Kuran'da Beyin Yerine Kalpten Bahsedilir

[mrdragon]

Yani, onca zaman boyunca araplar onu kalp olarak anlamışlarsa, bu durumda yine tanrının dil yetersizliğine çıkmış oluruz.

Anlatmak için olabilecek en hatalı yolları seçmek tanrının işi olsa gerek. Kusura bakmayın ama, gerçekten bu yöntemler ile hareket eden bir tanrıya ilkokul diploması dahi vermek günümüzde eğitim sektörüne büyük hakarettir. (gerçi hoş kimlere verilmiyor ki diploma)

Sevgili tanrı, akıl ve düşünce için sürekli, göğüsleri ve kalbi işaret edeceğine, biraz da kafaya odaklanabilseydi ya, o kadar mucize üreticisi kuranı evirse de çevirse de, bir türlü kafa-kafatası, ve beyine ulaşamıyor sanırım tanrının en korktuğu yer işte o kafataslarınızın içinde duran organın yetenekleri.

Biz boşa demiyoruz, cehalette hayat bulan tanrılar, düşlerde yaşamaya mahkumdurlar. Onların panzehiri ise, kaslarınızda değil özgür düşüncelerinizdedir...

[knowledgetowisdom]

şöyle internetten 15 saniyelik araştırma sonucu bulduğum iki şey:

İmam-ı azam gibi bazı alimlere göre, akıl kalbte değil, dimağdadır, beyindedir. (Nevevî, a.y.)

İmam Gazalî, altıncı his çerçevesinde değerlendirdiği basiret mefhumunu açıklarken, kalb, nur, akıl gibi sözcüklerin birbirinin yerine kullanılabileceğini, bunların teşhis ve tayini konusunda bir tartışmanın yersiz olacağını ifade etmektedir. (bk. İhya, 4/289)

gazali 1058 doğumlu, ebu hanife 699 doğumlu...

o dönemin insanlarının kurana bakıp da "aaaa kalp = düşünme organı" dediklerini hiç sanmıyorum...

bu meseleyi yanlış bir önerme kurarak "ahan da açık buldum" edasıyla bağnazca savunan sizlersiniz.

kuranda geçen "kalp" ten ne kastedildiğini onlar gayet güzel anlamış..

kalp olarak anlayanlar olmuştur muhakkak. bu onların hatası kuranın değil...

insanın kafasının içerisindeki koskoca beyaz kıvrımlı maddeyi de lüzumsuz sandıkları, işlevi olmadığı için önemsemedikelri vs. vs. sizin yakıştırmalarınız.

m.ö 10.000 yıl öncesinde bile insanların beyinle uğraştıklarına dair bulgular var.

belki onlar bile "insan" denen bilinmezi sizden daha iyi anlıyorlardı.

[inferno]

Eğer: "îmanın yeri neresidir?" diye sorulursa onun kaynağının ve yerinin kalb olduğu, fer'inin de cesette bulunduğu söylenir. Eğer: "O parmağında mıdır?" diye sorulursa, "Evet" de. Eğer: "Parmak kesilince îman nereye gider?" diye sorulursa: "Kalbe," de.

Bu yazı direk İmamı Azamın (Ebu Hanife) 5 eserininden

Yazdığınız yazıyı eserlerin içinde bulamadım hangi sayfa?

[knowledgetowisdom]

onca zaman boyunca araplar onu kalp olarak anlamışlarsa,

sözü üzerine yazdım, yazının başında belirttiğim gibi internetten copy paste yaptım...

[inferno]

Ben bulamadım halen arıyorum. 4. cilt sayfa 289 demişsiniz ama
bu
cilt şu konuları ele alıyor

Tevbe
Sabır ve Şükür
Korku ve Ümit
Fakr ve Zühd
Tevhid-Tevekkül
Muhabbet
Niyet-ihlas
Murakebe-Muhasebe
Fikir
Ölüm ve Sonrası

komple baştan sonra üşenmedim baktım. bulamadım.
3. cildin 1. cüzüne kalp ile başlıyor.

Bayağı kapsamlı anlatmış kalbi Muhammedin hadislerine yer vermiş
Kalp için çok güzel örnekleri de var.
fakat burada da dimağdadır sözcüğünü bulamadım.

Fakat Bu konuları araştırırken aklıma bir şey takıldı.

Şimdi o zamanlarda Muhammed eğer beyin deseydi kim inanırdı?
o zaman kitap günümüze kadar bile gelemezdi.
o zamanlarda herkes kalbin bir görevi olduğunu düşündüğünden inanan kimse çıkmaz kitap da günümüze gelmezdi.
aslında eskiden yaşamış insanları soyut düşüncelerini asıl bizim anlamamız gerek sanırım.
üzülerek söylüyorum ki İmamı azamın sayfalarında aradığımı bulamasam da
galiba cevabı kendi beynimde buldum.
Bu böyle olmalı

[knowledgetowisdom]

ben onları internetten copy paste yaptım. bunu daha önce de söyledim.

bunun da eski insanların kalp = düşünme organı olarak anlamadıklarına örnek olarak, internette 15-20 saniye yaptığım araştırmadan bile bulanabilinecek bir bilgi olduğunu söyledim.

Şimdi o zamanlarda Muhammed eğer beyin deseydi kim inanırdı?

o kendiliğinden bir şey söylememiş; mesajı bir harf bile eklemeden insanlığa iletmiştir.

o zamanlarda herkes kalbin bir görevi olduğunu düşündüğünden inanan kimse çıkmaz kitap da günümüze gelmezdi.

2014 yılına gelmişiz hala insanlar:

-aklıma takıldı
-kalbimde bir kötülük yok
-yüreğim daraldı

vs. vs...

kullanımlarda bulunuyor. Google'a "in my heart" yazdım ve 86.400.000 sonuç sıraladı.

ayetler zaten "beyin" denen veya "kalp" denilen organların maddi işlevlerinden bahsetmiyor. ben başından beri bunu iddia ediyorum. kuranda kalp organı = düşünme organı diye bir şeyi anlamak asıl çarpıtmak oluyor.

sanki kuranda "beyin" yazmaması kuranın bir açığı da ben o açıkları kapamaya çalışıyorum izlenimi yaratılıyor.

83:14 = Hayır hayır, öyle değil. Aksine onların kazandığı günahlar kalplerinin üzerine pas olmuştur.


Hayır hayır, öyle değil. Aksine onların kazandığı günahlar beyinlerinin üzerine pas olmuştur. ===> e oldu mu şimdi beyin deyince oluyor mu düzeliyor mu anlam?

aslında eskiden yaşamış insanları soyut düşüncelerini asıl bizim anlamamız gerek sanırım.

buna yüzde yüz katılıyorum

---------------------

[vartor]

knowledgetowisdom´isimli üyeden Alıntı

şöyle internetten 15 saniyelik araştırma sonucu bulduğum iki şey:

İmam-ı azam gibi bazı alimlere göre, akıl kalbte değil, dimağdadır, beyindedir. (Nevevî, a.y.)

İmam Gazalî, altıncı his çerçevesinde değerlendirdiği basiret mefhumunu açıklarken, kalb, nur, akıl gibi sözcüklerin birbirinin yerine kullanılabileceğini, bunların teşhis ve tayini konusunda bir tartışmanın yersiz olacağını ifade etmektedir. (bk. İhya, 4/289)

gazali 1058 doğumlu, ebu hanife 699 doğumlu...

o dönemin insanlarının kurana bakıp da "aaaa kalp = düşünme organı" dediklerini hiç sanmıyorum...

bu meseleyi yanlış bir önerme kurarak "ahan da açık buldum" edasıyla bağnazca savunan sizlersiniz.

kuranda geçen "kalp" ten ne kastedildiğini onlar gayet güzel anlamış..

kalp olarak anlayanlar olmuştur muhakkak. bu onların hatası kuranın değil...

insanın kafasının içerisindeki koskoca beyaz kıvrımlı maddeyi de lüzumsuz sandıkları, işlevi olmadığı için önemsemedikelri vs. vs. sizin yakıştırmalarınız.

m.ö 10.000 yıl öncesinde bile insanların beyinle uğraştıklarına dair bulgular var.

belki onlar bile "insan" denen bilinmezi sizden daha iyi anlıyorlardı.

kalp olarak anlayanlar olmuştur muhakkak. bu onların hatası kuranın değil...


Bu bir yanlis anlamaya sebep olmus ise, kabahat onlarin degil, kuranin yazari oldugunu iddia ettiginiz allah'indir. Ustelik kendi kendini carpmasi gereken bir durum yaratmis (bir noktasinin bile degismesine izin vermeyecegine and ictigi icin, tabi her neresiyle icti ise); karisiklik yarattigi mecazi anlamlar yukleyerek," apacik" olmayan bir kitap indirdigini itiraf ettigine gore, sozune guvenilir biri olmadigini artik anlamissindir umarim.

[knowledgetowisdom]

Bu bir yanlis anlamaya sebep olmus ise, kabahat onlarin degil, kuranin yazari oldugunu iddia ettiginiz allah'indir. Ustelik kendi kendini carpmasi gereken bir durum yaratmis (bir noktasinin bile degismesine izin vermeyecegine and ictigi icin, tabi her neresiyle icti ise); karisiklik yarattigi mecazi anlamlar yukleyerek," apacik" olmayan bir kitap indirdigini itiraf ettigine gore, sozune guvenilir biri olmadigini artik anlamissindir umarim.

buna biraz geyik yaparak cevap vermek istiyorum zira ses kasetleri, montaj mı değil mi, sosyal medya gündemi, uçuşan espriler falan ciddi yazacak modda değilim...

a: olum sıvı bir şeyler getir de boğazım ıslansın
b: al!
a: bu ne la
b: çamaşır suyuuuuu?
a: olum b; ya kafan basmıyor , ya kötü niyetlisin beni öldürmeye çalışıyorsun, ya şaka yapıyorsun bir sürü ihtimal var ama tek ihtimal benim sözümü çarpıtmışsın...
b: hayır, bu tamamen senin suçun, ne istediğini tam olarak söylemedin.. sıvı bir şeyler dedin... falanca sözlüğe baktım çamaşır suyu da sıvı bir şeyler kapsamında...
a: e boğazım ıslansın dedim..
b: içi mi dışımı söylemedin ki?? belki dışında mikrop var onu temizliyeceksiz, dezenfekte edeceksin...
a: anlayamadın mı cümlenin gelişinden? hedehödöhedehödö... şimdi anladın mı al sana ispatladım!!!
b: ulan ben hem senin uşağın mıyım kalk kendin al ne içeceksen
a: konumuz bu mu şimdi?
b: beğenemedin mi...
a: 404 error not found...
b: he he kaçtı , haklılığımı ispatladım...

[vartor]

Konumuz tam da bu; ya kitabiniz yanlis, ya da tanriniz yalanci.

[knowledgetowisdom]

vartor´isimli üyeden Alıntı

Konumuz tam da bu; ya kitabiniz yanlis, ya da tanriniz yalanci.

ha bu diyalogda "b" haklı yani; sen b'sin ...