Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Politika

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #11  
Alt 10-06-2011, 23:51
marcos - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
marcos marcos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Apr 2011
Mesajlar: 1.313
Standart

Üniversitelerde sermaye istemeyen arkadaşlar ünüversitelerin ihtiyacı olan finansmanı nasıl sağlamayı düşünüyorlar?

Şuana kadar hep sermaye eleştirilerini dinledik/okuduk/şahit olduk.Ya alternatif nedir.
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 11-06-2011, 00:32
Jolly Jocker - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Jolly Jocker Jolly Jocker isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 24 Aug 2008
Bulunduğu yer: Antalya
Mesajlar: 1.323
Standart

marcos´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Üniversitelerde sermaye istemeyen arkadaşlar ünüversitelerin ihtiyacı olan finansmanı nasıl sağlamayı düşünüyorlar?

Şuana kadar hep sermaye eleştirilerini dinledik/okuduk/şahit olduk.Ya alternatif nedir.
Eğitim kamu kaynaklarından finanse edilebilir. Fakat eğitimin kurumsallaşmasına karşıyım. Köpekler eğitilir, insanlar ise öğrenir. En iyi öğrenme de kendini yöneten bir toplumda deneyim yoluyla kazanılır. Okulları yıkıp öğretmek için para almayan, içinden geldiği için bilgi aktaran insanların önünü açmak lazım. Platon kendi felsefe okulunu öğrencilerine açarken bunu para için mi yapıyordu? Üniversitelerin başlıca işlevleri öğrencileri sistem için işçi olacak biçimde yetiştirmek, bilimi sistemin denetimine almak ve bireylere boyun eğdirirken bilimi de bu amaçla kullanmaktan oluşuyor. İşin garibi, sol yayınlarda da akademisyen deyince akan sular duruyor ve herkesten çok akademisyenlere söz hakkı veriliyor. Burjuva üniversitelerinin bilgi hamallarına niye bu kadar önem atfedilir hiç anlamam. Yeri gelmişken bunu da belirteyim dedim.
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 11-06-2011, 00:53
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.696

Onur Üyeliği 

Standart

marcos´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Üniversitelerde sermaye istemeyen arkadaşlar ünüversitelerin ihtiyacı olan finansmanı nasıl sağlamayı düşünüyorlar?

Şuana kadar hep sermaye eleştirilerini dinledik/okuduk/şahit olduk.Ya alternatif nedir.
Sevgili Marcos bu sorunun cevabı sermaye derken neyi kast ettiğinizle cevaplanabilir.

Siz sermaye derken bildiğimiz parayı mı anlıyorsunuz? Oysa sermaye ile kasıt para değil, onu elinde tutan bir tabaka ile ilgilidir, sistemi temsil eden yönüyledir...

Geriye ne kalır? Soruları çoğaltmak kalır.

Devlet kimin içindir? Üniversiteler kimin içindir? Ekmek kimin için peki? Kaldı ki insan-toplum üniversitelere kaynak bulmaktan aciz midir? hangi okulun temelinde bizlerin parası yatmıyor ya da hangi taşın, tuğlanın üreticisi bizzat insanın kendisi değil? Kısaca bu anlamda bir sorunumuz olmadığı açık diye düşünüyorum, hadi her şey bir yana alınan vergide, üretilen parada, kumu da çakılıda herşeyi insana, topluma ait, önemli olan üniversiteye kaynak bulmak değil, öncelikle insanın kendi ürettiği değerlere sahip çıkabilmesini başarmaktır, buda özgür ve demokratik bir toplumla mümkün olabilir, üniversiteler bundan bağımsız ele alınamazlar.

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 11-06-2011, 01:06
marcos - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
marcos marcos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Apr 2011
Mesajlar: 1.313
Standart

Freddie´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Eğitim kamu kaynaklarından finanse edilebilir. Fakat eğitimin kurumsallaşmasına karşıyım. Köpekler eğitilir, insanlar ise öğrenir. En iyi öğrenme de kendini yöneten bir toplumda deneyim yoluyla kazanılır. Okulları yıkıp öğretmek için para almayan, içinden geldiği için bilgi aktaran insanların önünü açmak lazım. Platon kendi felsefe okulunu öğrencilerine açarken bunu para için mi yapıyordu? Üniversitelerin başlıca işlevleri öğrencileri sistem için işçi olacak biçimde yetiştirmek, bilimi sistemin denetimine almak ve bireylere boyun eğdirirken bilimi de bu amaçla kullanmaktan oluşuyor. İşin garibi, sol yayınlarda da akademisyen deyince akan sular duruyor ve herkesten çok akademisyenlere söz hakkı veriliyor. Burjuva üniversitelerinin bilgi hamallarına niye bu kadar önem atfedilir hiç anlamam. Yeri gelmişken bunu da belirteyim dedim.
Üniversite yaşamı olmamış biri olarak eğitim üzerine kafa yormadım.Görünen sol/sosyalist gençliğin parasız bilimsel eğitim istediğidir.Fakat devletin kontrolünde ki eğitim parasızda olsa devlet veya burjuvazi tarafından finanse de edilse sonuç aynı olacaktır.Üniversiteler devletten özerkliklerini kazansalar dahi mevcut sistem içinde kaynak sorunu yaşayacaklarından devletin dışında ki başka unsurların hegemonyasına girmeye mahkumdurlar.

Bu konu da tek bildiğim Ferrer'in "Modern Okul" adlı projesinin olduğu.Projenin tam içeriği hakkında da bilgim yok.

Burjuvazi tarafından finanse edilen eğitim sistemide parasız vede bilimsel olabilir.Parasız olabilir çünkü; burjuvazi tarafından finansmanı karşılanan üniversite burjuvazinin ijtiyaç duyacağı elemanları yetiştiriceğinden burjuvazi eğitime ayırdığı kaynağı yatırım olarak görebilir.Bilimsel olabilir çünkü; aksi burjuvazinin pek işine yaramaz.

Her ne olursa olsun ister devlet tarafından kaynak ayrılsın ister burjuvazi yatırım yapsın bu tip üniversiteler de uzaya asansör kuranlar yetiştirilsede özgür insan bu tip yerlerden çıkmaz. Sonuçta devletin kaynak ayırdığı üniversite kendisine bağlı bireyleri yetiştirmek isteyecek burjuvazinin kaynak ayırdığı üniversite toplumsal sorunları sorgulayıcı bireyler değil mülkiyeti kutsayıcı bireyler yetiştirmek isteyecektir.

Mevcut koşullarda parasız eğitim istemek sermaye üniversiteden elini çeksin demek devlet bize baksın bizde devletin babalığını görelim demektir.
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 11-06-2011, 01:19
AlbatrosS AlbatrosS isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 14 Jul 2010
Mesajlar: 1.606
Standart

Astur´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Üniversitenin "demokratik" olduğu dönemlerdeki akademik yayın, yapılan çalışmaların alıntılanma sayısı vb. sayılara bir göz atmanı öneririm, üniversitelerimizin 60 ve 70'lerde nasıl süründüğünü, YÖK kurulduktan sonra durumun nispeten iyiye gittiğini vs. bu alandaki istatistiklerde net bir biçimde görürsün. Üniversitedeki "demokratiklik" bilim üretmek için gereken enerjiyi, zamanı vs. üniversite içindeki siyasi çekişmelere yönlendiriyor, yararlı bir şey değil.

Taha Akyol'dan bahsetmiştim, şuradan bu konuya ilişkin görüşlerinin bir kısmı okunabilir:

http://kitap.milliyet.com.tr/-demokr...07/default.htm

http://www.milliyet.com.tr/Yazar.asp...l&KategoriID=4
aslında sorun şurda:

üniversiteler o dönemde hakikatte ''demokratik'' sıfatına haiz miydi?

ikincisi yök kurulmasaydı da bahsi edilen kriterler açısından eskiye nazaran niceliksel artışlar olacağını tahmin ediyorum. aşırı totaliter, bağnaz ve kapalı bir toplum olunmadığı sürece elbette.

son olarak ''akademik atıf''a ''nitel değişim'' bağlamında ''indirgemeci'' bir mana yüklemiyorum. Akademia ve üniversite ''sosyal'' olma özelliğini demokratik, çoğulcu, empatik, yüksek bir etik vicdani kültürü toplumsallaştırıp mobilize etmediği her daim nazarımda köken ve manasına yabancılaşmış bir olgu olarak kalacaktır.

sovyet akademiası da ''teknik'' alanda pekala yüksek ürünlere sahipti; hitler akademiası da öyle... aynı akademia ''resmi dogma'' ve yüksek toplum mühendisliğinin bir parçası olduğu için de varlığına yabancılaşmıştı. atıf yapılsın yahut yapılmasın bugün alman ve sovyet ağır sanayisi belli dönemlerde dünyanın en ileri teknik donanımlarına sahip değil miydi?

üniversite ve bilgiyi ''deterjan vari'' bir pazarlama/pdr alanına çeviren modern kent tiyatrolarının ''nitel'' üstünlük değerini ancak bu olgunun toplumsal mobilizasyon, gelişim süreçlerinde birey'e sunabildiği demokratik-vicdani katkılar bağlamında düşünebilirsiniz yahut düşünmeliyiz.

pdr aşaması toplumsallığını birey'e katkı, gelişim süreçlerinde yüksek etik-vicdani sıçrama ve temaslar düzeyinde yapabiliyorsa, emin olun orada kati suretle ''demokratik katılım ve çoğulculuğun'' gözeltildiğini söyleyebiliriz.

mutlak suretle ''özel''e karşı çıkmak değil amacım ve fakat, sermaye grupları ''kar''dan ziyade yeni tip bir pdr modeli olarak yalnızca akademik eğitime destek bağlamında bu işi yapamaz mı?

kar gözetilmeden, akademisyen ve öğrenci mümkün mertebe desteklenerek; öte yandan onun özgün/özgür bireysel eğilim ve teammüllerine de saygı duyan demokratik bir çerçevede eğitime ''destek'' sağlanaz mı?

taha akyol'un yaklaşımını biliyoruz; ama bir de diğerleri var:

YÖK'ün reformuna karşı hocalar eylemde
KORAY ÇALIŞKAN
27/05/2011
En saygın iki üniversite örgütü tartışmadan dışlanıyor. Hocaların canına tak etti. Dahil edilmedikleri toplantıyı protesto ediyorlar.


Salı günü ‘Seçimlerden sonra üniversiteler karışacak' başlıklı bir yazı yazmıştım. Ancak Eğitim-Sen 6 No'lu Üniversiteler Şubesi Başkanı, Yıldız Üniversitesi Öğretim Üyesi İsmet Akça uyardı: "Seçimi beklemiyorlar." İsmet Akça haklı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün himayesinde YÖK'ün İstanbul Swissotel'de düzenlediği bir kongre var.

Aferin Ali Demir Hoca
Ali Demir'i artık herkes iyi tanıyor. İntihalci olduğunu, yani bilimsel ahlaksızlık yaptığını başkası söylememiş, kendisi açıklayıp özür dilemiş. Şimdi bozuk sistemi düzeltecekmiş.
Ali Demir Hoca, siz bu yazıyı okurken Swissotel'de düzenleyicilerinden olduğu kongrede panel başkanı olarak rahat bir sandalyede oturuyor. Kongrenin tartıştığı konular, ‘Küreselleşme ve Uluslararasılaşma', ‘Girişimci Eğitim', ‘Bilgi Yönetimi', ‘Kalite Güvence Sistemi', ‘Maliyet Hesapları', ‘Üniversitelerin Yapılandırılması'.
Ali Demir'in panelinin altbaşlığı ‘Mega Üniversite'! Konuyu minimal akademik etik standartları çiğnemiş biri tartıştırıyor. Düzenleyemediği sınavla yüz binlerce ailenin ahını almış ÖSYM Başkanı, üniversiteleri yeniden yapılandırıyor. Balık gerçekten hep buradan kokuyor.

Reformun içeriği
Amaç belli. Eskiden söylemeye utanılan ‘Özel Üniversite' kavramına meşruiyet getirip güya akademik tartışma varmış izlenimi yaratmak. Boğazına kadar politikaya batmış bir proje bu. Koca kongrenin ana konularından biri ‘Vakıf ve Özel Üniversiteler'.
Özel üniversitelerin önünü açmaya çalışan, üniversiteleri piyasanın parçası haline getiren, hatta piyasanın taleplerine mal arz eden bir kuruma dönüştürmeye çalışan ve aslında üniversitelere karşı bir kongre bu.
Orada bulunan hocalar bunun bir parçası olduğu için ileride üzülecekler. Amaçlanan reform, eğitimi deterjan gibi alınıp satılan bir meta haline getirmek. Yakında sponsorlu üniversite modeline geçer, Ali Demir'in rektörlüğünde, Mintaks sponsorluğunda üniversite modeline yelken açarız.
Bir adım ötesi nedir biliyor musunuz? Böbrek piyasası kurmak. Neden olmasın! Böbrek Limited Şirketi de Doğramacı gibi bir intihalci hoca peydahlayıp tıp fakültesi sponsoru olur. Buyurun Mega Üniversitemize. Sınava ne hacet, bastır parayı, al bilimi. Bastır parayı, al böbreği. Yanında deterjan bedava.

Swissotel önünde protesto var
Eğitim-Sen ve Öğretim Üyeleri Derneği, sürecin başından beri konu hakkında fikir üretiyor. Ülkenin en saygın iki üniversite örgütü tartışmadan dışlanıyor. Artık hocaların canına tak etti. Dahil edilmedikleri toplantıyı protesto ediyorlar. Kamuyu bu konu hakkında bilgilendirmek, her bilim insanının görevi. Gerçi YÖK hâlâ ‘Bilim ADAMI' diyor, ama zaten üniversiteyi üniversite yapan değerlere bu kadar uzaklaşmışken kadın öğretim üyelerini dışlayıversinler... Devede kulak.
Eğitim-Sen ve Öğretim Üyeleri Derneği üyeleri Dolmabahçe'de bugün saat 10.00'da buluşuyorlar. 11.00'de de Swissotel'in önüne yürüyorlar. Eğitimin piyasalaşmasına karşı muhalefet ediyorlar. "Eğitim deterjana dönüşsün mü?" konferansının gittiği yer belli. Tuzu kokutmak.
Hocalar, doktorlar, bilim insanları, gazeteciler asgari hakları için sokaklara dökülüyorlar. Türkiye demokrasisinin geldiği nokta bu. Yeter mi?

kaynak:radikal.
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 11-06-2011, 01:28
ulpian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ulpian ulpian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Jul 2009
Mesajlar: 4.880

Başarı Ödülü 

Standart

Yahu herşeye de bu kadar ideolojik (at gözlükleriyle) yaklaşılmaz ki ama. Üniversiteden nedir beklentilerimiz? Akademik özgürlük ve bağımsızlık çerçevesinde kaliteli bilim ve araştırma yuvaları olmaları, öyle değil mi? Nedir bunun ölçütleri? Mesela bir üniversite yılda kaç bilimsel yayın yapabiliyor, bu yayınlar dünya akdemyasından ne kadar atıf alıyor, hangi önemli uluslararası ödüller alınıyor, hangi önemli buluşlara, patentlere vs. imza atılıyor gibi somut ve nesnel kıstasları vardır bu işin.

Dünyanın en başarılı üniversiteleri Astur'un da dediği gibi vakıfvari usullerle yönetiliyor. Ayrıca üniversiteler ile endüstri arasında belli oranda bir dirsek teması olması, her iki alandaki gelişmeler için de katalizatör işlevi görüyor adeta.

Cesar'ın hakkını Cesar'a teslim etmelisiniz. Aksi halde hiç bir söylediğiniz inandırıcı olmuyor. Yok efendim kapitalist ülkelerde üniversitelerin görevi gençleri sistemin içinde tutmakmış da, burjuva üniversitelerinde yetişmiş akademisyenlerin itibarı haksızmış da... Hangi dünyada yaşıyorsunuz kozmos aşkına yahu? Her yıl fizikte, biyolojide, diğer bütün bilimlerde bunca yeni keşifler, önemli gelişmelere imza atılıyor. Adamlar sayesinde içinde yaşadığımız evreni, türümüzün geçmişini gittikçe daha iyi anlıyoruz.

Hani yine komünist kalın. Pis kapitalist ülkeleri yerlerden yerlere vurun. Hepsine eyvallah da... Batı üniversitelerindeki akademik kalitenin de hakkını teslim edin bari en azından, ne biliym hiç olmazsa ''evet, bilimde fena değiller adamlar, ama biz daha iyisini yapacağız'' filan deyin olmaz mı?
Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 11-06-2011, 01:52
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.696

Onur Üyeliği 

Standart

Ben ideolojik yaklaşımı nedense Astur ve Ulpian'da görmekteyim.. Piyasa hariç her alana kısıtlayıcı bir yaklaşım savunusu sunupda artık bunu ideolojik görmeme şansımız var mı?

İnsan edinimlerinin alayını neredeyse insandan çekip alıyorsunuz(sanki özne insan değilde, resmi ideolojinin tanrıcıklarıymış gibi), sonrada dönüp dolaşıp özgür ve demokratik eğitim istemini, ideolojik gerekçelerle anlamsız olarak lanse etmeye çalışıyorsunuz. O halde hiç bir şey gelmiyorsa elinizden bari öğretmenleri, öğretim görevlilerine kulak verin(madem demokratik örgütlere kulağınızı kapamadınız?), müsade edinde herkesin ne düşüneceğine birazda insanların kendisi karar verip belirlesin, maşallah her konuda sınırı siz çiziyorsunuz, ama objektif bir şeyimizde olmuyor elimizde. Şurada şu, burada bu vakif demek fırça darbeleri oluyor, üstelik örnek ne? vakıf... Mesele sanki ne kadar yayında hangi üniversite hangi yayınları sunuyormuş meselesiymiş gibi. Eleştiri kime?

Evrimden bahsettiği için sürgün edilen öğretmen neyin eseri ise, aynı eser üniversiteler içinde geçerli, ne zamandan beri özgür, bilimsel, demokratik eğitim istemek kabahat oldu?

Öncelikle üniversiteler bir kurumdur, ne zamandan beri kurumların özgür, demokratik olmasını istemek ideolojik olduda, aksini savunmak ideolojisizlik oldu, aksi ideolojiden bağımsız mı örgütlendi? YÖK ökten mi indi, yokmu ardında ideolojik bir anlayış, tutum? Hangisinde at gözlüğü var?

Sırf eğitim ve sağlık rant geliri getiriyor, kalifiye beyinleri hizmete sunuyor(o beyinlerin zamanı birilerine angaje edilip harcanıyor, aman daha çok olsun) diye bu kadar hırpalamakda fazla değil mi?

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 11-06-2011, 01:58
ulpian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ulpian ulpian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Jul 2009
Mesajlar: 4.880

Başarı Ödülü 

Standart

Spartacus,

rica ediyorum, nolursun, yalvarıyorum... oku da cevap yaz! Ben sana Türkiye'deki üniversitelerin durumunu mu savundum şimdi de, sen şöyle şeyler diyorsun?

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster

Evrimden bahsettiği için sürgün edilen öğretmen neyin eseri ise, aynı eser üniversiteler içinde geçerli, ne zamandan beri özgür, bilimsel, demokratik eğitim istemek kabahat oldu?

Yukarda Freddie, burjuva üniversitelerinin görevinin gençleri sistem içinde tutmak olduğunu, akademisyenlere haksız yere itibar gösterildiğini filan yazmıştı. Ben ona cevap verdim. Senle ilgisi yok yani. Gerçekten yok. Lafım sana değildi, zira başlıktaki sana ait mesajları okumadım zaten.

Türkiye'den değil. Batıdaki üniversitelerin durumundan bahsetmiştim. Açıkça da yazdıydım oysa.
Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 11-06-2011, 02:23
marcos - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
marcos marcos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Apr 2011
Mesajlar: 1.313
Standart

ulpian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yahu herşeye de bu kadar ideolojik (at gözlükleriyle) yaklaşılmaz ki ama. Üniversiteden nedir beklentilerimiz? Akademik özgürlük ve bağımsızlık çerçevesinde kaliteli bilim ve araştırma yuvaları olmaları, öyle değil mi? Nedir bunun ölçütleri? Mesela bir üniversite yılda kaç bilimsel yayın yapabiliyor, bu yayınlar dünya akdemyasından ne kadar atıf alıyor, hangi önemli uluslararası ödüller alınıyor, hangi önemli buluşlara, patentlere vs. imza atılıyor gibi somut ve nesnel kıstasları vardır bu işin.

Dünyanın en başarılı üniversiteleri Astur'un da dediği gibi vakıfvari usullerle yönetiliyor. Ayrıca üniversiteler ile endüstri arasında belli oranda bir dirsek teması olması, her iki alandaki gelişmeler için de katalizatör işlevi görüyor adeta.

Cesar'ın hakkını Cesar'a teslim etmelisiniz. Aksi halde hiç bir söylediğiniz inandırıcı olmuyor. Yok efendim kapitalist ülkelerde üniversitelerin görevi gençleri sistemin içinde tutmakmış da, burjuva üniversitelerinde yetişmiş akademisyenlerin itibarı haksızmış da... Hangi dünyada yaşıyorsunuz kozmos aşkına yahu? Her yıl fizikte, biyolojide, diğer bütün bilimlerde bunca yeni keşifler, önemli gelişmelere imza atılıyor. Adamlar sayesinde içinde yaşadığımız evreni, türümüzün geçmişini gittikçe daha iyi anlıyoruz.

Hani yine komünist kalın. Pis kapitalist ülkeleri yerlerden yerlere vurun. Hepsine eyvallah da... Batı üniversitelerindeki akademik kalitenin de hakkını teslim edin bari en azından, ne biliym hiç olmazsa ''evet, bilimde fena değiller adamlar, ama biz daha iyisini yapacağız'' filan deyin olmaz mı?

Altı çizili yerde çelişkiler var.Kıstas üniversitelerin bilimsel çalışmalarının dünya ölçeğinde itibar görmesi ise bağımsız olmasına gerek yok.Kıstas belli ise üniversitelerin bağımsızlığını savunmanın anlamı ne ki?
Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 11-06-2011, 02:41
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.696

Onur Üyeliği 

Standart

o halde benim lafım sana ulpian. bende kapitalizmden 2 örnekle bahsettim sonuçda..

Hem kapitalizmde yaşayacaz, hemde kapitalizm kelimesini duydun mu, at gözlüğü taktıracaksın, gerçekten yaşadığın dünya'dan haberin var mı? adını anmayı bile garip buluyorsun, gözlük kimde?. yazılarımı okuman ya da okumaman yaptığın genellemeyi değiştirmiyor ki(gözlüklü okunmasını zaten tercih etmiyorum). üstelik iş hayatının içerisindeyiz, nedense sizlerin söylediği bir çok şeyin(objektif değiller sonuçda, olsa başım üstüne) hayatda bir karşılığını bulamıyoruz, yaşam sizi onaylamıyor ki, göz göre göre de onay verilmesini bekleyesiniz..

Objektif somut verilerle ele almak kadar, neden demokratik kuruma ve özgür, bilimsel eğitime bu düzeyde bir karşı çıkış sergileniyor, asıl cevaplanması gereken soru öncelikle bu değil miydi? Geçmişde denendi, ama başarılı olamadı gibi bir sözden başka ne var elimizde? nerede hangi geçmişde denenmiş, madem denenmişdi onca talep neyin nesiydi? Biz neden aynı kanıda değiliz? Eksikleri neymiş, gelin düzeltelim, fikri zemini bu temelden oluşturalım. demokratik, özgür eğitim yada kurumsallaşmaya karşıtlığı, geçmişde denendi gibi saçma bir gerekçeyle ele alabilir miyiz ki?

Tablo ortada. Oysa Üniversiteler ile herhangi bir devlet kurumunu(kaymakamlık değil ki orası, bırakın öğretimin içeriğini, bilimselliğini, okulların yönetimini! hala nasıl oluyorda Üniversitelerde kafa-kol ilişkilerinide kapsayan atama-akademik kariyer belirleme usulunü savunabiliyoruz?) aynı kefeye koyma şansımız olamaz, hal böyle iken, üniversiteler gerçekten belirli normlarda(artık kabul bizimde zaten içinde olduğumuz sistem içerisinde maksimum ne düzeyde olabiliyorsa olsun-ki buna bile tahammül etmediniz) özgür, demokratik, bilimsel bir platforma sahip olsaydı, aşağıda ki tablodan bahsedebilir miydik? Objektif olalım, o zaman tüm ideolojik gözlükler kulakdan düşecektir.. Özgür(ne anlaşılıyor doğrusu merak etmiyor değilim, bizler adına hep başkaları mı karar verecek?), demokratik, bilimsel eğitime karşı mısınız? ve gerekçeniz geçmişde denenmiş olması mıdır?(Dünyada bir çok yerde Başkanlık sistemi var, kaç yerde denendi, değil mi?)

(Bir zamanlar bir başlığa eklediğim bir yazıdan alıntı yapıyorum)

Bilim Ve Ütopya, 2001 Nisan sayısı

İnsan soyunun Adem ve Havva'dan geldiğine inanıyorum.

İÜ Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü
1. Sınıf öğrencileri
%73 (evet), %10(hayır), %16(olabilir)
4. Sınıf Öğrencileri
%75 ------- %6,25 ----- %18,75

İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakultesi
1. Sınıf
%66,67 ------- %16,67 ----- %16,67
4. Sınıf
%74,71 ------- %16,09 ----- %9,2

İÜ Tıp Fakültesi
1. Sınıf
%67,86 ------ %10,71 ----- %21,43

4. Sınıf
%80(evet) --------- %0(hayır) ------- %21,43

İÜ Tıp 4. sınıfda %80 Adem masalına evet derken %0 hayır demiş yani hiç kimse hayır diyememiş.


Evet eninde sonunda üniversitelerdeki sorunda ideolojiktir, ekonomi-politiktir, yalnız bu sorunu yaratan demokratik kurum ve bilimsel eğitim isteyenler değil!

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
21 yaşımda üniversiteye girmek... think Konu-dışı 10 09-09-2010 18:30
Vahşi Emperyalizm, Aç Gözlü Sermaye ve Savaş Baronları güneşinzaptıyakın Tarih 7 16-06-2010 01:37
biz yorulan bir tanrı istemiyoruz !!! habilis Hristiyanlık 2 08-02-2007 02:03

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 10:44 .