Şimdi bir önceki mesajınız ile bir sonrakine bakıyorum ama tutarlılık kuramıyorum. Nedenleri çok uzun. Burada tartışılacak bir durum değil.
Bu forumlar işimi daha da zorlaştıracak. Yanıtlardan çok yeni kaoslar doğuruyor.
Mesela pirincin hayvana göre daha az acı çekiyor olması gerektiğini savunmak bana çok ama çok saçma geldi. Tamamen insan gözünden bir bakış. İnsan akıl süzgecinden bir örnek. Ama ben şunu diyorum basitçe: Acı nedir bir tarifi var mı?(İnsan dışı varlıklar için) Pirincin çektiği acıyı pirinç gibi hissetmeden nasıl anlarsınız ve bir koyunun çektiği acı ile kıyaslayabilirsiniz? Bunları bize söyleyen bir referans olmadan eldeki bulguların doğruluğundan nasıl emin olabilirsiniz. Ben islam gerçek mi sorusunun peşinde değil bilakis bir tanrı var mı sorusundayım. Zira bir tanrı varsa ve ben O'nu ararsam O beni bulur diye düşünüyorum. Mesele müslüman kalmak değil yanlış anlaşılmasın.
Bu konuyu biraz fantastik biçimde açayım isterim. Belki biraz bilim dışı gelebilir ama öyle olmadığı kanaatindeyim;
Yer çekimini yıllardır kütlelerin birbirleri üzerinde olan kütle çekim kuvveti olarak tanımladık. Yeni yeni bu kuvvetin evrende bildiğimiz en zayıf kuvvet olduğunu da öğrendik. Ama bir şey daha öngörüyoruz. Boyutlar arası çekim gücüne sahip olan tek kuvvet olduğunu. Yarın belki başka bir yönünü kavrayacağız. Pirinç ise henüz kavrayamadığımız bağlarla (gülmeyin yer çekimi bağını binlerce yıl sonra çözebildik) başka bir mekanda çok kuvvetli sinirsel ağlara bağlı ise ve gerçekten her ısırığımızda evrende müthiş bir acı meydana geliyorsa diye düşünelim.
Buradan iki durum ortaya çıkar. Bu bağları keşfedebiliriz ya da edemeyiz.
Keşfedemez isek belki sonsuza dek hayvanları koruma uğruna bitkiler alemini derin acılara sürükleye biliriz. Bu durumda bilimin verileri ışığında (ki bu ışık evrene oranla çok çok zayıf günümüzde) davransak da aslında yanlış yapmış oluruz.
Eğer keşfedebilirsek, sanırım bu ilk insandan sonra binlerce yıl sürer, o zaman bunun farkına varıncaya dek geçen zaman içinde yine yanlış davranmış oluruz. Yazık değil mi binlerce yıldır yetişen bitkilere
Kısacası pirinç ile koyuna haklarını vermek için hem pirinç hem de koyun gibi düşünebilen ve onlar gibi hisseden ve onların her halini bilen bir referans gerekmez mi sizce? Bu konuya sadece insan gözünden bakmak ve kendimizi bu konularda yeterli görmek insanlığın bencilliği olmaz mı?
Burada birkaç açıklama daha yapıyım ki en azından tahmin ettiğim şu iki soru gelmesin;
Öncelikle pirinç de evrimleşebilirdi. Doğal seleksiyon demeyelim. Bizler bitkileri ve hayvanları yiyebilecek şekilde evrimleştik ama onların var olması ile bu süreç işliyor. Bu altı çok boş bir dayanak olur ve sorumla ilgili olmaz.
Bir diğeri de "senin din dediğin 7. yy da gelmiş. Bundan öncekilerin canı veya hakkı yokmuydu" demeyin zira dediğim gibi ben islamiyet olarak bakmıyorum. Bir tanrı var mı acaba tarafındayım.
Sevgilerle.