Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Felsefe > Felsefi Tartışmalar

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #31  
Alt 24-07-2010, 03:26
ulpian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ulpian ulpian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Jul 2009
Mesajlar: 4.880

Başarı Ödülü 

Standart

Arkadaşlar

hodri meydan bölümü iki (sadece iki) üyenin önceden anlaşarak kendi belirledikleri bir konuda tartışmaları için var.

''Hodri Meydan Davetleri'' forumunda davet yapılır. Karşılıklı rıza oluşunca yönetimden Hodri Meydan bölümünde tartışma başlığının açılması istenir.

Bu başlıkta davetten sonra direk tartışmaya dalınmış ve birden çok kişi de tartışmaya katılmış. Bu sebeple başlığı ''felsefe'' bölümüne taşıyorum.
Alıntı ile Cevapla
  #32  
Alt 25-07-2010, 00:32
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

evrensel-insan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Saygideger paslicivi;

Ego-dogumdan itibaren herturlu verilen ve kisice, unconscious, yani bilincsizce, farkinda olmadan alinan ve uygulanan, ve kisiyi, kisinin kkendisinin degil de; verilenlerle, yani subconscious yonlendirilip, yaptirima kosulmasidir-verilen, alinan (sahte, yapma, uydurma, oturtma v.s.) bilinc, toplum bilinci, yaratilmis (insanoglu verileri eliyle, ya da tanrisi eliyle) kisi

Self (individual)-kisinin kendi degerlerini kendine verdigi, conscious, yani bilincli ve farkindalikli kisinin kendisinin kendini yonlendirdigi ve kendi yasamini kendi adina yasadigidir.-Kendinin bilinci, bu bilinc egosal da, selfsel de olabilir. bireyin ya birey, ya da bireyci ve bencil bilinci. Kendi kendini kendi oldurma bilinci.

self (humanal) Eger, individual self bilinci, birey bilinci olarak, insanoglu turunu de bir butun olarak kapsarsa, self; oz bilinc olur. Insanoglu birinin, tur butunlugu, birligi, yani birin tursel bilinci.

Saf bilinc (varolus/norokimyasal yapiya teslimiyet bilinci), sence hangi katagoriye girer, self mi, ego mu? neden ve nasil?

Saygilarimla;
evrensel-insan

sevgili e.i..

bu tanımlama ve sınıflamayı tam kavrayamadım ama kendi meditasyonlarım ve eğitimim sonucunda ulaştığım benlik bilinç kombinasyonunu şöyle açıklamaya çalışayım.. daha önce bahsetmiş bildiğimiz bir elektrik kablosu düşün..

bu elektrik kablosu iki kısımdan oluşur.. 1. içindeki metal kablo 2. metali saran plastik kılıf..

bu içindeki metal kısma ben "bilinç" diyorum, bu bilinç aynı zamanda "özbenlik" dediğimiz şey.. yenidoğan bir insan yavrusunda bu bilinç vardır ama henüz beyin hücreleri yeterli olgunlaşmadığı için bilinç ortaya çıkmaz ve bebek yaşamda kalmak için bir hayvan gibi sadece içgüdüyle davranış gösterir.. bebek büyüdükçe beyin hücreleri ve dolasıyla nörokimyası da değişmeye başlayınca yavaş yavaş bilinç ortaya çıkmaya başlar ve çocuk "varlığının farkındalığına" başlar.. bu genellikle 4-5 yaşlara denk gelir.. bu yaştan önce çocuk varlığının farkında değildir, yani "ben varım" diyecek bilinçte değildir.. ve genellikle yetişkin insanlarla konuştuğumuzda çoğu insan herhangibir anomalisi yoksa genellikle bu yaşlara(4-5yaş) kadar olan dönemi hatırlayamazlar..

işte 4-5 yaşlarına kadar çok ince olan metal kablo(bilinç) kalınlaşmaya belirgenleşmeye başlar.. bununla birlikte çocuk yavaş yavaş "varlığının farkındalına" yani "ben varım" demeye başlar.. "ben varım" diyen çocuk artık içgüdüleriyle hareket eden bir hayvan değil insanlığa ilk adımını atmaya başlayan bir canlı türüne dönüşür..

bu yaşa kadar çocuğun her türlü davranışını hoşgören ve kabuleden ebeveynleri, bu yaştan sonra artık ufak ufak insan olmaya adım atmiş bu canlıya "insani öğretiler" yüklemeye başlarlar.. işte bu aşama o metal kısmın artık plastikle kılıfla örtülmeye başladığı zamandır.. o yaşa kadar sadece metal kablo/bilinç/özbenlik olan çocuğa yaşına uygun omakla beraber insanlararası ilişkilerde uyacağı kurallar, din, ahlak, milli kimlik yaşamın amacı vs gibi yüzlerce binlerce öğreti yüklenmeye başlanır..

yani o metal kablonun üzeri yavşa yavaş başlayan ama zaman içerisinde çok kalınlaşan bir plastik kılıfla örtülür.. başlangıçta sade metal kabloyken dış ortamla/evrenle direk bir bağ içinde olan çocuk artık evrenle direk bağlantı kuramaz.. çünkü metalin/bilincinin üzeri bu plastik kılıfla sımsıkı örtülmüştür..

yani "iletken" olan bir kablo "yalıtkan" hale getirilmiştir.. bu yalıtkan hale getirilirken üzerine örtülen bu plastik kılıf zaman ve coğrafyaya göre çok değişkenlik gösterir.. çok değişik ahlaki dini milli vs öğretilerden oluşur..


işte dünyaya iletken metal bir kablo olarak gelen insan yavrusu yetişkin yaşa geldiğinde o içindeki iletken metal kablodan habersiz dışarda kendisine yüklenen bu plastik kılıfta yaşar.. bu plastik kılıfın adı egodur, yalancı/sahte benliktir.. be kişiyi yalancı/sahte bir dünyada yaşatır..

çünkü yalıtkan hale gelen bu kablo yaşadığı dışortamla/evrenle iletişimi direk iletişim halinde değildir.. varlıkla/evrenle bu plastik kılıf/ego aracılığıyla iletişim kurabilir, daha doğrusu yalıtkan hale geldiği için iletişim kuramaz.. kendisine hangi plastik kılıf uydurulduysa onu gerçeklik olarak yaşar ve evreni o plastik kılıf/ego olarak zannedip yaşar..


bu plastik kılıf/ego ne kadar kalın ve metala uygun yüklendiyse kişi yaşamı boyunca bu kılıftan kurtulamaz.. bu insanlar teizm düzeyi bilinçaçıklığında, yaşamı hiç sorgulamayan, felsefe yapmayan, kocakarı inancında yaşayan insanlardır.. ve bu insanlara hangi kılıf yüklendiyse onların yaşamı odur.. hangi dinin hangi mili kimliğin hangi ahlaki değerlerin yüklendiğinin hiç bir önemi yoktur.. kişi kendisine yüklenen bu kılıfta çok derin uykuda bir rüya görerek ve yaşamında hiçbir şüpheye huzursuzluğa düşmeden yaşamını büyük bir huzur içinde günlük yaşamını yaşayarak ömrünü tamamlar ve gider.. bu insanlara göre kendi dini inançları mutlak doğrudur, diğer tüm dünya inançları düşünülmeyecek, sorgulanmayacak düzeyde yanlıştır, batıldır ve yaşamlarının hiç bir aşamasında bunu sargulama/felsefe ihtiyacı duymazlar..

bir kaç örnek verelim..

kişi hinistanın bir kasabasında doğmuştur ona hinduizm yüklenir.. ve bu kişi tüm yaşamını hinduizmi bir hakikatmiş gibi yaşayrak ölür gider, bir kez bile bunu sorgulamaz..

kişi uzakdoğuda doğmuştur, ona budizm yüklenmiştir.. ve bu kişi tüm yaşamını budizmi bir hakiaktmiş gibi yaşayarak ölür gider, bir kez bile bunu sorgulamaz..

kişi orta-batı asya veya afrikada doğmuştur, ona islam yüklenir.. ve bu kişi tüm yaşamını islamı bir hakiakatmiş gibi yaşayarak ölür gider, bir kez bile bunu sorgulamaz..

bu örneklemeyi gelmiş geçmiş, günümüzde olan ve gelecekte olacak her türlü dogma için uygulayabilirsiniz.. burda önemli olan dogmanın ne olduğu değil kişinin nörokimyasal yapısı nedeniyle varolan bilinç gücü ve ona yüklenen plastik kılıfın(ego) kalınlığı ve uygunluğudur..


içerdeki bilinç kablosunun kalınlığı, gücü ve bunun üzerine giydirilen plastik kılıfın kalınlığı, gücü, uymluluğu kişiyi bu yaşamda çok değişik bilinçaçıklığında yaşamaya iter.. çünkü bu ikisinin birlikteliği özdeki bu metal(bilinç/özbenlik) kablonun varlıkla/evrenle olan iletişimi etkileyen en önemli unsurdur..


metal kablounu dış ortamla/evrenle olan iletişim açıklığı insanoğluna bilinçaçıklığı yüksekliği olarak yansırken, iletişimden yalıtkanlığa geçiş de bilinç kapalılığı olarak yansır..

yani bu metal kabloyla(bilinç, özbenlik) dışardaki plastik kılıf(ego, sahtebenlik) arasın daki çok keskin bir sınıflama yapılamaz.. bu bir yelpaze gibi çok değişik skala açıklığı verir..

kişi özdeki bu metal kabloya yaklaştıkça bilinç açılır ve varlıkla/evrenle iletişim saflaşırken, kişi metal kablodan uzaklaşıp plastik kılıfın çeperine yaklaştıkça bilinç kapanır ve varlıkla/evrenle iletişim bulanıklaşır ve hatta tamamen kesilebilir..

bu açıklamalardan sonra tekrar sorunu sorarsan açıklamaya çalışayım sevgili e.i..


Alıntı ile Cevapla
  #33  
Alt 25-07-2010, 00:33
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

ulpian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Arkadaşlar

hodri meydan bölümü iki (sadece iki) üyenin önceden anlaşarak kendi belirledikleri bir konuda tartışmaları için var.

''Hodri Meydan Davetleri'' forumunda davet yapılır. Karşılıklı rıza oluşunca yönetimden Hodri Meydan bölümünde tartışma başlığının açılması istenir.

Bu başlıkta davetten sonra direk tartışmaya dalınmış ve birden çok kişi de tartışmaya katılmış. Bu sebeple başlığı ''felsefe'' bölümüne taşıyorum.
uygun olmuş sevgili ulpian.. aynı şeyi ben teklif edecektim.. çünkü birebirin kurallarının dışına çıktık.. teşekkürler..


Alıntı ile Cevapla
  #34  
Alt 25-07-2010, 00:40
evrensel-insan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
evrensel-insan evrensel-insan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2008
Bulunduğu yer: Londra
Mesajlar: 22.832
evrensel-insan - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart

Saygideger paslicivi;

Ne demek istedigimini, tam algilanabilmesi icin, asagidaki videoyu izleyebilirsin

http://vimeo.com/8175208

Sonrada istersen, bu ego/self farki hakkinda daha detayli mesajlasabiliriz.

Yazdigin mesaji daha once de bildigim icin, simdilik bir yanit vermiyorum.

Saygilarimla;
evrensel-insan

Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Alıntı ile Cevapla
  #35  
Alt 25-07-2010, 01:07
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

uzun bir video.. artık yarın seyredip yorumlarım..


Alıntı ile Cevapla
  #36  
Alt 25-07-2010, 01:30
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

Ben kısaca ekleme yapayım, materyalizmi maddeyi kalıplayın tarif edin diyerek bilimden uzak inanç seviyesine indirmek ideolojinin önde gidenidir.
sevgili aliyarafsal..

materyalizmi ben bilimden uzak bir inanç olarak ifade etmiyorum.. ama bilimle birebir eşdeğer bir yaklaşım olmadığını dile getirmeye çalışıyorum..

çünkü bilim varolanla uğraşır, evreni, bütünü merak eder, ve bu konuda süresiz ve sürekli bir araştırma, öğrenme, bilgi edinme, evreni keşfetme içinde işleyen bir süreçtir..

diyalektik materyalizm buna paralel bir yaklaşımdır.. ama materyalist aynı yaklaşımı gösteremez.. çünkü materyalist dediğimiz şey bir insandır..

bilim gidip de kimsenin diniyle, onu yanlışlamakla uğraşmaz.. bilim sadece evreni keşfetmede, bilmede gerekli olan ne varsa onu yapmaya çalışır, insanoğlunun sahip olduğu değerlere saldırmaz, onu yoketmeye çalışmaz, çünkü bilim canlı bir varlık olmadığı için benliği yoktur ve bunun mücadelesini vermez..

ama materyalist dediğimiz insan bilimle uğraşmayaıp, gider materyalist olmayan idelaistlerin dinleriyle uğraşır, onları yanlışlamaya çalışır, çünkü bölünen zihnindeki savaşı kazanmak zorunda ve o benliği tatmin etmek zorundadır.. bu durum idealistler için de geçerlidir..

hem materyalistler hem idelaistler önce bilimin ne olduğu, nasıl bir mekanızmayla işlediği ve kanun, teori, hipotez gibi deklerasyonlarını açıklarken nasıl bir tutum içinde olduğunu iyice incelerseniz insan temelli bir işleyiş olduğunu farkedeceksiniz..

o yüzdendir ki bu dünyada ne materyalist ne idealist bilimden uzaklaşamaz, bilimin tutunalacak en sağlam ip olduğunun farkındadır.. sadece bilimsel inanç olan hipotez ve teorilerde insanlar biribirleriyle ayrılığa düşerler ama bunu aşmak da yine bilimde olacak yeni keşifler, ulaşılacak bilgiler eşliğinde çözülecektir..


Alıntı ile Cevapla
  #37  
Alt 25-07-2010, 01:45
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

Siz kainat dediğiniz her şeyin maddeden ve türevlerinden olduğunu farkeder iseniz zaten parça parça düşünme yanılgısınıda aşarsınız. Madde mutlak bilir gerçeği var ile kendini ortaya koyar. yok ilede yeniden kanıtlanır. Bu bir devinimdir, farketmek sadece isteğe bağlıdır o kadar.
sevgili ali yarasfal..

yukardaki alıntınızdaki herşeyin içine neler giriyor.. siz bilinci,niz yansıayn evreni bir bütün olarakm ortaya koyabiliyormusun ki herşey gibi bir bütünlük ifadesi kullanıyorsunuz..

herşey=1 dir, bütünlüktür.. 1 tartışılmaz, çünkü tüm dünya insanlığı gözü önünde tartışılmaz tertemiz bir gökyüzü gibidir.. herkes ona 1 der.. bu 1 dediğimiz şey insanoğlu için gerçekliktir..

bir taraftan evren sonsuzdur diyoruz, sonra da evrenin çapını ölçüp şu kadar milyar ışıkyılı diyoruz.. bana bu evreni bir bütün ve tartışmasız olarakm ortaya koyabilir misiniz.. evren sonsuzmudur, yoksa ölçüldüğü gibi bir sınırı varmıdır.. ve o sınırdan sonra ne tür oluşumlar vardır, o sınırdan sonrası hiçlik midir, yokluk mudur, varlık mıdır, bizim algılayabileceğimiz şeylerin dışında bir oluşum mevcutmudur..

tüm bunları biliyormuyuz..

bilmiyoruz değil mi...

sizin herşey dediğiniz ifadenin içinde tüm bunlar varmı.. ve varsa siz bunların madde ve türevleri olduğunu kanısına nasıl vardınız?

ya da daha doğrusu madde size neyi ifade ediyorki nonteist tanrıları da yanlışlama yoluna gidiyorsunuz materyalistler olarak..


Alıntı ile Cevapla
  #38  
Alt 25-07-2010, 09:08
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

evrensel-insan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Saygideger paslicivi;

Ne demek istedigimini, tam algilanabilmesi icin, asagidaki videoyu izleyebilirsin

http://vimeo.com/8175208

Sonrada istersen, bu ego/self farki hakkinda daha detayli mesajlasabiliriz.

Yazdigin mesaji daha once de bildigim icin, simdilik bir yanit vermiyorum.

Saygilarimla;
evrensel-insan
sevgili e.i..

videoyu seyrettim.. oldukça güzel bir video..

insanlığın en büyük sorununun insanı özünden/doğasından koparıp onu bambaşka bir dünyada yaşatan yani ruhsal kanserin/virüsün ego olduğunun farkedilmesi sevindirici bir gelişme.. ama bu videoyu hazırlayanların daha ilerleyeceği bilinçaçıklığı var, henüz tam bir farkındalık düzeyinde değiller..

egonun tek ve en büyük sorun olduğunu keşfetmişler ama egonun gücünden hala bihaberler.. hem "tüm kötülükler/kaos için insanların kendi dışında herşeyi suçlamalarından" bahsediyorlar (ki doğrudur) hem de insanların bu bilince çıkamadıklarını, bunu farkedemedeiklerini dile getirip "seçim sizin" diyecek kadar büyük çelişkiye/paradoxa düşüyorlar.. yani bu videoyu hazırlayanlar da insanların doğru seçim yapamadıklarını dile getirip yine insanları suçluyorlar..

evet sorun egodur ama egoda yaşayan bir insan bunun bir sorun olduğunun farkındalığına varamaz.. her zaman söylüyorum ego ve farkındalık bir arada olmaz, olamaz.. egoda yaşayan bir insan çok derin bir uykudadır, uykuda rüya gören bir insan "ben uykuda rüya görüyorum hadi artık uyanayım" diyemez.. ama bu videoyu hazırlayan insanların söylemeye çalıştığı şey bu.. "seçim sizin" diyor..

bu videoyu inancıyla barışık, bütünlüğü ve huzuru yakalamış 5-6 milyar sayısındaki teizm düzeyinde(egosentrik) yaşayan dünya insanlığına seyrettirsinler bakalım.. 1 kişiyi dahi bu egodan kurtarıp uyandırabilecekler mi?

kişi bu videoyu egodan seyredip yorumlayacaktır.. ego bindiği dalı kesermi, kendi kendini yok edermi? sen bir kanser hücresini bir virüsü düşünerek, bir videoyu seyrederek tedavi edebilir misin, vücudundan uzaklaştırabilir misin?

sevgili e.i.. dünya insanlığnın şu anki egosentrik yaşamı bir zorunluluk ve dayatma.. çünkü insanoğlu henüz daha farklı bir yaşama uygun evrimleşmedi.. ve bu videoyu hazırlayanlar bile hala bunun farkındalığında değiller..


Alıntı ile Cevapla
  #39  
Alt 25-07-2010, 09:29
paslıçivi paslıçivi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Feb 2009
Mesajlar: 3.080
Standart

Nasrettin hoca bir gün damdan düşmüş. komşuları hemen çevresine toplanıp "bir doktor çağırın" diye bağrışmaya başlamışlar.. Nasrettin hoca kafayı kaldırıp "bana doktor değil damdan düşen birini çağırın, beni ancak o anlayabilir" demiş..

bir insan egoda yaşayıp, sonra o egodan kurtulmadığı sürece yani "ölmeden önce, yaşarken ölmediği" sürece egonun ne olduğunu kavrayıp anlayamaz.. sadece ego hakkında bilgi sahibidir, bilgelik değil.. çünkü onu deneyimlememiştir..

o yüzdendir ki bu dünyada kimse diğer insanlarla empati kuramamaktadır.. teisti nonteisti anlamaz, nonteist teisti anlamaz, materyalisti idealisti anlamaz, idelaist materyalisti anlamaz ve biribirlerini kedi köpek gibi yerler dururlar.. çünkü hala ego sahibidirler..

ve egosuzluğun ne olduğunu deneyimlemedikleri sürecede birbirilerini yemek zorundadırlar zaten.. bu dayatmayı algılayamazlar.. çünkü henüz özbenliklerine ulaşmamışlardır, kendilerini bulup tanımamışlarıdır.. kendileriyle henüz yüzleşmediği için kendi gibi olmayan herkesi bir tehdit olarak görmektedirler..

bu idelaist ve materyalistler birbirlerini yerken sen de evrensel insan düşünce paketini bu insanlara alternatif olarak monte edilebileceği hayalini kurarsın.. çünkü sen de yaşamında statiklikten kurtulamamış, ego ve egosuzluk arasında bir geçiş yaşamamışsın.. bu dinamizmi yaşamadığın/deneyimlemediğin sürece de egonun ne olduğunu ve ne kadar güçlü bir şey olduğunu ve seni nasıl farkettirmeden yönettiğini algılaman imkansızdır..


Alıntı ile Cevapla
  #40  
Alt 25-07-2010, 23:35
evrensel-insan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
evrensel-insan evrensel-insan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2008
Bulunduğu yer: Londra
Mesajlar: 22.832
evrensel-insan - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart

Saygideger paslicivi;

Bu insanlaşma insanoğlunun elinde midir? Yoksa insanoğlunu var eden evren ve yasalarının yani patronun elinde midir?-Dusungen-

Aslinda yukaridaki, Dusungen arkadastan yaptigim alintidaki, farklilastigimiz nokta, cok kesin ve net olarak ortada. Ben koyulastirdigim seyin olabilirligini, sen se, dusuncenle (ya da norokimyasal yapinin/varolusun, seni yonlendirmesiyle), ikinci kismi savunuyorsun.

Oyuzden video daki "secim sizin" algisini, algilayamayacagin acikti. Cunku ayni seyi, ben de dile getirmistim ve tekrar dile getiriyorum.

Ya bilim ve bilimselliginin epistemolojik gercekligi, ya da inancsal zihniyetin, sonsuzlugu bunyesinde, ideolojik inancsal olarak ve verilen oznel icerikle dogrulanan, teslim olunan, kendi varligini ve turunu teslim ettigin, insandisi ve insanlikdisi bir soyut/somut gucun tanrilastirilmasi, ya da programlayici durumuna sokulmasi.

Buradaki, her karar kilinan dogru, ister soyut/ister somut temelli olsun, oznel icerikle ve insanogu monologuyla beslendigi surece fark etmez.

Iste tartisma, dogrular arasi, biribirine ikna etme, mucadelesi de, bu 1/sonsuzlarin, 1 ler arasi mucadelesidir, galibi/maglubu yoktur. Yasami ikinci plana atar, kisinin mustakil var olan varligini da,bu 1/sonsuza teslim eder.

Daha once ki sorumu tekrarliyayim. Sen, paslicivi olarak Kurgudan (bilinemezlik), olguya (varolus/norokimyasalyapi) mi?, yoksa; olgudan (norokimyasalyapi/varolus), kurguya (bilinemezlik) mi, geciyorsun?

Her halukarda da, varolus/norokimyasal yapi, insanoglu oznelligiyle beslenmis, inancsal bir yapi olarak, ya da bilinemezlik, bu oznel icerikle beslenen yapiya paralel olarak, 1/sonsuzdur. Epistemoloji ustu ve gercek disi, bir ideolojik inancsal dogrudur.

Saygilarimla;
evrensel-insan

Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Uyku sargon İslam 19 16-04-2013 21:26
Derin provakasyon Soda Politika 5 13-12-2009 03:03
Materyalizm ve Diyalektik Materyalizm nedir? Felsefeci 87 Felsefi Tartışmalar 16 10-06-2009 10:58
Güçlü Hafıza İçin, Yeterli Uyku Gerekiyor Ayejj Biyoloji 3 02-03-2009 17:06
İdealizm ve Materyalizm Üzerine Felsefi Tartışmalar 11 26-05-2008 02:41

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:15 .