Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam > Kadın & İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 02-09-2006, 17:45
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart Cariye hukuku

Cevat'ın BEN-U MUSTALIK GAZASI topiki Cariye hukukunun tartışmasına dönüştüğünden bazı mesajları ayırmak ve Cariyelerle ilgili görüşlere burada devam etmek daha uygun olur diye düşündüm.
Cariyelerle ilgili bir topikimiz vardı ancak, bu mesajları oraya yönlendirecek kadar yetenekli olmadığım için ayrı bir başlık açmak zorunda kaldım.
K.C.


semerkant demiş ki: siz sadece ve sadece gerçekleri görmek istemiyorsunuz.işnize geldidiği gibi anlamak ve bununla hüküm sürmek istiyorsunuz.1 ZİNA yapmak islamda enbüyük günahtır.buradaki hadistede buyrun tabi gidin yapın
denilmemiştir.azl kelimesine açıklık getirilmiştir. unutmayın
zina tüm dinlerde haram kılınmştır.ve cezası çok büyüktür.


İyi de kimse o hadiste Muhammet'in zina yapmaya izin verdiğinden bahsetmiyor ki. Sahabenin yaptığı da zina değil zaten. Cariyeler onların mallarıdır. İstedikleri gibi tasarruf ederler. Onlarla cinsel birleşme yapmaları da onlara helaldir zina değildir.
de..
konu o cariyeler cinsel birleşmeyi istiyor muydu?
Kendilerine gece baskını yapıp, eşlerini babalarını öldüren, evlerini yakıp yıkan, kendilerini esir alıp bilahare pazarda satacak olan İslam ordusunun cengaverleriyle ilişkiye girmeyi çok mu arzuluyorlardı acaba?

Belki onlar da diğer hadisleri bildiklerinden Müslüman erlere 'he' dediler. Yoksa melekler sabaha kadar lanet okurdu onlara. Cennet kokusundan nasipsiz kalırlardı...

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 02-09-2006, 19:29
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

Cariyeler onların mallarıdır. İstedikleri gibi tasarruf ederler. Onlarla cinsel birleşme yapmaları da onlara helaldir zina değildir.
de..
konu o cariyeler cinsel birleşmeyi istiyor muydu?


Evet KC, cariyelik İslam fıkhında "mülkiyet hukuku"nun konusudur. Eşler "nikah akti" ile bağlı iken cariyeler "mülkiyet hukuku" ile ilişkilidir. Yani mal ne ise cariye de o dur. Alınır, satılır, kiraya bile verilir. Nasıl bir mala ne istediğini sormuyorsan cariyeye de ne istediğini sormazsın, onu istediğin gibi kullanırsın (cinsellik hariç ama 1 günlük Mut'a nikahı ile halledilir bu mesele) Tabii azat etme hakında vardır ve Muhammed'in yaptığı gibi azad edip sonra da bu azadı mehire de sayabilir ve eş olarak alabilirisin. O zaman da nikah akti'nin konusunda girer ama cariye savaş esiri köle kadındır ve savaş ganimetleri içinde yer alır. Tabii bu evlilik için azadlıkta yaşı küçük ve çekici olanlar için kullanılır ve mehirden kaçmanın da iyi bir yoludur cariyelerle evlenmek. Cariye için ise bu durum eskisinden daha kötüdür çünkü evlilik öncesi cinsel olarak kullanılmaz iken (fıkıha göre) evlilik ile birlikte cinsel bir amaca da hizmet etmek zorunda kalır.

Tabii 1 günlük Mut'a nikahı kıyılarak evlenip sonra da ırzına geçildikten sonra satılması genel bir uygulamadır savaş esiri ve ganimet olan cariyeler için. Yani hem şehvet hem de servet aracı olarak oldukça faydaları dokunmuştur Muhammed'e ve onun sahabelerine.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 03-09-2006, 00:32
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

Merhaba sodomo-- demişsiniz ki; "onu istediğin gibi kullanırsın (cinsellik hariç ama 1 günlük Mut'a nikahı ile halledilir bu mesele)"
Sanırım burada benim bilgi eksikliğim var zira cariyelerle ilişkiye girebilmek için nikah şartı bulunduğunu bilmiyordum.
Aşağıya almış olduğum ayetlerden de 'nikahsız bir faydalanabilme' sonucu çıkarıyordum.
Cariyeyle ilişkide nikah şartı konusunu biraz açarsanız sevinirim.

Nisa
(3) Eğer yetimlerin haklarını gözetemeyeceğinizden korkarsanız, size helal edilen kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın ve eğer bu takdirde adaletli davranamayacağınızdan korkarsanız, o zaman bir kadın ile veya sahibi bulunduğunuz cariye ile yetinin. Bu, azmamanız, haksızlık yapmamanız için daha elverişlidir. (E.H.Y.)

MÜ'MİNÛN SÛRESİ
5. Onlar ki, ırzlarını korurlar.
6- Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar. (Diyanet)

5. Onlar ki, ırzlarını korurlar.
6. Ancak eşleri ve ellerinin altında bulunan cariyeleri bunun dışındadır. Onlarla ilişkilerinden dolayı kınanmazlar.
7. Kim bunun ötesine geçmek isterse, işte onlar haddi aşanlardır. (E.H.Y.)


AHZÂB SÛRESİ
(50) Ey Peygamber! Biz sana mehirlerini verdiğin eşlerini, Allah'ın sana ganimet olarak verdiklerinden elinin altında bulunan kadınları; seninle beraber hicret eden, amcanın kızlarını, halalarının kızlarını, dayının kızlarını ve teyzelerinin kızlarını sana helal kıldık. Ayrıca, diğer mü'minlere değil de, sana has olmak üzere, mehirsiz olarak kendini Peygamber'e bağışlayan, Peygamber'in de kendisini nikahlamak istediği herhangi bir mü'min kadını da (sana helal kıldık.) Mü'minlere eşleri ve sahip oldukları cariyeleri hakkında farz kıldığımız şeyleri elbette bilmekteyiz. Bütün bunlar, sana herhangi bir zorluk olmaması içindir. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

ME'ÂRİC SÛRESİ
(30) Ancak eşleri, yahut sahip oldukları cariyeleri başka. Çünkü onlar (eşleri ve cariyeleri ile olan ilişkileri konusunda) kınanmazlar. (Diyanet)

29. Ve onlar ki, apışlarını (ırzlarını) korurlar.
30. Ancak karılarına ve sahibi bulundukları cariyelere başka, çünkü bundan dolayı kınanmazlar.
31. Fakat ondan ötesini arayanlar ise haddi aşan haşarılardır. (E.H.Y.)

Yazarken dikkatimi çekti; Müminun suresi 5,6 ve 7. ayetleri ile Me'aric suresi 29, 30 ve 31. ayetleri ne kadar benzer ayetler. Neredeyse aynı bile diyebiliriz.

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 03-09-2006, 04:52
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

Sevgili KC her zaman olduğu gibi yine konunun bam telini yakalamışsın tebrik ederim. Aslında bunu düşündüm ve hala düşünmekteyim çünkü cariyeler mülkiyet hukukunun konusu ise o zaman her türlü tasarruf hakkınına sahip olacaktır onların sahipleri. Bu cinsellik bile olsa durum değişmez.

Bu verdiğin ayetlere bir de Nisa 24'ü ekleyelim:

(Harp esiri olarak) sahip olduğunuz cariyeler müstesna, evli kadınlar da size haram kılındı. Allah'ın size emri budur. Bunlardan başkasını, namuslu olmak ve zina etmemek üzere mallarınızla (mehirlerini vererek) istemeniz size helal kılındı. Onlardan faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin. Mehir kesiminden sonra (bir miktar indirim için) karşılıklı anlaşmanızda size günah yoktur. Şüphesiz Allah ilim ve hikmet sahibidir."


Zannımca evet dediğin doğru ama bazı ayrıntılar var. Mesela cariyeden çocuk sahibi olunursa cariye otomatikmen hür kadın haline geliyor ve alınıp satılır olmaktan çıkıyor İslam fıkhına göre. O halde bu bile cariye ile cinsel ilişkiye girilebileceğinin göstergesi oluyor. Zanndersem Muhammed'in Marya ile olan ilişkisi bu bağlamdaydı. Bir de dikkat edersen bu yukarıdaki ayette cariyenin evli olması bile onunla ilişkiyi haram yapmıyor.

İyi güzelde o zaman Mut'a nikahı neden yaygındı ? Yani neredeyse bütün savaşlarda elde edilen savaş ganimeti cariyeler için bu uygulama yaygın ve olağandı. Hatta bu (Nisa 24) Şia'nın Mut'a nikahına delil gösterdiği ayetmiş Diyanetin sitesinden öğrendiğim kadarıyla. Üstelik Mut'a nikahı yapılması demek "mehir" verme zorunluluğunu da beraberinde getiriyordu.

Zanndersem bu 1 günlük nikaha ilişkin mehir de oldukça düşük tutuluyordu.

Yani bir bakıma savaşta ele geçirilen ganimetlerden olan cariyeler kocalarının öldürülmelerine takiben (evli bile olsalar) adeta bir "hayat kadını" gibi bedeli ödendikten sonra cinsel ilşki kuruluyor ve daha sonra bu verilen mehirlerin kat be kat fazlası da onların pazarda satılması ile kazanılıyordu.

Sonuçta cariyeler hem şehvet hem de servet aracıydı bu kesin.
Üstelik çocuklarda bu ganimetin konusuydu ve onlarda pazarda satılıyordu veya köle olarak çalıştırılıyorlardı.

Zaten konu başlı başına bir insalık trajedisi aynı zamanda.


Bu Müminun suresi 5,6, 7. ayetleri ile Me'aric suresi 29, 30, 31 ayetelerinin öncelikle nüzul sırasına baktım:

Nüzul sırası Kuran sırası
-------------- --------------
73.Enbiya 21.Enbiya
74. Müminun * 23.Müminun
75.Secde 32.Secde
76.Tur 52.Tur
77.Mülk 67.Mülk
78.Hakka 69.Hakka
79. Mearic * * 70. Mearic


Müminun suresinin bu ayetleri Elmalılı'ya göre Mut'a nikahının haram oluşunu ifade ediyor. Diğer bir çok tefsirci için de nesih (hükümsüz kılma) söz konusu, yani daha önce ayetlerde helal olanın haram kılınması sözkonusu. Peki ne zaman helal oldu Mut'a nikahı Kuran'a göre ? Nisa 24'üncü ayette. .."......Onlardan faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin..."
Peki nedir nüzul sırası bu Nisa Suresinin ? 98. sıra. Peki nasıl olur da nüzul sırası 74 olan bir suredeki bir ayet 98. sıradaki ayeti nesh edebilir ?

Yani Müminun suresi Mekke dönemine ait iken Nisa suresi Medine dönemine ait bir suredir ve bütün Mekki sureleri Medeni surelerinden önce gelir. Aslında Şia'nın bu konuda görüşleri daha doğru çünkü bu Müminun 6. ayette Mut'a nın neshi değil tam tersine teyit var çünkü Mut'a nikahı yapılan cariye zevce oluyor.

İlginç olan Elamlılı gibi tefsirlerini Hanefi mezhebine göre yazdığını söyleyen bir müfessir bu Müminun 6. ayetinden Muta'nın haram olduğu sonucunu çıkartırken (ki Elmalılı Nisa 24'te de Muta'nın haram olduğunu söylüyor) Şia müfessirleri tam tersine helal sonucu çıkartıyor.

"Mearic" suresi 29-30-31 de Elmalılı'ya göre hanımların nikah akti ile cariyelerin de mülkiyet akti ile helal kılındığını gösteriyor.

Ne kadar ilginçtir ki; bu iki surenin bu ayetleri birbirinin aynısı olmasına rağmen Elmalılı'ya göre birisi Mut'a nikahının haram olduğunu gösteriyor diğeri de cariyelerin mülkiyet ilişkisinden dolayı helal olduğunu gösteriyor.

Bence bu iki surenin birbirine yakın nüzul sıralarının olması oldukça manidar. Zanndersem Muhammed bu ayetleri daha önce söylediğini unutmuş ve tekrar söylemiş.

Not : Bu linkten surelerin nüzul sırasını bulabilirsin: http://www.akvekara.com/kuran/surelern.asp?iMeal=2
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 04-09-2006, 00:27
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

Bakalım efendi-cariye ilişkisi nasıl bir şey:

Fasil : BEY (ALIM-SATIM) BÖLÜMÜ
Konu : Alım-Satımı Caiz Olmayan Eşyalar Hakkında
Ravi : İbnu Ömer
Hadis : Hz. Ömer (ra) buyurdu ki: "Efendisinden çocuk doğuran cariyeyi efendisi artık satamaz, hibe edemez, miras olarak da bırakamaz. Hayatta kaldığı müddetçe ondan istifade eder. Ölecek olursa cariye hür olur."
HadisNo : 240

Bu hadisi azıcık irdelemek istiyorum.
-Öncelikle cariye çocuk doğurmamış olsaydı satılabilirdi. Bunda zaten bir ihtilaf yok. Ancak bu cümle bize cariye ile efendi arasında nikah akdine bağlı olmayan bir cinsel kullanma durumu olduğunu da gösteriyor. Nikah akdi olmuş olsa, kişinin çocuk doğurmasa bile kendi eşini satması söz konusu olabilir miydi?
Açıkçası bu konuda bir bilgim yok. Nikahlı cariyeler de var. Efendisi ile nikahı olan cariye eşi tarafından satılabiliyor mu? Henüz hadisleri inceleme safhasındayım..

--Dikkatimi çeken ikinci nokta yukarıya almış olduğum hadisin Kütüb-ü sitte'de bulunduğu FASIL. "BEY (ALIM-SATIM) BÖLÜMÜ"

Bir diğer hadis:
Fasil : BEY (ALIM-SATIM) BÖLÜMÜ
Konu : Hayvan Vs. İle İlgili Teferruat
Ravi : Ümmü Yunus
Hadis : Zeyd İbnu Erkam (ra)`ın Ümmü Veled`i (çocuk doğurmuş cariyesi), Hz. Aişe (ra)`ye uğradı ve dedi ki: "Zeyd`in bir cariyesini el-Ata`ya sekiz yüz dirheme sattım. Sonra aynı cariyeyi ondan, ödeme zamanı dolmazdan önce altı yüz dirheme satın aldım. Ayrıca ben kendisine, bunu satacak olursan senden ben satın alacağım diye şart koşmuştum." Hz. Aişe (ra): "Şart koşman da uygunsuz, satın alman da uygunsuz olmuş. Zeyd İbnu Erkam`a söyle ki, bu iş sebebiyle tevbe etmezse, Resulullah (sav)`la birlikte yaptığı cihadı iptal etmiştir" dedi. Kadın: "Zeyd ne yaptı ki (böyle hükmediyorsun?)" diye sorunca Hz. Aişe cevap olarak şu ayeti okudu: "Kime Rabb`inden bir öğüt gelir de faizcilikten geri durursa, geçmişi kendisinedir, onun işi Allah`a aittir..." (Bakara, 275). Ashab`tan pek çoğu hayatta olduğu halde, kimse bu hükümden dolayı Hz. Aişe`yi reddetmedi.
HadisNo : 342

Bu hadisin konu'su da oldukça dikkat çekici. "Hayvan Vs. İle İlgili Teferruat"
Cariyeler mülküyet hukuku içinde düzenlenmişler tamam da, bu kadar da mal yerine konulmaları, hadis derleyicileri tarafından Hayvanlarla aynı başlık altında zikredilmeleri insan onuruna ve yücelik, mükemmellik, evrensellik ve tüm zamanları kapsadığı iddiasında olan bir dine ne kadar yakışıyor, veya din kılıfına böylesine insanlık dışı olaylar kılıfı yırtmadan ne kadar sığıyor acaba?

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 04-09-2006, 09:10
mhmd mhmd isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Dec 2005
Bulunduğu yer: sonsuzluktan
Mesajlar: 3.328
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

Sn. K.C.,
1400 Yıl önceki köleliğe bir bakış;
a) Bir köle bedelini ödeyerek hür olmak isterse -kölenin durumu müsait olduğu takdirde- sahibi bu teklifi kabul edecek ve ona bazı günler bu maksatla çalışması için izin verecektir.
b) Kölelerin bedelleri ödenerek azat edilmeleri için zekat bütçesine ödenek konmuştur.
c) Sahibi, kadın köle ile karı koca hayat yaşar da cariye çocuk doğurursa bu çocuk hür olduğu gibi anasının da statüsü değişmekte, "ümmü'l-veled" adını alan cariye artık alınıp satılır olmaktan çıkmaktadır.
d) Devamlı köleleştirmenin kaynakları ortadan kaldırılmış, geçici olarak ve daha ziyade misilleme zorunluluğu yüzünden savaş esirlerinin köle olarak gazilere dağıtılması uygun görülmüştür. Bunun dışında hür bir insanı köleleştirmek şiddetle yasaklanmış, Hz. Peygamber (s.a.) "Bunu yapanlar kıyamette karşılarında davacı olarak beni bulacaklar" buyurmuştur. Harp esirlerine yapılacak muamele hakkında karar vermek devletin yöneticilerine bırakıldığı için yöneticilerin "karşılıksız salma, bedel ile serbest bırakma, müslüman esirler ile değişme" gibi bir karar vermeleri halinde köleliğin hiçbir meşru kaynağı kalmamış olacaktır.
e) Yemin edip vazgeçme, Ramazan orucu tutarken cinsel temas yaparak oruç bozma, kaza yoluyla adam öldürme gibi birçok durumda kölesi olana köle azat etme mecburiyeti getirilmiştir. Böyle bir mecburiyet olmadığı halde köle azat edenlere büyük mükâfatlar vaadedilmiştir... (Hayrettinkahraman.net.)

Günümüz dünyası;
Konu dünyanın her tarafında alınıp satılan, esir edilen, şiddet gören, sırtından para kazanılan 27 milyon insan. Ve bu 27 dan birinin öyküsü. Victoria’ nın öyküsü.
Victoria’nın serüveni 17 yaşında, eski Sovyet cumhuriyeti Moldova’nın ekonomik açıdan çökmüş başkenti Kişinev’de okulunu bitirir bitirmez başlamıştı. “Ne iş vardı ne de para” diye açıklıyor sadece. Bu yüzden bir arkadaşı –“en azından ben arkadaşım olduğunu düşünüyordum” diyor– Türkiye’deki bir fabrikada iş bulmasına yardım edebileceğini söylemiş, o da bu fırsatın üzerine atlayarak arkadaşının Romanya üzerinden arabayla kendisini götürme teklifini kabul etmişti. “Ama batıya, Sırbistan sınırına doğru gittiğimizi fark ettiğimde bu işin içinde bir bit yeniği olduğunu anladım.”
Artık çok geçti. Sınıra vardıklarında bir grup Sırp’a teslim edilmiş, adamlar onu 18 yaşında gösteren yeni bir pasaport düzenlemişti. Onu yaya olarak Sırbistan’a götürmüş ve direnirse canından olacağını söyleyerek tecavüz etmişlerdi. Sonra da korumalar eşliğinde, yıllar süren ve soykırımla örülü bir iç savaşın ardından uluslararası yardım sağanağıyla yeni baştan kurulmakta olan Bosna–Hersek’e gönderilmişti.
Victoria artık sadece alınıp satılan bir metaydı ve iki yıl boyunca farklı genelev sahipleri tarafından ortalama 1500 dolara 10 kez satılmıştı. Sonunda, dört aylık hamileyken kürtaj korkusuyla kaçmıştı. Onu Mostar’da, bir grup Bosnalı kadının himayesinde saklanırken buldum. (nationalgeographic.com.)

Bütün bunlara rağmen İslam tarihinde köleliğin devam etmesi ve bu insanlık ayıbını başka milletlerin, oldukça geç de olsa müslümanlardan önce kaldırmaya teşebbüs etmeleri müslümanların kusurudur; dinlerini iyi anlamamaları, Allah ve Resulü'nün maksadını gerçekleştirme konusunda titiz davranmamaları, dünya menfaatini ahiretinkine tercih etmeleri yüzünden bu böyle olmuştur.
Savunma, yargılama, yönlendirme yapmadan ortaya koymaya çalıştığım iki pencere.

Hatalarımızı, cehaletimize bağışlayın
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 04-09-2006, 18:11
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

Hayvan Vs. İle İlgili Teferruat başlığı altında cariyeler ile ilgili mülkiyet hukukunun düznelenmesi ve cariyelerin cinsel bir mal olduğunun ispatı.

Aferin KC, olayı tam olarak ortaya koymuşsun.

O halde sorumuz şu olmalı : Kadınlar neden şeriat ister ? (Özellikle Türkiye'de)

Bu ahvalde şeriata karşı mücadele de bir insanlık görevidir, insan olma onurunun korunması ile ilgilidir.

Tebrikler.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 04-09-2006, 20:45
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

merhaba mhmmd,

hayrettinkahraman.net'ten yaptığınız alıntıda yazıların kaynağı belirtilmemiş. Kur'an kaynaklı olmadıklarına göre acaba hadis kaynaklı mı yoksa içtihat mı?
Kölelerin azatlarıyla ilgili nisbeten yumuşak ve İslamı da köleliği kaldırmaya azmetmiş bir din olarak göstermiş yazılar.
Ancak aşağıdaki hadisleri de göz önünde bulundurmamız gerekir kanısındayım.

Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA
Konu : İmanın Hakikati
Ravi : eş-Şerrid İbnu`s-Süueyd es-Sakafi
Hadis : "Ey Allah`ın Resulü", dedim, "annem bana, kendisi adına mü`mine bir cariye azad etmenü vasiyet etti. Benim yanımda, Sudanlı (nübi) siyah bir cariye var, onu azad edeyim mi?" Hz. Peygamber (sav): "Çağır, onu (göreyim)" dedi. Çağırdım ve geldi. Cariyeye sordu: "Rabbin kim?" Cariye: "Allah!" dedi, tekrar sordu: "Ben kimim?" Cariye: "Allah`ın elçisisin!" cevabını verince Hz. Peygamber (sav): "Bunu azad et, zira mü`minedir" buyurdu.
HadisNo : 20



Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA
Konu : İmanın Hakikati
Ravi : Muaviye İbnul-Hakem es-Sülemi
Hadis : Hz. Peygamber (sav)`e gelip: "Bir cariyem var, çoban olarak çalıştırıyor, koyunlarımı otlatıyordum. Yakınlarda bir koyunumu yitirdi. Ne oldu? diye sorunca, kurt kaptı dedi. Koyunun kaybolmasına üzüldüm. İnsanlığım icabı cariyenin suratına bir tokat vurdum. Bu davranışımın kefareti olarak bir köle azad etmeyi adadım. Onu azad edebilir miyim?" diye sordum. Hz. Peygamber (sav) cariyeye: "Allah nerede?" diye sordu O: "Göktedir" deyince, "Pekala ben kimim? dedi. Cariye: "Sen Allah`ın Resulüsün" cevabını verince, Hz. Peygamber (sav) bana yönelerek: "Bunu azad et, zira mü`minedir" buyurdu.
HadisNo : 21

Her iki hadiste de görüyoruz ki cariyenin azad edilebilme kriteri onun MÜMİNE olmasına bağlı.
Aşağıdaki hadiste ise başkasına ait bir mal (cariye) kullanılmış (yatılmış) ve mal sahibinin malını (cariyesini) helal edip etmemesine göre kullanana verilecek cezadaki değişim anlatılmış. Helal ederse 100 sopa, etmezse zina sayılacağı için, (yani malı kullanmada nikahsız bir birliktelik olduğu iyice kesin oluyor) recm uygulanacak.

Fasil : HUDUD BÖLÜMÜ
Konu : Zina Haddi
Ravi : Habib İbnu Salim
Hadis : Abdurrahman İbnu Huneyn denen bir adam karısının cariyesine temasta bulundu. Hadise, Kufe emiri Nu`man İbnu Beşir (ra)`e götürüldü. "Ben, dedi, hakkınızda, Resulullah (sav)`ın hükmüyle hükmedeceğim: Eğer zevcen, cariyeyi sana helal ederse, yüz deynek yiyeceksin, helal etmezse recmedileceksin." Sonra (tahkik etti) karısının cariyeyi adama helal ettiğini görünce, emir yüz deynek vurdu.
HadisNo : 1598

Şu hadis biraz mide bulandırıcı. Hadisin kendisi değil de düşündürdükleri.
Fasil : HUDUD BÖLÜMÜ
Konu : Haddlerde Şefaat Ve Müsamaha Hakkında
Ravi : Ebu Ümame İbnu Sehl İbni Huneyf
Hadis : Resulullah (sav)`ın Ensari bazı sahabelerinden naklen anlatıyor: "Ensar`dan bir adam hastalandı ve çöktü, öyleki bir kemik bir deriye döndü. Bir ara Ashab`dan birine ait bir cariye hastanın yanına girmişti. Adam, ona müncezib oldu ve temasta bulundu. Bu sırada, kavminden kendisine geçmiş olsun ziyaretine gelenler oldu. Yaptığı işi onlara haber verdi ve: "Benim için Resulullah (sav)`a sorun, ben yanıma giren bir cariyeye temasta bulundum" dedi. Durumu Hz. Peygamber (sav)`e anlattılar ve ilaveten: "Hiç kimsede hastalığın bu derece şiddetlisini de görmedik. Adamı sana getirmeye kalksak kemikleri kırılıp dağılacaktır, bir kemik bir deriden başka bir şey değil!" dediler. Resulullah (sav) "Yüz tane hurma çubuğu alın, (bunları tek bir sopa halinde bağlayıp) adama bir kere vurun!" diye emretti.
HadisNo : 1656

Adam yatağından kalkamayacak derecede hasta, kalksa kemikleri dağılacak, o haliyle bile kendisine hastalığında yardım etmeye gelen cariyeye tecavüz edebiliyor. Ve o zavallı cariye nasıl teskin ediliyor? Mütecavize hastadır diye had cezası 1 kez uygulanarak. Tecavüze gücü yeten birine 100 değnek bile azdır zannımca. Araplardan iyice tiksinmeye başladım.

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 04-09-2006, 20:51
soro soro isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 15 Apr 2006
Mesajlar: 1.882
soro - MSN üzeri Mesaj gönder soro - YAHOO üzeri Mesaj gönder
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

kc yatagindan kalkamayacak kemikleri kirilacak olcude hasta olan bir adam bir insana nasil tecavuz eder.hadiste temas demis bu tecavuz demek mi oluyor ki.
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 04-09-2006, 21:04
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart Re: BENU MUSTALIK GAZASI

soröğren,
nasıl bir temas zina suçu sayılıyor?

Bir kadına sadece dokunmak suretiyle temas edenlere 100 değnek cezası verilir mi?
Kur'an'da 100 değnek cezasının zina halinde verileceği yazmaz mı? Yoksa Nisa suresinde 'zina' değil de 'temas' mı diyor?

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:05 .