Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Dünya Dinleri, Mitoloji & Antik Uygarlıklar > Dünya Dinleri

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #11  
Alt 16-11-2014, 01:08
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.242
Standart

gur91´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
kardeşim bişey sunduğun yok adam bu hayatı güzel yapmaya çalışıyor yani şunlar bizim öğretilerimiz yaparsan dünyada mutlu olabilirsin diyor bildiğim kadarıyla ölümden sonra hayatı herkesin istediği ne malum geçen birisi bu anlatılanlar ne kadar sıkıcı diyordu birtakım kitlelerce varolduğu sayılan ahiret için herkesin farklı düşünceleri var
akılda yok olma düşüncesi varken gerçek tatminliğe ulaşmak mümkün olamaz.

öyleyse budizmin yaptığı şey çocuk avutmak gibi bir şey
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 14-02-2015, 23:49
Vefik Sami Vefik Sami isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2013
Mesajlar: 2.836
Standart

kut´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster

(...)

Dini inancı olanlar Tanrı ve öbür dünya varmış gibi kendilerini avutarak yaşasınlar, çünkü o avuntu duygusu önemli, o duygu olmadan yaşayabilmek neredeyse imkansız. Yaşayabilmek için hayatın bir anlamı olduğuna kendini inandırman gerek, yaşamın ulvi bir amacının olduğuna kendini inandırman gerek yoksa zor...
Ispâtı mümkün olmayan mevzûlarda tartışmaya girmeyi mânâsız bulurum.
Bu itibarla, Tanrı var mı, yok mu münâkaşasına gir(e)miyorum.
Ancak; varlığı noktasındaki kanâ'atlerimi yazacağım.

Beni bir Tanrı fikrine götüren etken yine bizâtihi insandır.
İnsanın başarabildiklerini görünce; - ki, insan tüm bu başarılarını zekâsına borçlu - İnsandan daha üstün zekâya sahip varlık(lar)ın ol(a)mıyacağını iddia etmek de yanlış olur. Daha üst bir aklın olma ihtimali hep var. Bunu ilerletirsek, sonsuza kadar "üstün akıl" sıralaması yapmak gerekecek. Buradan bir çıkış olmayınca, tüm imkânların, sınırların, şeylerin kendisnde toplanıp gücüne boyun eğdiği eşsiz ve benzersiz bir İlâhi varlık fikri mâkûl görünüyor. Yine ihtimâl olarak tabii. Ispatı mümkün değil.

Tanrı'nın varlığına bizi götüren diğer neden; sizin de vurguladığınız gibi "hayâtın anlamı" mevzûsu.
Eğer gerçekten Tanrı yok, hesap da yok ise, bir çok kavrama yüklediğimiz anlamlar da boş ve bizlerin yarattığı kuruntular.

Ahlâk, dürüstlük, merhamet vs. gibi.

Cennet mukâbilinde "dürüstlük"ten söz etmiyorum.
Yanlış anlaşılmasın.
Eğer gerçekten her şey maddenin içsel deviniminin sonucu ve yine kıymet verip, peşinde koştuğumuz her şey bir an yok olup, başkalaşacaksa, söz konusu kavramların da - geniş perspektifle bakıldığında - bir önemi kalmıyor.

Ama ilkeler/ilkesellik olmadan da hayat olmuyor.
Evrenin kendi iç dinamikleri çalışmıyor.
Her şeyin belli bir düzende seyretmesini sağlayan ilkeler var ise,
Bu ilkeleri var eden, dizayn eden bir "üst akıl/Tanrı" da olmalı.

Konu Vefik Sami tarafından (14-02-2015 Saat 23:56 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 15-02-2015, 00:57
kut kut isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 14 Feb 2014
Mesajlar: 444
Standart

Sayın Vefik Sami, yazdıklarınız bugüne dek okuduğum Tanrı savunuları arasında en iyi ve mantıklı olanlarından biri, keşke her Tanrı inanırı sizin gibi düşünse, dinlerle ve dindarlarla hiçbir sorun yaşanmazdı.

Bence tüm bunlar diğer canlılara göre daha gelişkin beyinlerimiz olduğu için... Bizlere en yakın canlı türü Bonobo denen primat türüdür genetik olarak %98 aynıyız kendileriyle. İnsandan sonra en büyük beyne sahip olan canlılar bunlardır. Örneğin bir Bonobo günlük yaşamını sürdürürken muzunu, yaprağını yer, suyunu içer, boşaltım yapar, çiftleşir, uyur vb. Bu döngüyü sürdürür gider. Bu süreçte aklına "ben nereden geldim, kimim, nereye gideceğim, neden varım, bu dünya neden var" gibi sorular gelmez bile, çünkü bu denli ayrıntılı düşünebilecek bir beyni yoktur. Bir Bonobo'nun beynini söz gelimi müdahale ile insan beyni hacmine çıkarabildiğimizi düşünelim, bu olduğunda o bonobo da bizler gibi düşünecektir; "Bu orman neden var, nasıl da herşey tam da biz bonoboların istediği gibi, ağaçlar, muzlar, yapraklar... Herşey bizim için özel olarak tasarlanmış olmalı"...

Bizim türümüz alet yapmaya başladığından itibaren dinleri oluşturma sürecine girdi. Çünkü kendisi gittikçe daha karmaşık aletler yapabiliyordu ve bizleri/kendisini de çok daha mükemmel ve karmaşık bir alet gibi düşündü ve bizleri de yapan bir "Büyük Yapıcı" olmalı diye düşündü. Bugün bile dini inancı olanların verdikleri örnekler hep aletler üzerindendir; "Bilgisayar kendi kendime olur mu? İğne bile kendi kendine olamaz. Çölde yürürken bir saat gördün diyelim, orada kendi kendine olduğunu mu düşünürsün? Bir masa bile kendi kendine olamaz" vb. İnsan ile belli bir amaç/ihtiyaç için üretilmiş olan alet arasında sanki aynı şeymiş gibi false analogy kuruluyor...

Konu uzar... Bir gün torunlarımız çok daha gelişkin beyinlere sahip olduklarında bugün algılayamadığımız, çözemediğimiz şeyleri çözecekler. Düşünün bir Bonobo ile aramızdaki bu farkı var eden sadece %2'lik bir genetik fark. Bugün, şimşeği Thor'un atmadığını anlayan insan gibi, yarın daha gelişkin beyinli olan torunlarımız da pek çok şeyi anlayacaklar.
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 15-02-2015, 02:46
Vefik Sami Vefik Sami isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2013
Mesajlar: 2.836
Standart

kut´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sayın Vefik Sami, yazdıklarınız bugüne dek okuduğum Tanrı savunuları arasında en iyi ve mantıklı olanlarından biri, keşke her Tanrı inanırı sizin gibi düşünse, dinlerle ve dindarlarla hiçbir sorun yaşanmazdı.

(...)
Tanrı'nın varlığı hakkında ortaya koyabildiğim düşünceler, kendi düzeyimde bir araştırma- sorgulama ürünü.
Bana göre doğru, başkalarına göre de 'yanlış' olabilir.
Dediğim gibi; tartışmam.

Tarihsel süreçte dinlerin en kanlı ve vahşi hâdislerin oluşumunda neredeyse birinci etken olması açmazına gelince:

Ben dinleri imanın kurumsallaşmış biçimi olarak görürüm. İman, objektif olarak ölçülebilir bir şey değil. Tanrı ile insan arasındaki bir özel alan. Ama bu özel alan kurallara indirgenip sığ bir yapıya dönüşünce, egemenler için çok elverişli bir sömürü aracı hâline geliyor. Bağışlayın; nasıl ki bir ayı'nın burnuna halka takıldığında o hayvanı istenildiği gibi kontrol etmek mümkün ise, insanların burnuna takılmış olan "halka" da zaaf ve beklentileri, korkuları ve menfaatleridir. Özellikle menfaat damarından yakalarsanız, kişiye "vücuduna bomba bağlayıp kendini havaya uçurma dâhil her şeyi yaptırabilrisiniz.

Fakat; bu işi her dindar yap(a)maz. İstisnâi bir durumdur. Bombadan çok daha tehlikeli olan ve hemen her inanırın kendisine mahkûm edildiği husus, dinlerin sorgulamayı önleyici nitelikleridir.Misâl; ben, Matta/Markos/Luka ve Yuhanna İncillerinden tanıma şerefine ulaştığım MESİH hayranıyım. O'nun öğretişlerinde görebildiğim felsefi derinlik beni hem kendisine hayran bıraktı, hem de iman etmeme neden oldu. Fakat Pavlus isimli şahsın ne MESİH'i tanıdığına, ne de elçi olduğuna inanırım. İncil'in ilk dört bölümü hâriç, - birazda Yakup bölümü - diğer metinlerin kutsallığına inanmam. Esasen yazının kutsallığınan inanmam. Çünki yazı araçtır. Kendisine müdâhele edilebilir, değiştirilebilir.

Değiştirilemeyen ilkelerdir.

Geçenlerde, bilgisine çok saygı duyduğum bir pastör'e e - posta yoluyla şunu yazdım.

"Eğer İncil'in ilk dört bölümüne iman etmiş olmak yetiyor ise, yanınıza gelip vaftiz olacağım."

Gelen cevap beni gerçekten üzdü.
"Maalesef klâsik yaklaşım buna imkân vermiyor."

Her kültürde geçerli birer "kutsal kitap" var.
Bunlardan birine "sorgusuz-sualsiz" inanırsan seni içlerine alıyorlar.
İşte bu şekilde kabul gören insanların samimi olanlarına "dindar", yamuklarına da "dinci" deniyor.

Konu Vefik Sami tarafından (15-02-2015 Saat 02:58 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 15-02-2015, 12:11
anthemoessa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
anthemoessa anthemoessa isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Jan 2005
Mesajlar: 357
Standart

tür şeyler Budist metinlerde var mıdır?
Malesef vardır. Eski bir araştırmamdan:

Kadin....

Malesef kadinlarin hem dinlerdeki hem de cesitli filozoflarin yazdiklari eserlerdeki yeri, gecmisten beri hep erkeklerle kiyaslandiginda daha alt seviyelerde olmustur. Ilginc bir sekilde, dinlerde de, ilgili dinin kadin hakkinda genel gorusu ne olursa olsun, dunyanin buyuk dinlerinin hepsinin ana kaynaklarinda illa ki kadin ile ilgili kucumseyici ifadeler buluyoruz. Hatta “anaerkil” oldugu soylenen toplumlarin dinlerinin kutsal kaynaklarinda dahi kadini kucumseyen oraya buraya serpistirilmis ifadelere rastlayabiliyoruz. Pek cok konuda semavi dinlerden ayrilan, hatta ateist olan (yaratici Tanri kavrami olmayan) cesitli dinlerin kaynaklarinda bile kadini kucumseyen ifadeler gormek mumkun.

Dinleri bir kenara birakip filozoflara baktigimizda, malesef o buyuk filozoflarin hatta cesitli ateist/agnostik filozoflarin dahi kadini kucumseyen ifadeler kullandiklarina sahit oluyoruz.

Asagidaki arastirmama, “dunya dinlerinde kadinin yeri acaba nedir” seklinde bir dusunceyle baslamadim. Genel anlamda dinleri ve kutsal kitaplarini okurken, bu tip ifadeler karsima cikti, onlari not ettim ve paylasayim dedim. Asagidaki goruslerin sucunu dinlerde aramamak lazim aslinda, genel anlamda kulturel bir olgu olmustur gecmisten beri bu durum...


-ISLAM`da kadin:


Islamin Kutsal Metinleri: Kur`an ve hadisler.

Kur`an 4:34 “Erkekler, kadınlardan üstündür, çünkü Allah onları bir çok şeylerde kadınlardan üstün etmiştir, çünkü onlar, kadınları, mallarıyla geçindirirler……onun için iyi kadınlar itaatkardırlar



Kur`an 2:223 “Kadınlarınız tarlalarınızdır. Tarlalarınıza dilediğiniz gibi girin…”



Kur`an 2:228 “….Erkeklerin kadınlar üzerindeki hakları gibi, kadınların da erkekler üzerinde belli hakları vardır. Ancak erkekler, kadınlara göre bir derece üstünlüğe sahiptirler…”




Kur`an 2:282 “Erkeklerinizden iki kişiyi de tanık tutun.Eğer iki erkek yoksa rızanızla bir erkek ve iki kadın gerekir.Bu kadınlardan biri şaşırırsa/unutursa ötekisi ona hatırlatsın diyedir”



Hadis: 5338 - İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm (bir bayram namazında kadınlar tarafına geçerek):
"Ey kadınlar cemaati! (Allah yolunda) sadakada bulunun, istiğfarı çok yapın. Zira ben siz kadınların cehennemde çoğunluğu teşkil ettiğini gördüm" buyurdular. Dinleyenlerden cesaretli bir kadın:

"Niye cehennemliklerin çoğunu kadınlar teşkil ediyor, neyimiz var?" diye sordu. Aleyhissalâtu vesselâm:

"Ağzınızdan kötü söz çok çıkıyor ve kocalarınıza karşı nankörlük ediyorsunuz. Aklı ve dini eksik olanlar arasında akıl sahibi erkeklere galebe çalan sizden başkasını görmedim!" dedi. O kadın tekrar:

"Ey Allah'ın resulü! Aklı ve dini eksik ne demek?" diye sorunca Aleyhissalâtu vesselâm açıkladı:

"Aklı noksan tabiri, iki kadının şahitliğinin bir erkeğin şahitliğine denk olmasını ifade eder. Dinlerinin eksik olması tâbiri de onların (hayız dönemlerinde) günlerce namaz kılmamalarını, Ramazan ayında oruç tutmamalarını ifade eder."

Buhârî, Hayz 6, Zekât 44, İman 21, Küsüf 9, Nikâh 88; Müslim, Küsüf 17, (907), İman 132, (79); Nesâî, Küsuf 17, (3, 147); Muvatta, Küsuf 2, (1, 187).




Kur`an 4:11 “Miras konusunda, Allah çocuklarınız hakkında şöyle emreder: Erkeğin hakkı, kadının hissesinin iki mislidir



Kur`an 4:176 “Eğer erkekli kadınlı daha fazla kardeş mevcut ise erkeğin hakkı, iki kadın payı kadardır. Şaşırmamanız için Allah size açıklama yapıyor”



Kur`an 4:25 “Sizden, hür mümin kadınlarla evlenmeye güç yetiremiyen kimse, ellerinizdeki imanli kole kadinlardan alsın



Hadis: 3282 - Üsame İbnu Zeyd (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Erkeklere kendimden sonra kadınlardan daha zararlı bir fitne bırakmadım." Buhari, Nikah 17; Müslim, Zikr 97, (2740); Tirmizi, Edeb 31, (2781).



Hadis: “Nebî salla`llahu aleyhi ve sellem`in: Uğursuzluk ancak üç şeyde: atta, kadında, evde hâsıl olur, buyurduğunu işittim” Sahih Buhari hadis no: 1211



Hadis: 5337 - Hz. Huzeyfe radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Hamr (sarhoş edici içki), günahın her çeşidinin kaynağıdır. Kadın, şeytanın oltasıdır, dünya sevgisi her çeşit hatanın başıdır." (kutubu-u Sitte`den hadis no: 5337)




Hadis: 3267 - Hz. Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Şayet ben bir insanın başka bir insana secde etmesini emredecek olsaydım, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim."
Tirmizi, Rada' 10, (1159).




Hadis: 6529 - Hz. Aişe radıyallahu anha anlatıyor: "Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Eğer bir kimsenin bir başkasına secde etmesini emretseydim, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim ve eğer bir erkek karısına kırmızı bir dağdan siyah bir dağa ve siyah bir dağdan kırmızı bir dağa taş taşımayı emretseydi, uygun olan, kadının bu emri yerine getirmesidir." (kutub`u Sitte den)




Hadis: Ebu Bekre r.a.’den; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki;
İşlerinin idaresini kadınlara veren bir kavim asla kurtuluşa ermez.” Hadisin ravisi Ebu Bekre r.a., Cemel savaşında yer almayı istememiş, bu hadisi delil göstermiştir. İbni Kesir el Bidaye(6/291) İbni Hacer Metalibu Aliye(4474) Nuaym Bin Hammad Fiten(s.97)



-HRISTIYANLIK`ta kadin:


Hristiyanligin kutsal metinleri: Hristiyanlar hem Tevrat`i (Musa`nin oldugu iddia edilen 5 kitap) hem genis anlamiyla Eski Ahidi (Tanak) hem de Yeni Ahit denilen Incil`i kutsal kabul ederler. Hepsinin toplamina “kutsal Kitap/ Kitabi Mukaddes” derler. 27 kitaptan olusan standart Incil butun hristiyanlar tarafindan Kabul edilir. Katolikler ve Ortodokslar, Deuterokanonikal veya apokrif denilen kitaplar listesini de ek olarak kabul ederler.


Incil, 1. Timotheos 2:11-15 “Kadın sükûnet ve tam bir uysallık içinde öğrensin. Kadının öğretmesine, erkeğe egemen olmasına izin vermiyorum; sakin olsun. Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi.”



Incil, 1.Korintililer 11:5-10 “Erkek başını örtmemeli; o, Tanrı`nın benzeri ve yüceliğidir. Kadın da erkeğin yüceliğidir. Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı. Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı.”



Incil, 1. Korintliler 11:3 “Her erkeğin başı Mesih, kadının başı erkek, Mesih`in başı da Tanrı`dır.”



Incil, 1. Korintliler 14:34-35 “Kadınlar toplantılarınızda sessiz kalsın. Konuşmalarına izin yoktur. Kutsal Yasa`nın da belirttiği gibi, uysal olsunlar. Öğrenmek istedikleri bir şey varsa, evde kocalarına sorsunlar. Çünkü kadının toplantı sırasında konuşması ayıptır.”



Tevrat, Yaratilis 3:16 “RAB Tanrı kadına, “Çocuk doğururken sana Çok acı çektireceğim” dedi, “Ağrı çekerek doğum yapacaksın. Kocana istek duyacaksın, Seni o yönetecek.”



Tevrat, Misir`dan Cikis 21:7 “Eğer bir adam kızını cariye olarak satarsa, kız erkek köleler gibi özgür bırakılmayacak”



Tevrat, Levililer 12:2,5 “Bir kadın hamile kalıp erkek çocuk doğurursa, âdet gördüğü günlerde olduğu gibi yedi gün kirli sayılacaktır……….. Ancak, kız çocuk doğurursa, âdet gördüğü günler gibi iki hafta kirli sayılacaktır



Apokrif, Sirak 25:24 (“Sirak” isimli kitabi katolikler ve ortodokslar kutsal olarak kabul eder, protestanlar ise etmez. Bu kitap “Deuterocanonical”/apokrif denilen kitaplardan biridir.) “Günah bir kadınla başlamıştır, Onun yüzünden hepimiz öleceğiz


Apokrif, Sirak 22:3 “İyi yetişmemiş bir erkek çocuğun babası olmak bir utançtır, Bir kız çocuğun doğuşu kayıptır.”



Kutsal Kilise babasi Aziz John Demascene: “Kadin denilen varlik, yanlisligin kizidir, cehennem zebanisidir, barisin dusmanidir”


Kutsal Kilise babasi Aziz Cyprian: “Kadin, seytanin ruhlarimizi ele gecirmek icin kullandigi bir enstrumandir”



-MUSEVILIK`te kadin:


Museviler, Tevrat`i (Torah) Tanak`i kabul ederler bunlar disinda Talmud/Misnalar da Musevilerin kutsal sayilan metinleridir.


Talmud Menahot 43b – 44a, “Yahudi bir adam her gun su duayi etmeli: Tanrim, beni gayriyahudi yapmadigin icin, bir kadin ve bir kole yapmadigin icin sana sukurler olsun!”



Talmud Pesahim 111 a, “Kadinlarin ve kopeklerin iki adam arasindan gecmesi ya da 2 adamin kadin ve kopeklerin arasindan gecmesi yasaktir.”


-HINDUIZM`de kadin:


Hinduizm`de en onemli ve en kutsal metinler 4 Veda Samhita, Brahmanalar, Upanishadlar ve Bhagavad Gita`dir. (Bhagavad Gita, Mahabharata isimli destanin icine sonradan dahil edilmistir) Bu kitaplar Sruti kategorisindedir. Ikinci olarak Puranalar gelir bunlara da Smriti denir. Mahabharata ve Ramayana ise Hint destanlaridir bunlara Itihasa denir, kutsallik bakimindan son siradadirlar. Itihasa metinlerine ekleme/guncelleme yapilabilir bu sayede “jaya” isimli kisa destan, binlerce yildan beri uzerine eklemeler yapilarak gunumuzde dunyanin en uzun destani olan Mahabharata`ya donusmustur. Hinduizm`in cesitli kutsal kaynaklarinda asagida yazilanlarin tam tersi sekilde, kadini oven hatta Tanrica`nin bedenlenmesi pozisyonuna cikaran ifadeler bulmak da mumkundur.


Satapatha Brahmana 14.1.1.31 “Bir Sudra ile temas halinde olmamak, mukemmeliyet, dogruluk ve isiktir. Fakat bir Sudra, bir kopek, siyah bir karga ve kadin ise yanlisliktir, bunlara bakilmamalidir.”



Rig Veda 8.33.17 “Bir kadinin akli. yuksek disiplini kaldiramaz, kadinin akli zayiftir”



Black Yajur Veda 6.5.8.1 “……bu nedenle kadin gucsuzdur, miras hakki yoktur ve kotu bir adamdan bile daha alcakgonullu konusurlar.



Mahabharatta 13:38 “…..Kadinlarin tum kotuluklerin kaynagi oldugu soylenir, kadinlara son derece zayif varliklar gozuyle bakilir…”


Mahabharatta 13:40 “Kadinlardan daha gunahkar baska bir yaratik yoktur; kadin, yakan bir atestir, kadin bicagin keskin yuzudur, kadin bir iluzyondur, bir zehirdir, bir atestir, bir yilandir”



-BUDIZM`de kadin:



Buddhizm`de butun mezhepler ve butun okullar, Tipitaka isimli Palice derlemeyi kabul ederler. Buna Pali Kanon da denir. Pali Kanon, Theravada ya da Hinayana denilen eski mezhep icin en onemli metindir. Buddhizm`in diger buyuk mezhebi olan Mahayana (ve Vajrayana) Pali Kanona ek olarak, “Mahayana Sutralari” denilen yazmalari da kutsal kabul eder. Bu yazmalar Lankavatara Sutra, Lotus Sutra, Diamond Sutra, Heart Sutra, Avatamsaka Sutra, Mahayana Nirvana Sutra, Surangama Sutra, Tathagatagarbha Sutralari gibi metinlerdir.


Tipitaka, Samyutta Nikaya 15 Kassapa vagga 12 “…Sabirli olun kesis Kassapa, kadinlar aptaldir” (Bhikkhu Bodhi`nin Samyutta Nikaya cevirisinde bu bolum SN. 16.10 olarak gecer)


Tipitaka, Khuddaka Nikaya, Kunala Jataka “ Kadinlar, nankor deger bilmez zayif varliklar… Kadinlar kotu kalplidir, kiymet bilmez, hainlerdir……………..butun kadin millet rezildir, utanmazliklarinda limit yoktur”


Tipitaka, Anguttara Nikaya 2.8.10 “Efendi Gotama, neden kadinlar onemli islerde rol almiyor neden onemli isler icin gorevlendirilmiyorlar? Cunku sevgili Ananda, kadinlar nefret doludur, kiskanctir, irfan sahibi degillerdir ve aptallardir…”


Tipitaka, Anguttara Nikaya 3.23.9-10 “Ey kesisler! Zehirli kara yilanlarin 5 ozelligi vardir nedir bunlar? Kirlidirler, hinc ve nefretle doludurlar, zehirlidirler ve dostluklari engellerler. Ayni sekilde kadinlarin da 5 zehri vardir. Kadinlar kirlidir, hincla doludur, nefretle doludur, zehirlidirler ve dostluklari engellerler.


Tipitaka, Digha Nikaya, Sakkapanha Sutta 1.11 “Efendim, burada Gopika isimli Sakyali bir kadin yasardi, Buddha`ya, Dhamma`ya Sanga`ya inanci tamdi. Bu kadin, kadinligini kabul etmedi reddetti ve icinde erkek olma dusuncesi gelistirdi ve oldukten sonra cennetlere gitti sonra da Devalarin ogullarindan biri olan Gopaka oldu.”



Lotus Sutra 11. Bolum “….Dragon kralin kizi cok kisa zamanda aydinlanmaya ulasti………... Sariputra ise buna inanamadi soyle dedi: Bu kadar kisa zamanda aydinlandigina inanmak cok guc. Cunku bir kadinin bedeni kirli ve kusurludur, Dharma icin uygun degildir……………….Kiz ise “gostereyim” dedi ve bir anda butun ilkeleri uygulayan bir adama donustu……………… Bu bolumu okuyan bir kadin varsa, eger bu ogretiyi kabul ederse bu beden onun son kadin bedeni olacaktir ve bir daha kadin formunda dogmayacaktir.



-JAINIZM`de kadin:


Caynizm`in kutsal kitaplari buyuk 2 mezhebe gore degisir. Svetambara isimli mezhep cesitli Cayna sutralarini kabul ederken Digambara isimli mezhep ise, cogu Cayna metninin kayboldugunu savunur onlara gore eldeki en onemli derleme Satkhandagama isimli bir Agamadir.


Satkhandagama “Kadinlar dogustan kirlidir, zararlidir, erkekten asagidir ve kadin bedeninde aydinlanmalari imkansizdir. Kadinlarin aydinlanmasinin tek yolu erkek bedeninde bir daha dogmaktir”

-TAOIZM`de kadin:


Taoizm`in en onemli kutsal metinleri 3 tanedir. Bunlar unlu Tao te Ching (lao zi), Lieh Tzu (lie zi) ve Zhuang Zi`dir. Bu metinlerden baska, olumsuzluk formullerini ve muskalari aciklayan, cesitli mistik rituelleri ve mistik kozmolojileri anlatan ufaktan uzuna cok sayida metin de mevcuttur ancak bunlar kutsallik bakimindan ikinci seviyededir.


Lieh Tzu (lie zi) “Erkek ve kadin arasinda bir ayrim vardir, erkek kadindan ustundur. Bu nedenle erkek olmak, kadin olmaktan daha iyidir”



Zhuang Zi “Tipki gokler ve yer orneginde oldugu gibi… Basta olan yonetir, sonra olan izler. Buyuk olan yonetir, kucuk olan izler. Erkek yonetir, kadin izler. Koca yonetir, kadin uyar.”



-GNOSTISIZM`de kadin:


Gnostisizm`in kutsal metinlerinin cogu kayiptir, gnostisizmle ilgili elimizde Nag Hammadi kutuphanesinden kalma cesitli kitaplar ve Pistis Sophia gibi metinler kalmistir. Gnostisizm`in yapisi geregi, asagidaki ayetlerin tamamen sembolik/felsefi olarak yorumlandigi ve gecmiste gnostik kiliselerin, uygulamada kadin/erkek esitligine onem verdikleri unutulmamalidir. Kadin/erkek ile ilgili benzetmelerde asagidaki gibi kullanim, o donemin ataerkil kulturu ile ilgili olsa gerektir.


The Tripartite Tractate “………….onlar Pleroma`nin biciminde, her birinin yuzu digerinin kopyasi………….hepsi de erkek biciminde, kadinlik denilen hastaligin biciminde degil.”



Zostrianos “Delilikten ve kadinlik denilen tutsakliktan kacin! Erkeklik kurtulusunu secin!”



Dialogue of the savior “Kadinlarin olmadigi bir mekanda dua edin…”



The second treatise of the Greath seth “Bir kadin haline gelmeyin, gelirseniz kotulugu, ayriligi, kiskancligi, kizginligi, bos ve olmayan arzuyu dogurursunuz”



Gospel of Thomas 114 “Petrus, `Meryem gitsin cunku kadinlar sonsuz yasami haketmiyor’ dedi Isa da “Bak ben Meryem`e bir erkek olmayi ogretecegim ve o da aranizda yasayan bir ruh olabilecek. Kadinlardan her kim kendini erkek yapabilirse goklerin kralligina girecektir



MEVLANA`ya gore kadin:


Mesnevi cilt 4 1620 “Erkeklerin kadınlardan üstün olması erkeğin kadına nazaran daha ziyade sonu görür olmasındandır! Erkek, işin sonunu göremezse işin sonunu görenlere nazaran kadın gibi noksan sayılır”



Mesnevi cilt 6 4320 “Bil ki aklı ve ruhu da zayıf olduğu için kadının rüyası, erkeğin rüyasından daha aşağıdır, daha değersizdir”



Mesnevi cilt 6 4475 “Kadinin hilesinde son yoktur”



Mesnevi cilt 5 2465 “Kadında hayvan sıfatı üstündür. Çünkü kadının renge, kokuya meyli vardır”



KONFUCYUSCULUK`e gore kadin:


Analects 8:20 “Kral Wu, ‘ise yarar 10 tane gorevlim var’ dedi, Konfucyus ise….’Ancak aralarindan biri kadin, dolayisiyla sadece 9 tane ise yarar gorevli var”



SINTOIZM`de kadin:


Nihon Shoki “Biri erkek digeri disi olan 2 Tanri, kari-koca olmak ve bir ulke yaratmak icin adaya gitti…..Biri sola digeri saga gitti, Ikisi yuz yuze geldi ve kadin Tanri ‘Harika! Guzel genc bir erkekle tanistim onun ismi otoko`dur.’ dedi fakat erkek Tanri durumdan rahatsiz oldu ve soyle dedi ‘Ben erkegim ilk once benim konusmam gerekir nasil olur da bir kadin once konusur?’ ve tekrar denediler bu sefer erkek once konustu……………………………………sonra kadin dedi ‘ne guzel bi delikanli’ ama kadin once konustugu icin isler bahtsiz gitmeye basladi tekrar denediler ve bu sefer erkek once konustu



Nihon Shoki “Gel birlikte soyle bir yemin edelim, bu yemine gore bazi cocuklar dogacak eger bu cocuklar kiz olurlarsa kalbimin kotuluklerle dolu oldugunu dusunebilirsin, eger bu cocuklar erkek olurlarsa kalbimin temiz oldugunu dusun”



Cesitli Ateist/Agnostik filozoflara gore Kadin:

Bu bolumu daha sonra genisletecegim…


Arthur Schopenhauer Über die Weiber “Kadinlarin dogasinda itaat etmek vardir……… Kadinin bir efendiye, reise ihtiyaci vardir.



Friedrich Nietzsche Twilight of the idols “Kadinlar yuzeysel bile olamayacak kadar basittir”


Hegel W.F Hegel, Elements of the Philosophy of Right “Kadin egitime uygundur ancak evrensel yeti isteyen daha gelismis bilimler, felsefe ve artistik cesitli uretimler icin yeterli degillerdir.’

Konu anthemoessa tarafından (15-02-2015 Saat 12:24 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 17-02-2015, 16:15
Vefik Sami Vefik Sami isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2013
Mesajlar: 2.836
Standart

Incil, 1. Timotheos 2:11-15 “Kadın sükûnet ve tam bir uysallık içinde öğrensin. Kadının öğretmesine, erkeğe egemen olmasına izin vermiyorum; sakin olsun. Çünkü önce Adem, sonra Havva yaratıldı; aldatılan da Adem değildi, kadın aldatılıp suç işledi.”
Adem de havva'ya uymadı mı ?
Adem havva'ya inanıp yediyse, Havva Şeytandan daha tehlikeli mi oluyor ?

Bu Pavlus namlı zât-ı Muhterem tam dört dörtlük bir şark kurnazı. Tamâmen şekle müteâllik hususları öne çıkarıp "Hokus-pokus" yapmakta.

Eğer biz iki kişiyi de iknâ etmek - yahut kıssada olduğu şekliyle kandırmak - durumundaysak; evvelâ muhataplarımızı iyi tanımak zorundayız. Bunu yapmışsak şâyet; içlerinden en akıllı olanı muhatap alırız. Eğer o "akıllı" iknâ olursa diğeri sıkıntı yaratmaz. Bu hikâye aslında Havva'nın suç işlemesi durumundan çok, Âdemden daha akıllı olduğu gerçeğini koyuyor ortaya. En azından ben böyle anlamaktayım.

Incil, 1.Korintililer 11:5-10 “Erkek başını örtmemeli; o, Tanrı`nın benzeri ve yüceliğidir. Kadın da erkeğin yüceliğidir. Çünkü erkek kadından değil, kadın erkekten yaratıldı. Erkek kadın için değil, kadın erkek için yaratıldı.”
"Mantık" bakar mısınız ?
Kadın erkekten - Tevrat'a göre eğe kemiği - yaratıldığı için; erkek kadından "üstün" oluyor. Aynı mantığı anlatan bir Kur'an âyeti benim İslâmdan irtidat etmemin en birinci sebebi olmuştu.

"İblis: 'Ben ondan daha üstünüm. Beni ateşten yarattın, onu çamurdan yarattın' dedi." (Sad:76)

Kur'andaki Şeytan ile, gerçek İncil'e - Matta/Markos/Luka/Yuhanna -sonradan eklemlenmiş Pavlus'un "üstünlük" algısı ne kadar da birbirine benziyor değil mi ? Bu Pavlus "efendi"(!) zaman zaman da kantarın topuzunu kaçırır ve "buyuruyorum" der.

Sen kimsin la ?

MESİH'ten sonra MESİH imanlılarına buyurmak, MESİH'in muazzam öğretişlerinin ortaya koyduğu iman esaslarını es geçip, O'nu sadece "Kurbanlık kuzu" moduna sokarak, bu temel üzerinden yeni bir "din" oluşturup ahkâm kesmek sana mı kaldı ?

MESİH neyi eksik bıraktı ki; sen ortaya çıkıp tamamladın ?
İmanlıları öldürmeye devam etseydin eğer, o cürmünle Rab MESİH'in lütfuna engel mi olacaktın ?

De get işine.
İkile...
Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 17-02-2015, 22:59
Bedevi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Bedevi Bedevi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 06 Jan 2013
Bulunduğu yer: Belgrad
Mesajlar: 589
Standart

Vefik Sami,

Eskiden sadece saçmalıyordun. Şimdi bu saçmalamana edepsizliği de katmışsın ki birbirleriyle fevkalade uyumlu olmuş.

Şu kabul ettiğin İncil'in yazarlarından Luka, kimin öğrencisidir sevgili Vefik Sami? Aynı zamanda Elçilerin İşleri bölümününde yazarı olan bu Luka, söz konusu bölümde Pavlus'un nasıl ateşli bir imanlı, fedakar bir Hristiyan, dürüst bir misyoner ve ölümü göze alacak kadar imanına sadık bir zat olduğunu yazmıyor mu? Yoksa senin kabul ettiğin Luka İncilinin yazarıda mı bir sahtekar?

Sen en iyisi Luka İncilini' de reddet. Zira kendi kendine tasarladığın bu garip Hristiyanlığa pek uygun düşmüyor.
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 17-02-2015, 23:08
anthemoessa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
anthemoessa anthemoessa isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Jan 2005
Mesajlar: 357
Standart

Sayın Vefik Sami,

Sadece Pavlus'un yazılarında değil, kadınlarla ilgili, kendilerinin erkekten aşağı olduklarını açıkça ima eden ifadeleri Eski Ahit'te de bulabilirsiniz. (Yukarda "hristiyanlık" başlığı altında Eski Ahit'ten de birkaç örnek yazmıştım) Dolayısıyla konu sadece Pavlus'un birkaç mektubu ya da görüşleri değil. İncil'den işinize gelen yerleri kabul edip işinize gelmeyenleri kabul etmeyerek kişisel olarak tasarladığınız hristiyanlıkta Eski Ahid'i kabul ediyorsunuz sanırım. En azından kabul ettiğiniz 4 İncil'de İsa, Eski Ahid'i kabul edip onayladığını söylüyor. Gerçi 4 İncil'i de kabul etmeniz imkansız. Zira Luka açıkça Pavlus'u kabul ediyor, 3 İncil diyelim.
Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 17-02-2015, 23:19
Vefik Sami Vefik Sami isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2013
Mesajlar: 2.836
Standart

Bahadir91´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Vefik Sami,

Eskiden sadece saçmalıyordun. Şimdi bu saçmalamana edepsizliği de katmışsın ki birbirleriyle fevkalade uyumlu olmuş.

Şu kabul ettiğin İncil'in yazarlarından Luka, kimin öğrencisidir sevgili Vefik Sami? Aynı zamanda Elçilerin İşleri bölümününde yazarı olan bu Luka, söz konusu bölümde Pavlus'un nasıl ateşli bir imanlı, fedakar bir Hristiyan, dürüst bir misyoner ve ölümü göze alacak kadar imanına sadık bir zat olduğunu yazmıyor mu? Yoksa senin kabul ettiğin Luka İncilinin yazarıda mı bir sahtekar?

Sen en iyisi Luka İncilini' de reddet. Zira kendi kendine tasarladığın bu garip Hristiyanlığa pek uygun düşmüyor.
Pavlus ile alâkalı tespitlerimi "Pavlus üzerine" başlığında bu foruma astım. Reddiyelerim yukarıdaki iki satır ile sınırlı değil. Kaldı ki, neye-neden karşı çıkmışsam gerekçelerini de yazmışım. Bunun üzerinden gitmek yerine "saçmalıyordun, artık edepsiz de olmuşsun" gibi sadece sahibinin ağzına yakışan sözler üretmek sıkıntılı bir ruh hâlinin göstergesi gibi duruyor.

"Kendi kendine tasarladığın garip Hristiyanlık" diyorsun. Eğer ben kültür kimlikleri ile iç içe girmiş ve adına "din" denen hezeyanlara bağlı kalsaydım, İslâm'ın nesi vardı ki ? İmana ilkesel bakıyorum. Tanrı sözünde yamukluk olmaz. "Dün, dündür" olmaz. Tanrısal hüküm mutlak olmalıdır. Nasıl ki, Âdem'e "Ölürsün" demiş ve Âdem işlediği günahla Tanrsal lütuftan uzak kalmış ve bunun dönüşü olmadığı için kurban/kefâret gerekmişse, diğer hükümler için de aynı mantık söz konusudur. Kitap araçtır, kutsal olmaz. Yazı da araçtır; bunun da kutsallığı olamaz. Çünki her ikisine de müdâhele mümkündür. Müdâhele edilemeyen sadece Tanrı kaynaklı ilkelerdir.

Ben İncil'i bu ilkesellik ışığında değerlendirmekteyim.
Size "saçma" gelmesi beni enterese etmiyor.
Luka şöyle diyor, falanca böyle diyor dan çok daha net argümanlarla gelin isterseniz.
Çünki ben Pavlusu hangi konuda eleştirmişsem, gerekçelerini de yazmışım.
Bu gerekçeler üzerinden gitmek daha mantıklı olur.
"Üzüm"ü bırakıp "bağcı" ya seğirtecekseniz, siz bilirsiniz.
Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 17-02-2015, 23:27
Bedevi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Bedevi Bedevi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 06 Jan 2013
Bulunduğu yer: Belgrad
Mesajlar: 589
Standart

Beyefendi,

Sorum açık ve net. Pavlus'un öğrencisi olup, kaleme aldığı Elçilerin İşleri bölümünde onu yiğit bir misyoner olarak tasvir eden Luka'nın İncilini kabul ediyormusunuz, etmiyormusunuz?
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Buddhizm ve İslam/Hristiyanlık karşılaştırması sodomo-- Dünya Dinleri 24 28-04-2015 14:32

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 14:47 .