Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Felsefe > Etik, Estetik, Sanat, Politika, Bilim & Eğitim

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 20-06-2023, 08:42
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart Metaethics: Ahlak/Etik Teorileri

Saygideger arkadaslar,


Bu kisa calismada onemli bazi etik teorileri aciklamak istedim. Hepsini burada yazmanin zorlugunu tahmin edebilirsiniz. Yine de kisa kisa bazilarini aktarmak ve bilginize sunmak istiyorum. Eklemek yada detaylandirmak isterseniz, buyrun. Katki sunabilirsiniz. Ben kisa ve net yazmaya calisacagim.


Ahlaki Nihilizm

Ahlaki nihilizm, ahlaki degerlerin, ahlakin ve yargilarin nihai olarak temelsiz, anlamsiz veya varolmayan felsefi konumudur. Ahlaki nihilistler, evrensel olarak tum bireyler veya kulturler icin gecerli olan nesnel ahlaki gercekler veya ilkeler olmadigini savunurlar.

Ahlaki Nihilizmin Temel Noktalari:

Ahlaki Oznellik: Ahlaki nihilizm, nesnel ahlaki degerlerin veya gerceklerin varligini reddeder. Bunun yerine, ahlaki yargilarin oznel oldugunu ve kisiden kisiye veya kulturden kulture degistigini iddia eder. Ahlaki olarak dogru veya yanlis olarak kabul edilen sey, nihayetinde kisisel tercih veya kulturel norm meselesidir.

Ahlaki Iddialara Karsi Suphecilik: Ahlaki nihilistler, ahlaki iddialara supheyle yaklasirlar ve saglam bir temelden veya gerekceden yoksun olduklarini iddia ederler. Ahlaki yargilari, nesnel ahlaki gerceklik hakkindaki ifadelerden ziyade yalnizca oznel tutumlarin, duygularin veya fikirlerin ifadeleri olarak gorurler.

Ahlaki Gerekcelendirmenin Reddi: Ahlaki nihilistler, ahlaki ilkeler veya degerler icin gerekceler saglama girisimlerinin nihayetinde kusurlu veya dongusel oldugunu savunurlar. Ahlaki kavramlarin herhangi bir nesnel referanstan yoksun olduguna inandiklari icin, ahlaki yargilar icin herhangi bir rasyonel veya mantiksal temel olabilecegi fikrine meydan okurlar.

Ahlaki Cikarimlar: Ahlaki nihilizm, ahlaki muhakeme, karar verme ve sosyal etkilesimler icin onemli cikarimlara sahiptir. Ahlaki yargilarin nihayetinde keyfi oldugunu ve bireylerin uymasi gereken ahlaki yukumlulukler veya gorevler olmadigini one surer.

Ahlaki nihilizmin etik icinde tartismali ve azinlik bir konum oldugunu not etmek onemlidir. Elestirmenler, ahlaki nihilizmin ahlaki gorecelilige, ahlaki ilgisizlige veya ahlaki duzenin bozulmasina yol actigini iddia ediyor. Ahlaki degerlerin ve ilkelerin insan davranisina rehberlik etmek, isbirligini tesvik etmek ve toplumsal sorunlari ele almak icin gerekli oldugunu iddia ediyorlar.

Ahlaki nihilizm icinde, (ahlaki yargilarin temelde yanlis oldugunu iddia eden) hata teorisi ve (ahlaki yargilarin duygularin veya tutumlarin ifadeleri oldugunu varsayan) disavurumculuk gibi cesitli nuansli bakis acilari oldugunu belirtmekte fayda var. Bu bakis acilari, ahlaki gerceklerin veya nesnel degerlerin var olmadigi gorusunu surdururken, ahlaki soylemin dogasi ve kokenleri icin farkli aciklamalar sunar.


Saygilarimla


Surecek

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 20-06-2023, 08:48
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Kant'in Deontoloji'si

Kant denilince akli- en azindan benim aklima- ilk once Saf aklin elestirisi adli kitabi geliyor. Bu kitap cok kapsamli olup, anlasilmasi ise oldukca zordur. Benim de anlamak icin aylarimi almistir. Kant denince aklima gelen ikinci sey Deontoloji'dir. Deontoloji, bir eylemin ahlakiligini belirlemede ahlaki gorev ve ilkelerin onemini vurgulayan etik bir teoridir. "Deontoloji" kelimesi Yunanca "deon" (gorev) ve "logos" (bilim veya calisma) kelimelerinden gelir.

Deontolojik etige gore, sonuclari ne olursa olsun, belirli eylemler dogasi geregi dogru veya yanlistir. Bir eylemin arkasindaki niyetlere ve ahlaki ilkelere veya gorevlere bagliliga odaklanir. Deontolojik teoriler genellikle davranislarimiza rehberlik etmesi gereken ahlaki kurallar veya yukumlulukler fikrine oncelik verir.

Kantci deontoloji olarak adlandirilan Kant'in etik teorisi, kategorik buyruk kavramina dayanmaktadir. Kategorik buyruk, kisinin yalnizca celiski olmaksizin evrensel olarak uygulanabilecek ilkelere gore hareket etmesi gerektigini belirtir. Baska bir deyisle, evrensel bir ahlaki yasa olarak genellestirilebiliyorsa, bir eylem ahlaki olarak dogrudur.

Deontolojik etik, eylemlerin sonuclarina odaklanan faydacilik gibi sonuccu teorilerle tezattir. Sonucculuk, bir eylemin ahlakini mutluluk veya esenlik uzerindeki genel etkisine dayali olarak degerlendirirken, deontoloji, birincil onemi eylemin kendisinin dogasindaki prensip yada ilkelerden hareket eder. Herkes icin ayni ilke gecerli olmalidir. Burada prensipler one cikiyor.


Saygilarimla
A


Surecek

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 20-06-2023, 08:57
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Erdem Etigi


Erdem etigi, ahlaki karakter ve erdemlerin gelisimine odaklanan etik bir teoridir. Erdem etigi, kurallara veya sonuclara odaklanmak yerine, iyi bir insan olmanin ve erdemli ozellikler gelistirmenin onemini vurgular.

Erdem etiginde birincil kaygi, belirli eylemlerin dogru ya da yanlis oldugunu belirlemek degil, bireylerin ahlaki acidan saglam kararlar vermesini saglayan erdemli karakter ozelliklerini gelistirmektir. Erdemler, bir kisinin ahlaki mukemmelligine ve gelismesine katkida bulunan olumlu nitelikler veya egilimlerdir.

Erdem etiginin vurguladigi bazi ortak erdemler, digerlerinin yani sira durustluk, merhamet, cesaret, durustluk, comertlik, adalet ve sabri icerir. Bu erdemler, ahlaki acidan iyi ve tatmin edici bir yasam surmek icin gerekli goruluyor.

Erdem etigi, antik Yunan filozoflarindan, ozellikle de erdemli karakter ozelliklerini gelistirmenin "gelisme" veya "insan gelisimi" olarak tercume edilebilecek eudaimonia'ya yol acacagina inanan Aristoteles'ten gelir. Aristoteles'e gore eudaimonia insan yasaminin nihai amacidir ve erdemler buna ulasmanin araclaridir.

Erdem etiginde, ahlaki kararlara genellikle asagidaki gibi sorular sorularak yaklasilir:

Erdemli bir insan bu durumda ne yapar?
Kendimde ve baskalarinda erdemli ozellikleri nasil gelistirebilirim?
Eylemlerimle insanlarin gelisimini ve baskalarinin refahini nasil destekleyebilirim?

Erdem etiginin elestirmenleri, dogru veya yanlisi belirlemek icin acik kurallar veya kriterler saglamadigi icin belirli ahlaki ikilemlerde acik rehberlikten/yonlendirmeden yoksun oldugunu iddia eder. Bununla birlikte, bunu savunanlar, erdem etiginin, sadece kurallari takip etmek veya sonuclari hesaplamak yerine karakter gelisiminin onemini vurgulayarak ve ahlaki mukemmelligi tesvik ederek, etige daha butuncul ve kapsamli bir yaklasim sagladigini savunuyorlar.



Saygilarimla
A


Surecek

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 20-06-2023, 09:38
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Sosyal sozlesme teorisi



Sosyal sozlesme teorisi, adil bir toplumun kokenlerini ve dogasini arastiran politik ve etik bir teoridir. Bireylerin bir toplum olusturmak ve bir yonetimsel system kurmak icin gonullu olarak birbirleriyle bir sosyal sozlesmeye girmelerini onerir.

Toplumsal sozlesme teorisinin temel onermesi, yerlesik bir otoritenin veya hukumetin olmadigi bir durumda, bireylerin belirli dogal haklara sahip oldugu, ancak ayni zamanda zorluklar ve risklerle karsi karsiya olacagi varsayimini ileri surer. Bu zorluklarin ustesinden gelmek, refah ve guvenliklerini saglamak icin bireyler karsilikli olarak ozgurluklerinin bir kismindan vazgecmeli ve bir toplumsal sozlesme olusturmalidir.

Yoksa INSAN INSANI YER! ve cikari icin herseyi yapar


Sosyal Sozlesme Teorisinin Temel Unsurlari:


Riza: Toplum sozlesmesi teorisine gore bireyler, topluma katilarak, onun kurum ve korumalarindan yararlanarak, gonullu olarak toplum sozlesmesine acik veya zimni olarak riza gosterirler.

Karsilikli Yukumlulukler: Toplumsal sozlesmede hem bireylerin hem de hukumetin karsilikli yukumlulukleri vardir. Bireyler, hukumet tarafindan belirlenen belirli kural ve yasalara uymayi kabul ederken, hukumet vatandaslarinin haklarini ve refahini korumayi kabul eder.

Devletin mesruiyeti: Devletin otoritesi ve mesruiyeti, yonetilenlerin rizasindan kaynaklanir. Devlet, halkin cikarlarina hizmet etmek icin vardir ve onlarin cikarlari dogrultusunda hareket etmelidir.

Haklar ve Sorumluluklar: Sosyal sozlesme teorisi, bireylerin yasam, ozgurluk ve mulkiyet gibi belirli dogal haklara sahip oldugunu kabul eder. Bu haklar toplum sozlesmesi tarafindan korunur ve bireylerin baskalarinin haklarina saygi gosterme sorumluluklari da vardir.

Sosyal sozlesme teorisinin onde gelen savunuculari arasinda, her biri teorinin kendi varyasyonlari ve yorumlari olan Thomas Hobbes, John Locke ve Jean-Jacques Rousseau gibi filozoflar yer alir. Hobbes, kaotik ve tehlikeli bir durum olarak tanimladigi "dogal vahsi durumundan" kacmak icin toplumsal sozlesmenin gerekli oldugunu savunmustur. Locke, bireysel haklarin korunmasini ve bu haklarin guvence altina alinmasinda devletin rolunu vurguladi. [Rousseau ile virlikte Amerikan Anayasasi icin buyuk ilham kaynagidir] Rousseau, genel irade kavramini ve adil bir toplumda kolektif karar vermenin onemini vurguladi.

Sosyal sozlesme teorisi, demokratik yonetiimin, hukukun ustunlugunun ve bireysel haklar ve ozgurlukler fikrinin gelisimini etkileyerek siyaset felsefesi uzerinde onemli bir etkiye sahip olmustur.

Burada yeri gelmisken bende Hobbes'in farkli bir yeri oldugu icin biraz Hobbes hakkinda konusalim. Bildiginiz gibi "Insan insanin kurdudur" ifadesi genellikle Ingiliz filozof Thomas Hobbes'a atfedilir. Insan dogasina ve bireyler arasindaki icsel catisma ve rekabet durumuna iliskin gorusu ima eder.

Hobbes, kurulu bir hukumetin veya sosyal duzenin olmadigi bir doga durumunda, bireylerin kisisel cikarlari ve arzulari tarafindan yonlendirilecegini iddia etmistir. [bir anlamda ozumuzde hayvani oldugumuz icin] Bu durumda insanlarin surekli olarak birbirleriyle savas halinde olacaklarina inanmistir. Her insan kendi ihtiyaclarini karsilamaya calisir ve bunu yapmak icin guc veya siddet kullanmaya kalkar.

Hobbes'a gore, insanligin dogal durumu, "herkesin herkese karsi savasi" ile karakterize edilir. Bu durumda hayat acimasizdir. Insanoglunu dogasi geregi bencildir ve guc, mulk ve kendini koruma arzusuyla hareket eder. Duzeni saglamak ve bireysel davranislari kisitlamak icin ortak bir otorite olmazsa, her zaman catisma ve siddet cikar diyor.

Bu doga durumundan kacmak icin Hobbes, bireylerin gonullu olarak ozgurluklerinin bir kismindan vazgececekleri ve baris ortamini korumak icin egemen bir otorite olmasi gerektigini ve bunun da bir toplum sozlesmesiyle saglanabilirligini savundu. Bu sozlesme ile insanlar, merkezi bir yonetim organi tarafindan saglanan guvenlik karsiliginda kendi hayatlarini korumak icin her seyi yapma konusundaki dogal haklarindan vazgecerler.

"Insan insanin kurdudur" ifadesi, Hobbes'un insan dogasina bakis acisinin ve aksi takdirde insan dogasinin hakim oldugu ortamda kaos ve dusmanligin onlenmesi icin siyasi otoritenin gerekliliginin kisa ve oz bir ifadesidir. Insan davranisina iliskin kotumser bakis acisini ve onu duzenlemek ve kontrol etmek icin sosyal yapilara duyulan ihtiyaci yansitir.



Saygilarimla


*Bu arada Jean-Jacques Rousseau ve Lock gibi Beyefendiler, insanin ozunde iyi, Hobbes ise insanin aslinda yureginin kotu oldugunu soyleyerek ayrisir. Bu da bir dip not olsun.

Surecek

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 20-06-2023, 09:47
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Ahlaki Oznelcilik


Ahlaki oznelcilik, ahlaki yargilarin ve degerlerin nihai olarak bireysel oznellige dayandigini savunan felsefi bir konumdur. Ahlaki oznelcilige gore, ahlaki ifadeler kisisel tutumlari, duygulari veya tercihleri ifade eder ve bunlarin dogrulugu veya yanlisligi bireysel inanclara veya kulturel normlara baglidir.

Ahlaki Oznelciligin Temel Noktalari:


Ahlakin Oznel Dogasi: Ahlaki oznelcilik, ahlaki yargilarin oznel oldugunu ve kisiden kisiye degistigini one surer. Bireysel bakis acilarindan bagimsiz olarak var olan nesnel ahlaki gerceklerin veya evrensel ahlaki ilkelerin olmadigini one surer.

Gorelilik ve Kulturel Cesitlilik: Ahlaki oznelcilik, genellikle kulturel normlarin ve toplumsal uygulamalarin ahlaki yargilari sekillendirme uzerindeki etkisini kabul eder. Ahlaki degerlerin ve inanclarin, yetistirilme, sosyal kosullanma veya kisisel deneyimlerdeki farkliliklar nedeniyle kulturler ve bireyler arasinda farklilik gosterebilecegini kabul eder.

Kisisel Tutumlar ve Duygular: Ahlaki oznelcilige gore, ahlaki yargilar kisisel tutumlarin, duygularin veya tercihlerin ifadeleridir. Nesnel ahlaki gerceklik hakkinda iddialarda bulunmaktan ziyade, bir bireyin begenip begenmedigini yansitirlar.

Evrensel Ahlaki Standartlarin Eksikligi: Ahlaki oznelcilik, evrensel ahlaki standartlarin veya yukumluluklerin varligina meydan okur.Ahlaki yargilarin kisisel veya kulturel baglamlara bagli oldugunu ve tum bireyler veya durumlar icin gecerli olmadigini one surer.

Ahlaki oznelcilik, genellikle nesnel ahlaki gerceklerin veya ilkelerin varligini varsayan ahlaki gercekcilikle karsilastirilir. Ahlaki oznelciligi elestirenler, bunun ahlaki gorelilige yol actigini ve ahlaki ilerleme veya rasyonel ahlaki soylem olasiligini baltaladigini iddia eder. Subjektif ahlaki yargilarin, ahlaki muhakeme icin saglam bir temelden yoksun oldugunu ve ahlaki hata veya gelisme olasiligini ele almadigini iddia ediyorlar.

Bireysel oznelcilik (ahlaki yargilarin bireysel tutumlara dayandirildigi yer) ve kulturel gorecelik (ahlaki yargilarin kulturel normlar tarafindan sekillendirildigi yer) dahil olmak uzere farkli ahlaki oznelcilik bicimleri oldugunu not etmek onemlidir. Bu varyasyonlar, oznelcilik cercevesinde ahlaki yargilarin dogasi ve kaynaklari hakkinda farkli bakis acilari sunar.



Saygilarimla


Yarin surecek

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 21-06-2023, 03:15
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Ahlaki Gercekcilik

Ahlaki gercekcilik, ahlaki gerceklerin nesnel olarak ve insanlarin inanclarindan, tutumlarindan veya kulturel normlarindan bagimsiz olarak var oldugunu savunan felsefi bir konumdur. Ahlaki gercekcilere gore, ahlaki ifadeler yalnizca oznel tercihlerin veya fikirlerin ifadeleri degil, dunyanin nesnel ozelliklerine atifta bulunur.

Ahlaki gercekcilikte, ahlaki gerceklerin, bilimsel gerceklerin nasil kesfedildigine benzer sekilde, genellikle akil ve ampirik arastirma yoluyla kesfedilebilir oldugu dusunulur. Ahlaki gercekciler, bireysel gorusler veya kulturel uygulamalar ne olursa olsun, belirli eylemlerin veya durumlarin dogasi geregi dogru veya yanlis olduguna inanirlar.

Ahlaki gercekciligin farkli versiyonlari vardir, ancak ortak bir gorus etik naturalizm olarak bilinir. Etik naturalistler, ahlaki gerceklerin mutluluk, esenlik veya insanin gelismesi gibi dogal ozellikler acisindan anlasilabilecegini savunurlar. Ahlaki ozelliklerin dogal dunyanin bir parcasi olduguna ve ampirik yontemlerle arastirilip anlasilabilecegine inanirlar.

Ahlaki gercekcilik icindeki baska bir bakis acisi, etik olmayan naturalistlerdir. Etik olmayan naturalistler, ahlaki ozelliklerin dogal ozelliklere indirgenemeyecegini ve ampirik arastirmayla tam olarak yakalanamayacagini iddia ederler. Ahlaki gerceklerin indirgenemez oldugunu ve kendi benzersiz ontolojik statulerine sahip oldugunu iddia ederler.

Ahlaki gercekciligi elestirenler, genellikle ahlaki gerceklerin nesnel olarak nasil temellendirilebilecegine veya gerekcelendirilebilecegine iliskin itirazlari gundeme getirir. Dunya hakkindaki tanimlayici gercekler ile ne olmasi gerektigine dair normatif iddialar arasindaki ucurumu nasil kapatabilecegimizi sorguluyorlar. Ek olarak, ahlaki degerlerdeki ahlaki anlasmazliklarin ve kulturel farkliliklarin varligi, genellikle ahlaki gercekcilige karsi kanit olarak gosterilir.

Genel olarak, ahlaki gercekcilik, cesitli argumanlar ve bakis acilari sunan savunuculari ve elestirmenleri ile felsefede karmasik ve tartisilan bir konudur.

Ahlaki gerceklerin insan inanclarindan ve tutumlarindan bagimsiz olarak var oldugu gorusune iliskin kisa bir elestiri:

Burada bazi zorluklar var:

Epistemolojik Zorluk: ahlaki gercekciligin temel meydan okumalarindan biri, nesnel ahlaki gerceklerin bilgisine nasil sahip olabilecegimiz sorusudur. ahlaki gercekler insan bakis acilarindan bagimsiz olarak mevcutsa, bu gerceklere nasil erisebilecegimizin veya kesfedebilecegimizin belirsiz oldugu gorulmektedir. Genellikle ampirik kanit ve gozleme dayanan bilimsel bilginin aksine, ahlaki gercekcilik nesnel ahlaki gercekleri ayirt etmek icin acik bir yontemden yoksundur.

Kulturel Rolativizm: Ahlaki gercekcilik, ahlaki yargilarin ve degerlerin kulturel ve toplumsal normlar tarafindan sekillendirildigini one suren kulturel rolativizmin meydan okumasiyla karsi karsiyadir. Ahlaki gercekler nesnel, evrensel ve insan bakis acilarindan bagimsizsa, ahlaki konularda kulturler arasinda daha fazla aynilik olmasi gerekir. Bununla birlikte, kulturler arasinda gozlemlenen onemli ahlaki cesitlilik, tek bir nesnel ahlaki standart fikrini BALTALAMAKTADIR!

Evrimsel Aciklamalar: evrimsel aciklamalar, nesnel ahlaki gerceklerin varligina basvurmadan ahlaki inanclarin ve davranislarin kokenlerini aciklayabilir. Evrimsel bir bakis acisindan, ahlaki yargilar ve davranislar, insan topluluklari icindeki isbirligini ve sosyal uyumu artiran uyarlanabilir ozellikler olarak gorulebilir. Bu, dis ahlaki gerceklerin varligini one surme ihtiyacina meydan okur.

Tanri'ya Inanc : Ahlaki gercekciligin bazi elestirileri teoloji ile ilgili bir perspektiften gelir. Buna gore, ahlaki gerceklik, nesnel ahlaki gerceklerin temeli veya kaynagi olarak gorulen ilahi bir varligin varligina bagli oldugunu iddia ederler. Boyle bir tanri yoksa, boyle bir nesnel prensipler de yoktur. Tanri'nin var oldugunu soyleyen dinler de de benzer ahlaki kurallar varsa da, her din, kurtulusu kendi tekeline almis, kendi gibi olamayanlari cehenneme atmaktadirlar. Dolayisiyla bu kadar celiskili dinlerin, nesnel ahlak gorusu de suphelidir.


Saygilarimla

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 21-06-2023, 04:03
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Ahlak'a Evrimsel Bakis

Ahlakin evrimsel kokeni, hem bilim insanlari tarafindan hem de felsefeciler arasinda tartisilmaktadir. Konu oldukca karmasik ve tartismali bir konudur. Kesin bir fikir birligi olmasa da, ahlakin kokenlerini evrimsel bir bakis acisiyla aciklamaya calisacagim:

Ahlakin evrimsel kokenini aciklarken, sosyal icguduler ve isbirligi kavramlarini akilda tutmak onemlidir. Cunku ahlak sosyal icgudulerimizden ve gruplar icinde isbirligi ihtiyacindan gelismektedir. Herkes kabul eder ki, insanlar sosyal varliklardir ve hayatta kalmamiz ve basarimiz genellikle birlikte calismaya baglidir. Adalet, empati ve yardimlasma gibi davranislar, sosyal uyum ve isbirligini tesvik eden mekanizmalar olarak evrimlesmis olabilir, bireyler ve gruplari icin hayatta kalma ve ureme basarisini artirma sanslarini arttirir.

Yukarida sosyal icguduler ve isbirligi kavramlarindan bahsettim. Bunun gibi bir kac onemli kavram bu konuyu anlamamiza yardim ediyor. Bunlardan biri de, karsilikli fedakarlik kavramidir. Bu cercevede, ahlak, bireylerin, karsiliginda yardim alma beklentisiyle birbirlerine yardim ettigi karsilikli fedakarlik yoluyla gelismistir. Bu tur davranislar, bireyler isbirligi yapmayi ve karsilikli yarar saglayan iliskileri surdurmeyi ogrendikce, ahlaki normlarin ve degerlerin gelismesine yol acabilir.

Evrim deyince tabiki akla secilim gelir. Bu yuzden ahlakin evrimsel yonunu aciklamada grup secilimi onemlidir. Nasil oluyor bu? Soyle aciklayabilirim: Toplumda hem birbiri ile isbirligi yapan bireyler hem de ahlaki yonden olumlu davranislarda bulunanlar genelde daha basarili oluyor ve diger gruplari geride birakma olasiligi yukseliyor. Buna gore, ahlak, yalnizca bireysel ureme basarisina odaklanmak yerine, gruplarin ortak huzuru ve basarisini artirmanin bir yolu olarak gelismis olabilir.

Bu isin icinde elbette duygusal ve bilissel surecler de etkili rol oynar. Bazen empati ve sucluluk gibi ahlaki duygular, ahlaki karar vermede etkili oluyor. Daha fazla dusundukce, karsit bireylerle hem empati kuruluyor hem de bireyler birbirlerini daha cok anliyor. Dolayisiyla bilincli olarak yapilan yardimlar grubun hayatta kalmasina da yardim ediyor.

Bu yukaridaki bir kac gorus, ahlakin olasi yonlerinin bir kombinasyonu olarak dusunulmelidir.

Ek olarak, kulturel ve toplumsal etkiler de gelistikten sonra ahlaki normlari ve degerleri sekillendirir ve pekistirir. Bu da onemlidir.


Saygilarimla

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 21-06-2023, 04:29
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 354
Standart

Yeri gelmisken, 'evrimsel psikoloji' de ne oluyor?..


Ahlaka kisa bir ara verip, bir baska kavrami da hatirlatmak istiyorum.


Cunku, bu konunun evrimsel psikoloji ile de yakindan ilgili oldugunu dusunmekteyim. Ama once bu kavrami anlamak gerekir. Cok genel olarak tanimlarsak, evrimsel psikoloji, psikoloji icinde, evrimsel kokenlerini ve uyarlanabilir islevlerini inceleyerek insan davranisini ve bilisini anlamaya calisan bir calisma alanidir. Psikolojik ozelliklerimizin ve davranislarimizin cogunun insan evrimi boyunca dogal secilim tarafindan sekillendirildigi fikrine dayanir.

Yukarida kavrami tanimladigimiza gore, simdi de bu kavramin icini doldurmak adina bazi ilkelerden bahsedelim.

Hangi ilkeler?

Mesela adaptasyon, degil mi! Evrimsel psikoloji, bircok psikolojik ozelligin ve davranisin adaptasyon oldugunu varsayar - atalarimiza ureme avantajlari saglayan evrimlesmis ozellikler. Bu adaptasyonlarin bireylerin hayatta kalmasina, uremesine ve genlerini sonraki nesillere aktarmada yardimci oluyor.

Evrimsel psikologlar, psikolojik ozelliklerimizin genellikle evrimsel uyum ortami olarak anilan atasal ortama uyarlandigini one suruyorlar. Bu, atalarimizin yasadigi ve evrimlestigi cevreye atifta bulunur ve psikolojik mekanizmalarimizin gelisimini etkileyen secilim baskilarini sekillendirir.

Evrim'in olmazsa olmazlarindan bir diger kavrami da dogal secilimdir. Evrimsel psikoloji, evrimsel ortamda avantajli olan psikolojik ozelliklerin, dogal secilim sureci araciligiyla sonraki nesillere aktarilma olasiliginin daha yuksek oldugunu one surer. Artan hayatta kalma, ciftlesme basarisi veya ebeveyn bakimi gibi fayda saglayan ozellikler tercih edilirdi ve populasyonda daha yaygin hale gelirdi. Pikolojik/mental yonden olumlu olan bireyler daha saglikli olur.

bireyi cevresinden ayri dusunemeyiz, dolayisiyla genetik ve cevresel etkilesimleri de akilda tutmaliyiz. Evrimsel psikoloji, genlerin ve cevrenin davranisi sekillendirmek icin etkilesime girdigini kabul eder.

Genler, belirli davranislar icin bir yatkinlik saglarken, bu davranislarin ifadesi ve gelisimi, kulturel etkiler ve bireysel deneyimler dahil olmak uzere cevresel faktorlerden etkilenir.

Evrimsel psikolojiyi elestirenler, karmasik insan davranislarini asiri basitlestirebilecegini, kulturel ve cevresel etkileri goz ardi edebilecegini ve spekulatif aciklamalara dayanabilecegini savunuyor. Bununla birlikte, evrimsel psikolojiyi savunanlar da evrimsel bir cercevenin, insan davranisinin ve bilisinin evrensel yonlerini anlama konusunda degerli bilgiler saglayabilecegini savunuyorlar. Yani, IKI TARAFIN DA cekincelerini ve ifadelerini etraflica dusunmek ve detayli okumalar yapmak gerekir.

Diger yandan, evrimsel psikolojinin, insan davranisinin tum yonleri icin eksiksiz bir aciklama saglama iddiasinda olmadigini belirtmek gerekir; bunun yerine, psikoloji icindeki diger yaklasimlari tamamlamayi ve insan dogasinin daha kapsamli bir sekilde anlasilmasina katkida bulunmayi amaclar diyelim ve kapatalim.



Saygilarimla

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Etiket
ahlaki nihilizm


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:10 .