Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 18-11-2007, 12:02
ossanica ossanica isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Nov 2007
Mesajlar: 19
Standart Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

ÜSTÜN ZEKA, BİLGE UYGARLIĞI

''pes''
''Pesss'' Bu kelime Bir yok oluş ifadesidir... bu bir vazgeçiştir...
Bu bir yenilmişlik bu bir çıkmazın ifadesidir....

Peki bumuyuz biz.. Gencecik beyinlerimize güvenen fakat bir şeyler üretmeyen...
Bu mudur bizim insanlığımız ?...

''pes''' en kolay kaçıştır...

Artık günümüzde tüm ideolojilerin dinlerin siyasetin politikanın ''pesssssss'' dediğini telafuz ediyoruz da
üretim yapamıyoruz. Bu mudur bizim kapasitemiz... Bu kadarmı beyinlerimiz....

''İNSAN ZEKASI'' gödükleri, duydukları, yaşadıkları, öğrendikleri, sevgileri, aşkları ile gelişmezmi...
Bunu ''BÜTÜN İNSANLIK BİLİYOR'' da neden ''İNSAN ZEKASINI KÖRELTİYORUZ''...
Neden yeni yetişen beyinleri de köreltiyoruz...

Bilim adamlarımız ''İNSAN ZEKASI %7 çalışıyor'' diyorlar...
''NEDEN %100 ÇALIŞMASIN ZEKAMIZ''

Size söyleyeyim...
Hepimiz ''çocuk''tuk okullarda eğitim gördük...... adına eğitim demişiz...
Hepimiz bir şeyler uğruna adamışız kendimizi.... ..adına ''ideal'' demişiz...
hepimiz koşturmuşuz hepimiz tırnaklamışız hepimiz kovalamışız bişeyleri... adına''yaşam mücadelesi'' demişiz...


Hiç birimiz bu hayatımızdan yaşantımızdan memnun olmamışız...
Kendi hayatımızdan memnun olsak bile diğer insanların hayatı bizi memnun etmemiş... Yine memnun olamamışız...

Evet neden beyinlerimizi %100 çalıştırmıyoruz...

Neden dört duvar arasında sıkıştırılmış laf kalabalığının adına ''EĞİTİM'' diyoruz...

Tabi ya ''suyun kaldırma kuvveti, yer çekimi, dünyamızın uydusu, dünyamızın yuvarlak olduğu, fizik, kimya, matematik
Din, Bilim, Herşey Bu dört duvar arasında keşfedildi''
'Siz böyle olduğunu mu sanıyorsunuz' demezlermi bütün bu keşifler ve ''insanlık uygarlığı'' için çalışmış
bilim ve din adamlarımızın sızlayan kemikleri...

Hepsi Bu Dünyanın İçinde Ve Doğayla Başbaşa Görerek yorumlayarak birebir geliştirmişlerdir hem bilimi hem İnsanlığı...

İNSAN ZEKASI AŞKLARI İLE GELİŞİR...
Aşk= farklılığı hissetmek + şüphe duymak + merak etmek + sevmek + Onu çok istemek + onun üstünde uzman olmak = yaşamanın anlamı...

Çocuk dünyaya geldiğinde ilk önce annesinin farklılığını hisseder...
farklılığını hissedince şüphe duyar...
Daha çok merak eder...
Bu merak artık onu Sevmeye götürür...
ve içinde hiç şüpheye yer bırakmek istemez, onun için artık onu çok istemeye başlar...
ve annesi konusunda uzman olur... annesi onun kulu kölesi olur...

Tüm aşklar böyledir...
o halde Bu çocuk annesini artık bitirip, içinde onu bilince çıkarıp başka aşklar kovalama zamanı değilmidir...

Başka aşkları dört duvar arasında nasıl bulacak... 6-7 yaşlarındayken kapatıyoruz onları...
Bi de adına ''eğitim'' diyoruz... Köreltiğimizi görmüyoruz... Beyinlerimize örmüşüz bu duvarları...
Bu dört duvar arasına sıkışan yavrularımızın tek bulabildiği aşk ''Cinsellik'' olmuyormu...

Kimisi bunu da elde ediyor uzmanlaşıyor..
Kimisi o kadar bastırılmış ki bir türlü çözemiyor sonrada ona''SAPIK'' diyoruz..
Ellerimizle duvarlarımızla hasta ettiğimiz bu çocukları sonra yine dört duvar arasına kapatıp onun yok oluşunu izliyoruz...
''...tühh be size...'' demezlermi İNSANLIK UYGARLIĞI adına yaşamış nice güzel insanların öğretileri...
Okullarda önlerine rakamlar koyuyoruz... ''not'' diyoruz adına ''diploma'' diyoruz...
Çocukları buna aşık etmek için onları kırıyor onları hiç sayıp zorla ödevler verip ''rakamlara'' aşık ediyoruz...
Bu rakamlara aşık olanlar daha çok ''rakam'' ister hale geliyor... onun adına ise ''BAŞARI'' diyoruz...
tühh be... demezlermi ?
Çocuklarımızı ''SERMAYE'' denen illete aşık ediyoruz... sonrada ''İNSANLIK'' nereye gidiyor diyoruz...
Teknoloji içinde kendi kendimizi boğup, Çocuklarımızın da Boğulmasını istiyoruz...
...Tühhh be...
KAÇ BİN YIL GEÇTİ BİZ HALA PİŞMANLIK DUYMUYORUZ....

Hiç bir şey için ''pesss'' demeye gerek yok...

Çocuklarımızdan başlayalım... Onlar henüz üç-dört yaşındayken bütün doğayı,bilimi, hayvanları, yani keşfedilmiş
İnsanlık tarihinin en ücra köşesinden tutunda en büyük köşesine kadar gösterelim...
Herşeyin farkında olmasını sağlayalım... Bakalım ''İNSAN BEYNİ NASIL GELİŞİYOR'' görelim...

%100 Çalışan beyinlere ihtiyacımız var... ÜSTÜN ZEKA ya ihtiyacımız var...
Bakın ''PES ETMEK ÜZEREYİZ'' bize bir umut gerek... beyinlerimiz yetmiyor KABULLENMEK GEREK''

Vaay benim Asya İle Avrupayı birbirine bağlayan yerlerim...
Zamanında çook tanıklık ettiniz ''UYGARLIK'' devrimlerine...

Mezapotamya Uygarlığı, Yunan Uygarlığı, Roma Uygarlığı hepiniz bu topraklardan geçtiniz...
Hepinizin izleri var Çanakkale'mde Gelibolu'mda İzmirimde İSTANBULUMDA...

Bir yanım ANADOLU bir yanım Avrupa...
UYGARLIK ARTIK silah değil...
UYGARLIK DEVRİMİ KAN DÖKÜLEREK OLMAZ....
UYGARLIK DEVRİMİ BEYİNLERİMİZDE BAŞLAR...
Gittiği yere KAN değil UYGARLIK GÖTÜRÜR, Kardeşlik, abilik götürür... annelik babalık götürür...
Tek Yıkıcılığı ise Beyinlerdeki duvarlardır...
BİLGE İNSAN OLMAK İÇİN ... BİLGE ÇOCUK olmak gerek...

Bu bir Mum ışığı değildir.. bu bir ''TAM AYDINLANMADIR''
BU bir İdeoloji değildir... Bu Bir ''BEYİNDEKİ DUVARLARI YIKMAK'' tır.
Bu Bir İYİ - KÖTÜ meselesi Değildir. İNSANLIK meselesidir.
Bu bir ''PESSS'' ediş Değildir. DİRİLİŞİDİR ''UYGAR BİLGE İNSAN''ın
BU bir ''Yok oluş korkusu'' değildir. ''UYANIŞ HEYECANI''dır
.................................................. .............
.................................................. .............


İnsanlığın kutsallığına, Tanrının İnsana şah damarından daha yakın olduğuna inanmış, Bilime her zaman daha yeni keşiflere inanmış, İyiliğe kardeşliğe inanmış,
İnsanlık Hizmeti Adına hayatlarından bile vazgeçmiş, Kurtuluş savaşları düzenlemiş,
Barışa - özgürlüğe inanmış ve susamış Arkadaşlarım

Bu gidişe ''devam''mı yoksa ''dur'' mu diyeceğiz...
Nasıl ''dur'' diyeceğiz....
Nasıl bu duvarlarımızı yıkacağız ki güneşimizi daha aydınlık görelim...
.................................................. ......................
Ey güneş!. ne mutlu sana beni ve dünyamı aydınlatıyorsun. Bir gün Ben de Seni Aydınlatacağım...
.................................................. .............................................
Biz Çocuklarımızı Aydınlatalım, Onlarda bizi aydınlatacaklardır....
.................................................. .............................................
Ey Yıldızlar ışığınızla sizi görüyorum... Bana evrenimin ne kadar olduğunu gösteriyorsunuz... keşfetmemi sağlıyorsunuz...
.................................................. .............................................
Sadece göstermemiz yeterli... Keşfetmeyi onlara bırakalım....
Bildiğimiz Her Şeyi Bilsinler ki... bize bilmediğimiz bişeyler söylesinler........................


....buyrun benim önerim.......

....Bilge Çocuk derneği, Kurum, vakıf veya okul....
(Bu bir Tasarıdır. En doğru yöntem fikirlerin paylaşılmasıyla gelektir)


BİLGE ÇOCUK KURUMU

.
Kurumun Amacı: “Çocuk ve aile gelişimine katkıda bulunacak. Okul öncesi 4 ila 7 yaş arası Çocukların ‘’Çok Gezen Bilir’’ Felsefesi ile doğayı, çevreyi, tarihi gezdirerek, sevdirerek yaşam hakkında bilgi sahibi olmasını sağlamak, gelişen zekalarına, yeteneklerine aileleri ile birlikte ışık tutmak” amacında olup hizmet konuları aşağıda gösterilmiştir.
1) Çocuklarımızın ‘’Doğa sevgisini’’ geliştirmek. Aileleri ile birlikte yasalara uygun olarak gerekli gördüğü hizmetleri ve sportif *faaliyetleri yapmak,
2) Çocuklarımızın ‘’Toplum Sevgisini’’ Geliştirmek. Aileleri ile birlikte kültürel ve toplumsal etkinliklerde *bulunmak.
3) Çocuklarımızın ‘’Sanat Sevgisini’’ Geliştirmek. Aileleri ile birlikte sanatsal etkinlikler düzenleyerek müzik, tiyatro, sinema, resim, fotoğraf gibi sanatsal alanlarda merak uyandırarak sanat sevgisini oluşturmak ve geliştirmek için yasalara uygun olarak gerekli gördüğü sanatsal hizmetleri ve faaliyetleri yapmak,
4) Çocuklarımızın ‘’Bilim, keşif ve Üretim sevgisini’’ Geliştirmek. Çeşitli uluslar arası ve yurt içi düzenlenen fuarları takip etmek, *Teknoloji Dünyasını gezdirerek, araştırarak tanıtmak ve sevdirmek, *yasalara uygun olarak gerekli gördüğü hizmetleri ve faaliyetleri yapmak.
5) Çocuklarımızın ‘’Tarih ve İnsanlık Sevgisini’’ Geliştirmek. Ülkemizin ve Dünyamızın Çeşitli tarihi yerlerini gezdirmek, tanıtmak ve sevdirmek için çeşitli faaliyetler, turlar düzenlemek.
6) Çocuklarımızın ‘’Kültür Sevgisini’’ Geliştirmek. Çeşitli Irklardan, kültürlerden ve uluslardan çocukları, organizasyon ve faaliyetlerle bir araya getirmek. Dil, Din, Irk, Kültür ve Ulus ayrımı gözetmeksizin İnsan ve Kültür farklılıklarını Yabancı Dil Öğretmenleri ve Rehberler yardımıyla tanıtmak, sevdirmek ve yabancı dil öğrenimi için ‘’okul hazırlık’’ *bilinciyle çocuklarımızın bilinçlenmesini *sağlamak.
7) Çocuklarımızın ‘’Bilinçlendirme Projesi’’ ile ‘Bilgi Sevgisini’ geliştirmek. Günden güne daha bilge çocuklar yetiştirmek; İnsanlık, Türkiye ve Dünya gelişimine faydalı birer bilim adamı, tarihçi, fizikçi ve araştımacı *olabilmesi için ön ayak olabilecek tüm faaliyet alanlarını, araştırmak, projelendirmek ve çocuklarımıza sunmak.



.........................

her gün bu çocukları gezdirelim...
hergün yeni şeylere meraklandıralım...
her gün beyinlerine yeni tohumlar serpelim...
her gün başka başka aşklarla tanıştıralım...
her gün düzenli olarak onlara keşfedilmiş şeyleri gösterelim...
keşfedilmemişleri keşfetmesini sağlayalım...

15- 20 yaşlarına geldiğinde onları aşklarında yalnız bırakmayalım...
Onların aşklarına destek olalım....
DEVLETÇE BUNU İSTEYELİM... DÜNYACA BUNU İSTEYELİM...
Farklı farklı ırkların insanlarıyız... aslında kardeş toplumların akrabalarıyız...

Kardeşi Kardeşle barıştıralım, anneyi babayla barıştıralım, Çocuklarımızı insanlıkla barıştıralım...

Hedefimiz %100 İNSANLIK - UYGARLIK olsun
Yeni Dünyalar Yeni yıldızlar Keşfetmek için
UYGARLIĞIMIZI YILDIZLARA TAŞIMAK İÇİN....
Tarihimizden feyiz alalım...
Tüm İnsanlığı Yaptığımız Hatalardan dolayı cezalandırmayalım... Suç o zaman ortaya çıkar ve suçlu biz oluruz...
Şimdikiler Suç mu? Suç Nedir...
Hepsi birer yarım kalmış aşkların çıldırışları... bunu görmek çok zor değil...

Bizler ''SUÇ'' nedir bilmemeliyiz görmemeliyiz...
Evet zaten bilmiyoruz. Aslında hastalığına çare bulamadığımız için onu kovmak, def etmek, kapatmak, öldürmek, yok etmek, istiyoruz...
Aslında Yok Etmek İstediğimiz Kendi Çözümsüzlüğümüz değilmi...


Artık Bu Çözümsüzlüğe dur deme zamanı...
Artık Sıçrama zamanı...

Sadece Kardeş halkları, değil sadece suçları değil, Sadece İnsanları Değil,
Tüm Evreni Bilince çıkarma, onları varlıklarıyla sevme zamanı..............

Artık evrimleşme, gelişme zamanı, dini iyiliklere insani mutluluklara sarılma zamanı.

Artık Paraya pula değer biçip onun uğruna hiçleşmekten kurtulma zamanı...

Artık Gelecek Kuşakları, kendimizi, insanlığı affedip ona yönelme zamanı...

ÜSTÜN ZEKA UYGARLIĞINI BAŞLATMA ve TOHUMLARINI gözümüz gibi koruma zamanı...
.................................................. ..........................

Yukarıda verdiğim dernek modeli sanıyorum bu amaçlara ulaşabilecek tohumları serpecektir...
yeni fikirler yeni oluşumlar hep olacaktır... inanıyorum ki Hepsi Aynı Amacı Taşıyacaktır...

.................................................. ..........................
bir gün insanlığın doğru sevgiyi bulacağını biliyorum.......
bulamazsa kıyamet kötü olacak... belki de bir ateşle... atom bombasıyla gelecek....

...... ya da..... sevgiyle.... Kıyametimizi seveceğiz....
.................................................. ..............

EY TÜRKİYEM!.. HADİ UYGARLIĞA BÜYÜK BİR ADIM ATALIM...
TÜRKİYE UYGARLIĞI NASIL OLUR KENDİMİZE GÖSTERELİM...............
ÜSTÜN ZEKALI ÇOCUKLARIMIZ SEVGİMİZLE BÜYÜTELİM..................
%7 DEĞİL %100 ÇALIŞAN BEYİNLİ UYGARLIĞIMIZI İNŞAA EDELİM........

Ozan Serdar Obalı......


http://insanaski.tr.gg/
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 18-11-2007, 12:30
aydoe - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
aydoe aydoe isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Oct 2007
Mesajlar: 3.982
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

Çok güzel yazı ossanica sen uzaylımısın?Hangi gezegenden geldin
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 18-11-2007, 12:55
mep
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

Ehem!
*Ossanica'nın uzaylı olduğuna bahse girebilirim.
aynı gezegenden geldik biz dünya'ya.Gerçi o yolculuk esnasında
Biraz Meteor darbeleri yemedi değil ama olsun,sonuç itibarı ile
iyi bi abidir, idare edin!.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 18-11-2007, 12:57
ossanica ossanica isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Nov 2007
Mesajlar: 19
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

aydoe";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Çok güzel yazı ossanica sen uzaylımısın?Hangi gezegenden geldin
çok hoş teşekkür ederim.
fakat gerçekten bu beynimi teşekkür için veya alkış için çalıştırmak istemiyorum.
gerçekten artık ne denli çıkmazın içinde *olduğumuzu insanların görmesi ve çıkmazların içinden nasıl bir İNSAN istediğimizi ÖZLEDİĞİMİZİ fark ettirmek ve bir kıpırtı oluşturmak amacındayım...
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 18-11-2007, 13:23
mep
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

ossanica doğru diyo valla
özlemlerimiz hep İNSANdan yana ama yok..
yada yok denecek kadar az..
yada dişliler öğütmüş insani yönlerimizi.
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 18-11-2007, 13:36
ossanica ossanica isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Nov 2007
Mesajlar: 19
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

şimdi bi düşünün....

çocukları hergün yeni yeni birşeylerle tanıştırdık...
bir gür gün aldık uçurtma uçurduk
bir gün balıkçı teknesine balık yakalamasını gösterdik
bir gün gemide kaptanın yanında yolculuk yaptırdık
bir gün fırına götürdük fırıncı amcadan nasıl ekmek yapıldığını öğrendik
bir gün tekstil fabrikasında kumaş yapımını gördük
bir gün ayakkabı
bir gün aldık uçakta kaptanın yanında seyehat ettirdik kaptan amcaya sorular sorduk
bir gün doktor amcanın yanına gittik ve hatta küçük ameliyetları izledik
uzay araştırma merkezine, rasathaneye gittik
televizyonun nasıl çalıştığını gördük
..................
ve biz hergün ''günlük'' tuttuk ve fotoğraflar çekildik, kameraya aldık, günlük sayfalarına bu fotoğrafları yapıştırdık ve altına bu gün neler yaptığımızı neler öğrendiğimizi yazdık...
gün gün bunları yaptık
...............................
sonra da ilkokul 1. sınıftan başladık.....
..................
işte fark burada ortaya çıkacak......
.............................................
nerde diğer çocuklar nerde bizim çocuklar.....

Düşünmek zor değil... düşünün....
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 18-11-2007, 16:45
karsit karsit isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 10 Jul 2007
Mesajlar: 41
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

Merhaba,
Daha kaliteli bir toplum için tabiki dediğiniz gibi önce eğitimi düzeltmek gerek,
yalnız ben ufak bir düzeltme yapayım, beynimizin %7 sini kullandığımız tamamen bir hurafedir gerçek değildir. Herkez beyninin %100 ünü kullanır. Bunun çok basit bir açıklaması var aslında, eğer beynimizin %7 sini kullansaydık çok daha küçük bir beyin işimizi görürdü, evrimde o sebeple bukadar büyük bir beynin evrimleşmesine izim vermezdi. Yanılmıyorsam harcadığımız enerjinin %35 ini sadece beyin tüketiyor. Bu çok yüksek bir oran. Evrim enerji israfına izin vermezdi. Beynimizdeki her bir noron hucresinin ortalama 10000 bağlantısı olduğu söyleniyor. İnsan ilk 4 yaşında yanılmıyorsam hayatı boyunca oluşturacağı bu bağlantıların %80 inin oluşturuyor. Bu sebeple okul öncesi eğitim beynin gelişimi için çok önemli.
Bu verdiğim oranlar tam doğru olmayabilir ama hatırladığım kadarıyla aşağıyukarı böyle.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 18-11-2007, 17:12
ossanica ossanica isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Nov 2007
Mesajlar: 19
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

Sevgili karsit....

ilk önce ''DUYGU ve ZEKA'' ayırımını çok iyi yapmak gerekiyor...

İnsanların hepsinde ama hepsinde Tüm duygular vardır...

DOĞA DUYGUSU= *DOĞA SEVGİSİ+DOĞA KORKUSU
İNSAN SEVGİSİ= İNSAN SEVGİSİ+İNSAN KORKUSU
gibi bunları en küçük ve enbüyük duygulara binlere milyonlara bölebiliriz..

''ZEKA'' DUYGUNUN BİLİNCE ÇIKMASI durumudur
nasıl bilince çıkar ?
ilk önce bu duygunun farkına varılır. duygu o anda bilince (+1)x(-1) olarak bilince çıkar.. yani o duygu hem sevgisiyle hem de korkusuyla bilince ulaşır... şimdi bundan sonrası beynin işidir.
bu duygu korku(kompleks) olarak mı sevgi olarakmı kalacak. işte burada çocuk yaşlarda tanıştığımız duygulara beynimizin iki yonü hesaplar yapar bu iki yön korku ve sevgi dir.
sevgi olabilmesi ve bilinçte artık bunun bir kanun haline gelebilmesi için beynin her iki yönü birbiriyle çarpışır. ve sonuçta ya korku kazanır yada sevgi. korkunun kazanması bilinçsizlikten başka birşey değildir. sevginin kazanması ise onu sürekli tanımaya ve öğrenmeye götürür. ve o duygu artık kanunlaşır.

beynimizin %7 çalışması doğrudur. çünkü yaşam boyunca insanlar muhakkak bir duyguya takılıp kalıyorlar.
okul sıralarında farklı duyguları keşfedememiş çocuklar ya cinselliğe yada ''ben'' duygusunda takılıp kalıyor. her ikisinin birden olması da mümkün. fakat bu duyguları bilince çıkarabilmek için ya kendine seçtiği evlilik yolunu yada para kazanma yolunu seçiyor (çünkü başarı ''para kazanmak'' anlamına gelmiş bir toplumun ferdi. ben duygusunu para kazanmak sanan insanlar silsilesi içindeyiz. ve bununla beraber evlilik yani aslında cinsellik....
bu iki kavram insanın geri kalan duygularının felç olmasına yetiyor.
ve beyin %7 gibi bir rakamla bilinçlenmiş oluyor. tabi bu rakam sürekli değişir. ama asla zeka ölçümü değil duyguların bilince çıkması olayıdır.
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 18-11-2007, 17:48
karsit karsit isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 10 Jul 2007
Mesajlar: 41
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

sevgili ossanica
beynimizi duygu zeka gibi kesin kavramlara ayırınca mistik/ruhani bir hava katıldığını düşünüyorum.
duygu dediğimiz şey muhtemelen beynimizden salgılanan birkaç farklı hormondur. Yani bazılarımızın çok daha kolay mutlu olabiliyorken diğerlerinin daha depresif olması bu cezalandırma ödüllendirme oranlarının değişik olmasından kaynaklanıyor olmalı. Bunlarda çocuklukta yaşanan olaylarla ilgili, daha önce söylediğim gibi beynimizin gelişiminin büyük kısmı çok küçük yaşlarda oluyor.
Bir örnek, ön beyinimiz yargılamadan sorumlu, suçluluk duygusu, ileriyi tahmin etme gibi duygular burada oluşuyormuş. Seri katillerde sinirli insanlarda beynin bu bölgesi incelendiğinde pek aktif olmadığı anlaşılmış.
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 18-11-2007, 18:12
ossanica ossanica isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Nov 2007
Mesajlar: 19
Standart Re: Üstün zekâ ve Bilge Uygarlığı...

''Seri katillerde sinirli insanlarda beynin bu bölgesi incelendiğinde pek aktif olmadığı anlaşılmış.''

bunu anlamak için az önce verdiğim formulü incele..
bu şekilde olması çok normal...
toplum duygusu = toplum sevgisi + toplum korkusu hangisi gelişmiş hangisi gelişememiş..
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:57 .