Vitrin Vitrin diye bakalım sonu ne olacak Dostlar paylaşalım

[kuvvaci]

Dostlar!
Malum önümüz seçim ama görüyoruz ki Partiler her zaman yaptıklarıgibi vitrin vitrin diye sağ taraf soldan sol taraf sagdan Dinci taraf soldan Milliyetçi kesim yine soldan Mesela İlhan Kesici mesela Ertuğrul Günay mesela İstemihan Talay isimleri kendi taraflarına çekmiş ben kendi adıma böyle transferlere karşıyım. İnsanın bir çizgisi vardır ve bu çizgide sapma olmaz ha değişim mi oda o çizgi üzerinde değişim ve gelişimdir. Sol geçen seçimlerde bana göre Yaşar Nuri hocayı almakla hiçte iyi etmedi ki sonucuda gördük...Eski solculardan Ertuğrul Günay' yani rüyamda görsem inanmam diyesi geliyor insanın bütün bunlar küreselleşmenin bi sonucumu?Dostlar düşüncelerini paylaşırsa sevinirim
Saygılarımla

[spartacus]

Her şeyden önce partilerde aday olacakların bilmem kaç milyar para ödemesi, bilmem kaç milyar masraf yapması bu bir.
Verili koşullarda demokrasinin sadece temsil düzeyinde görülmesi ve ey toplum sizin demokrasiye ihtiyacınız yok, sizin sizi temsil ettiğini düşündüğünüz temsilciler Ligine ihtiyacınız var, demokrasimi onuda biz getiririz biz temsil ederiz, insanca yaşammı biz sizin yerinize yaşarız, demesi..

Demokrasiden anlaşılanın vitrin mankenliği olmaktan başka bir şey olmaması...

Toplumun demokrasinin bir öz bileşeni değil aksine demokrasinin toplumlar ötesi, gayri toplumsal bir şey görülmesi ve topluma, siz sadece taraftarsınız, o halde biz ise bazı Kulüpleriz. Hepimizin rengi, sembolleri ve istismar edip kullandığı sizlerin duygularınız var, o halde siz sadece takım tutacaksınız ve şampiyonluk liginde tezahürat yapıp ellerinize tutuşturduğumuz bayrak ve flamları canı gönülden sallayacaksınız çünkü siz o takımı tutuyor olacaksınız.

Biz ise şampiyon olabilmek için her türlü yolu yöntemi uygulayacaz, para ise bizde, yalan ise bizde, dolan ise bizde, transferler mi oda bizde ama ne dedik düşünün sizin takımınız bu, sizde istersiniz değil mi, ligde üst sıralarda olmasını? Hatta sayemizde birbirinizide yersiniz, canınız sıkılmaz demi?

Ha diyeceksiniz ki bu dünya nasıl dünya, kimimiz din istismarcısıyızdır, reçetemiz hazırdır, yalan dünya, kimimiz ise toplum düşmanıyızdır reçetemiz hazırdır, aidiyet sömürüsü, kimimiz ise aydın eritme potasıyızdır reçetemiz hazırdır parayı veren düdüğü çalar.

Kısaca Türkiyede Parti yoktur, vekillerde hiç bir şekilde toplumu temsil etmezler, sayısal oy analizleri anlamsızdır çünki bir kişinin milletin vekili olduğunu ne kadar oy aldığı değil, O'nu aday olarak toplumun mu belirlediği, kendi içinden mi çıkarttığı yoksa toplumların üzerine aidiyet semerleri ile binenlerin masa başı tercihlerimi belirlemiştir?

Ben yırtık donla geziyorum arkadaş, o halde, benim vekilim yırtık donlu olmalıdır, kirli kapaklı kişiler, para babaları değil. Ama işte sorun şu, bu sistem böyledir, elit bir kesimin milyonları yönetmesi üzerine kuruludur ve bu elit kesim cennet hayatında yaşarlar. Aklıma Antik Yunan demokrasisi geliyor ve hiç bir tarafı farklı değil, tek fark, Kölelere bir oy hakkı tanınmış olması ama yönetenlerin ise yine köle sahipleri olması çünkü alt tabaka dedikleri toplumun malesef oy kullanmaya ancak gücünün yettiği bir sistem.

Oy Pusulasına her zaman yaptığım gibi, parti amblemleri dışında ne kadar boşluk var hepsine basıyorum mührü, bu sefer bu zahmete bile girmeyi düşünmüyorum.. Heleki vitrini bırakın 3-5 oy için insanların hayatıyla dahi oynuyorlar ki!

Ve diyorum, bir başlık açıyorum;

Milletvekilleride Asgari Ücret alsın ve hiç bir devlet ayrıcalığından yararlanamasınlar!
Develtin en önemli görevi, barınak, Giyecek, Eğitim, Sağlıktır ve bu politika yapmaya benzemez.

Partiler demokratik bir işleyişe sahip değildir çünkü demokratik işleyişde ben sokağın simitçisini, deri işçisini, köşedeki bakkalı, köydeki çiftçiyi, aday olarak gösterebilmem gerekir, buradaki ben ise toplumdur. Bu başarılmadığı sürece üst oluşumlarda(parti vs) demokrasiden bahsetmek mümkün değildir, kendi çalar kendileri oynar ve her seçimde toplumun gözüne baka baka onları kandırıp birde sürü yerine koyarlar.
Kısaca toplum kendi temsilcisini oy sandığında değil aday olarak daha önceden seçebilmelidir. Ve en azından %70 i toplumdan elit olmayan bir Meclis olduğu sürece orada demokratik bir işleyiş var demektir. Aksi, %70 *temsil edilmiyor demektir.

Asgari ücret yoksulluk yada en azından açlık sınırı üzerinde olmalıdır.
Açlık Sınırı 700 Küsür YTL, Yoksulluk Sınırı 1.800 küsür YTL.
Vekil maaşı: 7.680 YTL
Geleceğin Emekçisi Öğretmen Maaşı: 820 YTL
Bir Ev Kirası: ortalam, 500 YTL (Devletin en önemli görevi barınak artık sadece bir ticarettir, insan hayatı sudan ucuzdur)
http://www.ntv.com.tr/news/395145.asp
Bakın alttaki yorumlarıda okuyun!

Peki Asgari Ücret nasıl Oylanıyor.
1. Toplumun temsilcileri, Milletvekiller. (!?!?!?!?!?!, çoğunluk mu hepsimi)
2. İşçi ve emekçi temsilcileri. (çoğunluk)
3. İşveren Temsilcileri..(azınlık)

Sonuç, Toplumun vekili ile işverenin oyu, işçi ve emekçi temsilcilerini alt eder. Bakın bir ülkeyi kimlerin yönettiğini anlamak istiyorsanız asgari ücretine bakınız! O sze sizin kime oy verdiğinizi açıklar...

Değil transfer ne yaparlarsa yapsınlar sevgili Kuvvacı, insanlar çizgileri için oy veriyorlarsa yine yanlış, insanlar hayat, yaşam için kendi temsilcilerini çıkarmalıdır, eğer bir toplum kendi kendisini yönetemiyor yerine sirk izleyip alkış tutuyorsa orada çizgide hikayedir. Ne çizgisi;
Barınak, Gıda, Sağlık, Eğitim, hayat güvencesi...

[pante]

Ertuğrul Günay güvendiğim politikacılardan biridir. Geçmişinde tek bir yanlış, yamukluk yoktur.
Kapasitesi yüksek, hitabı kuvvetli, konuşması akıcı, onurlu, erdemli ve çok sevilen bir kişidir. Liderlik vasıfları da çok yüksektir. Daha önce CHP'de genel sekreterdi. Bir kurultayda da Baykal'a karşı genel başkan adayıydı. Ancak talih ondan yana olmamıştır. Gerek DSP'den gerekse CHP'den haketmediği kazıklar yemiştir.
DSP'de partinin sayılı isimlerinden biri iken Milletvekili seçimlerinde son sıralara konularak seçilmesi bilinçli olarak engellenmiştir. Aynı engellemeyle CHP'de de karşılaşmış ve adaylıktan çekilmiştir.
Bu, Türkiye'deki lider sultasının ne derece adaletsiz işlevler ortaya koyduğunun en bariz örneğidir. Bir ön seçimde açık ara 1. olabilecek çok sevilen bir insanı son sıralara koyarak yoketmeye çalışmak Ecevit'in dürüstlüğüne gölge düşürmüştür. Dürüstlük sadece yememek, yolsuzluk yapmamak değildir. Her konuda dürüst olmak gerekir. Baykal'dan ise bu tür siyasi çalımlar beklemek normaldir.

Buna rağmen Ertuğrul Günay, gücü olmasına rağmen ayrı bir parti girişiminde bulunmamıştır.
Halbuki Baykal'a karşı kimler yoktu ki onu destekleyen:
Adnan Keskin, Veli Aksoy, Ziya Halis, Mustafa Gazalcı, Erdal Kalkan, Haluk Özdalga, Hilmi Develi, Aykut Oray, Berhan Şimşek, Neşe Korkmaz, Erhan Alptekin, Bozkurt Nuhoğlu, Erol Tuncer, Birgül Öztürk, Prof. Nurettin Sözen, Prof. Tolga Yarman, Prof. Necla Pur, Doç. Meral Sağır, Prof. Bilge Umar, Bayram Yıldırım, Kemal Nebioğlu ve daha bir çokları.

Ertuğrul Günay'ın AKP'den aday olması geçmişindeki +'larını yok eder mi? Elbette bu kararı tasvip edilmeyecek ve eleştirilecektir. Ama Ertuğrul Günay'ın karakteri uzun süre Akp'ye katlanmasına imkan vermez. Akp tarafından da harcanmazsa eğer Ertuğrul Günay'ı siyasette çok farklı konumda görebiliriz. Akp'nin de bunun bilincinde olduğunu sanıyorum. Seçimden sonra Ertuğrul Günay'ı kaybedeceklerinin hesaplarını yapmışlardır. Onlar için önemli olan Ertuğrul Günay'ın vitrinlerini zenginleştirmesi ve getireceği oy miktarıdır.

"2007’de hedef enflasyonun yüzde 4 olduğunu belirten Başesgioğlu, kümülatif olarak enflasyonun 6 puan üzerinde artış yapıldığını söyledi. Başesgioğlu, asgari ücretin işverene maliyetinin yılın ilk yarısında 683,44 YTL, ikinci yarısında ise 710,78 YTL olacağını belirtti."

Bak artacakmis, bakan soz vermis sevgili spartacus. Cizgileri var tabi sevgili kuvvaci, allahin izniyle sampiyonluk. Bal tutmak istiyorlar.

[spartacus]

Ve şu 3 adet yoruma bakın, illeri dikkate alarak.

cihan gördü - Eskişehir * 19 Mart 2007, Pazartesi 17:49 *
403.... çok komik yaaaa ben 400 ytl ev kirası veriyorum sayın başkan geriye 3.00 ytl artıyo onuda birikim yapıp evleneceğim. tabi birikim yapana kadar mecalim kalırsa nerde yaşıyoruz yaaa hani çağdaş bir ülke idik önce vatandaşı doyur sonra çağdaşlıktan bahsedin...

turgay KÖROĞLU - Trabzon * 05 Mayıs 2007, Cumartesi 16:30 *
öncelikle şunu söyleyeyim...bu vatan hepimizin ve bu vatan için herşeyi yaparım... asgari ücretle..anneme ve 2 kardeşime bakmaktayım bunun ne kadar zor olduğunu bilirmisiniz ki trabzon gibi pahalı bir şehirde..bilemezsiniz tabi.. ben bu vatanın evladıysam hak ettiğimi almalıyım...eyvallah

MEVLÜT - Konya 17 Mart 2007, Cumartesi 10:15 *
AZA KANAAT ETMEYEN ÇOĞU BULAMAZ TÜM İŞVERENLER ÇALIŞANLARI SİGORTALI GÖSTERSİNDE ! BİZLERE ASGARİ ÜCRET FAZLA BİLE GELİR

Ben 3 şeyi görüyorum.
1.Gerçeği
2. Vatan Millet sakarya edebiyatını
3. Yalan Dünya, Allah ne verdiyse edebiyatını...

1 Nolu maddenin vitrini yok.
2 Nolu maddenin ise hangi çizgiye kurban olduğu belli.
3 Nolu madde ise yine çizgi ve kurban belli.

Buradan açığa insanların neresinden tutup kullanılacağı çıkar, Partilerde vitrinlerde bunun için boy gösterir.
Vatan için her şeyi yapan bir toplum, her şeye razıdır yeterki vatan için densin... Vatan boğazına dayanmış bir bıçaktır.
İnancı için her şeyi yapan ve hayatını sadece Allah'ın takdiri olarak gören, bu görünüşünü bozmamak ve günaha girmemek için her şeyi yapar, inancı boğazına dayanmış bir bıçaktır. Aza az demez, azı veren çoğuda verir der. Yani kutsal kabulleniş hakimdir. En ideal kulanıma hazır şırıngadır burası. (Şırıngalar böyle satılıyor artık, kullanıma hazır şırınga o bakımdan)

Hayatın gerçeği ile karşılaşan ise 3 YTL biriktirip evlenmeyi düşünür. Banane dininden, banane sağcımı solcumu banane dinsizmi banane hangi milletten, önemli mi? Bakın tek insani gerçeğine eğilim buradadır ama buranında partisi yoktur ki ne gam! Çizgisizizdir çünkü ekmek yemek, barınmak, su içmek, gülmek, gezmek, sağlık, eğitim, yakacak, giyecek, korunak, mutluluk, hayat garantisi, kullanılmamak(eğitim şart), insani en doğal istemleri yada haklarının farkında olmak, Bunun çizgisimi, rengimi, milletimi, mezhebimi var? Bunun Partisi mi var? Olursa nasıl sürecek bu çarkı devran değil mi?

[kuvvaci]

Sevgili Pante!
Söyledikleriniz tamamen doğru da yinede bu Akp olmamalıydı. Bağımsız koy adaylığını niye Düşüncelerinle tam zıt bir partiye gidiyorsun ki benim anlamadığım bu.

[spartacus]

"Bak artacakmis, bakan soz vermis sevgili spartacus."

Haklısın Sevgili Respendial, her şeyin kullanım değerinin olduğu bir ülkede "demokrasi" açlığı kullanmaz mı? Haklısın o brütde çalışandan kesileni ise yutmuş bu bakan! Uyanık ya!

500 Kağat ev kirası veriyorum var mı itirazı olan?
Çocuğumu okutmak için ayrıca birde Ev bedeli ödemek zorundayım varmı itirazı olan? Ödeyemezsem o "Çağdaş" eğitimden mahrum kalacak toplumun çoğunluğu gibi....
Sağlık için keza öyle.
Yakacak için desen yine öyle..
Giyecek içinse öyle
Peki soruyorum

Bu vergiler bana yol, su elektrik, barınak, sağlık, eğitim olacaktı hani? Öyleyse ben neyin faturalarını ödüyorum? Bir Avrupalıdan çok daha zenginmiyim ki, Onun 1 yılda ödediği fatura toplamını ben 1 ayda ödüyorum? He? Var mı itirazı olan?

Her ay örnek dolaysız 600 YTL vergi ödüyorum ve buna rağmen hiç bir insani hakkım yok, var mı itirazı olan?

Ama buyrun çarpın hesap makinası ile;
Ortalama 10.000.000 insan çarpı, kişi başına 200 YTL Aylık vergi alındığında sonuca bakın!
2.000.000.000 YTL, ve bu aylıktır... Daha koyun Beyaz eşyayı, otomobili vs ve düşünün, sadece düşünün! Bu su nereye akıyor?

Peki basit bir Tarikat şeyhi, bilemediniz Bezirgan Felaket Tellalı, 1.000.000 kişiden 10 YTL alsa ne olur, şöyle uhreviyatın sığ sularına küçük bir copy-paste kitabı çıkartıp birde soyunu hazretliğe, birazda yaratanın dostu ayağına soyladımı değil mi ?
10.000.000 YTL olur....
Peki şimdi sonuç ?
Parti olur, Banka olur...... Ve bu denizin bitmemesi için kaval egemen olur! Kah adı hak yoludur, Kah Şeriattır, Kah Millettir kah sağdır, kah soldur, kah sünnidir kah alevidir? Bu bir değirmendir ve değirmenlerde Made in Din, Millet, Mezhep, Irk vs yazar... İnsan öğütür bu değirmen zaten bunun için vardır..

Ayrıca Eğitim, Sağlık, Barınak bunların bir toplum için hatta yemişim toplumu insan için ne kadar doğal şeyler olduğu görülmüyor mu? E var mı itirazı olan ?

[pante]

Söyledikleriniz tamamen doğru da yinede bu Akp olmamalıydı. Bağımsız koy adaylığını niye Düşüncelerinle tam zıt bir partiye gidiyorsun ki benim anlamadığım bu.

Hatanın büyüğü partiler içinde gerçek demokrasinin olmamasıdır. Bütün partilerden vazgeçtik ama sosyal demokrat partilerde parti içi demokrasi bir zorunluluktur. Lider sultasının bir çözüm olmadığı görülmüştür. Ayrıca şu bir gerçektir ki, sosyal demokrat partileri destekleyen insanların önemli bir kesimi sosyalisttir. Ama ehven i şer mantığıyla hareket etmekte ya da sosyalizmden önce bir sosyal demokrasi aşamasına inanmaktadır. Ya da sosyalist partileri zayıf ve yetersiz bulmaktadır.

Parti içi demokrasi olduğunda sol büyük ölçüde kucaklanabilir. Karayalçın'lar da, Eruğrul Günay'lar da, Yaşar Nuri'ler de, Mümtaz Soysal'lar da kucaklanabilir. Hatta seçim ittifakı olarak Perinçek'le de, Ufuk Uras'la da birleşme mümkün olabilir. Varsın parti içi muhalefet olsun, çekişme olsun. Bunlar göğüslenebilir ve demokratik tavırlarla şiddeti düşük tutulabilir. Ama Deniz Baykal gibi bir liderle bunun gerçekleşmesi mümkün değildir. "Küçük olsun benim olsun" mantığı *Ecevit'leri de, Baykal'ı da parti içi demokrasiden uzaklaştırmış ve böylece *meydan Akp'ye bırakılmıştır.
Genç Parti ile dahi birleşme sinyali verebilen CHP, asıl sol kadroları dışlamaktadır.

Ertuğrul Günay, bu aşamada hatalıdır. Bağımsız koymuş olsa kaybedebilirdi. Çünkü seçmende bağımsız adaya oy kullanma bilinci yeterince gelişmiş değildir. Bu Güneydoğu'da mümkün olabilir. Bölgede tulum çıkaran bir parti, barajı aşmak için oylarını bağımsızlara kanalize edebilir. Ama bunu Ordu'da, Samsun'da sağlamak zordur. Parti desteği olmadan başarı şansı düşüktür.

Ertuğrul Günay'ın bu ulusal birlik atmosferinde Akp'ye pek fazla oy çekeceğini tahmin etmiyorum. Yaşar Okuyan gibi bir eski Ülkücü ve muhafazakar insan bile CHP'yi destekleyeceğini açıkladıktan sonra seçmen, Ertuğrul günay fanatikleri hariç Akp'ye oy vermez. Sarsılan sadece Ertuğrul Günay sevgisi ve güvenidir. Günay bunun hesabını yapmıştır ve seçimden sonra bunu telafi edecektir.
Keşke hiç gerek olmasaydı... Ya da bu ortamda Günay hiç ortaya çıkmasaydı...

[dilaver]

Kapitalist sistemde iki parti vardır. Emek cephesi partileri ve sermaye cephesi partileri. Oynanan komediye demokrasi ismini verirsek işin içinden çıkmamız mümkün olamaz. O zaman Ertugrul Günaya izahat bulamayız. Ama sermaye partilerini bir tarafa topladıgımız zaman beyefendinin bunların içerisinde herhangi birinden tercih yapabilmesini daha kolay idrak edebiliriz.

* * CHP devleti kuran partidir. Tüm devletler sınıf egemenligi üzerine kurulur ve hakim olan sınıfın örgütüdür. Bu anlamda CHP tarihinin hiç bir döneminde Emekten yana olmadı, her zaman sermayeden taraftı. Ecevit ile birlikte sermayenin reformist kesiminin sözcüsü oldu ama özde her zaman emege karşıydı.

* * *Barış operasyonları adı altında cezaevinde onlarca insanın katledilmesinin sorumlulugu bu yüzden Ecevit in vebalidir. CHP nin iktidar oldugu bir dönemde bu yüzden devlet kendi daglarını bombalamıştır. Diyanetin varlıgı bu yüzden hepsi için ortak paydadır. Sermaye gerektigi zaman bu reformcu partiyi bir can simidi olarak ileriye sürer. Bizim solcularımız da koşa koşa sermayenin bu koltuk degneginin peşine takılmayı marifet bilirler.

* * * Bugün milletvekili olamnın asgari maliyeti 150.000 YTL, ortalama maliyeti 250,000 YTL, genellikle harcanan 500,000 YTL dir. Bu bir sermaye hareketidir. Çıkar amaçlı bir yatırımdır. Milletvekillerinin tamamına yakını da, sermaye partilerinden olanlar, bunu bir sermaye yatırımı olarak görmektedirler ve haklı olarak daha sonraki beş sene içerisinde yatırdıkları paranın karşılıgını isteyeceklerdir.

* * * Dolayısıyla bilim açısından bunda şaşılacak bir şey yoktur. Önemli olan nasıl ve nereden bakmak gerektigini bilmektir.


* * * * saygılarımla

Arkadaslar, Kuran'da mucize arar gibi enflasyon hesaplarsaniz, %4 te cikar %6 da cikar. Kredi karti faizleri ne oranda dustu? Insani ihtiyaclar (egitim barinma) ne oranda iyilestirildi? Bunlarin cevabini verecek var mi?

Sevgili spartacus, su vatan icin, ulkem icin herseye raziyim anlayisi konusunda cok haklisin, vatan icin babama bile guvenmem, hesap sorarim, herseyi didiklerim, cok daha faydali olurdu. Derin devlet anlayisi bitirdi bizi.