Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Bilim > Fizik

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #11  
Alt 18-04-2024, 22:39
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart

"Ben neredeyim, sen neredesin. Gerçi zorda olsa, öğreniyorsun, artık kütle, enerji=kerameti kendinden, madden ayrı bağımsız, ne idüğü belirsiz bir ruh havalarında değilsin, ha öyleysen yine söleyim, enerji iş kapasine denir.
100000000 kez de deney yapsan o sonuca varırsın, farklı bir sonuca varacağını söyledim mi? daha okuduğunu anlayamıyorsun, bir şeyin NASIL DAVRANDIĞI BAŞKA, DOĞASINI nalmaya çalışmak BAŞKADIR, insanlar nasıl bu kadar rahat cahil cesaretiyle ahkam kesiyorlar anlamak zor. Daha hiç bir cümlenin minvalini bile anlayamıyorsun."


Bu cumlelerin hic biri yazdigim yaziya bir cevap olma ozelligi tasimiyor.

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 18-04-2024, 22:43
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.698

Onur Üyeliği 

Standart

Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Spartacus anladığım kadarıyla yine madde kaynaklı bir dalgalanmanın itki etkisi yaratabileceğini ve bu şekilde galaksileri birbirinden itebileceğini ifade ediyorsun.
Tabi bence de bu karanlık enerji diye adlandırılan şey öyle bir gizemli bir güç değil, yine maddenin özelliğinden ve etkileşiminden kaynaklı ortaya çıkan bir itiş kuvveti.
Evet, itmek, çekme, daha doğrusu böyle bir etki oluşması gibi. Sonunda ifadelerimi doğru anlayan birisi oldu.
Zaten ve mantıken, örneğin Einstein uzayın maddeden bağımsız düşünelemeyeceğini ifade etmesinin altında yatan faktör de, yine uzayın -çarşaf örneğinde olduğu gibi, ki bu örnek eksik, o sebebeple onları yazdım- sanki sıvı bir ortamın çökmesi gibi. Tarifinin de kaynağında yatan, uzayın madden oluşudur, ama bu maddeyi, katı formlar gibi düşünemeyiz. Bir un içerisinde elimizi hareket ettirmek gibi düşünelim, bu da bir metafor, yani aslında biz o unun içinde parçalarız, ancak o un parçaları, başka hiç bir parça taşımadığından, kütlesinden söz edemediğimiz, atom altı parçacıklar ebadı ya da onların yapı taşı olacak denli küçükler, fakat uzayın dokusu bundan oluşmakta, bu dokuda meydana gelen çeşitli titreşim dalgalanmalar ise bize etki etmekte ve biz de bu sayede, ışık, ısı, ses gibi kavramlara sahip olmaktayız, böylece o un deryası içinde yolumu bulmaktayız...
Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bunu big bang'e benzettim. Belli bir noktada/bölgede bir tetikleme sonucu yayılım-genişleme başlıyor.
Evet, galaksiler için de, geniş plazma deryaları için de bu durum böyle, ancak evren bağlamında değil, ada bağlamında, yani evren bağlamında, evren, herhangi bir noktasına, eş zamanlı olarak indirgenemez, lokalize edilemez.Yine de plazma dediğimizde saf maddeye göre çok kaba parçalardan oluşuyor, un örneğinde düşüncemi dile getirmeye çalıştım.
Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Paralel evren ile çoklu evren farklı şeyler.
Paralel evren daha kurgusal. Önümde çay ve kahve gibi iki seçenek varsa bir evrende çay diğer evrende kahve seçiyorum diyor.
Ama çoklu evren sadece çok sayıda evren olduğunu söylüyor. Eğer big bang'i kabul edersek çoklu evrenler bana makul geliyor. Buna senin deyiminle çoklu adalar da diyebiliriz. Sürekli şişmeler meydana geliyor ve genişlemeye başlıyor. Belki sonunda içine çöküyordur sonra tekrar şişmeye başlıyordur.
Evet, zaten bu sebebeple değindim, senin yazdıklarına dair değildi... Komşu evren derken çoklu evrene dair söyledim, eğer benim bakış açımla bakılmayacaksa. Zira bana göre evren bir yer değil, dolayısıyla sınırlayabileceğimiz bir durumu yok, maddi yoğunluğa nazaran adlandırabileceğimiz adalar var, bu bağlamda adalara evren dersek, bu lokalize etmektir...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 18-04-2024, 22:46
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart

"O kadar bilinçsiz, kalın kafalı bir ezberci toysun ki, her cümlemi açıklamak zorunda kalıyorum, ilkokul çocuğunun bile anlayacağı düzeyde metaforları, hiç olmazsa mahiyetini anlayamıyorsun, o idealist, cahil, kendini kral sandığın ve önyargıların en önemli engelin."

Burada da maalesef konuyla ilgili bir sey yok. Konuyla ilgili degil, kisiye saldiri -ozne temelli itham- ederek anlamsiz seyler yaziyorsun. Bunu internet ortamlarinda cok yapiyorlar. O yuzden bir anlam ifade etmiyor. Konuya iliskin dikkate deger bir sey yazarsan cevaplarim. verdigin top ornegi bile hatali

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 18-04-2024, 22:49
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.698

Onur Üyeliği 

Standart

Alvin´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
"O kadar bilinçsiz, kalın kafalı bir ezberci toysun ki, her cümlemi açıklamak zorunda kalıyorum, ilkokul çocuğunun bile anlayacağı düzeyde metaforları, hiç olmazsa mahiyetini anlayamıyorsun, o idealist, cahil, kendini kral sandığın ve önyargıların en önemli engelin."

Burada da maalesef konuyla ilgili bir sey yok. Konuyla ilgili degil, kisiye saldiri -ozne temelli itham- ederek anlamsiz seyler yaziyorsun. Bunu internet ortamlarinda cok yapiyorlar. O yuzden bir anlam ifade etmiyor. Konuya iliskin dikkate deger bir sey yazarsan cevaplarim. verdigin top ornegi bile hatali
Demek ki ne konuyla ne aslen ifade ettiklerimle, davranışı değil, varlığı ve davranışında altındaki doğasını kavrama zemini-açısındayım(3. basamaktan sözde karşı cevaplar, oysa benim zeminim 1. basamakla ilgili), ilgili bir şey yazmadığından mütevellit dile getirmişim.
Top örneğini anlamadağın ortada -hatası neymiş demek de istemiyorum çünkü 3. seviyeden alta inemeyen birisiyle, daha alt seviye zeminde tatırşmak anlamsız-, boş ver sen benimle yazışma, üzüm yemek gibi bir derdin olmadığı açık...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 18-04-2024, 23:30
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart

Ben, foton nedir diyorum, sen bana hakaret ediyorsun. Bu senin cahil oldugunu gosterir. Cahil insanlar bilgiyle, fikirle gelmez, anlamsizca hakaret ederler. Kisisellestirici uslup kullanirlar.



Spartacus: Foton, ne isiktir ne de parcaciktir.


"Foton, ışığın temel birimi, parçacığı veya taşıyıcısıdır." https://www.encyclopedia.com/science...physics/photon


Foton, elektromanyetik radyasyonun minik enerji paketidir. https://www.britannica.com/science/photon


Fotonlar, elektromanyetik kuvveti taşıyan temel altatomik parçacıklardır veya daha basit bir ifadeyle ışık parçacıklarıdır. https://www.livescience.com/what-are-photons


Elektromanyetik radyasyonun bir kuantumu, örn. ışık; ışığın bir 'parçacığı'.
https://www.oxfordreference.com/disp...9546091-e-9012


Modern fizikte, foton elektromanyetik olaylardan sorumlu olan temel parçacıktır.
https://www.newworldencyclopedia.org/entry/Photon


"Soru şu: "Foton nedir?" Cevap "bir temel parçacık" https://physics.stackexchange.com/qu...ly-is-a-photon


Işık, foton adı verilen ayrık enerji paketlerinden oluşur. Fotonlar momentum taşır, kütleleri yoktur ve ışık hızında hareket ederler. https://science.nasa.gov/ems/02_anatomy/ (NASA)


Elektromanyetik radyasyonun bir parçacığına foton denir. https://www.ces.fau.edu/nasa/module-2/radiation-sun.php

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 18-04-2024, 23:42
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart

Top örneğini anlamadağın ortada -hatası neymiş demek de istemiyorum çünkü 3. seviyeden alta inemeyen birisiyle, daha alt seviye zeminde tatırşmak anlamsız-, boş ver sen benimle yazışma, üzüm yemek gibi bir derdin olmadığı açık...




Sana hatani gostermeyecegim. Once hakaret, sonra niyet okuma, sonrasi ne falcilik mi? Yine konudan uzaklasip, kisilere yoneliyorsun. Tartisma sirasinda kisilere saldirmak "ad hominem" dir. Konuya iliskin yazacagina, bir forum yazarinin karakterini veya niteliklerini hedef aliyorsun, gercek konu yerine, kisiyi--burada beni--itibarsizlastirma ifadeleri kullaniyorsun. Kibar degilsin, itham edicisin. Ustelik de kalbimi kirdin.

Benim niyetim bagci dovmek mi? Nerede gordun bunu? Benim hayatimi anlamlandirma sekillerimden biri, ogrenmektir. Algilamaktir. Ben, ogrenmeye calisan, ogrenen, soran, merak eden siradan bir vatandasim, siradan bir insanim. Niyet okudun, yine yanlis yaptin.

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 19-04-2024, 00:20
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.698

Onur Üyeliği 

Standart

Alvin´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Tartisma sirasinda kisilere saldirmak "ad hominem" dir. Konuya iliskin yazacagina, bir forum yazarinin karakterini veya niteliklerini hedef aliyorsun, gercek konu yerine, kisiyi--burada beni--itibarsizlastirma ifadeleri kullaniyorsun. Kibar degilsin, itham edicisin.

Benim niyetim bagci dovmek mi? Nerede gordun bunu? Benim hayatimi anlamlandirma sekillerimden biri, ogrenmektir. Algilamaktir. Niyet okudun, yine yanlis yaptin.
Alvin Strawman yapıyorsun, defalarca o konuda, o zeminde değilim, ilgisi yok denip, izah ediliyor, ısrarla devam ediyorsun, derdin üzüm yemek olsa, bir durur, önce insan gibi benim kastettiğim zeminin ne olduğunu sorar, anlamaya çalışırsın. İzah ediliyor, yine sürdürüyorsun, ne alakası var ad-hominemle, "StrawMan" tutumunun neye yol açtığı ve bu tutumuna dair analizi ortaya koyuyorum. Ki kaç izahtan sonra, hangi 3. basamakta(!) iddian için geçersiz dedim ki, ad-hominem yapmış olayım. Diyaloğu zedeleyen tutumunla ilgili söylüyorum.
Yıldıztozu ile olan son diyaloğumuza bak, diyalog, üzüm yemek, sohbet dediğin öyle olur, senin yaptığın gibi olmaz -ki zaten okumadan anlamadan döndüğün belli- monolog.

Hatamı gösterebilmen için önce zemini ve metaforu anlaman, saplandığın biçime dair origamiciliği bırakman gerekir.

Bu 3. kez izahım ne diyeyim. 1. nolu örnekle anlarsan, diğerleri gereksiz, yok diğeriyle de anlamazsan, diyalog kurma şansımız yok... Bir daha izah edeyim, seninle konuyu tartışmak istemiyorum, zira o zemine inemiyorsun, sığ zeminde biçime dayalı olmakta ısrarcısın, ancak bu izahı yapayım;

Spartacus: Su 2 hidrojen ve 1 oksijen atomunun....
Alvin: Git de öğren, su akışkandır, sıvıdır...
Spartacus: Alvin ben suyun özellikleri nedir konusunda değilim, daha alt zemindeyim
Alvin: Sertliği vardır, tanımını öğren, ali demiş, veli yemiş...
Spartacus: Ya sabır, bak arkadaşım ben suyun ne davranışı ne biçimiyle ilgili zeminde değilim, yapısının da nasıl olduğundan ziyade, nasıl OLUŞTUĞU, ORTAYA ÇIKTIĞIYLA İLGİLİ BİR ZEMİNDE DÜŞÜNÜYORUM
Alvin: aslkhjlfghj dklkdg

2. İzah


Spartacus: Ben kütle çekimi konusunda, temelde yatan faktörün uzayın madde deryası(form-yapı olmayan, parçacık deryası), METAFORLA un deryası gib ve bu derya içindeki görece büyük parçaların oluşturduğu bir çeşit çökme(tam ifade etmez, ama izah için bu) etkisi oluşturduğundan dolayı...
Alvin: Kütle nedir git örğen, dünya da nasıl ölçülür, ay da nasıl ölçülür, bak adam ölçmüş...
Spartacus: Alvin benim derdim kütle nedir tartışmak değil, açığa çıkartan, anlamlı kılan zemin, faktör, yani senin bulunduğun zeminden çok daha alt zeminde...
Alvin: kldslşdshghdghds

3. İzah
Spartacus: ben Güneş'ten kopan herhangi bir parçanın, 7 dakika içerisinde dünyaya ulaştığını düşünmüyorum, ulaşan bir dalgalanma etkisidir, doğru, ancak parçanın, madde deryası olan uzayda, metaforla UN DERYASI, dalgalanmanın tetiklediği maddi yapı,parçaların alıcı yüzeye etkimesi-çarpması, sarkması gibi etki oluşturduğunu(bir iş açığa çıkarttığını) düşünüyorum, bu halde ışığın dalga ve parçacık özelliği göstermesiyle de uyumludur
Alvin: hehehehe, git ışığın tanımına bak, davranışı şu imiş, ışığın doğası bu imiş

Arkadaş söylemlerin benim düşüncelerime etki edecek zeminde değil, benim söylediklerim de o zeminle çelişiyor da değil.

Metafor: Bir ilgi veya benzetme sonucu gerçek anlamından başka anlamda kullanılan sözler veya kavramlar....

Bir şeyin ne olduğu, şeylerin biçimiyle , davranışıyla ilgili,,, bu zeminde kalarak tanımlamayı kim yapmış olursa olsun, davranış üzre elde edilen veriyle yapılan tanımlar, o şeyi davranışıyla da anlamlı kılan, açığa çıkartan, varlık koşulu-daha doğrusu kendini ortaya koyma koşulunu sağlayan-ın doğasıyla ilgili zemini ne belirler, ne de tanımlar. Zaten böye olduğunu düşünmek açıkca akıl ve mantık hatası olur.

Yani bir şeyin özellikleri, niteliklerini ortaya koyarak o şeye dair yapılan tanımlama başkadır, o şeyin o halde anlamlı kılınmasını, ortaya çıkışını sağlayan zemin başka. Suyun sıvı ve akışkan olması başka, yapısı başka, peki bu yapı bileşenleri, hangi koşul altında bu birlikteliğe erişirler sorusuna aranan yanıt başkadır.

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 19-04-2024, 02:28
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart

Madem oyle cevap yok. Bu sekilde konusuyorsun, benim acimdan konu kapanmistir. Ben sana artik bu sitede cevap yazmayacagim.

Yalniz, ben ne konustuysam, bilimsel kurumlarla, ansiklopedilerle, bilimsel kuruluslarla ne dedigimi destekledim. Sense, bir tane bile referans vermedin, belkide veremiyorsun. Ben sana artik yazmayacagim, kalbimi incittin. Diyalog kurmak istemiyorum seninle. Fakat, sen dediklerini destekleyen, gosteren, bilim kurumlarindan ornek ver. NASA'dan ver mesela. Dunya capinda taninmis, kabul gormus fizik dergileri var. Bilimsel baska dergiler ve calismalar var. Bilim dunyasindan olacak yalniz. kanit getir ki uydurmadigini goster. Sen goster, ben okurum. Ama cevap yazmayacagim artik sana. Sen de bana yazma, rahat edelim.



Buyrun, getir bilimsel kanitini

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney

Konu Alvin tarafından (19-04-2024 Saat 03:56 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 19-04-2024, 13:59
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.698

Onur Üyeliği 

Standart

Alvin´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Madem oyle cevap yok. Bu sekilde konusuyorsun, benim acimdan konu kapanmistir. Ben sana artik bu sitede cevap yazmayacagim.

Yalniz, ben ne konustuysam, bilimsel kurumlarla, ansiklopedilerle, bilimsel kuruluslarla ne dedigimi destekledim. Sense, bir tane bile referans vermedin, belkide veremiyorsun. Ben sana artik yazmayacagim, kalbimi incittin. Diyalog kurmak istemiyorum seninle. Fakat, sen dediklerini destekleyen, gosteren, bilim kurumlarindan ornek ver. NASA'dan ver mesela. Dunya capinda taninmis, kabul gormus fizik dergileri var. Bilimsel baska dergiler ve calismalar var. Bilim dunyasindan olacak yalniz. kanit getir ki uydurmadigini goster. Sen goster, ben okurum. Ama cevap yazmayacagim artik sana. Sen de bana yazma, rahat edelim.



Buyrun, getir bilimsel kanitini
Sen defalardır izah etmeye çalıştığım muhatabı gözden düşürme, alaya alma, ukala yöntemli tutumunla kimseyi incitmedin öyle mi? Hala anlamamışsın, bu sığlılığa karşı daha ne yapmalı? çarpıtma, kıvırma, hepsi mevcut,. ne dedin de destekledin? En iğreti şeyi yapıyorsun, bu başlığa, "git bilim kütle çekimi için ne diyor bak" demek bir anlam taşımaz, nerede burada söylenmiş bir şey ve detseklenmiş bir ifade, sürekli bunu yapıyorsun, hiç bir şey söylemiyor, sadece anlama becerisi gösteremediğin halde bir nevi böbürlenme edası yansıtıyorsun. Enerji, boyut gibi kavramların gerçek anlamını bile bilmiyorsun, bunlara anlam veren çok daha alt zemindeki görüşleri de, bu tür kelimeleri öne sürerek eleştirdiğini sanıyorsun.

Bu tarz varsayımlara dayalı ancak üzerinde düşünebildiğimiz zeminler adına, somut bir örnek vermem gerekirse(ki böbürlenme diyememen için önce açıkladım, her kelimemi nereye çekeceğin telaşıyla senle nasıl yazışabiliriz?); bu forumda Kara Delikler üzerine düşüncemi paylaşıp, Hawking'i eleştirdiğim mesajlarım vardır, bir kaç yıl sonra Hawking hata yaptığını söylerken, ifadesi benim ortaya koyduğum düşünce ve görüşümle örtüşür. Yani 3. zeminden daha alta inilemediği durumlarda, ÇIKARIMLAR olur, ancak KESİNLİK ARZETMEZLER, BU KONULARIN ÜZERİNDE DÜŞÜNÜLEREK İZAH EDİLMEYE ÇALIŞILIR. Bunun için de, akıl, mantık ve elbette yeterince felsefik(yani en azından bazı kriterleri bilmek) derinlik ve mecburen, tam anlamıyla işaret etmeyen, ancak sonuçlar üzerinden soyutlanmış KAVRAMLAR, tanımlar gerekir.

Senin ne konuştuğun değil burada sorun,
3. Basamak -> Suyun akışkanlığı, sertliği->DAVRANIŞI vb.(sen buradasın)
2. Basamak -> Suyun Moleküler vb. yapısı -> YAPISI -> 1 nolu şıkkın da açıklamasına olanak verir
1. Basamak -> Suyun 2 hidrojen, 1 oksijen atomundan oluşması BİLEŞENİ(ben buradayım)

Eğer burada bileşenin de kaynağı üzerine düşünüyor olsaydım, madde sayısı ve 3.basamak da 4 olacaktı.

Strawman -> Bunu bir öğren, birisini eleştireceksen 1000 oldu SÖYLEMEM, "-e göre, -e dair" meselesini, "soyutlamayı" da öğrenmen, anlaman, bilmen, hem de dikkat etmen lazım. Hadi bilimden getir-nasıl getireyim, bu konuda o basamağa inilemedi ki-, bak bu böyle demiş, bir bilene danışmak, muhatabanın iddia etmediği söylemleri, mahiyeti, başka biçimde göstermek, çarpıtmak bunların tümü de SAFSATA YÖNTEMİDİR.

İDEALİST SAFSATA YÖNTEMLERİYLE düştüğün bataktan çıkman lazım, muhatapların, yaptığın gibi okuma fişi tokuşturması yapmıyor. "Bilim dünyasından olacak yalnız" dediğin ne? O konuda 3. Basamakta, oradan ne getirmeyi umuyorsun. Bazı olgular direk, bazıları ise dolaylı tanımlanır. Örneğin sebebe dair düşünürken, bir etkinin, alıcının verdiği tepki veya üzerinde bıraktığı ize dayanarak yapılan bir tanımlama ile, bir kum torbasına atılan yumruğun resmen gözlemlenmesiyle yapılan tanım arsında fark vardır.

İdealist safsata batağına örnek vereyim, 3. basamakla ilgili bir tanımdan yola çıkarak, 1. basamağı çözdüğünü iddia etmek veya boca ederek düşünme eylemini dağıtmak, bitirmek, mahiyeti çarpıtmak. Tarif, izah namına söylenmiş sözlerle, tanım arasındaki farkı da bilmek gerekir.
Mikroskopla çekişmiş, 1 tane kuvvet parçacığı, kütle çekimi veya enerji paketi parçacığı göster (bilmediğimden dolayı sormuyorum yine buradan ahkam kesme.... Senden böyle bir "şey" getirmeni istiyorum, çünkü böyle bir "şey" oldukları-olduğunu falan sanıyorsun, benden de böyle bir örnek sunmamı bekliyorsun-iyi mi?-, ben sebepte, sen sonucun biçimiyle kelime oyunu oynuyorsun.).

Evrende şu ya da bu diye tanımladığımız kuvvetlerin tümünün, etki-tepki'den soyutlandığını söylüyor, düşünüyorum. Bu bağlamda dalga dediğimiz her ne olursa olsun,etki yayılımıdır ve bu da tepki ile mümkün ve tepki demek, salt bir karşı koyma değil, üzerinden atma(iletme), tetiklenme biçimidir de ve etki yoksa, enerji kavramından söz etmenin de anlamı yoktur, çünkü İŞ YOKTUR, bu ifademi anlayabileceğini sanmıyorum, bu kadar basit olmasına rağmen..

Her etki-tepki => BİR İŞ-OLUŞU anlamlı kılar.
Her iş'in => kapasitesinden söz edebiliriz, bu da enerji tanım ve ölçüsü, birimini soyutlamamızı sağlar.

Her ifadenin bir açısı, mahiyeti, zemini vardır, 3. basamak ifadelerde kullanılan kelimeler, materyal, sebepler, temel zemini ifade etmez, böyle bir görevi yoktur, o sebeple soyutlanmış kavramlar kullanılır, o kavramların anlamını bilmek gerekir.

Senin 3. basamaktan SEBEP olarak düşündüklerin, aslında sonuca dayalı ifadelerdir.
Enerjinin, iş'e bağlı, iş'in ise etkileşimlere, bu etkileşimlerin de daha alt bir zemine bağlı olduğunu, boyutun uzay olmadığını, ölçme işi namına kullandığımız bir yöntem, koordineleme, ölçebilmek için minumum koordinat sayısını belirleme olduğunu bilmeyen birisi, ne zamanki 3. basamakta bunlarsız tarif edilemez bir izah görecektir, boyutu kerameti kendinden menkul bir ortam, enerjiyi de cisimleştirecektir. Bu seviyeyi(bunu da kişisel anlarsın en iyisi 3. basamak diyeyim) aşamadın.

Şu konuda düşüncem budur, dolayısıyla her ifadem, temel zeminle tutarlı olmalı, 3. basamaktaki hiç bir bilimsel deneyle de çelişmemelidir(ki çelişmez!), aksine, üzerinde durduğum zemin neden, nasıl sorusuna aranan cevaptır. Bazı hallerde görüşler, deneyle veya çıkarımlarla çelişebilir, bu halde deney yöntemleri veya temel mantığı, dayanakları, açısı-zemini, olanakları gözden geçirilmelidir. örneğin ENERJİ'dir denmiş olsun, bu halde ben NEY'İN ENERJİSİ diye sorarım, sen bunu anlayamazsın(ki zaten anlamadın, enerjiyi de kerameti kendinden menkul bir cisim, müstakil ve her bir şeyden bağımsız, ayrı bir varlık gibi düşünüyorsun), sana da anlatamam, bu anlatılarak olacak bir durum değil.
spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Evet, itmek, çekme, daha doğrusu böyle bir etki oluşması gibi. Sonunda ifadelerimi doğru anlayan birisi oldu.
Zaten ve mantıken, örneğin Einstein uzayın maddeden bağımsız düşünelemeyeceğini ifade etmesinin altında yatan faktör de, yine uzayın -çarşaf örneğinde olduğu gibi, ki bu örnek eksik, o sebebeple onları yazdım- sanki sıvı bir ortamın çökmesi gibi. Tarifinin de kaynağında yatan, uzayın madden oluşudur, ama bu maddeyi, katı formlar gibi düşünemeyiz. Bir un içerisinde elimizi hareket ettirmek gibi düşünelim, bu da bir metafor, yani aslında biz o unun içinde parçalarız, ancak o un parçaları, başka hiç bir parça taşımadığından, kütlesinden söz edemediğimiz, atom altı parçacıklar ebadı ya da onların yapı taşı olacak denli küçükler, fakat uzayın dokusu bundan oluşmakta, bu dokuda meydana gelen çeşitli titreşim dalgalanmalar ise bize etki etmekte ve biz de bu sayede, ışık, ısı, ses gibi kavramlara sahip olmaktayız, böylece o un deryası içinde yolumu bulmaktayız...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu

Konu spartacus tarafından (19-04-2024 Saat 16:10 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 19-04-2024, 19:06
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart

Spartacus,

Elle tutulur hic bir sey yazmiyorsun. Ben sana 'kivirma' demeyecegim. Yazacagini, bilimsel delillerle, bilimsel kurum, kurulus, arastirma ile ortaya koy. Yoksa, "ben oyle dusunuyorum" tarzinda yazarsan nesnel bir zemin bulamayiz. Bir de su ukalaligi birak. Herkesin kapasitesi bireye ozeldir. Sen, kendi soylemini bilimsel bir kaynak ile
temellendir yeter.
Yok, katmanlara inememisiz, felan bunlar hikaye. Kavramlardan bahsediyorsun, hic birini bilimsel bir zeminde aciklamiyorsun. Aciklayacaksan, fizikte bazi otoriteler vardir, bu isin alani, uzmani olan kuruluslar ve yayinlar vardir. Gidersin, oradan getirirsin. Temellendirme boyle olur.

Parcacik degildir diyorsun, NASA diyor ki parcacik. NASA'dan daha mi iyi biliyorsun? Git, kaynak getir, kaynak. Birak, kafanin icindeki metafizik katmanlari. Kaynak istiyorum. Dedigini check edecek kaynak getir. Kafana gore yazma. Bilimsel kaynak getir. Getir ki, nesnel zeminde konusalim.

Odanda, klavye basinda bilimsel teori mi uretiyorsun? Uretmeye devam et.
A. ne diyorsun?
B. bu dedigine bilim dunyasi ne diyor?
C. bunu da bilimsel kaynak ile arastirma ile referans destekle


(bunu istiyorum ben)


Bize boyle gel lutfen. Kafandan yorum yazma. Ben senin ne dedigini anlamiyor muyum? Salak miyim ben. Okuma yazmamiz yok mu! Okudugumuzu anlamiyor muyuz biz! Bir sen mi anliyorsun. 1 milyon fizik kitabina ulasabilirim ben. Bilgi evrenseldir. Muhatabinla ilgili sacma sapan ithamlari birak, konuya don. donebiliyorsan tabii. Ukalalik dedigim burasi iste. Bu ukalaligi da sen yapiyorsun. Hala kisinin kisiligine kapasitesine yonelik yaziyorsun.

Getir bakalim kaynagi. Parcacik olayini mesela. astigim kaynaklar var orada. Her birine gir, bak, oku, ve bilimsel arastirmalarla, bilimsel bulgularla, bilimsel yayinlarla YANLISLA. Yanlislama prensibi.


Bilimsel yayinlarla yanlislayamiyorsan da, muhatabini aptallikla itham etme. Senin ne dedigini anliyoruz burada. Akilli misin sen. Kendini bir yerlere koymussun, kapasite diyorsun. Once saygili ol. Saygi ile konus lutfen. Ayrica, bu kurumlara mektup gonder, fikrini acikla, sana NOBEL versinler.

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 02:19 .