Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Konu-dışı

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 18-06-2009, 01:28
Chechen
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Hikayelerle İslam

HAZIR CEVAP NECMİ

İzmir’de hazırcevaplılığı ile ün yapmış Çantacı Necmi olarak tanınan Necmi İlgen yine bir sohbetinde bir ateiste verdiği cevabı anlatıyor.

Üniversiteli bir ateist olan, öldükten sonra dirilmeyi ilkel bulan Şinasi ile arasında geçen ilginç diyaloğu Necmi İlgen şöyle anlatıyor:

— Üniversiteli bir gençle tanıştım. Adı Şinasi… ‘Ben öldükten sonra dirilmeyi çok ilkel görüyorum’ dedi. Yani ‘ilkel insanlar buna inanır’ dedi. ‘Böyle bir asırda böyle bir şeye inanılmaz’ dedi. ‘Öldükten sonra toprağa giriyoruz benim nötronlarım protonlarım toprağa karışıyor. Sonra atomlar protonlar topraktan otlara geçecek ve otları inekler, koyunlar ve keçiler yiyecek ve ben onlara geçeceğim ve onlarda vazife görmeye devam edeceğim öyle mi?’ dedi.

Şinasi’ye sordum ‘kaç yaşındasın’ diye. ‘25’ dedi. ‘Şinasi peki 26 yıl önce nerdeydin’ dedim. O da ‘yoktum bilmiyorum’ dedi. ‘Vardın’ dedim.

Şinasi’ye ‘baban önce ıspanağı yedi; ineğin sütünü içti; koyunun köftesini yedi; keçinin pastırmasını yedi ve babanın kanında sen dolaşmaya başladın ve annene geçtin. Annen yedi koyun etini, kayseri pastırmasını, içti sütü; içti Amerikan kahvesini ve sen doğdun’ dedim.

‘Bu kadar dağınık yerlerden seni dağıtıp yeniden toplayan Allah seni yine dağıtıp toplayamaz mı’ dedim. Bir işi bir defa yapan Allah ikinci defa daha aynı işi yapması daha kolay olur. Zaten onun için her iş çok kolaydır. Şinasi’ye ‘şimdi anladın mı’ dedim ‘anladım hocam’ dedi.

‘Ben bu soruları hocalarıma soruyorum’ dedi. ‘Bana gavur diyorlar’ dedi. ‘Sana gavur diyen bu durumda yobaz oluyor’ dedim


Konu Chechen tarafından (18-06-2009 Saat 01:45 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 18-06-2009, 01:44
Chechen
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

Bilgisayar ve İman
Cami imamı Abdullah hoca , resmi işlerini yaptırmak için nufus müdürlüğüne gider.

Kendisinden TC kimlik numarası istenince, en yakıninternet- cafenin yolunu tutmak zorunda kalır.
Cafenin kapısından girerken levhada yazılı isim 'fesuphânallah' lar,estagfirulla h'lar cektirir hoca efendiye, hem de peşpeşe:

CEN.NET CAFE
Cafe işleten delıkanlıya:
- Evlâdım T.C. kimlik numarası istediler benden, yardımcı olabilir misin?
- Tabi amcacım, siz şuraya oturun, şu işimi hemen bitirip sizinle ilgilenirim.

Abdullah hoca başlar beklemeye. Boylelikle bulundugu mekânı inceleme fırsatı da geçer eline.
Demek ki gençlerin girip bir türlü çıkmak bilmedikleri, internet-cafe denilen yer burasıdır.

Gözüne takılan her detaydan rahatsız olarak, huzursuz bakışlarla etrafını süzer durur.
Evin bodrumunda kurduğu fare tuzakları gelir aklına. Küçücük bir peynire tutsak olan fareler nasıl kapandan cikamiyorlarsa, ayrı telden ayrı telden oyunlara yakalanan gençlerin de buradan çıkamadıklarını düşünür. Bir 'fesuphanallah'
Bir 'fesuphânallah' daha çeker ve:
- Ähir zaman fitneleri işte canım, der kendi kendine

Hoca efendinin huzursuz olduğunu fark eden delikanlı hemen bir çay söyleyince, kendisine ikram edilmesinden memnun olur.
En azından bu da bir hürmet ifadesidir. 'Aferin' derken içinden, hayflanır, istemeden:
- Yazık oluyor bu gençlere, hayatlarını heder ediyorlar.

Boşa hayıflanmanın, vah vah demenin, bir faydası olmayacağını bildiği için, delikanlıyla hasbihal etmeye karar verir:
- Delikanlı sana bir ş ey soracağım ama bilmem ne düşünürsün?
- Buyurun amca, ne soracaktınız?
- Sen Allah'i bilir misin?

Birbirine girmiş, hiçbir şekle benzetemediği joleli saçları, her baktığında bir 'fesuphanallah' daha çektiği sakal şekliyle
bu delikanlıdan aldığı cevap, hoca efendiyi pek şaşırtır.
Cafeyi işleten delikanlı gülümseyen gözlerle bakarak:
- Kul, kendisini yoktan var edip hayat bahşeden, düşünecek akıl, görecek göz veren Rabbini nasıl bilmez amca?

Hayretle sormaktan alamaz kendisini:
- Biliyor musun? Peki neyle biliyorsun Allah'ı, bana bir anlatır mısın?

Delikanlı eliyle cafedeki bilgisayarları göstererek cevap verir:
- Bu bilgisayar ile biliyorum amca.
- Bunlarla mı? Pek anlayamadım.
- Bu bilgisayarları n varlığı benim nazarımda Allah'ın varlığının en açık delillerinden biridir.
Bilgisayar kullananlar gayet iyi bilirler amca,böyle bir makine, ancak bir mühendis ve üstün bir teknol oji ile var olabilir.
Ateistin en önde gidenine sorsan, bu zımbırtının tesadüf eseri oluşmayacağını,
mutlaka birisi tarafindan yapılmış olduğunu söyler sana.
Meselâ Darwin kalkıp dirilse, şu laptopu göstersen, desen ki:
'Bu Älet, şu hesap makinesinin tesadüfler zinciriyle evrimleşmiş hâlidir.'
Darwin bile 'çüş lan deve' der.

Abdullah Hoca delikanlının anlattıklarından hoşlanmıştır. Keyiflenir:
- Bilgisayarın kendiliğinden yapıldığını kabul etmeyen adam , onu yapan insanın yaratılmış olduğuna gelince
kıvırıveriyor değil mi evlâdım?

- Bak amca, burada 20 tane bilgisayar var, bunlar bir sistemle birbirine bağlı, hepsi bir program tarafından idare ediliyor.
Bu sistemi ben kurdum, burayı ben çekip çeviriyorum. Buradaki düzen benden sorulur;
Yani bir anlamda da farzi muhal buranın tanrısı benim.

Bazen oy un oynayıp, interneti kullanıp para ödemeden sıvışmaya kalkanlar oluyor.
Hemen yakaliyorum onları. 'Gel bakalım! Nereye gidiyorsunuz böyle?
Buranın nimetlerinden faydalanıp başıboş bırakılacağınızı mı zannettiniz?
'Paramız yok abi! ' derlerse; 'Yok öyle yağma! ' deyip cezalandırıyorum.
Internet-cafeyi temizletiyorum: paspas yapıyorlar, camları silip tuvaleti temizlettiriyorum.

Bir saat oyunun, internetin bedeli olur, bunun hesabı sorulur da, sayısız nimetlerle dolu koca bir ömrün hesabını sormazlar mı insana?
Bir cafenin bile işlerini düzenleyen, tertip eden biri varken, koca kâinatı kusursuz işleyen bu sisteminin bir kurucusu olmaz mı?
Olmaz diyenin ahmaklığını bütün noterler tasdik etmez mi?

- Vallahi evlâdım pek takdir ettim seni. Peki Allah'ı nasıl bilirsin, neye benzetirsin?
-Ben Allah'ı hiçbir şeye benz etmeden bilirim amca.

- Bunun böyle olacağını nasıl bildin evlâdım? Delikanlı eliyle bilgisayarları işaret etti:
- Yine bunlar sağ olsun. Bu bilgisayarları yapan mühendisler başka, bilgisayarlar başkadır. Birbirlerine benzemezler.
Programı yazan insan başkadır, ortaya konulan program ise bambaşka.
Bilgisayarda yüklenmiş bilgiler vardır, fakat benim bilmem yine başkadır.
Kamerası vardır, ses düzeni vardiır, ama benim gözlerim ve duyup konuşmam farklıdır.

Abdullah amca çocuğun feraset ve anlayışını çok beğenmişti.
Sorduğu sorulara aldığı cevaplar, gayet mantıklıydı ve berrak bir imana işaret ediyordu.
Aslında buradaki işi bitmiş, kimlik numarasını çoktan almıştı; ama muhabbete devam etmek istedi.

- Peki varlığına inandığın Rabbin için ne yapman gerektiğine dair ne biliyorsun?
&nbs p; - Ne yapmam gerektiğini biliyorum amca, fakat ne kadarını yapabildiğim hususunda kendimi yeterli görmüyorum.
- Ne bildiğini söylersen, neler yapabileceğine dair yardımcı olabilirim belki evlâdım.
- Neler yapmam gerektiğine dair şuradan biliyorum amca:
Öncelikle, Rabbim bana bir gönül vermiş. Kendisini bilmeyi nasip edip muhabbetini gönlüme yerleştirmiş.
Ben de gönlümde sadece O'na ve sevdiklerine yer vermeliyim,
O'nun istemeyeceği şeyleri gönlümden uzak tutmalıyım.

İkinci olarak bana verdiği dili razı olmayacağı sözlerden korumalıyım. Her zaman O'nu soylemeli, O'nu anlatmalıyım.
Son olarak bana verdiği bu bedeni onun razı olacağı şekilde kullanmalı, bir gün toprak olacak vücudumu
O'nun yolunda eskitmeliyim. Benim bildigim bundan ibaret.|

- Ee evlâdım daha ne yapacaksın, başka bir şey kalmadı ki!
- Efendim yapmalıyım, etmeliyim diyorum ama, bal demekle ağız tatlanmıyor ki!
Gidilecek yolu bilmek ayrı, usuluyle yolda yürüyebilmek apayrı bir şey|
Yine bilgisayar tabirleriyle söylemek gerekirse,
Şeytan denilen melun HACKER, benim sistemimde ki NEFS virusunu aktif hale getiriyor.
Üstesinden gelebilene aşk olsun. Etkili bir antivirus programı bulmam lazım belki de..

- Ben biliyorum, dedi Abdullah Hoca ve ekledi: NAMAZ
- Eveeet amca, NAMAZ anti-virus programlarından birisidir. Hayat sistemine kurup, gunde beş kere da bağlanırız
Böylece sürekli güncellenir.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 18-06-2009, 03:17
nogada - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
nogada nogada isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 19 May 2009
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 2.318
Standart

Ben bilgisayar mühendisiyim,bu kadar güzel ve mizahi dokundurmalar olan bir örnek aklıma gelmedi.Teşekkürler paylaşım için sayın chechen...

Gayet saf ve temiz kalple yapılandırılmış bir örnek olmuş...

Koskoca evreni düşünüpte öylesine olmuş işte demek nasıl bir akıl ürünüdür ki

Saygılarımla...

Görmeyipte Korktuklarımız Sevmediklerimiz,Görmeyipte Sevdiklerimiz İnandıklarımızdır...!!!
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 18-06-2009, 04:08
Chechen
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

Adamin biri traş olmak icin berbere gitti.
Onunla ilgilenen berberle guzel bir sohbete basladilar.
Degisik konular uzerinde konustular. Birden inanç ile ilgili konu acildi...
Berber: " Bak adamim, ben senin soyledigin gibi Allah'in varligina inanmiyorum."
Adam: " Neden oyle diyorsun?"
Berber: " Bunu aciklamak cok kolay. Bunu gormek icin disariya cikmalisin. Lutfen bana soyler misin, eger Allah var olsaydi,bu kadar cok sorunlu insan,sorunlu bir dünya olur muydu? Hasta insanlar, boşanan çiftler,kotu insanlar, uyuşturucu, vs. vs olur muydu? Allah olsaydi, kimse aci cektirmez, birbirini uzmezdi. Allah olsaydi, bunlarin olmasina izin verecegini sanmiyorum..."
Berber isini bitirdikten sonra adam disariya cikti.
Yanından geçen uzun sacli, saçı sakalı birbirine girmiş, bakımsız bir adam gordu.
Adam bu kadar daginik gorundugune gore belli ki tiras olmayali uzun sure gecmisti. Adam berberin dukkanina geri dondu.
Adam: " Biliyor musun, bence berber diye birsey yok"
Berber: " Bu nasil olabilir ki? Ben buradayim ve bir berberim."
Adam: " Hayir, yok. cunku olsaydi, caddede yuruyen uzun sacli, saçı sakalı birbirine girmiş adamlar olmazdi."
Berber: " Himmm... Berber diye bir sey var ama o insanlar bana gelmiyorsa,ben ne yapabilirim ki?"
Adam: " Kesinlikle dogru! Onlar sana gelmiyorsa ne yapabilirsin ki!
Allah var,ve insanlar O'na gitmiyorsa, bu gitmeyenlerin tercihi.
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 18-06-2009, 10:22
Özne - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Özne Özne isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 15 Jan 2009
Mesajlar: 257
Standart

Sevgili chechen;
İlk eleştirim kullanıcı adına gelsin. Türkçe'yi bu kadar hor görme, özenti olma. Çeçen şeklinde yazmak hiçbir zaman kimse tarafından yadırganmaz. Bu kadar mı kendinizden uzaklaştınız anlamıyorum. Kültürünüzü ve dilinizi ayaklar altına almayın. Ya tamamı yabancı kelimeden oluşan bir isim seçin yada tamamı Türkçe olsun. Nedir bu "tarzanca" merakı anlam veremiyorum.

Ek olarak bilgisayarlı hikaye cevap: Günümüzdeki bilgi ve teknoloji birikerek gelmiştir. Kullandığınız bilgisayarlar, hesap makineleri vs. bir anda ortaya çıkmadı. Bunların elde edilmesi insanoğlunun binlerce yıllık bilgi birikimiyle ortaya çıkmıştır. O nedenle bilgisayara sizin kadar büyük bir hayranlık duymuyorum. Kalkıpta bilgisayar misalini verip bir Tanrı olmalı savı teknolojiden bir haber olmakla açıklanabilir. Bir çok buluş ve yöntemin birleşimi bilgisayarı oluşturur. Edisonun bile bilgisayarda emeği vardır dikkatli düşünürseniz.

Beber konusu: Elle tutulur bir sav değil. Allah'a gitmek nasıl bir kavramdır (?) Sizin "bilimlenmeniz" lazım.

İlk konu için çok yazılıp çizildi. Hatta videosu bile var. ilgili bölüme bakarsanız cevaplarını bulabilirsiniz.

ekleme: Genel perspektife göre ateist değilim. Ancak dinlerin Allah'ına inanmıyorum. O nedenle sizin için ateist sınıfına giriyorum. Bunu da belirtiyim. Ateist sanmayın diyeceğim ama inancınıza göre aslında teorik olarak ateistim. Nasıl ki incilin Tanrı'sı farklıysa (hristiyanlara göre) bizim inançlarda öyle oluyor.
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 18-06-2009, 10:45
azınlık azınlık isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Feb 2009
Mesajlar: 2.142
Standart

Chechen´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bilgisayar ve İman

...

Meselâ Darwin kalkıp dirilse, şu laptopu göstersen, desen ki:
'Bu Älet, şu hesap makinesinin tesadüfler zinciriyle evrimleşmiş hâlidir.'
Darwin bile 'çüş lan deve' der.
İlahi chechen ... harika bir hikaye. Bin tane ders aldım bundan yahu. Hem de bir bilgisayar programcısı olarak gözüm gönlüm açıldı. Çok hoşsunuz doğrusu.

... da ... alıntıdaki muhabbet olmamış.

Darwin'e laptopu göstersen ve onun ilk örneklerinin milattan önce 150 yıllarında yapıldığını söylesen muhtemelen şöyle derdi: "bazı eşyaların da evrim teorisine tabi olması normaldir, sonuçta sistemler tesadüfi olarak değil ihtiyaçlar yönünde ve oranında evrilir. Şimdiye kadar niye kendi kendine düşünebilen makineler yapamadınız ona şaşarım". Sen de dersin ki "hocam, yavaş yavaş onu da yapmaya başladık".

Not: bilgisayarın tarihi için bkz. http://en.wikipedia.org/wiki/Computer

Kısacası ... olmadı, hala imana gelmedim.

A.

The meek shall inherit nothing! - FZ
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 18-06-2009, 19:38
Chechen
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

Öncelikle ÖZNE arkadaşım. kullanıcı adıma takılmana şaşırdım. bu benim sürekli kullandığım kullanıcı adıdır oyle devam ediyor. kendimden uzaklaşmafalan değil saçmalamışsın. neyse. ikincisi dediğin gibi bilgisayarlar bir bilginin ve kudretin urunudur tesadüfi ve rastgele olmaz tıpkı insanın rastgele olmadığı bir yaratıcının irade ve kudretinin tasarrufuyla varolması gibi. bu sana yeterli bir cevaptır.

ikini olarak AZINLIK. arkadaşım. bilgisayar proramcısı olabilirsin, yazılımda iyi olabilirsin bende bilgisayardan iyi anlarım öyle zannediyorumki donanımda sana toz bile yuttururum ama konuyla alakası olmayan noktalardan yola çıkıp amacı saptırmanın bir alemi yok değil mi? bence sen de oyle yapma. anlatılmak ve vurgulanmak istenen nokta bellidir. anlayamadıysan doğa anana söyle seni ihtiyaçlar doğrultusunda güncellesin.

saygılarımla...

Konu Chechen tarafından (18-06-2009 Saat 23:10 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 18-06-2009, 21:14
unbe - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
unbe unbe isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Super Moderator
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 10 Nov 2008
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.440

Başarı Ödülü 

Standart

kişisel tartışmalara girmeyelim arkadaşlar....

"Varsan,çarp!!!"
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 18-06-2009, 23:17
Chechen
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

YA SEN NE YAPACAKSIN?

Hz. Ali (.r.a.) ye bir gün bir gayrimüslim gelip sordu:
-Ya Ali.. İslamı seçipmüslüman oldun. Malını ve mülkünü harcadın, günde beşkere namaz kılıyorsun, oruç tutuyorsun, kadınlara yanaşmıyorsun. Dünyanın bir çok zevkinden mahrum yaşıyorsun. Ya ölünce inandıkların doğru çıkmazsa ne olacak?

Hz. Ali (r.a.) gayrimüslime şöyle cevap verdi:
-Dünyada iyilikler yaptım, kimsenin hakkına girmedim, kulluk vazifemi bilip ona göre yaşadım, ihtiyacı olanla malımı mülkümü paylaştım, kardeşler edindim, dünyevi zevklerden uzak kaldım ama güzel ve huzurlu bir hayat geçiriyorum ve bu bana daha büyük haz ve mutluluk veriyor. Ölünce de insanlar beni iyi ve güzel anacaklar.

sonra o yüce kişilik sözünü şöyle tamamladı.

-Peki ölünce benim inandıklarım doğru çıkarsa sen ne yapacaksın?
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 18-06-2009, 23:51
aydoe - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
aydoe aydoe isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Oct 2007
Mesajlar: 3.982
Standart

Peki ölünce benim inandıklarım doğru çıkarsa sen ne yapacaksın?

Senin adına sevinirim

''asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek,aklın ve ilmin gelişimini inkar etmek olur''
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 03:48 .