Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Bilim > Diğer Bilimler

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 19-04-2024, 09:19
Alvin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Alvin Alvin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 17 May 2023
Bulunduğu yer: Munzur
Mesajlar: 340
Standart Bilinc ve Bilincdisinin Sinir Sistemiyle Iliskisi

Bu calismada, genel olarak yararlanacagim eser, Principles of Neural Science olacak. Bu eser, --bendeki--1800 sayfa uzunlugunda ve cok ayrintili anlatiyor. Kitaptan aynen aktarmaktansa, kendi yorumumu da katarak, biraz da ders notlarimdan yola cikip, genel ifade edecegim.







Yukarida brain stem yapisini gosteriyor


Davranisin farkli yonleri, ozellikle duygusal ve homeostatik davranislar, bilincalti ve icgudusel olarak kabul edilir. Bu tur davranislar, beslenme, icme, sicaklik duzenlemesi ve cinsellikle ilgili islemleri yoneten subkortikal beyin bolgelerindeki sistemler tarafindan neredeyse otomatik olarak kontrol edilir.

Sigmund Freud'un 1900 yilinda ilk kez belirttigi gibi, duygusal durumlari bilincli olarak deneyimlemenin yani sira bilincsiz olarak da yasariz. Ozellikle korku iceren duygusal durumlarin cogu, limbik sistemin bir altkortikal bolgesi olan amigdala tarafindan yonetilir. Duygusal durumlari olusturan bilissel bilesenler, his durumlari olarak adlandirilir. Bu bilesenler, vucut kaslarinin ve ic organlarin kasilmasini saglayan yollar boyunca beyin korteksine dogru ilerler. Ayni zamanda, duygusal tepkilerin olusumunda onemli bir rol oynayan amigdaladan da farkli yollar bulunmaktadir. Bu yollar, duygusal deneyimlerin bilissel ve fiziksel yonlerinin bir araya geldigi kompleks bir sureci temsil eder.

Ancak, bilincsiz duygusal tepkilerin, otonom, endokrin ve iskelet kas yanitlariyla birlikte subkortikal sinir sistemindeki baglantilar araciligiyla gerceklestigi dusunulmektedir. Bu bilincsiz tepkiler, bedeni eyleme hazirlayabilir ve icsel duygusal durumlari diger bireylere iletebilir. Duygusal durumumuzun amigdala tarafindan bilincsiz bir sekilde temsil edilmesi, genellikle duygusal durumumuzun bilincli farkindaligindan once somatik bir yanita yol acabilir.

Beyin korteksinin islevi gecici olarak bozuldugunda, ornegin epileptik bir nobet sirasinda oldugu gibi, duygusal hislerimizi ve farkindaligimizi kaybedebiliriz. Bu bilincli his durumu muhtemelen beyin korteksi, yuzeydeki beyin tabakasi, tarafindan saglanir.

Bu sistemleri incelemeye beyin sapi ile baslariz. Beyin sapi, uyaniklik ve bilincli dikkat icin kritik bir yapiya sahiptir, ayni zamanda uyku icin de onemlidir. Beyin sapina zarar vermek, motor ve duyusal surecleri derinden etkileyebilir cunku tum duyusal bilgiyi beyin korteksine getiren cikis yollarini icerir. Ayni zamanda bilinc ve uyku durumunu da etkileyebilir, cunku dikkat icin kritik olan locus ceruleus'u icerir.

Son olarak, beyin sapi, solunum ve kalp atislarini kontrol eden noronlari icerir, ayrica bas ve boyun bolgelerine sinir lifleri gonderen cogu kranial sinirin kokenini olusturan cekirdekleri de bulundurur.

Beyin sapinda alti norokimyasal duzenleme sistemi, duyu, motor ve uyarilma sistemlerini duzenler. Orta beyinden limbik sistem ve kortekse uzanan dopaminerjik yollar, davranisin pekistirilmesinde onemli bir rol oynar ve bu nedenle motivasyonel duruma ve ogrenmeye katkida bulunur. Nikotin, alkol, opiatlar ve kokain gibi bagimlilik yapici ilaclar, hayatta kalmak icin gerekli davranislari olumlu olarak pekistiren ayni noral yollari kullanarak etki gosterdikleri dusunulmektedir. Diger duzenleyici sinyaller uyku ve uyanikligi duzenler, kismen talamus ile korteks arasindaki bilgi akisini kontrol ederek. Kortikotalamik devrelerdeki elektriksel uyarilma bozukluklari nobetlere ve epilepsiye neden olabilir.

Beyin sapinin daha ustunde hipotalamus bulunur, islevlerinden biri ic ortamin istikrarini korumaktir, bu, fizyolojik degiskenleri hayati surecler icin uygun sinirlar icinde tutarak yapilir. Sinir sistemindeki homeostatik surecler, davranis uzerinde derin etkilere sahiptir ve modern fizyolojinin kurucularini meraklandirmistir, bunlar arasinda Claude Bernard, Walter B. Cannon ve Walter Hess bulunmaktadir. Ic ortami kontrol eden noronlar, beyin hacminin toplaminin %1'inden azini olusturan diensefalonda bulunan hipotalamusta yogunlasmistir. Hipotalamus, beyin sapi ve limbik sistemdeki yakin baglantili yapilarla birlikte, hedefe yonelik davranisi gerceklestirmek icin endokrin ve otonom sinir sistemini kontrol ederek ic ortami dogrudan etkiler. Duygusal ve motivasyonel durumlari kontrol etmek icin daha yuksek beyin bolgelerine olan baglantilari araciligiyla dolayli olarak islev gorur.

Belirli motivasyonel davranislari duzenlemenin yani sira, hipotalamus, beyin sapi altinda ve korteks ustunde, uyarilma genel bir durumunu korur, bu uyarilma heyecan ve uyanikliktan uyuklamaya ve sersemlige kadar degisir.

Ilkel omurgalilarda - surungenler, amfibiler ve baliklar - on beyin sadece beynin kucuk bir kismini olusturur ve genellikle koku isleme ve otonom ve endokrin fonksiyonun temel davranislarla butunlestirilmesine adanmistir. Bu temel davranislar, beslenme, icme, cinsel ureme, uyku ve acil durum tepkilerini icerir. Insan davranislarinin cogunun oncelikle on beyinde kaynaklandigini dusunmek alisilmis bir durum olsa da, beslenme gibi bircok karmasik tepki aslinda beyin sapindaki noron topluluklari tarafindan yonetilen nispeten basit, stereotipik motor tepkilerden olusur. Beyin sapinin onemi, hidrosefali (hidransefali) bebeklerinin gozlemlenmesiyle daha iyi anlasilabilir. Hidrosefali, beynin on kisminin gelismemis veya yok oldugu bir durumdur. Bu bebekler, normal bebeklerden oldukca farkli gorunmezler. Aglarlar, gulumserler, emerler ve gozlerini, yuzlerini, kollarini ve bacaklarini hareket ettirirler. Bu durum, beyin sapinin, yeni doganin neredeyse tum davranislarini organize edebilecegini gostermektedir. On beyin olmadan, temel fizyolojik islevler ve duygusal tepkiler gibi hayati davranislar bile devam edebilir, bu da beyin sapinin hayati onemini vurgular.

Beyin sapi, omurilik kordonunun rostral (kafaya dogru) uzantisidir ve motor ve duysal bilesenleri omurilik kordonununkilere benzer bir yapiya sahiptir. Ancak beyin sapinin, kranial sinirleri kontrol eden bolumleri, omurilik kordonunun spinal sinirlerini kontrol eden karsilik gelen kisimlarindan cok daha karmasiktir cunku kranial sinirler daha karmasik davranislari aracilik eder. Beyin sapinin cekirdegi, retikuler formasyon, omurilik kordonunun orta gri maddesine homologdur ancak daha karmasiktir. Omurilik kordonu gibi, retikuler formasyon, motor ve otonom desenler olusturan ve refleksleri ve basit davranislari koordine eden yerel devre interneuronlarinin topluluklarini icerir. Bunun yaninda, beyin sapi, dopaminerjik, noradrenerjik ve diger duzenleyici noron kumelerini icerir. Bu noronlar, sinir sisteminin islevlerini optimize etmek icin hareket ederler.

Bilincdisi faaliyetler, beyin tarafindan karmasik bir sekilde yonetilir ve cesitli sureclerle iliskilidir. Ornegin, bir kisi bir yabanciyla tanisirken, bilincsizce o kisinin vucut dilini ve jestlerini algilayabilir. Bu algilar, beyindeki duygusal merkezlerde islenir ve kisinin karsidaki kisinin davranislari hakkinda otomatik olarak cikarimlar yapmasini saglar. Bir diger ornek olarak, uyku sirasinda beyin, vucudun dinlenmesini saglamak icin solunum ve kalp atis hizini duzenler. Bu islemler bilincsizce gerceklesir ve kisi uyandiginda genellikle bunlarin farkina varmaz. Bilincdisi faaliyetler, hayatta kalmak ve gunluk yasami yonetmek icin gereklidir ve beyin, bu faaliyetleri duzenleyerek saglikli bir sekilde calismalarini saglar. Araba kullanirken, uzun sureli bir surus sirasinda, bir dizi otomatik refleks hareketi gerceklestiririz. Ornegin, bir arac aniden durdugunda, vucudumuz hizla fren pedalina basar ve ellerimiz direksiyonda sabitlenir. Bu tur tepkiler genellikle bilincli dusunme olmadan gerceklesir ve surus esnasinda otomatik hale gelir. Bu durum, uzun yillar suren aliskanlik ve pratikle sekillenen beyin-beden baglantisinin bir sonucudur. Bu refleksler, guvenli surusu saglamak icin gereklidir ve surucunun dikkatinin baska seylere odaklanmasina olanak tanir.

Baska bir ornek ise beynin, duygusal tepkilerin duzenlenmesinde kritik bir rol oynadigidir. Ornegin, korku veya stres gibi duygusal durumlar, genellikle bilincaltinda islenir ve vucutta belirli fizyolojik tepkilere yol acabilir. Kalp atislarinin hizlanmasi, terleme, ellerin titremesi gibi tepkiler, beyin tarafindan otomatik olarak tetiklenir ve genellikle kisinin farkinda olmadan gerceklesir. Beyin, duygusal deneyimlerin islenmesinde karmasik bir ag ile birlikte calisir ve bu tepkilerin evrimsel olarak hayatta kalma mekanizmalari oldugu dusunulur. Bu nedenle, duygusal tepkilerin bircogu, bilincli dusunme olmadan ortaya cikar ve bu tepkilerin farkinda olmak veya kontrol etmek genellikle zor olabilir.



Ilgi, yorum yada soru olursa devam edebilirim.

"Happiness is a state of mind. It's just according to the way you look at things."
— Walt Disney
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Etiket
beyin, bilinc, bilincdisi


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 11:56 .