spartan-troy";p="´isimli üyeden Alıntı
değerli hshtanri yazınızın hemen hemen 100 de 100 une yakın bir bölümüne katılmamak bir yana resmen böyle bir şey olamaz diyorum...
|
Sevgili spartan,
yazımın 100% kadar bir kısmına katılmadığınızı söylemişsiniz. Vermek istediğiniz anlamı tam olarak algılayamadım. Yazımın tamamına katılmıyor musunuz? Yoksa yazımın belli kısımlarına katılmıyor musunuz?
Ben cevaplarımı yazımın tamamına katılmadığınızı var sayarak vermeye çalışacağım.
Ama su an yeryüzünde 100 de 100 larak bilim adamları evrimi net bir tablo icinde veritabanına atmış değillerdir.Bu yüzden hala çözülme aşamasındadır.o yüzden evrimi yanlışlayıcı bilgi sözünüz tamamen yanlış,cunku çözülemeyen hipotezlerde yalanlayıcı bilgiler vardır
|
Benim söylediğim şey evrimin yanlışlanabilirliğidir. Evrim teorisini bilimsel bir teori haline dönüştüren olgu da bu yanlışlanabilirliğin ta kendisidir.
Yanlışlanabilirci bilim felsefesine göre bir teoriyi değerli bir teori haline getiren şey
1. Teorinin kapsamı
2. Teorinin yanlışlanabilirliğidir
Örneğin Newton'ın 3 prensibi... Evrenseldir, yanlışlanabilir. Bu yüzden değerlidir. Hakeza etki tepki ve bağıl hız konusunda belli bir eşiğin üstüne çıkan madde ve enerji çeşitleri konusunda Albert Einstein tarafından da yanlışlanmıştır. Ancak bu yanlışlama Newton'ın yasalarını tam anlamıyla bir yenilgiye uğratıp Newton'ı ve buluşlarını yer yüzünden silmemiştir. En basit şekliyle yer çekimini hala Newton'ın hesaplarıyla yapmaktayız. Einstein'ın yaptığı Newton'ın teorisin belli bir kısmının belli şartlarda doğru cevapları vermediği üstüneydi. Yeni verilerle teori yeniden düzenlendi ve bugün hala geçerliliğini koruyor.
( Fizik konusundaki bilgim liseye ve popüler bilim kitaplarına dayandığı için konuyu yeterli kuşatıcılıkta anlatamıyorum. Daha önce de söylediğim gibi benim ilgilendiğim alan bilim felsefesi...)
ilkel atmosferde tesadufen protein olusum süreci olmadı gerçeğini varsayarak,nikel ergimesi sonucu olusan oksijenli bir atmosferde; (ki ben buna hala katılmıyorum kişisel gorus olarak) oksidadasyon olmadan (curume redaksiyon yada radyoaktivite) *asla sentez reaksiyonlarında oksijeni yapıcı etki olarak görmek mümkün değildir.kaldı ki; canlıların değişim sürecini baz alsak bile; canlıların yapısını olusturan sitoplazmik çekirdeğin kromatin yapısını olusturmak bile bugün bilim tarafından bir sır halindedir.O halde sadece var olan evrim,doğa kanunları içerisinde dış etki (cevrimsel potansiyel döngüsü) *olmadan nasıl yapması mümkün görülebilir.
|
paragrafın ilk bölümüyle ilgili olarak: ilkel atmosferde protein oluşumu evrimin değil ambiogenezin ilgi alanıdır. Bu noktada tespitte bulunabilecek yeterlilikte bilgiye sahip değilim.
paragrafın ikinci bölümüyle ilgili olarak: Evrim teorisinin eksik yanları vardır. Tam kuşatılmamıştır. Ancak bu onun bir teori olmasını engellemez. En bilinen örnekler olduğu için bu iki örneği tekrar tekrar veriyorum:
Atom ve hücre teorilerinin de eksik yanları vardır. Hele ki atom teorisinde çoğu olgu sadece hipotezlere dayandırılmaktadır. Ancak hiç kimse çıkıp ta atom teorisi için zırva demiyor.
Ben evrimle asla islamiyeti bir tutmam,islamiyet bir inanıştır ve doğa da ki komplex olusumların yada komplex kozmotik yapıları bir kuramcısına bağlar,islamiyet budur...Ancak bilim bulur getirir ve somut veri sunar.Siz şimdi bize evrimi ispatlasanız bile bunun Allahın olmadıgı manasına tekabul ettiği asla söylenemez.O yüzden evrimi bir canlı bilimi literaturunde incelemeniz daha mantıklı olucaktır.biyoloji bilimi olarak incelemeniz daha tutarlıdır.Allah yok Mallah yok diye aptalca miller deneyine girişirseniz.O iş fos cıkar.O yüzden evrimi bir canlı bilimi olarak biyolojiyle eş tutmak gerekir diye düşünüyorum.
|
İlk yazımda yazdıklarımı tekrar yazıyorum:
söz konusu teoriyle ilgili bir başka yanılgı da onun tanrıyı reddediyor olmasıdır. *Evrim teorisinin gerçeklendirilmesi tanrının var olmaması anlamına gelmez!
(kavramların karıştırılacağını tahmin ederek açıklama yapma gereği duyuyorum..
yanlışlamacılık: Bilim felsefesinde teorilerin yanlışlanabilir olması gerektiğinin, bir teorinin yanlışlanabilirliği ölçüsünde iyi olduğunun savunumu.
doğrulamacılık: Aynı şekilde bir teorinin defalarca doğrulanması durumunda değer kazanması fikrinin savunumu.
gerçeklendirme (ya da gerekçelendirme): (bilgi teorisi) Argüman, akıl yürütme, deneyim ya da başka herhangi yolla bir savın doğruluğunu kabul etme.)
Ve evet! Size katılıyorum, evrim teorisi biyolojinin bir alanıdır. Ne var ki felsefe bilimin buluşlarını ele alarak onları kendi yöntemlerine göre işleyip yeni sonuçlara çıkabilir.
Kaldı ki doğal seçilim doğanın kendi yasasıdır zaten buna bilimde canlı modellerinin atmosferik şartlarda yaşam süresi denir.bunu evrimin bulgusu olarak görmekte saçma.
|
doğal seçilim doğanın kendi yasasıdır. Sonradan bir müdahileyle ortaya çıkmamıştır. Yer çekimi de doğanın kendi yasasıdır. Rüzgarın oluşumu da öyledir... Ancak onları keşfedip yeni çıkarımlara varan bilimdir.
neyse şimdilik bu kadar.
yazınıza katılmıyorum ama saygım var.
eyvallah
|
yazınızdan bu kadar alıntı yapıp (...) <-- (bu alan sansürlüdür) *gibi cevap vermemin sonucunda bu alanı da es geçemeyeceğimi fark ettim.
Saygınızdan dolayı teşekkür ederim. Emin olun saygınız karşılıklı.