Kadın Erkek Eşittir Demek

[bilgivehis]

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Ah Ah elimle ağzımı hafifce kapayarak gülüyorum Ah ahahah... çok komiksiniz ilahimasal
Beşinci kadın da nerden çıktı. Efendim bu kadar cahillik olmaz. 5 değil 4 kadın'a almaya kadar müsade vardır.

Dört kadın olunca hak, beş olunca müstehak.
Efendim bu kadar cahillik olmaz, dört kadını hak görüp de kadın üstündür iddiasına yatmanız sizi komiklikten öteye götürmez...

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Siz kadınlar adına nasıl karar verebilirsiniz.

Sizin ırz düşmanı muhammediniz veriyorsa ilahimasal da bal gibi verir...

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Kadınlar arasında adaleti sağlıycak, bunun içinde "çok zengin" olması şart bir adamın, ikinci yahut üçüncü yada dördüncü eşi olmak belki kadının işine gelecek bir durumdur.

Kadınn işine gelmezse ne olacak, muhammedçiklerin altına yatacak, Savunduğunuz adalet sistemi bu mu, kadınların hak ve ırzını korumaktan aciz bir sistemi övgüyle bahsetmeniz dahi kadınlara bakışınızı gösteriyor...

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Zenginlik içinde yaşıycak. Öbür türlü meyhanelerde konsurmatis olucaktı yada fakir bir hayat yaşıycaktı. Lütfen kadınlarımızı düşünelim yoksa "zenginlerin eşleri olamıyorsak bari metresleri olalım" demeye devam ederler.

O tarih için haydi geçerliydi diyelim, peki günümüz için bunu nasıl utanmadan önerebilirsin. Önce adam ol da kadınların da erkeklerde olan bütün hakkı olduğunu saklamaya çalışma...

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Bu süregelen durum sizin keyfinizi kaçırmıyor da, dinin "evlensinler" demesi mi keyfinizi kaçırttırıyor

Süregelen dediğin hep senin sistemin değilmiydi, bugüne kadar hep din egemen değilmiydi, nasıl da çarpıtıp kadın haklarından bahsedebiliyorsun, utanman yoksa bari kendini komik duruma düşürme...

[Angeles]

thenedos´isimli üyeden Alıntı

Ve sizin deyiminizle kuranda kadın daha üstün olduğuna göre(?) çok zengin bir kadın kocasını aldatmak yerine hoşuna giden bir ikinciyi veya üçüncüyü alabilir mi? Onlarla evlenmesi kocasını aldatmasından daha hayırlı değil mi?

A hah hah yine güldüm. Efendim bu fıtratül beşeriyeti bilmemekten kaynaklı bir soru. Zira fıtratül beşeriyeti bilenler bilirler ki, evli bir erkeğin, başka bir kadını istemesi: erkeğin yaratılışı icabı iken. Evli bir kadının ise başka bir erkeği istemesi: ilk erkeğin ona karşı ilgisizliği, davranışları saygısı, sevgisi, özet olarak ilk erkeğin zaafında kaynaklı bir durumdur. Kadından kaynaklı bir durum değildir.
Yani kadın başka bir erkekle kocasını aldatıyorsa: suç ilk erkektedir. Ama erkek başka bir kadınla karısını aldatıyorsa suç karısında değil yine erkekdedir. Fıtratül beşer böyledir.
Öğle yemeğinden sonra diğer sorulara bakıcam

[İlahimasal]

Angeles´isimli üyeden Alıntı

A hah hah yine güldüm. Efendim bu fıtratül beşeriyeti bilmemekten kaynaklı bir soru. Zira fıtratül beşeriyeti bilenler bilirler ki, evli bir erkeğin, başka bir kadını istemesi: erkeğin yaratılışı icabı iken. Evli bir kadının ise başka bir erkeği istemesi: ilk erkeğin ona karşı ilgisizliği, davranışları saygısı, sevgisi, özet olarak ilk erkeğin zaafında kaynaklı bir durumdur. Kadından kaynaklı bir durum değildir.
Yani kadın başka bir erkekle kocasını aldatıyorsa: suç ilk erkektedir. Ama erkek başka bir kadınla karısını aldatıyorsa suç karısında değil yine erkekdedir. Fıtratül beşer böyledir.
Öğle yemeğinden sonra diğer sorulara bakıcam

Siz
-bize tebliğemi geldiniz? ikna-uyarı
-bizimle tartışmayamı geldiniz?

Aldatma boynuzlama işlerini bir kenara bırakın. bunlar kişisel tercihlerdir. biz sizin kur-an denen kitabın kadına eşitlik açısından nasıl baktığını irdelemenizi bekleriz.

Siz bir kadın olsanız kur-an denen kitabın hükmüne uyup . pazardaki tezgahdan ikişer, üçer ,dörder alınan bir mal durumuna gönül rızası gösterirmisiniz göstermezmisiniz?

Kocanızın sizi boynuzlaması , sizin kocanızı boynuzlamanız bizi bağlamıyor.

[thenedos]

Angeles´isimli üyeden Alıntı

A hah hah yine güldüm. Efendim bu fıtratül beşeriyeti bilmemekten kaynaklı bir soru. Zira fıtratül beşeriyeti bilenler bilirler ki, evli bir erkeğin, başka bir kadını istemesi: erkeğin yaratılışı icabı iken. Evli bir kadının ise başka bir erkeği istemesi: ilk erkeğin ona karşı ilgisizliği, davranışları saygısı, sevgisi, özet olarak ilk erkeğin zaafında kaynaklı bir durumdur. Kadından kaynaklı bir durum değildir.
Yani kadın başka bir erkekle kocasını aldatıyorsa: suç ilk erkektedir. Ama erkek başka bir kadınla karısını aldatıyorsa suç karısında değil yine erkekdedir. Fıtratül beşer böyledir.
Öğle yemeğinden sonra diğer sorulara bakıcam

Ne kadar da cahilim fıtratül beşeriyet bilmemekten kaynaklı sorular soruyorum İnsanlığın yaratılışı ile ilgili bu uzman bilgilerinizi neye dayanarak ortaya koyduğunuzu bize de açıklar mısınız?
Ayrıca sorumun ana teması aldatmak değil bir kadının hoşuna giden ikinci veya üçünçü bir eşi almaya hakkı olup olmadığıydı. Bir hakka sahip olmakla o hakkı kullanmak isteyip istememek farklı şeyler. Siz ise kadınlar yaratılışları gereği böyle şeyler istemezler demek istiyorsunuz. O zaman Nepal ile Tibet arasındaki Nyimbe vadisinde yaşayan ve birden fazla kocası olan kadınların olduğu topluluğu "fıtratül beşeriyet açısından bir analiz edin isterseniz

[Angeles]

Neden efendim ? Neden sizin sözünüzü baz almak zorundayız ? Bilimsel gidemez miyiz ? Buyurun, serin kanıtları önümüze ?

Çok şakacı komik birisiniz galiba
Bakın asla şunu inanmıyorum
7 yüzyılın "Lugatın"da "iman ve rical" ne demekse bugünün "Lugatın"da da "İman ve rical" odur. Ama sizin amacınız 7 yüzyılda İman: "Abidin abi" Ricalde: "Rica ederim" demekti sonradan değişti demek gibi şeyler ise, ben şimdiden susuyorum ama yanlış anlamayın susamadım yani

[Angeles]

O zaman Nepal ile Tibet arasındaki Nyimbe vadisinde yaşayan ve birden fazla kocası olan kadınların olduğu topluluğu "fıtratül beşeriyet açısından bir analiz edin isterseniz

Tabi yapıyım. Bakın İnsan nerede olursa olsun İnsandır. Hayvanda nerde olursa olsun hayvandır. Öküz nerde olsa yine Öküzdür Bu sistem değişmez
Gelin beraber fikren bir seyahate çıkalım, asla gidemeyeceğiniz Nepal ile Tibet arasındaki Nyimbe Vadisinde yaşayan İnsanların yanına gidelim ve oradaki erkeklerle konuşalım. Konuşurken birden, onun anasına avratına gelmişine küfür edelim ve vereceği tepkiyi izleyelim, "rengi kızardı mı birazdan patlıycak mı" hiş şüphesiz bir tepkinin geleceği onun lisan-ı halinden anlaşılır. Bu misalden anlatmak iştediğim şey şudur: Fıtratül beşer nereye gidersen git her yerde aynıdır değişmez!
Neyimdeki kadınların bunu tercih etmesin sebebi, ya (acaip acaip) görenekdir yada erkeklerin bu acaip şeyi kadına dayatmasıdır. Kadının isteği değildir.
Mesela Fuhuş kadının istediği bir şey midir?
kadın sıkılır erkeklerden fıtratül beşeriyeti böyledir. Hatta kadın bir erkekden bile sıkılır. Meğer O erkek karısını kendi canın yarısı görürsünde sevsin

[Angeles]

Kadınn işine gelmezse ne olacak, muhammedçiklerin altına yatacak, Savunduğunuz adalet sistemi bu mu, kadınların hak ve ırzını korumaktan aciz bir sistemi övgüyle bahsetmeniz dahi kadınlara bakışınızı gösteriyor...

O tarih için haydi geçerliydi diyelim, peki günümüz için bunu nasıl utanmadan önerebilirsin. Önce adam ol da kadınların da erkeklerde olan bütün hakkı olduğunu saklamaya çalışma...

Süregelen dediğin hep senin sistemin değilmiydi, bugüne kadar hep din egemen değilmiydi, nasıl da çarpıtıp kadın haklarından bahsedebiliyorsun, utanman yoksa bari kendini komik duruma düşürme...

Uzun bir cevap yazdım sonra vazgeçtim, size bir soru sorucam
Koca ve karısı aldatmak hakkına sahipken
görüyoruz duyuyor biliyoruz ki ekseriyetle Zenginlerin yüzlerce metresi ve eşlerinin ise sadece kocası ve 1-2 çocuğu varken. Bu böyle iken,
Bunun yerine zenginin 2veya3veya4 eşi olması ve her biri aynı evde, her birinin çocukları olup çocuklarla haşır neriş zenginliğin tadını çıkarmaları geniş bir aile olması daha Güzel bir TABLO değil midir?

[thenedos]

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Tabi yapıyım. Bakın İnsan nerede olursa olsun İnsandır. Hayvanda nerde olursa olsun hayvandır. Öküz nerde olsa yine Öküzdür Bu sistem değişmez
Gelin beraber fikren bir seyahate çıkalım, asla gidemeyeceğiniz Nepal ile Tibet arasındaki Nyimbe Vadisinde yaşayan İnsanların yanına gidelim ve oradaki erkeklerle konuşalım. Konuşurken birden, onun anasına avratına gelmişine küfür edelim ve vereceği tepkiyi izleyelim, "rengi kızardı mı birazdan patlıycak mı" hiş şüphesiz bir tepkinin geleceği onun lisan-ı halinden anlaşılır. Bu misalden anlatmak iştediğim şey şudur: Fıtratül beşer nereye gidersen git her yerde aynıdır değişmez!
Neyimdeki kadınların bunu tercih etmesin sebebi, ya (acaip acaip) görenekdir yada erkeklerin bu acaip şeyi kadına dayatmasıdır. Kadının isteği değildir.
Mesela Fuhuş kadının istediği bir şey midir?
kadın sıkılır erkeklerden fıtratül beşeriyeti böyledir. Hatta kadın bir erkekden bile sıkılır. Meğer O erkek karısını kendi canın yarısı görürsünde sevsin

Sizinle tartışmak güvercinle satranç oynamaya benziyor

[Felâsife]

Angeles´isimli üyeden Alıntı

Bakın İnsan nerede olursa olsun İnsandır. Hayvanda nerde olursa olsun hayvandır. Öküz nerde olsa yine Öküzdür Bu sistem değişmez

Sevgili Angeles orijinal bir şey dedin, beğendim lakin sonradan gelen mesajlarını görünce, aman kalsın istemem dedirttin.

Senin insan dediğin kendini dev aynasında gören bir zavallıdır, öküzü öküz görüyorsa, zaten insan olamadığının bir göstergesidir.

Bu mu insan profilin?

Bunu biraz düşün istersen, irdele filan, bilgi kısmını ise ertele, hiç lazım olmaz böyle bir düşünceden harmanlanmış bir bilgi.

[istatistik]

Fazlaca laf salatası yapılmış, araya çeşitli kelimeler sokarak kafalar karıştırılmaya çalışılmış vs vs vs. Bunlar şark kurnazlıklar. Beyni dinle uyuşmuş kişiler ve kitleler üzerinde işe yarayabilir tabi. Ancak buradaki insanları bu tür ufak hilelerle kandıramazsınız.

Öncelikle Şahitlik konusuna değinelim. Angeles'in dediğine göre İlk olarak Kemale ermiş aklı başında bir adam getirin, bulamazsanız da güvenilir 2 kadın getirin denmiş. Şimdi bunu matematiksel formüle dökelim mi? Dökelim.

İslamDinine göre; Kemale ermiş Erkek = Güvenilir 2 Kadın (Niteleme sıfatları birbirini götürsün de denklem sadeleşsin)

-------------------------------------------- Erkek = 2 Kadın

Konu bu kadar basit aslında. Laf salatasına ve doğunun dillere destan oryantalliğine gerek yok. Sırayla devam edelim. Erkeklerin çok eşliliği üzerinden devam edelim o zaman:

Çok eşlilik doğada güç ile doğru orantılıdır. Bu bakımdan çok eşli erkek canlılar, hemcinslerini alt etmeyi başarmış ve diğer dişiler üzerinde hak sahibi olmuş canlılardır. Keza insan evrimini de düşünelim mi? En yakın primat kuzenlerimizi incelediğimiz zaman sürü lideri olan erkeğin, sürüde bulunan dişiler ile çiftleşme konusunda tek hak sahibi olduğunu görürüz. Bunu da yine diğer erkekler üzerinde güç ile sağladığı üstünlük sağlamaktadır. İnsanın evrimsel geçmişinde de böyle olmamış mıdır? tabi çağın değişimi ile birlikte gücün tanımı da değişmiştir. Nitekim, orta çağın o karanlık günlerinde güç para ile sağlanmaktaydı. Sürü liderinin diğer erkek bireyleri kendi yanında hizmet etmeye zorlayacak kadar zenginliğinin bulunması yeterliydi. Muhammed beyin parasız olduğunu düşünmüyorsunuz değil mi? Her savaşta zenginleşti, yanındakileri de zenginleştirdi. Böylelikle bizzat bedensel bir güç kullanmadan güç ve hak sahibi oldu. Böylelikle kendi haremini kurma şansını elde etti. Tabi bunda bazı ayetlerin de yardımı olmuş olabilir. Şunlar gibi mesela:

AHZAB 33/50. Mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah’ın sana ganimet olarak verdiği cariyeleri, seninle beraber hicret eden amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını, teyzelerinin kızlarını ve Peygamber nikahlanmayı dilediği takdirde müminlerden ayrı, sırf sana mahsus olmak üzere kendisinin mehrini Peygambere hibe eden mümin kadını almanı helal kılmışızdır. Bir zorluğa uğramaman için; müminlerin eşleri ve cariyeleri hakkında onların üzerine neyi farz kılmış olduğumuzu bildirmiştik. Allah bağışlayandır, merhamet edendir.

İşte tanrı gibi tanrı buna denir.

Tabi şimdi oradan biri çıkıp: "Ama bu sadece Peygambere özel yeaaaa" diye itirazda bulunabilir. O zaman yeğenim al bi de bunlara bak der önüne sereriz ayetleri:

Nisa 3- Diyanet İşleri: Eğer, (velisi olduğunuz) yetim kızlar (ile evlenip onlar) hakkında adaletsizlik etmekten korkarsanız, (onları değil), size helâl olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikâhlayın. Eğer (o kadınlar arasında da) adaletli davranmayacağınızdan korkarsanız, o taktirde bir tane alın veya sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

Yani demiş ki; iki, üç, dört alma halin vaktin, gücün kuvvetin yerindeyse üçer, dörder tane al.

Tabi hala "Yea ama yea evlenmiş işte yeaa" diyen biri illa ki çıkar. Çıkmaz demeyin çıkar. İtiraz edecek illaki. Çıkmaması ihtimali yok. O zaman deyin ki(Ufaktan tanrı gibi takıldım ) : Yeğenim, bak orada cariye de denmiş. Kadını birden fazla erkekle nikahlamadığımız gibi, parasına gücüne kuvvetine bakmadık, ona metres (erkek cariyeye ne denir ki?) tutmayı da yasak ettik.

Aslında konunun daha farklı boyutlarına da inebiliriz. Örnekleyelim mi?

Örnek 1: Bir erkek, Evlatlığının karısı ile evlenebilirken, bir kadın evlatlığının kocası ile neden evlenememektedir?

Örnek 2 : Ya bizim bi miras paylaşım işi vardı ne oldu o iş?

Örnek 3 : Adem yaratıldı, lan şimdi bunun canı sıkılır bi de manita verelim yanına diye neden söylendi? Kaldı ki sihirli toprak kalmadı mı da Havva ademin kaburgasından yaratıldı?

Örnek 4 : Kadına mehir verilmesi bir bakıma başlık değil midir? Kadının güvencesi diyenler çıkacak mıdır buna? Yukarıda da dedim illa ki çıkacak. Çıkmaması ihtimali yok. O zaman hali vakti yerinde kadınlar, fakir erkek aldığında mehir vermeli mi? Hatice, Muhammed'e mehir vermiş midir?

Örnek 5
Örnek 6
Örnek 7

Böylece sürüp gider bu. Mantıksız şeyleri mantıksal bir temele oturtmaya çalışmak insanı zor ve komik durumlara sokar. Bu bakımdan çok da kasmamak lazım. Baktın olmuyor, düşünceni değiştirmeyi deneyebilirsin.