Dinciler/yandaşlar bu haberin üstüne oturabilirsiniz...

[TurkceRap]

Avrupa parlementosu medyada pornografi yasağını reddetti:

http://news.cnet.com/8301-1023_3-575...ban-proposals/

Ekşisözlükte birtane dinci trolün Türkiyedeki sansürü kastederek "laikçiler Avrupaya gideceğinizi söylüyodunuz, şimdi afrikay gidin" benzeri söylemini görünce cinlerim tepeme çıkmıştı, Ama Avrupa insanı sansüre karşı gerekeni yaptı, aynı bilincin birgün bizde de oluşması dileğiyle.

not: 1. Aramızda ekşşisözlük yazarı olan varsa, bu haberin bağlantısını bizahmet sözlüğe ekleyebilirse güzel olur.

2. Bu yasa sosyalistin de yobazı olabileceğini göstermiştir, haberi okursanız ne demek istediğimi anlarsınız.

3. bu başlık porno konusuyla ilgili değil, sansüre karşı bir kazanımla ilgili açılmıştır.

Değerli görüşlerinizi ve bu haberle ilgili diğer mataryalleri bu başlık altında paylaşabilirsiniz.

Saygı ve sevgilerimle.

[AlbatrosS]

Pornografiye karşı sosyalistlerin argümanlarıyla dindarlarınki birbirinden farklı elbette. Misal, en fazla porno oyuncusunun ''ABD Japonya'' gibi sosyal devletin pek işlemediği ülkelerde yer alması tesadüf olmasa gerek. Hele hele Taiwan gibi kapitalizme son sürat açılan uzak doğu ülkelerinin çocukların da sıklıkla pazarlandığı ''Seks işçiliği merkezleri'' olması tesadüf değil. Bazı kadınlar için bu durumun ''gönüllü bir tercih olduğu'' bilinse de, bu iş öyle pek kolay sevilebilecek bir iş değildir.

Gerçi ne yalan söylüyeyim: Müşteri her zaman haklıdır... diyen bir ticari ortamda, örneğin pazarlama sektöründeki birinin yaptığı işin de fahişelikten daha AHLAKİ olduğuna inanmıyorum. Seks işçileri yalnızca işin adını koyuyor, bu işi yapanlar bunu bilir.

Talebin reddi, bence de olumlu görünüyor. Yasakçılık arzu edilenden daima daha feci sorunlar doğurabilir.

[TurkceRap]

AlbatrosS´isimli üyeden Alıntı

Pornografiye karşı sosyalistlerin argümanlarıyla dindarlarınki birbirinden farklı elbette. Misal, en fazla porno oyuncusunun ''ABD Japonya'' gibi sosyal devletin pek işlemediği ülkelerde yer alması tesadüf olmasa gerek. Hele hele Taiwan gibi kapitalizme son sürat açılan uzak doğu ülkelerinin çocukların da sıklıkla pazarlandığı ''Seks işçiliği merkezleri'' olması tesadüf değil. Bazı kadınlar için bu durumun ''gönüllü bir tercih olduğu'' bilinse de, bu iş öyle pek kolay sevilebilecek bir iş değildir.

Gerçi ne yalan söylüyeyim: Müşteri her zaman haklıdır... diyen bir ticari ortamda, örneğin pazarlama sektöründeki birinin yaptığı işin de fahişelikten daha AHLAKİ olduğuna inanmıyorum. Seks işçileri yalnızca işin adını koyuyor, bu işi yapanlar bunu bilir.

Talebin reddi, bence de olumlu görünüyor. Yasakçılık arzu edilenden daima daha feci sorunlar doğurabilir.

Sevgili Albatross.

Argumanlar ne kadar farklı olursa olsun, "ideal olan benim idealim" şeklindeki içinli-rağmenli yaklaşımlar çoğu zaman bağnazlığı beraberinde getiriyor.

kişi bu işi sever ya da sevmez, inanın bana bu konuda 2+2=4 şeklinde bir formül yok elimizde.

Benim için, porno oyunculuğu da, seks işçiliği de, ana akım film oyunculuğu da, aşçılık/berberlik de adına ne derseniz deyin gönül rızası varsa her türlü ideolojinin canı cehenneme olsundur.

işin ekonomik boyutunu tartışırız, Sen dersin ki parayla satılmaz, ben derim isterse satar, ama parayı işin içinden çıkardığımızda olay tamamen kendi vucudun üzerinde söz sahibi olma meselesidir.

[Sesli]

Pornografiye karşı konuşmak çok kolaydır. Ancak onu ortaya koymak için çok nitelik gerekir;

1- Rol yapma tekniğini çok iyi bileceksiniz.

2- İnsan psikolojisinden çok ileri derecede anlayacaksınız.

3- Cesaretiniz şartlanmalarınıza galip gelecek. Yani şartlanmalarınızı yenecek kadar cesur olacaksınız.

4- Pornografi seks işçiliği değildir. Bunu bilmeyenler sakız gibi çiğnerler. Ancak dondurmayı, donmuş şekerli süt sananlar nasıl yanılırlarsa, pornoyu seks işçiliği sananlar da öyledir.

5- Pornografi sadece sinema filmleri değildir. İnsanlarda cinsel duygular yaratan her türlü eser bu sınıfa girer. Bu, bazen bir roman, bazen bir tablo, ya da müzik de olabilir... Bu aslında cinsel duyguları çağrıştıran her türlü malzemeye verilen addır. Yani seks işçiliği demekle bu konudaki cehaletinizi ortaya koymuş olursunuz.

Bu nedenle insanların bazıları bilmeden konuşmayı bir üstünlük sanırlar. Ve de daima yanılmış olurlar.

[TurkceRap]

Sesli´isimli üyeden Alıntı

Pornografiye karşı konuşmak çok kolaydır. Ancak onu ortaya koymak için çok nitelik gerekir;

1- Rol yapma tekniğini çok iyi bileceksiniz.

2- İnsan psikolojisinden çok ileri derecede anlayacaksınız.

3- Cesaretiniz şartlanmalarınıza galip gelecek. Yani şartlanmalarınızı yenecek kadar cesur olacaksınız.

4- Pornografi seks işçiliği değildir. Bunu bilmeyenler sakız gibi çiğnerler. Ancak dondurmayı, donmuş şekerli süt sananlar nasıl yanılırlarsa, pornoyu seks işçiliği sananlar da öyledir.

5- Pornografi sadece sinema filmleri değildir. İnsanlarda cinsel duygular yaratan her türlü eser bu sınıfa girer. Bu, bazen bir roman, bazen bir tablo, ya da müzik de olabilir... Bu aslında cinsel duyguları çağrıştıran her türlü malzemeye verilen addır. Yani seks işçiliği demekle bu konudaki cehaletinizi ortaya koymuş olursunuz.

Bu nedenle insanların bazıları bilmeden konuşmayı bir üstünlük sanırlar. Ve de daima yanılmış olurlar.

Pornografi ile ilgili söylediklerinize katılıyorum, fakat; bunu işin değer yarglar boyutundan çıkarıp, salt özgürllükler bağlamında ele almak gerekir, seks işçiliğine yaklaşımımız da aynı şekilde küçük Emrah filmi seyircisi ayarında bir ajitasyondan öte olmalıdır.

[Neva]

AlbatrosS´isimli üyeden Alıntı

Pornografiye karşı sosyalistlerin argümanlarıyla dindarlarınki birbirinden farklı elbette..

Haklisin, orasi tam bir komedi.

Neset Ertas turkulerini erotizm barindiriyor diye sansurleyelim diyebilen memleket evlatlari oldukca, ayni olmasi dusunulemez bile.



"Düğmelerinin dar geldiğini anlatan, kadınları aşağılayan türküleri artık radyolarımızda çalıp söylemeyelim." dedi.

http://haber.gazetevatan.com/neset-e...484135/1/Haber

[AlbatrosS]

TurkceRap´isimli üyeden Alıntı

Sevgili Albatross.

Argumanlar ne kadar farklı olursa olsun, "ideal olan benim idealim" şeklindeki içinli-rağmenli yaklaşımlar çoğu zaman bağnazlığı beraberinde getiriyor.

kişi bu işi sever ya da sevmez, inanın bana bu konuda 2+2=4 şeklinde bir formül yok elimizde.

Benim için, porno oyunculuğu da, seks işçiliği de, ana akım film oyunculuğu da, aşçılık/berberlik de adına ne derseniz deyin gönül rızası varsa her türlü ideolojinin canı cehenneme olsundur.

işin ekonomik boyutunu tartışırız, Sen dersin ki parayla satılmaz, ben derim isterse satar, ama parayı işin içinden çıkardığımızda olay tamamen kendi vucudun üzerinde söz sahibi olma meselesidir.

Merhaba;

Bu ülkede idari onay, rıza ve kayırma olmadan insan satılamaz. İnsan satılamaz, diyorum; öyle yasal, denetimli vs fuhuştan bahsetmiyorum.

http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=5936429

Maalesef ki bu ülke ''fuhuş gerçeği''nin aşağı yukarı yarısı belki ondan da fazlası böylesi hikayelerle-dramlarla dolu.

Bazı araştırmalara göre sektördeki kadınların çoğu 18 yaş altında bu işe başlıyor. Örneğin kısa bir süre çalıştığım hoteldeki şirin mi şirin bir kadın biliyorum, 17 yaşında bu işe başlamış. Her üç kadından birinin dayak yiyip yoksulluğun ciddi bir travma olduğu bir ülkeden bahsediyoruz. Aile içi tecavüzleri vs saymaya gerek.

Benim önerim bu işin sıkıca denetlenmesi, önlenebilecek durumların önüne geçilmesi ve işin insan kaçaklığı boyutuna varan kısmıyla doğru düzgün sosyal-idari politikalarla mücadele edilmesidir.

Demem o ki, bu işi illa ki keyfe keder yapmak isteyenleri adeta damıtacak, süzecek salim bir politik hattın örülmesi. Buna rağmen bedenini pazarlamak isteyen varsa o da onların tercihidir; ma'lum fahişelik dünyanın en eski mesleği.

[AlbatrosS]

Pornografi meselesi Turkcerap'in de dediği gibi farklı, aslında işin ''fuhuş'' boyutunu tartışmak istememiştim. Yine de sıkı biçimde denetlenmeli, sigorta, tazminat vs yasal düzenlemeleri olmalıdır. (cinsel hastalık kapan bir kadına tazminat ödenmesi vs)

Bu konuda yasakçılık gereksiz; ama denetim sıkı olmalı.