin bir senelik nafakasını ayırdı, kalanını silah ve hayvanat ile Allah yolunda hazırlanmak için sarfetti. Nadir Oğulları'na karşı yapılan kıtal da ehemmiyetsizdir." (sÜNNET VE hADİS DIŞINDA yukarıdaki Ayet tefsiri Elmalılı Hamdi Yazırdan alıntılandı)

* "De ki, ganimetler Allah ve Peygambere aittir. (Enfal, 8/1),
* Muhammedin şahsi zengiliğinin DİĞER işaretleri: 60'tan fazla kölesi, 20 cariyesi; Karılarından Ayşe'nin bir andını bozması üzerine KENDİSİNE AİT OLANLARDAN 40 köle birden AZAD etmesi (Buhari; tecrid hadis no: 699 ve devamına dair kamil Miras'ın İzahı)
* Veda Haccı öncesinde kendi hazinesinden 100 deve kuban kestiren, hatta bir kısmını da kendi kesen; bir kısmını da damadı Ali'ye kestirEBİLECEK bir dünyalığa
sahip olması (Buhari ve Müslim'de Kitabu'l-hac'ca bkz).
* Rukye: Nefes etme ve okuma sonucu Teda vi ettiği-yani E't-Tıbbün-nebevi'yi uyguladığı vakalarla doludur Kütub-u Sitte. Her defasında Rukye adı altında ücret aldığın: koyun sürüleri, kurutulmuş, yoğurt, et artık 'Şifa bulan'ın gönlünden ne koparsa, gücü ne kadarsa ÜCRET almıştır Muhammed (s.a.v). Uhruc duası ile (''Uhruc adevullah, ene resullullah!'') diyerek Cin çıkaran da bu Muhammed Mustafa'dır.
* El-Müellefetül Kulüb ve ganimetlerin büyüklüğüne örnek:
Hevazin-Huneyn savaşında ganimet olarak elde edilenler Buhari'nin e's-Sahih'inde sayılıp dökülür: 6 bin kadın; 24 bin deve; 40 bin davar; 4 bin okiyye gümüş. Taberi ve Ceziri'ye göre düpedüz RÜŞVET VEREREK kabilenin ileri gelenlerinin Kalplerine İslama Isındıran (Yaşar Nuri terminolojisi ile) da bu Zat. EbuSüfyan'dan-Hars oğlu Ala'ya kadar 15 kişilik putataparlara İslama gelsinler diye 100'ER (YÜZ'ER) deve verende O. Kurana El-Müellefetül Kulüb diye de girmiş bu olay.

Sahihi Buhari'de ve İbni İshak'da Cabir b. Abdullah rivayetine göre şunları okuyoruz:

''Benden evvel hiç kimseye (diğer nebilere) verilmedik beş şey, hep birden bana verilmiştir:
1-) Düşmanın kalbine korku salmak
2-) Yeryüzü bana namazgah kılındı
3-) Cihad yolu ile bana ganimet helal edildi (''Ganaim bana helal edildi'' Halbuki benden evvelki Nebilere helal değildi)
4-) Bana Şafaahat verildi
5-) Bütün kavimlerin peygamberi sayılmak (''Benden evvel her nebi hassaten kendi kavmine ba's olunurken; ben umum-ı nasa ba's olundum'') Buhari c.II s. 223

* Enfal suresi: 1 - Sana ganimetlerin bölüştürülmesini soruyorlar. De ki, ganimetlerin taksimi Allah'a ve Resulüne aittir. Onun için siz gerçekten mümin kimseler iseniz Allah'tan korkun da biribirinizle aranızı düzeltin. Allah'a ve Resulü'ne itaat edin. (Elmalılı Meali)

* De ki; enfâl (ganimet), Allah ve Resulünündür. Yani enfâl hakkında hüküm vermek Allah'a ve Resul'e mahsustur. Bunda kimsenin oyu ve onayı yoktur. Allah nasıl emrederse Resul de onu öylece tebliğ ve icra eder (Elmalılı Tefsiri)

* Enfal suresi: 41- Şunu da biliniz ki, ganimet olarak aldığınız her hangi bir şeyden beşte biri mutlaka Allah içindir. O da peygambere ve ona yakınlığı olanlara, yetimlere, miskinlere ve yolda kalmışlara aittir. Eğer siz Allah'a iman etmiş, hak ile batılın ayrıldığı o gün, iki ordunun karşı karşıya geldiği o (Bedir) günü kulumuza indirdiğimiz âyetlere iman getirmiş iseniz bunu böyle biliniz. Ve biliniz ki, Allah, herşeye kâdirdir. (Elmalılı Meali)

Kendi payından 1/5'den fakir fukara & garip gurebayı doyurmakla mükellef iken Seyyid-i Kainat genellikle bunları kendisine ve aile efradına sarfederdi:

Örnek 1-) Hayber fetinden sonra hayber arazisinden çıkan bütün meyve, hububat cinsi ürünlerin önemli bir kısmını (Öksüz, yoksul, fakir ve gariplere d e ğ i l) Hane-i saadetine -kadınlarına kullanımlık- için göndertmiştir. Buhari: e's-Sahihlerden Abdullah İbn Ömer rivayetidir C VII Hadis no: 1052

Örnek 2-) Beni Nazır yahudilerindenele geçirdiği malları kendi ailesinin geçimine ayırmıştır. Sahih-i Buhari Cilt VII. S 332.

* Cihad etmeden (at sürmeden) ele geçirilen ganimetleri HİÇ PAYLAŞMAZDI:

Haşr suresi: 6 - Allah'ın, onlardan peygamberine verdiği ganimetlere gelince siz onun üzerine ne at, ne de deve sürmediniz. Fakat Allah peygamberini, dilediği kimselerin üzerine salar. Allah her şeye kadirdir. (Meali)
Haşr 6:. Buharî, Müslim Tirmizî, Nesaî ve diğer kaynaklarda rivayet edildiğine göre, Hz.Ömer demiştir ki, "Nadir Oğulları'nın malları, Allah Teâlâ'nın, Resulü'ne ganimet olarak verdiği, elde edilmesi hususunda müslümanların ne at ne de deve sürmediği ganimet malı idi ve Resulullah'a mahsustu. Hz.Peyamber bu maldan ehlinin bir senelik nafakasını ayırdı, kalanını silah ve hayvanat ile Allah yolunda hazırlanmak için sarfetti." (Alusi Tefsiri)

* Savaşa katılmış olan k a d ı n l a r a ganimetten (Ganaim) pay ayrılmaz (!). Bu konuda kadınlara hak tanınmamıştır. Buna karşılık savaşa katılan a t l a r a hak tanınmıştır.
Örnek: Abdullah İbn-i Ömerden rivayetine göre Muhammed ganimet alınan mallardan her bir süvariye bir ''sehm'' (pay); ve süvarinin sahip bulunduğu ''AT'' için ise 2 ''sehm'' (pay) ayrılmasını öngörmüştür; böylece süvarilere 3 pay üzere ''nasib'' kılınmalarını sağlamıştır. Sahih-i Buhari Hadis no: 1635. C: X.

* Bu ganimet konusu çok hassas bir mevzuudur: Bu ''Ganimet Siyaseti'' İslama taraftar ve saha kazandırmak açısından son derece yararlı olmuştur. Muhammed taraftarları Çete saldırıları, baskın, Mukatele ve Kıyımda meşruiyet ve ç ı k a r görerek kılıç sallamışlardır.

* Ganimet derken tam olarak ne kastediliyor ve bu savaş ve Kıyımlar sonunda üleştirilen nedir. Bakalım neymiş:

* Köle (Kadın ve çocuklar)
* Cariye
* Hurmalıklar, verimli-verimsiz bütün topraklar
* Deve, at, koyun, kuzu ve her türlü davar
* Gümüş - altın - gibi tüm mücevheratlar
* Ele geçirilen silahlar

* ''Hicri 3. yılda Muhayrık adındaki Sahabisi Muhammede vasiyet yoluyla 7 (y e d i ) Hurma bahçesi bağışlar'' (Muhammed Hamidullah; İslam peyga
mberi) Bunları beyt-ül Mal'e (devlet bütçesine katıp fakir fukara-garip gurebayı doyuracak yerde, Kullanımı hane-i saadetine devretmiştir. Kadınları ve ev ahalisi ve kendisi bundan sebeplenmiştir.

* Mealen bu yazılanlara Hilafen rivayet edilmiş Hadislerden Örnekler:

1-) ''Peygamber öldüğünde, zırhı, bir yahudi'de 30 dirhem karşılığında rehin imiş'' Sahih-i Buhari
2-) ''Biz peygamber karılarının evinde 2-3 ay bazen geçerdi de evde ateş yanmaz, sıcak aş pişmez idi. '' E's-Sahihlerde Hz Ayşe'den rivayet edeilir.
3-) ''İki kara nesne ile yaşıyorduk: Hurma ve su. Peygamberin Medineli komşuları vardı bunların sağılan koyunları vardı. Sağdıkları koyun sütünden Nebiiye armağan gönderirlerdi. Peygamber bize de içirirdi.
(Buhariden yine Hz Aişe rivayet eder).

Bunları okuyan, işitenler ağlarlar camilerde. Veda Haccında 100 deve kişisel servetinden kestiren; Bayramlarda 2şer koç kestiren bir Nebii nerede ise yarı aç-yarı tok yaşar ve karnına ''açlıktan taş basarmış''...

* E's-Sahihlerden (Buhari hadislerinden) son çarpıcı bir örnek:
''Adamın biri peygambere gelip istekte, yardım talebinde bulunuyor. Peygamberde o kişiye ''iki dağın'' arasını dolduracak kadar çok koyun verdi.'

Bu bonkörlüğün sebebi: 'ganaim'. Haydan gelen (mal-mülk); Huy'a gider

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 09-04-2009, 15:20
mep
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

Frodo abim..
bu başlığı açmışsın çok ta iyi olmuş..
mutezile abiminde emeğine sağlık bi güzel saymış dökmüş fakat...
öbür başlıktada gördüğünüz gibi ben hakdoğan abime son haccında 100 deve
kesmişti diyorum o aynı kaynaklarda öldüğünde "zırhı rehindeydi"
yazıyo diye bana fırça atıyo.."ya bu işte bi sakatlık var,bu kadar
çelişik şey aynı kaynakta bangır bangır bağırıyo,ben hala zırh edebiyatı
yapıyom" diye düşünemiyorda.buldu ufacık çocuğu bağırıyo bana ya..
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 09-04-2009, 15:27
azınlık azınlık isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Feb 2009
Mesajlar: 2.142
Standart

Frodo selam,

Tartışmayı buraya taşıdığın iyi olmuş.

Öne sürülenlerden bir tanesi Muhammed'in tüm varlığının Beytül Mal'a yani İslam Devleti hazinesine ait olduğudur. Peki bu durum Muhammed'in bu varlıktan yararlanmasını engeller mi? Sanıyorum engellemez.

Muhammed'in mütevazi bir hayat yaşadığı kesindir ancak "zırhını rehin bırakacak" kadar fakr-u zaruret içinde olmadığı da kesin. Bunu nereden çıkartabiliriz? Aslında basit: rehin verdiği iddia edilen nedir? Zırh. Demek bu rivayetin gerçekleşmesi müslümanların elde kılıç savaşmaya başladığı İslam'ın palazlanma dönemine; yani çevre kabilelere saldırdığı, ve yendiklerinin mallarını talan edip onları haraca bağladığı döneme rastlıyor. Bu şartlar altında Muhammed'in, zırhını yiyecek almak için rehin verecek durumda olduğu iddiası tamamen uydurmaca olmalı.

İşin ötesinde, Muhammed öldüğünde 9 karısı vardı. Kur'an'a göre bir kadından fazlasıyla evlenmek ancak onun geçimini sağlayabilecek kadar zenginlik ile mümkündür. Eğer Muhammed zırhını yiyecek için rehin vermek zorunda kaldıysa açıktır ki 9 kadına bakacak parası yoktur, yani bakamayacağı 9 kadın alarak Allah'ın sözünün dışına çıkmıştır; veya Muhammed'in fakirliği bir "madur edebiyatı" örneğidir.

Benim mantığım böyle söylüyor, ama tabi ki yanılıyor olabilirim.

A.

The meek shall inherit nothing! - FZ
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 09-04-2009, 16:11
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart

Fasil : FERAİZ BÖLÜMÜ
Konu : Resulullah (sav) Ve Geride bıraktıklarının Mirası
Ravi : Aişe
Hadis : Resulullah (sav)`ın hanımları, Resulullah vefat ettiği zaman Hz. Osman`ı, Hz. Ebu Bekr (ra)`e gönderip miras hisselerini talep ettirmek istediler. O zaman ben onlara: "Resulullah (sav): "Bize varis olunmaz, bıraktığımız sadakadır!" demedi mi (nasıl miras talep edebilirsiniz?" dedim (ve onları, bu niyetten vazgeçirdim).
HadisNo : 4750

Miras olarak Rehindeki zırhın paylaştırılmasını istemiyorlardı herhalde.

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 09-04-2009, 20:36
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart

Bu başlığın daha doğrusu kaldırmak zorunda kaldığım bir mesajın bana hatırlattığı bir kaç şeyi paylaşmak istiyorum.

Forumlara yazarken elbette karşı argümanlara sahip forumdaşlarımızla tartışıyoruz. Ama amacımız tartıştığımız kişiyi ikna etmek değildir. Esas almamız gereken şey siteyi ziyaret eden sessiz çoğunluğa ezberletilmiş, inançla, imanla nakşedilmiş düşüncelerinin hiç de belledikleri kadar "tartışmasız gerçekler" olmadığını hatırlatmaktır.

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 09-04-2009, 21:06
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

''ALINTI: -------------------

Fasil : FERAİZ BÖLÜMÜ
Konu : Resulullah (sav) Ve Geride bıraktıklarının Mirası
Ravi : Aişe
Hadis : Resulullah (sav)`ın hanımları, Resulullah vefat ettiği zaman Hz. Osman`ı, Hz. Ebu Bekr (ra)`e gönderip miras hisselerini talep ettirmek istediler. O zaman ben onlara: "Resulullah (sav): "Bize varis olunmaz, bıraktığımız sadakadır!" demedi mi (nasıl miras talep edebilirsiniz?" dedim (ve onları, bu niyetten vazgeçirdim).
HadisNo : 4750 -----------------ALİINTI

Bu hadiste bir minik defo var. Konuyu çok farklı kaynaklardan taradığım için -belki haddimi aşarak- düzeltme teşebbüsünde bulunuyorum:

Sağlam Ravi zincirinden, Tabiiun'a dek izlenen aktarımdan okuduğum (ki Yaşar Nuri bir kitabını sırf bu bahse ayırmıştır - bu adamı referans olarak verirken içim rahat değil, ama bu konuda araştırması sağlam - kitabınIN adı da: ''Fatıma-tüz Zehra'') Muhammedin kızı Fatma (Ali'nin zevcesi) Ömer'den (miras hissesi değil) FEDEK hurmalıklarını talep eder, babasından kaldığını öne sürerek. Ve Ömer tarafından tersyüz edilir.

Fedek hurmalıklarının o çorak arazide altın değerinde olduğunu, Muhammed Hamidullah'ta ve diğer Siyer kaynaklarında okuyabiliyoruz.

Son tahlilde K.C. adlı arkadaşla aynı şeyi söylemiş olduk.
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 12-06-2009, 20:57
ozgur_beyin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ozgur_beyin ozgur_beyin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 07 Sep 2006
Mesajlar: 5.929
Standart

güncelleme

sorun cahil olman değil , kendini alim sanman
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 17-06-2009, 19:46
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Keci adlı sevgili üyemizin naif, samimi yorumunu okuyunca -aşağıda alıntılayacağım- bu bahsi yeniden açma ihtiyacı hissettim.

Sevgili Keci; lütfen dikkatle göz gezdir. Az kaynak taranmamıştır bu topic için.

Keci'den:

Birde islam dininde bunun için ortaya konulmuş kavramlar vardır. işte işin insani boyutu burada ortaya çıkar. Bu kavramlar "gönül rızası", "kul hakkı", "helal lokma" vb. dir. İşin insani boyutu bu şekilde çözülünce sizin sorun diye gördüğünüz meseleler hallolmuş olur.
İslam dininde ganaim, fütuhat, ayetnip, rukye gibi konular ön planda ve belirleyicidir. Fakirlere sadaka kafidir, sevgili dost.

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 17-06-2009, 23:41
sargon - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
sargon sargon isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Onur Üyesi
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 01 Aug 2005
Bulunduğu yer: Isvicre
Mesajlar: 6.665

Onur Üyeliği Başarı Ödülü Başarı Ödülü 

Standart

sevgili Mutezile'nin bu calismasina ben de Arif Tekin'in Kuran'in Kökeni adli kitabindan bir bölüm aktararak katkida bulunmaya calisayim. Muhammed'in bayagi bir serveti olacak tabii, ganimetin beste biri geliyor ve diledigi gibi kullanma hakkina sahip. O kadar cok ganimet elde ediliyor ki, cevresindeki insanlar da korkunc sekilde zenginlesiyorlar. Söyle diyor:
Simdi de Muhammed'in cervesindeki insanlarin ganimet sayesinde elde ettikleri servetten bir iki örnek vermek istiyoruz:

a) Hz. Osman öldügünde ondan 150 bin dinar altin veraset kalmisti (yaklasik 4.5 ton altin)

b) Zübeyr bin Avam öldügünde, ondan 400 bin dinar altin miras kalmisti ki, yaklasik 12 ton tutardi. Ayrica onun bin köle ve cariyesi ile bin kisragi vardi. Zübeyr'in ayrica Basra. Misir, Köüe ve Iskenderiye'de dört tane villasi vardi.

c) Talha bin Ubeydullah'in Irak'taki günlük geliri ise, 1000 dinari geciyordu; yaklasik 30 kg altin ederdi. Talha'nin ayrica Kufe'de bir villasi ve Medine'de de o günkü kosullara göre cok mükemmel bir apartmani vardi.

d) Sad bin Ebi Vakkas'in ise, Medine'nin Akik mevkiinde kalin ve yüksek duvarli, genis bahceli bir konagi vardi; onun üst kismi balkonlarla süslenmisti.

e) Abdurrahman bin Avf'in bin atiyla bin devesi ve on bin koyunu vardi. Öldügü zaman onun serveti 84 bin dinardi ki, yaklasik 2.5 ton tutardi.

f) Kuran'i hazirlayan komisyonun baskani Zeyd bin Sabit öldügündeyse, ondan öylesine altin ve gümüs kalmisti ki, varisleri, o külce altinlari keserle kirmak zorunda kalmislardi. Ayrica ondan kalan ciftliklerle malinin degeri, yüz bin dinari geciyordu (yaklasik 3 ton tutardi) (Kuran'in Kökeni, Arif Tekin, sayfa 256)
Etrafindakiler bile bu kadar servet sahibi olduklarina göre Muhammed'in servetini cok görmemek gerekiyor.

"Daha önce ben televizyona bakıyordum, şimdi televizyon bana bakıyor
Mısırlı bir gösterici
http://sargon.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 16-01-2010, 18:20
faran faran isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 16 Dec 2009
Mesajlar: 230
Standart

sargon´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
sevgili Mutezile'nin bu calismasina ben de Arif Tekin'in Kuran'in Kökeni adli kitabindan bir bölüm aktararak katkida bulunmaya calisayim. Muhammed'in bayagi bir serveti olacak tabii, ganimetin beste biri geliyor ve diledigi gibi kullanma hakkina sahip. O kadar cok ganimet elde ediliyor ki, cevresindeki insanlar da korkunc sekilde zenginlesiyorlar. Söyle diyor:
Etrafindakiler bile bu kadar servet sahibi olduklarina göre Muhammed'in servetini cok görmemek gerekiyor.
savaştan kalan ganimet ( enfal ) var ise hepsi ALLAH-U ZÜLCELAL yolunda hizmet olarak kullanıldı. Daru'l-Harb*de yaşayan gayr-i müslim (kâfir)lerle yapılan savaş esnasında veya savaşan iki ordunun karşılaşmaları sırasında gazilerin kuvveti ile düşmandan alınan mal. Ganimet mallarından taşınabilir olanlarına, ganâim-i me'lufe; taşınmaz mallara, ganaim-i gayr-i me'lufe denir. Enfâl de denilen ganimet mallarına, genel anlamda ganâim-i hâlise; beşte biri devlet hazinesine ayrıldıktan sonra gazilere dağıtılan ganimet mallarına, ganâim-i maksûme; düşmandan alınıp da henüz gaziler arasında taksim edilmeyen ganimet mallarına, ganâim-i gayr-ı maksûme; devlet başkanının veya ordu emîrinin, savaşa teşvik için gazilere fazladan verdiği ganimet mallarına neıl (çoğulu enfâl) denir. Kur'an'ın sekızınci suresine, ganimetlerden bahsettiği için "el-Enfâl Sûresi" denilmiştir. Düşmandan harbetmeksizin alınan ganimete de "fey" denir."Allah'ın onlardan Peygamber'ine verdiği fey'e gelince, siz bunun üzerine ne ata, ne deveye binip koşmadınız...""Allah'ın, o kent halkından, Resulune verdiği ganimetler Allah'a, Resule, ve ona akrabalığı bulunanlara, yetimlere, yoksullara, (yolda kalmış) yolcuya aittir... '"(Bilhassa o fey'), hicret eden fakirlere aittir..." (el-Haşr, 59/6, 7, 8)."Sana savaş ganimetlerinden sorarlar; de ki: Ganimetler, Allah'ın ve Resulunundur..." (el-Enfâl, 8/1)."... bilin ki ganimet aldığınız şeylerin beşte biri, Allah'a, Resulune ve (Resul ile) akrabalığı bulunanlara, yetimlere, yoksullara ve yolculara aittir..."(el-Enfâl 8/41) (Ayrıca bk: Âl-i İmrân 3/161, en-Nisâ, 4/94, el Ahzâb 33/50, el-Fetih 48/15, 19, 20).6 - Allah'ın, onlardan peygamberine verdiği ganimetlere gelince siz onun üzerine ne at, ne de deve sürmediniz. Fakat Allah peygamberini, dilediği kimselerin üzerine salar. Allah her şeye kadirdir. 7 - Allah'ın o kent halkından, Resulüne verdiği ganimetler, Allah'a, Resul'e, ona akrabalığı bulunanlara, yetimlere, yoksullara, yolcuya aittir. Ta ki içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir şey olmasın. Peygamber size ne verdiyse onu alın. Size neyi yasakladıysa ondan sakının ve Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı şiddetlidir.8 - Bir de göç eden fakirlere aittir ki yurtlarından ve mallarından çıkarılmışlardır, Allah'ın lütuf ve rızasını ararlar; Allah'a ve Resulüne yardım ederler. İşte doğru olanlar onlardır. Bazı tefsir ve fıkıh âlimlerine göre bu âyet, ganimet ile ilgili hüküm ve uygulamanın ilk aşamasını açıklamaktadır. Hz. Peygamber (sav) Bedir Savaşı'nda alınan ganimetlere bu âyetin hükmünü uygulamış, tamamı kendisine bırakılmış bulunan ganimetin beşte birini ayırmadan hepsini gazilere dağıtmıştır. Sonra ganimetin beşte birini ayırmasını, geri kalanı savaşa katılanlara dağıtmasını bildiren 41. âyet gelmiş ve bu âyetin hükmünü değiştirmiştir. (bk. İbn Kesîr, III, 549-550)
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:38 .