Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Felsefe > Felsefi Tartışmalar

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #61  
Alt 25-07-2006, 09:56
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: cikan ses

Sen şu "elektrik sayesinde aydınlandık, asıl aydınlanma elektriktir" diyen çocuk değil misin ?

Dur sana bir koan vereyim. Düşünmediğini düşünürsen ne olur veya düşünmediğini düşünebilir misin ?

Hadi bunu çözde gel emi...
Alıntı ile Cevapla
  #62  
Alt 25-07-2006, 20:47
MADDECİ MADDECİ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 May 2006
Mesajlar: 94
Standart Re: cikan ses

düşünmediğini düşünebilir misin ? * *eeeeeeemmmmmmmm * Abi olmuyo ya * *zor is . olmaz
Alıntı ile Cevapla
  #63  
Alt 25-07-2006, 22:42
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: cikan ses

Yazacak çok şey varmış. sırayla gidelim,

Sevgili aldostu,
dostun defterinden silmediğin kişi değil, hakkında hiç defter tutmadığın kişidir.

Sayın mistik ruh,
Bana "mamuli" yerine "momoli" diye hitap etmişsin, aklınca bana hakaret mi ediyorsun? Zaten olayı kişiselleştirip şahsıma hakaret etmeye çalışman kendi seviyeni gösteriyor. O seviyeye inmeyeceğim.

Ayrıca Sanki Materyalizmin "etik" ve "ahlaki sistem"i var ya, Materyalizm sanki "ahlak yoksunu" değil.

Demiştin, sana materyalizmin faziletlerinden bahsettim... cevap verememişsin.

Cevap vermek yerine "Yazdıklarından bilgisiz ve tartışmaya değmez bir insan olduğu sonucunu çıkarıyorum momoli" diye kişisel saldırıya geçmişsin. "Momoli" demişsin yine. Düşüncelerime cevap veremediğin için diyorsun bunu. Seviyeni belirtmek için işaret koyuyorsun aslında. Şıkıştın, benim alanıma girme diyorsun bana.

Ben bu yazıları senin için değil bu sitey okuyan arkadaşlar için yazıyorum.

Senin seviyene inip birşeyler yazmam gerekirse ilk yazacağım şey "Sayın Mistik ruh, momoli değil mamuli" olacaktır. Senin seviyen bu noktada


Hangi Zen'ci "çocukları çöpe atmak iyidir" diyor? Hangi Zen'ci "kötülük yapmak iyidir" diyor? "iyi kötü" kavramları ile kastedilenin bu mu olduğunu sanıyorsun? *Hangi Zen'ci kötülük yapmış? Materyalizmin komünizme ve onun zaman zaman kanlı ideolojisine hizmet ettiğini Harun Yahya kadar düşük kaynaklardan bile görebilirsin! Zen hangi ideolojiyle özdeşleşmiş acaba? Tam tersi Zen'cilerin *ahlak seviyesine(ki sen bunun da ne olduğunu bilmiyorsundur) canlılara ve onların yaşamına gösterdiği saygıya, erdemine ne senin materyalizmin ulaşabilir ne de sen..."Zen has no ethics" kavramı ne ifade ediyor daha ondan haberin yok dogmatik materyalist..

Sayın Mistik Ruh,
Kişisel saldırılarına cevap vermeden şu yazdıklarını ele almaya çalışayım -ele alınacak birşey bulabilirsem tabi-

Hangi Zen'ci "çocukları çöpe atmak iyidir" diyor? Hangi Zen'ci "kötülük yapmak iyidir" diyor? "iyi kötü" kavramları ile kastedilenin bu mu olduğunu sanıyorsun? *Hangi Zen'ci kötülük yapmış?

Şuça engel olmamak, şuça ortak olmaktır.

Tam tersi Zen'cilerin *ahlak seviyesine(ki sen bunun da ne olduğunu bilmiyorsundur) canlılara ve onların yaşamına gösterdiği saygıya, erdemine ne senin materyalizmin ulaşabilir ne de sen..."Zen has no ethics" kavramı ne ifade ediyor daha ondan haberin yok dogmatik materyalist..

Burada sadece sallamışsın. Materyalizmin erdemlerinin bir kısmını yukarıda açıkladım. Tek bir kelime söyleyemedin. Hiç bir felsefe, insanı materyalizm kadar gerçeğe yaklaştıramaz onun kadar özgür kılamaz.

Hızını alamayıp bir de bana "dogmatik materyalist" demişsin. Sayın mistik ruh, seviyenize inip cevap vermiyorum. Seviyenizde, mutlu ve mesut kalınız. Yüce ruhunuz size daha üst seviyeleri ihsan eylesin

Sevgili Sodomo,
bakıyorum etrafa kaon dağıtmaya devam ediyorsun... Kolay gelsin...

Sevgili Sodomo,
Bana en son yazdığın yazının özünde "emperyalizmin düşünce tarzını evrenselleştirmeye çalışıyorsun"

Yazındaki en çarpıcı satırlardan bir kaçı

Ve ben sana bir şey daha söyleyeyim mamuli bugün dünya da "emperyalist" olmayan veya yeri geldiğinde emperyalist olmayacak bir devlet de yoktur.
İstersen Afrikanın o fakir ülkelerini bir bak..Kaç Afrika ülkesi o aç ve fakir hallerine bakmadan birbiriyle savaştı ve milyonlarca insan öldü bu savaşlarda. İç savaşlar da cabası..


Sodomo, sana daha önce örneğini vermiştim. Küba'da sağlık araştırmaları, tıp ileri olduğu halde, ürettiği ilaçları ihraç ederek milyarlarca dolar kazanabileceği halde, Afrika ülkelerine bu ilaçları çok cüzi fiyatlarla satıp -belki de bedavaya veriyordur- onlara destek oluyor.

Onca yazıyı boşuna yazdın... Bak tek bir örnekle

Ve ben sana bir şey daha söyleyeyim mamuli bugün dünya da "emperyalist" olmayan veya yeri geldiğinde emperyalist olmayacak bir devlet de yoktur.

sözlerin yerle bir oldu.

Sevgili Sodomo, dünyaya önyargılı bakmadığın sürece daha fazla şey göreceğinden eminim...

"Zavallılık" meselesine gelince...Bu sadece senin kem gözün, kem bakışındır ve alınmadım

ben kimseye kem gözle bakmadım. Ama gördüklerim beni üzdü.
Alınmadım diyorsun.

Bende keşke alınsaydı diyorum.

"Yanılıyorsun mamuli, benim fikrim, irfanım, vicdanım hür"

diyebilseydi diyorum!

Sevgili Kage,
yazdıklarının çoğuna ve özellikle de buda ile yorumlarına kesinlikle katılıyorum.

Sağlıcakla kalın...
Alıntı ile Cevapla
  #64  
Alt 26-07-2006, 03:10
MADDECİ MADDECİ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 May 2006
Mesajlar: 94
Standart Re: cikan ses

arkadaslar ne oluyor yapmayin boyle. ne kimse kimseye darilsin ne de konu ucsun yapmayin deymez herkes kendi inanciyla kalacak sonunda sadece far bir biri ne darilmislar olacak bakin ne kadar bos bir sey :cry:
Alıntı ile Cevapla
  #65  
Alt 26-07-2006, 03:46
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: cikan ses

kage";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
yahu kardeşim "ses çıkar mı?"diyorsun .en sonu ses çıkar diyip sonra ses dalgalarının beyin tarafından sese çevrildiği yanıltmacılığınında ısrarla aynı inadında devam ederek arkanada felsefenin çok yeni bir yüzü!! olan zencileride alarak emin bir şekilde son durumu merakla bekliyorsun. yani beyin ses dalgalarını sese çevirmemiş olsaydı ses olmayacaktı dimi!ne güzel.tabi birde derin açıklama var "ses dalgaları sessizdir".sen niçin anlamak istemiyorsun."sessiz" ne demek?varmı, elle tutulur ,gözlem ve deney araçları ile saptanmış bir özelliği var mı?ve bildik başlangıç senaryosuna getirirsiniz insanları.istersinizki herkes ordan başlasın anlamaya ve çokta yeniymiş gibi takdim ededurursunuz.
Yüksek frekanslı sesler kesiksiz gibi gelse de, gerçek anlamda ses olması için öyle değildirler. Her ses, ses/sessizlik karşıtlığıdır, ama değişim hızı yüksek olduğunda kulak bunu kaydetmez. Bu yalnızca, diyelim ki bir org'un duyulabilecek en düşük notalarında ortaya çıkar. Aydınlık da salt aydınlık değildir, ama aydınlık/karanlık karşıtlığıdır.

Işık, dalgaların yukarı/aşağı hareketleriyle ritmik olarak yayılır. Bazı koşullarda ışık titreşimlerinin hızı, hareket halindeki diğer nesnelerle eşzamanlı kılınabilirler; öyle ki, nesneler hareketsizmiş gibi görünürler. Bu nedenledir ki, bıçkıhanelerde ark lambaları kullanılmaz, çünkü ışığı öyle bir ritimde dışarı verirler ki, kolaylıkla daire testerenin hızıyla eşzamanlılaşır ve böylece testerenin dişleri kullanan kişi hareketsizmiş gibi görünebilir.

Işık, dalgaların yukarı/aşağı hareketleriyle ritmik olarak yayılır. Bazı koşullarda ışık titreşimlerinin hızı, hareket halindeki diğer nesnelerle eşzamanlı kılınabilirler; öyle ki, nesneler hareketsizmiş gibi görünürler. Bu nedenledir ki, bıçkıhanelerde ark lambaları kullanılmaz, çünkü ışığı öyle bir ritimde dışarı verirler ki, kolaylıkla daire testerenin hızıyla eşzamanlılaşır ve böylece testerenin dişleri kullanan kişi hareketsizmiş gibi görünebilir.


Gözler ve kulaklar titreşimlerin hem inişine, hem de çıkışına karşılık verip kaydederler, ancak zihnimiz, yani bilinçli yönelimimiz yalnızca çıkışları fark eder. Karanlık, sessiz, ya da ‘etkin olmayan’ aralıklar önemsenmez. Bilincin aralıkları önemsemediği, ama onlar olmadan da hiç bir enerji akımını fark edemeyeceği, hemen hemen evrensel bir ilkedir. Varolduğuna inandığımız her şey, her zaman etkin/etkin olmayan karşıtlığında var olur. Etkin ve etkin olmayan aralıklar tek başlarına var olamazlar.

İnsanların çoğu, müzik dinlerken tek tek, ya da akor denilen kümeler halinde, sadece arka arkaya gelen tonları duyduklarını sanır. Eğer bu doğru olsaydı, bu insanlar, çok ender rastlanan ton-sağırların duyduğu gibi, ne müzik, ne melodi ama sadece ve sadece ardarda gelen gürültüler duyarlardı. Farkına varmasanız da, bu belirli aralıklar, sessizlik dönemleri değil ama gam üzerindeki noktalar arasındaki değişik uzunlukta ‘eşikler’ de olsa, melodiyi duymak, tonlar arasındaki aralıkları duymaktır. Olaylar arasındaki zaman-boşlukları, ya da nesneler arasındaki mesafe-boşluklarından ayrı olarak bu aralıklar, ya da eşikler duymayla ilgili boşluklardır.

Ancak bilinçli yönelimin genel alışkanlığı, değişik biçimlerde, aralıkları yok saymaktır. Örneğin, bir çok insan, havayla dolmamış olsa, boşluğu sadece bir ‘hiç’ olarak düşünür. Bu yüzdendir ki sanatçılar, ya da mimarlar boşluğun özelliklerinden ve tiplerinden, astronomlar ve fizikçiler kıvrılmış, genişleyen, sonlu boşluktan veya boşluğun yıldızlar ya da ışık üzerindeki etkilerinden konuşunca böyle insanlar şaşırıp kalırlar. Bu aralıkları yok sayma alışkanlığımızdan dolayı sesin, ses/sessizlik titreşimi olduğu gibi, bütün evrenin (yani var oluşun) bir madde/boşluk titreşimi olduğunu göremeyiz. Katı madde ve boşluk, iç kısımlarla dış kısımların birbirinden ayrılmazlığı gibi, bir arada var olur. Boşluk, cisimler arasındaki ilişkidir ve onsuz ne enerji ve ne de hareket olabilir.
Alıntı ile Cevapla
  #66  
Alt 27-07-2006, 02:35
MADDECİ MADDECİ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 May 2006
Mesajlar: 94
Standart Re: cikan ses

ses dalgalarini gor mek icin bir yontem *




http://images.google.co.uk/imgres?im...l%3Den%26lr%3D

ama ingilizce.
Alıntı ile Cevapla
  #67  
Alt 27-07-2006, 02:42
MADDECİ MADDECİ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 May 2006
Mesajlar: 94
Standart Re: cikan ses

bu resimdeki mum sizin kulak zariniz la ayni islemi yapiyor icine ses almiyor *





http://www.handsonmuseum.org/soundwaves.gif
Alıntı ile Cevapla
  #68  
Alt 27-07-2006, 15:38
kage - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
kage kage isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 28 May 2006
Mesajlar: 91
Standart Re: cikan ses

sevgili sodomo,erken devirlerin ilk diyalektikçilerinin görüşlerini söylüyorsunuz.yani ses, onlara vede size göre karşıtı olan sessizlik olmasa ortaya çıkmaz demeye getirdiniz.yine soracağım "sessizlik" ne demek ?aynı şekilde boşluk olmasa madde olmaz diyorsunuz.ve diğerleri aydınlık karanlık,sıcak soğuk vs. yıllarca karşıtlık gibi sunulan bu kavramların çoğu "biçimsel karşıtlık" özelliği taşır ve erken devirlerdede günümüzdede insanın ilk algısının yaptığı tanımlardır ve deneme yanılmayla, oto şartlanmayla bir özellik bir diğerine göre,etkisine göre karşıtlık,göreli olarak anlamlandırılmıştır.aydınlık ve karanlık ışığın özel halleridir.sıcak ve soğuk ısının ,uzun ve kısa boyutun,sert ve yumuşak maddenin fiziksel durmudur.keza diğerleri de böyledir.zaten yıllarca insanların tüm aktiviteleri ile karşıtlık gibi sunulan bu "biçimsel karşıtlıklar" (erken devirde elde edilen bu ilk tanımlarla doğada mutlak karşıtlıklar olmasa olaylarda olamaz düşüncesinin etkisiylede)yerini karşıtlığın özü olabilecek negatif kavramların üzerine yığılmıştır.öyleki artık sizinde dediğiniz gibi sesin karşıtı sesszlik olmalı ve ses titreşimleri ancak böyle ortaya çıkabilir,boşluk olmasa madde ortaya çıkmaz vd . diğer yeni karşıtlık halleri.ısının karşıtı nedir?buna cevap ısının yokluğu,ışığın karşıtı nedir? buna cevap ışığın yokluğu,sesin karşıtı sessizlik ,maddenin karşıtı bu anlayışa göre ve diğer tüm karşıtlıkların total karşıtlığı "boşluk"olmalı deyip işin içinden ve tüm karşıtlıklardan kurtulunup izah edilmiş olunur.yanliış anlaşılmasın ben,mutlaka karşıtlıklar yoktur demiyorum.en azından ilk algılarımı anlamak için bu biçimsel karşıtlıkları mecburen kabulleniyorum.soğuk olan suyun çeşitli ısı araçları ve basınç faktörleriyle sıcak hale buradan buhar haline buradan tekrar soğuk su haline dönüştürülebiliniyorsa bu süreçte "soğuk" ve "sıcak" ısının biçimsel karşıtlık özelliği değilmidir.?ısı hareketinin sıcak ve soğuk olarak göründüğü,algılandığı bir biçimsel durum değil midir?. bu arada suyun biçimi değiştimi ?evet değişiyor ve değişti.burda dikkati çeken en önemli konu şudur.bizzat suyun fiziksel,kimyasal hareketinin olabilirliği,olması ve olduğu, olabileceği durumlar ısıyı ortaya çıkarmıştır.keza "ısı" burada kayıp olarak ortaya çıkar.yoksa ısı mutlak olarak var diye düşünürsek işte bunun karşıtı ne olabilir? diye düşünüldüğünde başlangıçtaki ilk algılarımızın kurgusal benzetmeleriyle yapılan ilk diyalektikçilerin ve günümüzde bu yolun sürdürücüleri olan zen ve diğer aynı görüşlerin çizgisine düşeriz.işte teori düzeyinde karşıtlığın biçimsel özelliklerini yüceltmemeli ,gerçekten karşıtlık oluşturan kavramları ortaya çıkarmak ve bunun üzerindende tüm işimiz karşıtlıkları saptamak olmamalı devamla ilk algılarımızla biçimlenmiş bilincimizi modern bilimin saptadığı kavramlarla mutlaka geliştirmeden asla erken dönemlerin ilk çağ diyalektik ve materyalistlerini aşamayacağımızı ve bildik "açmaz" tekerlemelerin içinde kalmaktan kurtulamayacağımızı düşünüyorum.düşünmemeyi düşünebilmenin düşüncesi de bir düşünce değil mi?öyleyse bunu sormakta bir düşünce olmazmı?bu durumda "kurgusal (spekülatif) düşünce" ortaya çıkmak zorunda olmazmı?bir kez bu süreç "kurgusal düşünce "süreci ortaya çıktığında bilimsel uğraşlar içinde olamayan ,olmayan milyonlar , bu kurgusal düşüncenin elemanlarını nasıl kavrayacak.?"açmaz" larlamı?kutsal kitaplarlamı?sutralarlamı?biraz bilimle haşır neşir olanların "kanıt" diye sunduğu yazılarlamı?isanın,musanın,muhammedin,budanın,taon un vd. sözleriylemi?dahada ilerisi kurgusal düşüncede ardarda yer alan olayların -çünkü bu kadar ardışık yanyana olayları kurgulana biliniyorsa bu kurguyu en iyi kimler yapıyorsa onlarda bunu allaha havale etmişse-tasarı yapan bir gücün söylene gelen sözlerinemi?evet elektriğin keşfi milyarlarca insanı aydınlatmıştır.bu basitçe bir aydınlatma değildir.gerçektir.deney ve gözlem araçları ile sayısız kez kanıtlanmıştır.insanların maddi yaşam koşularını iyileştirmenin gerçek makinesidir.sayısız hurafeleri,sayısız korku edebiyatının elemanlarını vd., insanların günlük yaşamlarından ve bilinçlerinden söküp atmıştır.bunların etkisinin biliçlerdeki yerine boş yer ve zaman oluşturmuştur.sevgili maddeci ses ile ilgili verdiğin linke teşekkürler,ingilizcem yetersiz ancak anladığım kadarıyla sesi görmekle ile ilgili .tükçeleştirilse iyi olur.bu arda emperyalizm konusunda gerçi konunu dışında dursada tarafsızlığını,uzlaştırmacılığını kınıyorum ve sevgili sodomonun bu konuda ölçüsüzce ve fütursuzca görüşlerini eleştirmek isterdim.fakat yeri olmadığını düşünüyorum.emperyalist politikaları ve yaptıklarını düşünüyorum öyleyse düşünmeyebilirimde dimi zenciler?ayrıca erken devirlerin klasik belden aşağı "ahlak" yasalarının yanında mateyalist "ahlak" lafı bile olmaz çünkü ilk algıda bu eski galenekler hemen insanın bilincindedir ve öne çıkar.materyalist ahlak ahlak bile olamaz bunların yanında.
Alıntı ile Cevapla
  #69  
Alt 27-07-2006, 21:05
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: cikan ses

Bak kage, *bu böyle olmaz yazık değil mi gözlerimize eğer böyle yazmaya devam edersen sana cevap vermeyeceğim kusura bakma.
Daha önce Volki'ye söylediklerimi sana da söyleyeyim :

1) Paragraf kullanmalısın (nerede kullandığın önemli değil ama yazını paragraflara bölmelisin ki yazı nefes alsın)

2) Noktalama işaretlerinden sonra boşluk bırakmalısın yazıyı boğmamak ve okuyana eziyet etmemek için, mesela şöyle olursa olmaz :

Fakat yaşının üzerinde bir tavır sergiliyor,olgun bir insan görüntüsü veriyordu. (görüldüğü gibi yanlış çünkü virgülden sonra boşluk bırakmamış)
Fakat yaşının üzerinde bir tavır sergiliyor, olgun bir insan görüntüsü veriyordu. (doğru)

3) Noktadan ve soru işaretinden sonraki kelimenin baş harfi büyük olur (ama yazım hızını kesmemen için bunu normal karşılayabilirim)

4) Mümkünse vurgu artırmak istediğin kelimeleri veya cümleleri koyulaştırarak yazarsan okuyan için bir rahatlık olur..

Şimdi hergün yüzlerce yazı okumak zorunda kalıyoruz ve bir yerden sonra böyle yazılar adeta eziyete giriyor. Anlayacağını umarım...
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 16:40 .