percival´isimli üyeden Alıntı
Kısacası boşluktayım ve bilmeme rağmen kabullenemiyorum.Bu dünyaya ait olmadığımı hissediyorum.Ailem olmasa intihar ederdim diyorum.
|
Hoşgeldin.
Daha şu kısacık hayat algında, olanı yaşamayı başaramazken(intihar!), hayatın senin namına sonsuz olmasını istiyorsun...
Diğer sorun ise; diyorsun ki bunca bir dolu kötü insan var, onların öldükten sonra(??) cezasız kalacağını düşünmek beni kahrediyor, bu sebeple bir tanrıya inanmak istiyorsun! Oysa eğer tanrıya inanıyorsan, bunca kötülük orada, işte
tanrıya rağmen orada, öldükten sonra neyin daha farklı olacağını düşünüyorsun ki? İnsanların şu ya da bu çıkarları uğruna diğerlerine zarar vermesi-ki kötülük diye alıyorsun- öyle aman, aman, olağanüstü, illa bir tanrısallık zemini gerektiren bir durum, davranış değil ki.
Eğer bir ceza bekliyorsanız, siz hukuku hayatın dahilinde arayacaksınız, yani mümkün mertebe toplumların aydınlanması, hukukun gelişmesi, mümkün olduğunca suçlunun, hukukun, yargının önünden kaçamaması için çalışacaksınız, eğer gerçekten derdiniz, bu kişilerin ceza alması ise! Siz cezayı, eylemin, fiilin gerçekleştiği ortamda düşünemez iseniz, zaten temenni ve beklentilerinizinde anlamı kalmaz, siz kendi ellerinizle kendinizi çaresiz bırakırken, hayali tatminler türetmiş oluyorsunuz bu sitem ettiğiniz kötülüğü azaltmıyor aksine farkında olmadan destek sunmuş da oluyorsunuz.
örneklersem;
Bu forumda yasaklanmış bazı üyeler de mevcut, eğer bizler bunca zaman, ilgili şahısların eylemlerinin, sorumluluğunu, bir biçimde davranışlarının olumsuzluğuna tepkiyi, senin ifadenle cezayı, tanrıya havale etseydik, ne olurdu?
SON OLARAK;
Size, HESAP NUMARAMI VERECEĞİM, sizden sadece 100.000 TL istiyorum, SÖZ, SİZ ÖLDÜKTEN SONRA, bunu ise tam, 1.000.000.000.000 TL olarak geri ödeyeceğim(elbette cennetten arsa satmadığım gibi bal akan ırmaklar, huri, nuri de satmıyorum, BORCUMU FAZLASIYLA ÖDEMEK İSTİYORUM!)...
Peki bana İNANIRSANIZ, ne yapardınız? İnanmak ve aldanmak bir paranın iki yüzü gibidir, birisi olmadan, diğeri olmaz.
Bu ifadelerim size mantıklı geliyorsa, öldükten sonra bir tanrıya havale etme inancınız-beklentiniz de öyle olsun. peki öyle olacak mı? Ya da ne bileyim dileyim senden ne dilersem, fazlasıyla siz ölünce size ödeyeceğim, dilerseniz notere bile gidebiliriz, söz vereceğim, ama ödemeyi SİZ ÖLÜNCE yapacağım!.
tecrübe etmediğiniz, edemeyeceğiniz şeyler üzerinden bu kadar fazla yargı oluşturmayın, kendinizi(zihninizi) serbest bırakın ve tüm önyargı ve inançlarınızı bir an olsun bir kenara bırakın, birde onların etkisi olmadan düşünmeye çalışın. Kötüler cezasız kalacak, ya kalırsa gibi önsel şartları da kurmayın, yine bu tür şartlanmalarda sağlıklı düşünmenize engel olacaktır, sizi beklentilerinizi yargı haline getirmeye zorlayacaktır ve beklenti, insan hayal gücü ve hayallerinin esas alındığı her türlü yargı, geçersizdir, şans eseri gerçekleşse dahi, geçerisz olan düşünme yargı modelidir. Bende yarın çok zengin olmayı ümit ediyorum->öyleyse yarın zengin olacağım gibi yargı nasıl ki geçerli değilse,
bu dünyadaki suçluların öldükten sonra(neden ölmeden önce değil ayrı mesele)
cezalandırılmasını ümit ediyor, bekliyorum. Öyleyse tümü de öldükten sonra cezalandıracak yargısı da o kadar geçersiz, çürüktür.