Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 02-02-2006, 00:37
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Tanrı Anlayışı

Burada yapılan tartışmaların yanlış anlaşılmalarının sebebinin çoğunun yanlış bir tanrı anlayışına sahip olmamız olduğunu düşünüyorum.

İnanan arkadaşlar için sağlam tutarlı bir tanrı tanımı yapmaya karar verdim. Böylece daha sağlıklı düşünebilecekler ve düşüncelerini komik alakasız örneklerle değil, mantıklı bir şekilde açıklayabilecekler.

K1. Tanrı ezeli ve ebedidir.
K2. Maddi olan herşey tanrının bir parçasıdır.
K3. Tanrının bilimi herşeye muktedirdir; (yani tanrı için herşey deterministiktir; tanrı herşeyi ezelden bilir; insan iradesi yoktur tanrını iradesi vardır; anrı hepimizin düşüncesine hakimdir).

Bu üç özellikten birini kabul etmiyorsanız, eksik bir tanrı anlayışına sahipsiniz demektir, kabul etmeseniz de felsefi açıdan çelişkiye düşmüş olursunuz.

Aslında bu üç özellik az çok herkes tarafından kabul edilir ama yine de tanrı anlayışında hep hatalar yapılır. Bu hatalardan bazıları:

1. Tanrıya ibadet etmek. Tanrı aklımızdan, kalbimizden geçeni bilir, çünkü bu düşüncelerin aklımıza gelmesinin kalbimize düşmesinin sebebi O dur. K2 ye göre, biz tanrının bir parçası olduğumuza göre aslında tanrı kendi kendine ibadet etmiş oluyor. Insanın kendini pohpohlaması gibi, ama bu davranış tanrısal düzeyde anlamsız bir davranış oluyor. Görüldüğü üzere tanrıya ibadet olmaz.

2. Meleklere inanmak. Kutsal olduğu idda edilen kitaplarda çeşitli varlıklardan ve bu varlıkların yaptığı işlerden bahsedilmektedir. Burada bir iş bölümünden bahsedilmektedir. Oysa iş bölümünün temelinde o işleri bir kişinin yapamayacağının kabulü vardır. Oysa tanrı herşeye muktedir. Her zaman her yerde her an o vardır ve her işe muktedirdir. Eğer bir insanın canı alınması gerekiyorsa (dikkat buraya bu gereklilik tanrı tarafından belirlenir) tanrı onu oracıkta alabilir azrail e gerek yoktur mesela. İşte bu iş bölümü, aslında tanrıyı insan gibi tasavvur etmekten kaynaklanmaktadır ve yanlıştır.

3. Tanrı "ol" dedi oldu. Tanrı istedi, Tanrı kendini evrende yalnız hisetti.. gibi insani özelliklerin tanrısal özelliklermiş gibi düşünülmesi. Aslında bu geçmişteki tanrıların insan gibi tasavvur edilen dinlerden gelen bir yanılgıdır. Tanrı konuşmaz çünkü hepimizim benliğine ve aklına hükmettiği için gereken düşüncenin aklımıza gelmesini sağlar. Tanrı bir şey istemez çünkü var olan herşey o dur zaten. Bir şey olacaksa o olayın olmasına sebep olan tanrıdır zaten. "Tanrı kendini evrende yalnız hisetti" gibi tamamen insani olan bir duygunun tanrıya mal edilmesi insani özellikler taşıyan bir tanrı kavramına yol açar ki bu putperestlikle aynıdır. Tanrı dengi yoktur, evrendeki herşey O dur.

4. Tanrının kitabı olmaz. Tanrı birşeyi bildirmek istiyorsa bunu katipler yazarlar gibi kitap indirerek değil gerekeni bilmemizi sağlayarak, beynimize yerleştirerek yapabilir. Nasıl bazı hayvanlar bazı şeyleri doğar doğmaz biliyorlar biz de tanrının bilmemizi istediği şeyi bize düşündürür.

...

Daha bir sürü şey var yanlış olan ama hepsini sayamayacağım burada. Özetle yukarıda bahsettiğim K1, K2 ve K3 e aykırı her düşünce yanlıştır.

Saygılar
Sevgiler
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 02-02-2006, 01:31
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart

Mamuli;
Bu genel bir tanımlama değil..
Kader konusu çok tartışılan bir konu..
Sen bu konuyu ancak Ehli sünnetçilerle tartışabilirsin..
Bu anlayışla da Tanrıya inanırsan eğer ,
Varacağın yer Ehli sünnet saflarıdır..
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 02-02-2006, 01:53
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

Benim burada bahsettiğim birebir kader değil.
Ben maddi dünyanın yanında ruhani bir varlığı savunmanın tek yolunun o maddi varlığın aslında ruhani varlığın kendisidir demenin tek çıkar yol olduğunu düşünüyorum. (Vahdet-i vücut bu sanırım) Öbür türlü çelişkiler artıyor.

Kader de bunun içinde tabi ama bence daha önemli olan bir konu var. Senin başka bir başlıkta bahsettiğin determinizm ve kaos olayı.

Bir kelebeğin kanat çırpışı 1 yıl sonra başka bir yerde fırtına oluşturacak mı oluşturmayacak mı?

Bu bizim için kaos, ama tanrı için de kaos ise o zaman tanrının bilimi insanın biliminden hiç farkı kalmıyor. Bizim için kaos olan, tanrı için determinizm halinde olmalı. Bunun gerçekleşmesi ise neredeyse her zerre hakkında yer/yön/kütle/hız bilgisini geektirir. Eğer tanrı bu bilgiden yoksunsa, birşeylerden yoksun tanrıdan bahsetmiş oluruz o da garip bir durum olur.

Zaten K2 yi (Maddi olan herşey tanrının bir parçasıdır.) bu nedenle zorunlu görüyorum.

Malesef. Bana göre sağlam bir tanrı anlayışı kadere inanmayı gerektirir. Kadere inanmak, inanalar için bir sürü probleme yol açıyor tabi..

Ehli-sünnet falan pek bilmem ama kadere inanmamak, inancın elini de zayıflatıyor. Belirteyim dadim.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 02-02-2006, 02:08
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart

Yani ;
Tanrı varsa , insanlar da bir robot olmalıdır..
Bunun başka bir yolu yoktur diyorsun bir anlamda..
Yani Tanrı için robot dışında , kendi iradesini kullanabilecek bir insan yaratması imkansız mıdır?
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 02-02-2006, 02:13
aldostu aldostu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Jan 2006
Mesajlar: 707
Standart Re: Tanrı Anlayışı

Burada yapılan tartışmaların yanlış anlaşılmalarının sebebinin çoğunun yanlış bir tanrı anlayışına sahip olmamız olduğunu düşünüyorum.

K1. Tanrı ezeli ve ebedidir.
K2. Maddi ve manaevi olan herşey tanrının bir parçasıdır.
K3. Tanrının bilimi herşeye muktedirdir.
K4. Yaratılmışın yaratılanı tam olarak algılaması mümkün değildir.

Bu algılıyamama,insanı yaradılışı inkara götürmemelidir

Vücudunda var olan herhangi bir hücre seni algılıyamaz ve bu , senin mevcudiyetini yok edemez.

Bu dört özellikten birini kabul etmiyorsanız, eksik bir tanrı anlayışına sahipsiniz demektir .

1. Tanrıya ibadet etmek. Tanrı aklımızdan, kalbimizden geçeni bilir, çünkü bu düşüncelerin aklımıza gelmesinin kalbimize düşmesinin sebebi O dur.
Ancak tanrı ,insanı kendine ibadet etsin diye yaratmamıştır.
Yaratanın ibadet ihtiyacı yoktur..

2. Meleklere inanmak,onlara insani birtakım özellikler vermek yanlıştır. Tanrı herşeye muktedir. Her zaman her yerde her an o vardır ve her işe muktedirdir.

3. Tanrı "ol" dedi oldu.Tanrı dengi yoktur, evrendeki herşey O dur.

4. Tanrının kitabı olmaz.

5. Tanrının özel adı ve seçtiği bir milleti ,halili , habibi,oğlu ve seçtiği bir dini olmaz.

Mamuli , sağolasın güzel bir konu açmışsın..

Ben de kolayına kaçıp,senin yargılarının üstüne,iştirak ettiklerim ,haricinde ilaveler yaptım..

Doğruyu , yaratan biliyor...
Bizler sadece ..... zannediyoruz.!
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 02-02-2006, 02:38
muskorill muskorill isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 02 Jan 2006
Bulunduğu yer: 1980 öncesi....
Mesajlar: 12
Standart

Kişinin,kutsalla,insanüstü güçle ilişkilerini betimleyen inançların tümünün dini oluşturduğunu genelde hepimiz biliyoruz.Tanımlaması yada özetlemesi oldukça zor olan bu karmaşık olgunun kökeninde insanın doğa karşısındaki ÜRKÜ'sü yatmaktadır.
Anlamsız cezalandırmaların,yapılan bir takım hataların yüzünden olduğunu varsayarak belirli formatlarda tanrılar yaratılmıştır.İlk insandan beri yaratılan bu tanrılar,zamanla kişinin kendisini tanrı ilan etmesi ile devam etmiştir.Çağın ilerlemesi ve çok tanrılı ürkülerden tek tanrılı ürkülere geçiş bunu izlemiş ve günümüzün fenomeni olmuştur.Yani tanrı insanı değil insan tanrıyı yaratmıştır.
Arkadaşar belki çok alakasız oldu ama Mamulinin yaratıcılığına ithaf etmek istedim.
Bu arada dinleri ve tanrıyı incelerken tarihsel yaklaşım ön planda olmakla beraber fenomenolojik,sosyolojik,psikolojik açıdan ayrı ayrı incelenip farklı yorumlarla yoğrulan kavram,erken yaşlardaki dayatma ve ebeveynerin saldığı korku çerçevesinde içinden çıkılmaz bir kaosa dönmektedir.
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 02-02-2006, 02:58
muskorill muskorill isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 02 Jan 2006
Bulunduğu yer: 1980 öncesi....
Mesajlar: 12
Standart

[/align]İnsanüstü güç,hem insanı heybeti ile titreten sır,hemde insanı hayran bırakan sırdır......Rudolf Otto.

[/align]Forumlarda okuyorumda,mesela Aldostunun dine karşı aşrı bir tepkisi var.Dini tanımıyor ama bir tanrı olduğuna inanıyor.Oysa yazarken kullandığı karakterler ve vurgulamalar tam bir dinsel tören gibi.Aslında din,yetersizliğini ve güçsüzlüğünü hisseden ruhların,en yüksek,ulu bir güçle ilişki kurmalarıdır.bu ilişkinin şekli ve boyutu sınırlanamaz,ilişkiyi kurmaya çalışan kendi belirler.Ne yaptığı nasıl yaptığı önemli değildir.İster ibadet eder,ister dans,isterse yazar.Ama sonuçta bir tören havasına sokar buda dindir...sevgili Aldostu.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 02-02-2006, 04:42
exclusive exclusive isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 15 Dec 2005
Mesajlar: 1.123
Standart Re: Tanrı Anlayışı

mamuli Diyor ki
K1. Tanrı ezeli ve ebedidir.
K2. Maddi olan herşey tanrının bir parçasıdır.
Eğer tanrı'nın yaratıcı olduğunu kabul edersek bazı sorunlar ortaya çıkıyor...

Eğer tanrı yaratıcıysa ve kainatı yarattıysa ve kainattaki herşey de tanrının bir parçasıysa, o halde tanrının kendisini yaratmış olması gerekir. Bu kabul edilemeyecek bir düşünce çünkü tanrı yokken nasıl bir icraat gerçekleştirip kendisini yaratmış olabilir ki? Olmayan birşeyin icraat gerçekleştirmesi mümkün değildir.

Hadi yaptı ve yokken bi şekilde tüm kainatı yani kendisini oluşturan parçaları ve dolayısıyla da kendisini yarattı diyelim. Bu defa da "tanrı ezeli ve ebedidir" önermesiyle çelişir çünkü tanrı kendisini oluşturan parçaları yaratmadan önce kendisi de yokmuş anlamı çıkar. O halde tanrı ezeli (başı olmayan) bir varlık olamaz.
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 02-02-2006, 07:36
sodomo sodomo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Dec 2005
Mesajlar: 283
Standart

mamuli, eğer konuyu getirip sosyalizme bağlamayacaksan bir şeyler yazmak isterim
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 02-02-2006, 12:21
aldostu aldostu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Jan 2006
Mesajlar: 707
Standart Tanrı Anlayışı

Sevgili Ex.


"Eğer tanrı yaratıcıysa ve kainatı yarattıysa ve kainattaki herşey de tanrının bir parçasıysa, o halde tanrının kendisini yaratmış olması gerekir. Bu kabul edilemeyecek bir düşünce çünkü tanrı yokken nasıl bir icraat gerçekleştirip kendisini yaratmış olabilir ki?"

Diyorsun....
Yahu ne olur bu ilkel soruyu sorma..
Sen kafalı ,zeki bir insansın , daha güzel bir yorumla veya soru ile bitir sorunu..

Eeee herşeyin bir yaratıcısı var..Tamam...o zaman sööle bakalım senin tanrını kim yarattı???
Bu soru orta - 3 mantığı ile sorulmuş bir soru..
Sen doktora öğrencisisin...
Gözünün yağını yiyeyim..(!!..??? nasıl bir şeyse buu...Sivaslı'lardan öğrenmiştim bunu ..sevdiği insana hitap ederlerken kullanıyorlar..kötü algılama..)
Pireye kızıp yorganı yakmayın...
Zaten bu yobaz tayfasının zırvalıkları sizi bu hale koydu..delirtti.... :?

Tahtıravallinin bir ocunda onlar...diğer ucunda sizler..
smile97

Sevgili Muskorill;
Sen de

"Forumlarda okuyorumda,mesela Aldostunun dine karşı aşrı bir tepkisi var.Dini tanımıyor ama bir tanrı olduğuna inanıyor.Oysa yazarken kullandığı karakterler ve vurgulamalar tam bir dinsel tören gibi.Aslında din,yetersizliğini ve güçsüzlüğünü hisseden ruhların,en yüksek,ulu bir güçle ilişki kurmalarıdır.bu ilişkinin şekli ve boyutu sınırlanamaz,ilişkiyi kurmaya çalışan kendi belirler." demişsin.

Teşekkür ederim beni çok güzel anlamışsın..
Ben dinlerle alakası olmayan bir yaratıcıya inanıyorum..
Yukarıda Ex'e yazdıklarım ihtimal senin için de geçerli..

Dinlerden nefret edildiği için (İhtimal sen de öylesin) ,
Din deyince , hemen onların tarif ettiği , o ilkel yaratıcı aklınıza geliyor ve basıyorsunuz gamatayı..."Dininden de başlatma..Allahından da...."

Bu doğru değil..

Demirel'in çok kullandığı bir halk deyimi :"Sapla samanı karıştırmayın.."

"Aslında din,yetersizliğini ve güçsüzlüğünü hisseden ruhların,en yüksek,ulu bir güçle ilişki kurmalarıdır."

Mus. Bu da bilinen ve çok doğru bir tesbit.
Gene tekraren söylüyorum,bu tahtıravallinin sağ tarafındakilerin durumu..
Öbür tarafta da ateistler duruyor, güya tam tersi bir duyguyla..

Ateistlerin durumu ,gece mezarlık kenarından geçerken,karanlıkta ıslık çalan insana benziyor..Kendilerini zahiren cesur gösterme gayretindeler..

Benim için vardığın yargının ilk kısmı için,doğru tesbitinden dolayı teşekkür ediyorum.Sağol.

Ateist görüş hakkındaki görüşümde de ,temenni ederim kırıcı olmamışımdır.

Sana ve zeki-muzip arkadaşım Ex'e sevgilerimi yolluyorum.
Sağlıkla kalın.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 17:13 .