Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Felsefe > Felsefi Tartışmalar

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #21  
Alt 20-08-2020, 16:31
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.242
Standart

Şüpheci Dinsiz´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Dilozof

İMAN AKILDAN ÜSTÜN MÜDÜR? - Ortaçağda Felsefe, Tertillianus
üstünlük sıralaması bence şöyle; iman<akıl<gözlem<şüphe
yani akıl imandan üstün, gözlem de akıldan üstün.
günümüzde gözlem en üstte.
gözlemin üstü olacaksa o da şüphe olabilir, henüz o aşamaya gelinmedi.
Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 21-08-2020, 18:39
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.708

Onur Üyeliği 

Standart

Gözlem yoksa - şüphe yok.
Gözlem yoksa bilgi yok, bilgi yoksa şüphe edilecek veri yok.

Gözlem bilgi edinmenin yoludur.

. .
Yukarıdaki iki nokta arasında ne olduğunu bilmiyorsak(etkileşim gerekli), şüphe de edemeyiz. hakkındalık kurmabilmemiz için, bilgi gerekir, ne hakkında, neyin hakkında vb...

Şüphe için - ki bilimsel şüphe!-, etkileşim gerekir.

yerli, yersiz, mesnedsiz şüphe anlam taşımaz.

Aynı anlama gelmeyen kelimeler
Bağlı - Bağımlı
Şüphe - Şüpheci

Bağlı olmak ile bağımlı olmak
Şüphe duymak ile şüpheci olmak

Aynı şeyler değildir. Yeri, bir "e göreliği" olmalı, bu önemlidir. Şu ya da bu konuda şüphe duymakla - YERSİZ OLMAMALI!-, her şeyden istisnasız -neye göreliği esas almadan- şüphe duymak, paranoidlik aynı anlama gelmez.

Nasıl, acaba gibi soru ve yaklaşımlar bilimin dışında değil aksine temelidir, o temel de felsefedir özünde... Fakat bunlar kendi başına mutlak veya amaç değil, bir neye görelik zemininde anlamlıdırlar ve araçtırlar. Amaç bilgi edinmektir, bilgiyi şebeğe çevirmek değil.

Birbirini takip eden, ardışık süreçler gibi değil, iç-içe, sarmal düşünmek gerekir. Nesnel, duyum esaslı etkilere maruz kaldığımız her an aslında gözlemciyizdir de, zira etkiler, dışarıdan alınıyor -duyular-, böylece etkileri yorumlayama çalışıyoruz, gelen nedir, şu mu, öyle mi, emin olma gayreti vs, emin değilsek, emin olmak için daha etraflı, detaylı gözlem yapmak durumundayız, gözlem+şüphe->şüphe+gözlem(...), bilgi yoksa hakkındalık da yok...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 07-09-2020, 05:58
Şüpheci Dinsiz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Şüpheci Dinsiz Şüpheci Dinsiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 28 Dec 2010
Bulunduğu yer: Istanbul
Mesajlar: 7.625
Standart

Dilozof

Ateizmin Eleştirisi: TANRI, KÖTÜLÜK VE ÖZGÜR İRADE PROBLEMİ

* Bir ben vardır bende, benden içeri. (Yunus Emre)
* Gören bizi sanır deli, usludan yeğdir delimiz. (Muhy-i)
* Kadınlar insan, biz insanoğlu. (Neşet Ertaş)
* Bu otobüs de benim Maserati'm, halkımla birlikte kullanıyoruz. (Tuncel Kurtiz)
* Rahat yaşamak uğruna gerçeği mezara mı götüreyim; halka gerçeği anlatmak uğruna ölümü mü göze alayım? (Turan Dursun)
* Beneath this mask there is more than flesh, beneath this mask there is an idea Mr Creedy, and ideas are bullet-proof. (V for vendetta)
* O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık. (Yaşar Kemal)
* Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. (Nazım Hikmet Ran)
* Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki; bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz..
(Nazım Hikmet Ran)
Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 07-09-2020, 21:40
antkanser antkanser isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 25 Sep 2019
Mesajlar: 203
Standart

bu kız olsa olsa geçeğin caner taslaman ı olur , başka bi halt olmaz bundan.
Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 08-09-2020, 02:32
Khaos Khaos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Jun 2009
Mesajlar: 5.554
Standart

antkanser´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
bu kız olsa olsa geçeğin caner taslaman ı olur , başka bi halt olmaz bundan.
buna ortodoks felsefe denir

bi sonraki adım için akıl yetmez
cesaret gerekir
sevgili annenden, babandan, oğullarından,hayat yoldaşından,
hatta canından belki vazgeçmek gerekir
felsefe kariyerinden vazgeçemeyenlerden ne marks ne bakunin ne mahno çıkmaz
Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 08-09-2020, 11:35
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.708

Onur Üyeliği 

Standart

kendi görüşü olmadığını söylüyor, ancak eksik yorumluyor ve tarafsız olduğunu söylüyor, ama taraflı davranıyor, akıl-mantık, felsefeden söz ediyor, ama inanca yaslanıyor, felsefik zeminden uzaklaşıyor.

Augustinus;
"Kötülüğün, iyiliğin yoksunluğu" olduğunu söylüyormuş, kılıf adına sözde kelime, akıl oyunundan başka bir şey değil, istismar. Olmasada olduracak...

Birincisi, iyiliğin varlığı nedir? -ki yokluk halinden söz edelim.

Bu argüman bir öncekiyle çelişiyor, devam edelim;

"Tanrı iyidir" ifadesi ise Hıristiyanlar için bir nebze lafız..

Tanrı iyi ise, bir sahiplik olarak değil, özdeşlik, "iyi olan tanrıdır", "tanrı=iyi", tanrı her yerde, alem-i mutlak, kadirdir vb yaklaşımıyla yaklaşırsak ve madem kötülük de iyiliğin(tanrının) yokluğu, o halde, nereye vardı?

İlgili soruyu da doğru kavramamış, zira esasında, ateizm -kendine has- tanrı merkezli, muhataplı soru sormaz, esasında muhatap olduğuna, muhatabın kendi savıyla, çelişkilerine dair soru yöneltir. Kısaca burada ateist herhangi bir iddiayı irdelemekte, sorgulamakta, çelişkilerine dair sorular sormaktadır, masaya yatırılan teizmin herhangi bir iddiasıdır.

Konuyla ilgili ateizmin sorusunu yeterli bulmadığını dile geitiyor, oysa bu yetersizlik soruyu soranla ilgili değil, teist inanç veya iddialarla ilgilidir, her iddiası, ya kendisiyle, ya inancıyla ya da başka iddialarıyla çelişiyor...

Sonuç olarak bu tür akıl, inanç oyunları ilgili sorunun yanıtı değildir ve ilgili sorun ateizmin değil teizmin sorunudur. Felsefik değil esasında, ideolojik-demagojik kılıflar üzerinden gidilmiş.

Kader sorununa geliyor, ondan önce diyor ki, tanrı kötülüğe izin vermeseydi, özgür iradeden söz edilebilir miydi?

Demek irade iyilik-kötülük arasında seçimden başka bir şey değilmiş - indirgeme. (Kaldı özgürlük koşulla ilgilidir, irade ise seçimle, madem her şey'i tanrıca(Zeus) yaratıldığına inanıyor, koşullar hariç mi?)

Buradan da, "kötülük var(*) çünkü tanrı özgür irade verdi", iyi=tanrı, kadri mi yetmedi? Tanrı seçim mi yapmış?...

Oysa "iyi=tanrı" ise, insan iyilik-kötülüğü nasıl seçmektedir? (bu ifade, yani kötülüğün, iyiliğin(tanrının) yokluğu empozu, taraflı, ideolojiki, kof ve yafta kokuyor -> tanrı=iyidir, tanrının yokluğu=kötüdür, inanmayanlar kötüdür vs)... Kaldı ki, ilk başta sözde mantıklı bulduğu, Augustinus'un iddiasına göre "insan kötülüğü seçemiyor", zira kötülük, iyiliğin yokluğuymuş(*), yani insan iradesi için "iyilik" seçeneği var, ya seçer, ya da seçmez-miş, kısaca kötülük zaten bir seçenek değilmiş. Bu kavramlar bu kadar basit ve bu kadar kolay kelime, aptalca akıl oyunu yapılacak, kerameti kendinden menkul kavramlar mı?

Böyle bir yığın soru sorulabilir ve aslında aptalca sorular, zira kavramların içi boşaltılmış... Oysa bu tür savunular kılıftır, zira 4 kitaptan birisini açıp, iyi okuması gerekir - >ki belki de, kendisi deisttir.

Sonra küçükken sorduğu bir sorudan söz ediyor, bu çelişki yumağı, yüzeysel konuları o kadar çok işledik ki. En zayıf argümanla cevap veriyor, verdiği cevapla yetinirken, bu cevabıyla oluşturduğu çelişkileri göremiyor... Gerçi bu ifadeleri de, sözde sınav inancıyla çelişiyor. Bu ifademi de ateizmin düşüncesi sanır, oysa çelişkileri üreten kendisidir

Püsküllü hurafe mi demeli, daima haklı olacak, zira inanç merkezli, bilgiye dayanmıyor ve her çelişki için farazi olarak gerekçe, kılıf uydurmanın, kavramları boşaltmanın, farazi atıfların sınırı yok, her yol mübah...

Oysa ateizm açısından tanrı ne var ne de yoktur, dolayısıyla ateizm kendi özgülünde tanrı merkezli soru sormaz, her iddiayı ele alan gibi, iddiaya dair ve iddiaya sadık kalarak sorar, iddia da teizme ait ise, orada mesele tanrı değil, iddiadır, iddia çelişkiler barındırıyorsa, o halde bunlar da dile gtirilir...

Sonra diyor ki, "tanrı benim 1992'de ne yapacağımı biliyorsa","küçükken böyle bakardım ve dini sorgulardım" diyor, şimdi ise yanıldığını anlamış, yanıt olarak da, tanrının ezeli ve ebedi olduğu, ezelde bildiği ve bilmesinin, kendi davranışlarını belirlemediği - ama sorsanız "sınav" da der.. Bir masal kahramından söz ediyor gibi...

Tanrı 1992'de ne yapacağınızı ne zaman biliyordu? madem bir an, o an, ne zaman?, 1992'ye getirebilir misiniz? (zaman konusu ve kavramı hakkında, sanırım bilgi-felsefe sahibi değil)

İyilik-kötülük kavramlarını kuşa çevirdi, irade'yi salt iyilik-kötülük seçimi çatışmasına indirgeyip, saltıklaştırıp, içini boşalttı, kılıfına uydurdu(felsefeye rahmet okudu), tanrının ezeli olduğunu söylerken, 1992'de ne yapacağını önceden bilmekten söz etti, sınav -test- kılıfı arada kaynadı vs..

Bugüne kadar izlediğim videolarında, basit, kronolojik olarak "A bunu söylemiş", "B bunu söylemiş" demekte ve bunları düzgün bir diksiyonla ve yeterli derecede yorumlamakta idi, ne zaman kendisi düşünmeye, felsefeye girmeye başladı, çuvalladı, felsefe, akıl-mantığı rafa kaldırdı -hoş görünmek, prim yapmak ve reklam geliri için mi, izleyici baskısı mı, gerçekten kendi görüşü mü? Orası da ayrı dert...

Eğer bu yaklaşımıyla reklam kazancını katlarsa, yolu açık

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu

Konu spartacus tarafından (08-09-2020 Saat 23:13 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 08-09-2020, 13:59
ilahimasal ilahimasal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2017
Mesajlar: 3.462
Standart

Türkiye deki egitimli işsizlige bakınca bu youtuberin durumuda kendini ele veriyor.

Yotubede para kazanmak duygusal, mantıklı ,bilimsel olmayı gerektirmiyor. Para kazanmak için doğrularında bir önemi yok.
Videonun izlenmesi ve gelir için tüm tirübünlere selam çakılabilir. Seyirci bu selamı alırsa sahada insan öldürse alkış (para) alır.

Bence bu youtuber kendince haklı diploma almıs ama boşta kalmış. Ne yapacaktı " etinimi satacaktı" gururlu bir açmı olacaktı yoksa gurursuz bir tokmu?
Tercihini kendisi yapmış.
Kendi söylediklerine kendiside eminimki onay vermiyor ama takiye ile paraya yürüyor
Yürü be kim tutar seni.

Yarında bir video çekip
Pedofiliyi aynı yöntemle çeker izletir. Alıcı bir kitle var zaten.

İkna edilmesi kolay olan basitler varken ikna edilmesi imkansız olan bir kitleyle neden paracıklardan olsunki.
Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 08-09-2020, 16:53
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.242
Standart

kadından filozof olmaz.
şimdiye kadar hiç olmamıştır da.
felsefeci olabilir, herkes olabilir.
Alıntı ile Cevapla
  #29  
Alt 08-09-2020, 18:26
Khaos Khaos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Jun 2009
Mesajlar: 5.554
Standart

Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
kadından filozof olmaz.
şimdiye kadar hiç olmamıştır da.
felsefeci olabilir, herkes olabilir.
diitt...!
provokasyon detected.
Alıntı ile Cevapla
  #30  
Alt 08-09-2020, 19:02
ilahimasal ilahimasal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2017
Mesajlar: 3.462
Standart

Neden provakasyon olsunki!
Belkide öyle düşünüyordur salak.
Sanalda yaşadığını çaktırmadan yapan bir salaktan beklenir.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Etiket
felsefe


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 16:59 .