Turan Dursun Sitesi Forumları

Turan Dursun Sitesi Forumları (https://turandursun.com/forumlar/index__1.php)
-   Felsefi Tartışmalar (https://turandursun.com/forumlar/forumdisplay.php?f=148)
-   -   İnsanoğlu Bir Madde Midir Yoksa Bir Ruh Mudur? (https://turandursun.com/forumlar/showthread.php?t=16036)

evrensel-insan 25-01-2010 05:58

Saygideger paslicivi;

varlık/varoluş nedir?-paslicivi-

Bu konuda sayfalar dolusu yazdim. Bu soruyu sormak ve cevaplamak; metafizigin ideolojik inanclarina aittir. Bilimin epistemolojik olarak, boyle bir sorusu yoktur. Cunku bilim ve bilimselligin kokeni bil dir ve bil kokeniyle, varligi bilgi olarak ele alir ve bildirir, inceler, deney ve gozleme tabi tutar.

Bende epistemolojik gercekci oldugumdan ve evrensel-insan dusuncesi ile dusundugumden, ideolojik inancsal dusunceler, benim dusuncem de yer almaz ve geregi de yoktur, ihtiyacim da degildir. Ustelik bu konuda verilecek her cevap, spekulatif, inancsal, ideolojik ve tartismasaldir. Isteyen felsefi olarak metafizik dalinin bu konusuyla ilgilenir. Ideolojileri; materyalizm, idealizm, pozitivizm, realizm, subjektivizm ve nominalizmdir. Isteyen yeni bir izm de ortaya atabilir.

kavramlaştırdıklarımız+kavramlaştıramadıklarımız=s onsuz sayıda olasılık demektir...-paslicivi-

Buradaki sorunda, kavramlastiramadiklarimizi, bilim dusunmez. Sadece bilinir kilar. Cunku bilim, bugunun epistemolojik sinirini asarsa, bilimsellikten cikar. Bugun kavramlastirdiklarimiz ne ise, bilimin siniri da odur. Otesi bilim degil; inanc uretimidir ve bizi insanustu, dogaustu, dunyaotesi, mistisizm, mitoloji v.s. ye goturur. Cunku bilim icin, bilinen ve bilinecek olan vardir. Bilinmez yoktur. Bilim bilinmezin uzerine inanc uretmez, bilinebilirin uzerine dusunce uretir. Henuz, su an, halihazirda v.s. icerikli kullanimlar, bilimde mevcuttur.

Ustelik birak kavramlastiramadiklarimizi, kavramlastirdigimiz bir suru soyut ve ogreti ideolojik inancsal ayrim olarak basimizin derdi zaten. Once bir onlardan arinalim. Once bir paslarimizdan kurtulalim.

Saygilarimla;
evrensel-insan

İvan Karamazov 25-01-2010 05:59

Alıntı:

paslıçivi´isimli üyeden Alıntı (Mesaj 283952)

kavramlaştırdıklarımız+kavramlaştıramadıklarımız=sonsuz sayıda olasılık demektir...


işte bunların içinden bir tanesinin mutlak gerçek olma olasılığı; 1/& dur..

sevgili paslıçivi;

ben matematikle, yukarıda anlattığın şeyi anlayamayacak kadar, haşir neşir biriyim. yani sanırım sorun bende :)

bak ben ne anlıyorum yukarıdaki ifadeden:

kavramlaştırdıklarımız+kavramlaştıramadıklarımız=s onsuz. dolayısıyla bunların içinden herhangi birinin mutlak gerçek olma olasılığı yoktur :D fakat dersek ki: kavramlaştırdıklarımız+kavramlaştıramadıklarımız=s onsuz. mutlak gerçek, kesinlikle, bu sonsuz taneden bir tanesi. o halde insanın bu mutlak gerçeğe ulaşma ihtimali: 1/sonsuz=0 :D

kusura bakma :)

paslıçivi 25-01-2010 06:02

sevgili e.i..

bir de senin ulaştığın bilinç seviyesi durduk yerde gelinecek bir seviye değil.. aklıma iki olasılık geliyor..

1.. duygulanım boyutunun çok sağlam bir dip/dipler görmüş olması..

2..farkında olmadan meditadif bir yaşamın içinde olman.. yani farkında ollmadan meditasyon yapman.. meditasyon sadece sessiz bir odada oturuluarak yapılmaz..

3.. ya da her ikisi de aynı ve eşzamanlı olabilir.. yani hem duygusal dip hem meditatif bir yaşam..

dip yapan duygulanımdaki bilincin artık gideceği tek bir yer vardır.. zirve.. başka gideceği bir yer yoktur.. lastik bir topu yere ne kadar set vurursan o kadar çok yükseğe zıplar.. tk şart lastik topun sağlam ve esnekliğini koruyabilmiş olmasıdır.. yere sert vurduğun lastik top sağlam değilse yukarı sıçrayamayıp yere yapışıp, dağılır gider..

İvan Karamazov 25-01-2010 06:06

Alıntı:

evrensel-insan´isimli üyeden Alıntı (Mesaj 283953)
Saygideger Ivan Karamazov;

olaylara nasıl yaklaştığınızı, artık az çok tahmin edebiliyor oluşum, sizi yavaş yavaş tanımaya başladığımı da gösteriyor -I.K.-

Bu koyulastirdigim ifadelere isik tutmani, bekliyorum.

Saygilarimla;
evrensel-insan

yani evrensel-insan, demek istiyorum ki: başlığı okuduğumda, sizin başlık hakkındaki düşüncelerinizi az çok tahmin etmiştim. bu da sizi yavaş yavaş tanıyor olduğum anlamına geliyor :typing: o anlama gelmiyor mu yoksa :)

evrensel-insan 25-01-2010 06:07

Saygideger paslicivi;

deli bunlar-paslicivi-

Ben, 1994'ten beri kendime neler demiyorum neler. O yuzden birisinin deli demesi, bilgisizlik ve bilincsizlikten alay etmesi, hatta asagilamasi ve satasmasi v.s. hic etkilemiyor. Cunku benim kendim ile olan mucadelem, disaridan gelecek bir algidan cok cok daha ustun.

Oyuzden de beni birsey caydiramiyor. Sonucta kendi yasam ve iliskilerim, bu bilisselligin ve bilincli farkindaligin bir aynasi.

Ama boyle senin gibi birisi, ya da en azindan merakli, ilgilenen onemseyen birisi ciktiginda da dunyalar benim oluyor. Olmasa da, kendi kendime yetiyorum.

Sonucta benim kendim ile verdigim mucadelenin yaninda, disaridan gelen ifadeler, satasmalar v.s. sonuk kalir.

Saygilarimla;
evrensel-insan

evrensel-insan 25-01-2010 06:13

Saygideger Ivan Karamazov;

başlığı okuduğumda, sizin başlık hakkındaki düşüncelerinizi az çok tahmin etmiştim. bu da sizi yavaş yavaş tanıyor olduğum anlamına geliyor o anlama gelmiyor mu yoksa -I.K.

Yani bu baslikta yazdiklarimi mi tahmin etmistin? Aslinda ben bu basligi, metafizik ideolojik inanclar icin acmistim, ama; gordugun gibi, ne bir materyalist maddeyi; ne de bir idealist, ruhu savunucu ve destekleyici bir mesaj alisverisinde bulunmadiler, o zaman da is basa dustu.:yo:

Eger o ilk senden alintiladigim cumleni bilincli yazdiysan, onun ustunde durmalisin. Ancak, insanoglu temelli bir dusunce tarzi (tanrisal, ideolojik, inancsal, maddesel v.s. degil) seni metafizigin var ve ol cikmazindan kurtarir.:boink:

Saygilarimla;
evrensel-insan

paslıçivi 25-01-2010 06:20

Alıntı:

varlık/varoluş nedir?-paslicivi-

Bu konuda sayfalar dolusu yazdim. Bu soruyu sormak ve cevaplamak; metafizigin ideolojik inanclarina aittir. Bilimin epistemolojik olarak, boyle bir sorusu yoktur. Cunku bilim ve bilimselligin kokeni bil dir ve bil kokeniyle, varligi bilgi olarak ele alir ve bildirir, inceler, deney ve gozleme tabi tutar.

Bende epistemolojik gercekci oldugumdan ve evrensel-insan dusuncesi ile dusundugumden, ideolojik inancsal dusunceler, benim dusuncem de yer almaz ve geregi de yoktur, ihtiyacim da degildir. Ustelik bu konuda verilecek her cevap, spekulatif, inancsal, ideolojik ve tartismasaldir. Isteyen felsefi olarak metafizik dalinin bu konusuyla ilgilenir. Ideolojileri; materyalizm, idealizm, pozitivizm, realizm, subjektivizm ve nominalizmdir. Isteyen yeni bir izm de ortaya atabilir.

kavramlaştırdıklarımız+kavramlaştıramadıklarımız=s onsuz sayıda olasılık demektir...-paslicivi-

Buradaki sorunda, kavramlastiramadiklarimizi, bilim dusunmez. Sadece bilinir kilar. Cunku bilim, bugunun epistemolojik sinirini asarsa, bilimsellikten cikar. Bugun kavramlastirdiklarimiz ne ise, bilimin siniri da odur. Otesi bilim degil; inanc uretimidir ve bizi insanustu, dogaustu, dunyaotesi, mistisizm, mitoloji v.s. ye goturur. Cunku bilim icin, bilinen ve bilinecek olan vardir. Bilinmez yoktur. Bilim bilinmezin uzerine inanc uretmez, bilinebilirin uzerine dusunce uretir. Henuz, su an, halihazirda v.s. icerikli kullanimlar, bilimde mevcuttur.

Ustelik birak kavramlastiramadiklarimizi, kavramlastirdigimiz bir suru soyut ve ogreti ideolojik inancsal ayrim olarak basimizin derdi zaten. Once bir onlardan arinalim. Once bir paslarimizdan kurtulalim.
sevgili e.i..

senin bu bahsettiğin yaklaşımı altbilinçler yapar.. yani bilim ötesini tartışırken yani varlığı sorgularken tüm bunların bilinemez/sadece bir olasılık olduğunun farkındalığında değildir.. bu olasılıklardan birinde aklını/düşüncesini sabitlemek zorundadır, yani karar vermek zorundadır.. işte teizm ve nonteizm düzeyi bilinçler bu aşamadır..

teizm; zaten varlığı sorgulayacak donanıma sahip değildir, o dogmayı/zokayı yutmuştur.. artık hangi zaman ve coğrafyada doğmuşsa o zokayı yutturmuşlardır..

nonteizm; yutturulmaya çalışılan dogmayı/zokayı bir şekilde tükürüp atmştır ama sorgulama aşamasında bir yerde tıkanıp kalmıştır.. çünkü duygu&düşünce donanımı müsait değildir.. düşünce bir yerde teslim olup karar vermek zorundadır, yoksa mutluluğu/duygulanımı sağlayamaz, sabitleyemez..

teizm ve nonteizmin üstüne çıkmış bir bilinç varoluş hakkında hiç bir olasılığa teslim olmaz ve karar vermez.. çünkü o kişi duygulanımı sabitleyip düşünceyi/aklı özgür bırakmıştır.. düşünce/akıl her olasılığa eşit mesafede yaklaşır, hiç bir olasılığın diğer olasılığa bir üstünlüğü yoktur yani bir inanç gelişmez, mutlak bir inançsızlık söz konusudur..

ve varoluş nedir diye sormaya devam eder.. dediğim gibi bilim bunu soramaz, çünkü bilim canlı, meraklı bir bir kavram değildir.. ama insan meraklı, bilmek/öğrenmek isteyen bir canlı türüdür.. bilinçaçıklığı düzeyinde sorgulayabilir varlığı/varoluşu..

teizm ateizm deizm panteizm hepsi karar vermiş bir düşüncenin/aklın sonuçlarıdır.. varoluş nedir sorusu onların kafasında bir şekilde ucundan kıyısından daha çok tanrı odaklı bir sabitlenmeye gidilmiştir..

bunun üstüne çıkıldığı zaman tanrı figürü de diğer bilinemezlerin içine girip sadece 1/sonsuzdur..

evrensel-insan 25-01-2010 06:21

Saygideger paslicivi;

Benim metodum, illa seninkine mi benzeyecek?:boxing:

Daha once izah ettim. Ben insanoglunu dusunce ve davranista insan yapmayan dogal dusuncenin farkindaligina her yonuyle eristim ve evrensel-insan dusuncesi sayesinde de disina cikabildim.

Benim dusunmeden, sorgulamadan, sorun ortaya koymadan ve cozum uretmeden gecen bir zamanim yoktur. Yalniz bu konularda o kadar seri pratik zekaya alismisim ki, cok rahat her konuda hem tikanmiyorum, hem sorunu goruyorum, hem de cozumunu.

Ingilizce de bir terim vardir. Know how, iste ben bunu yapiyorum. Yani ne oldugunu degil; nasil oldugunu biliyorum ve sorguluyorum.

Neyin ne oldugunu degil; neyin ne olarak nasil olusturuldugunu ortaya koyuyorum.

Gerci meditatif yanasimin ne oldugunu detayli algilarsam, sana yapip yapmadigimi da soyleyebilirim.

Saygilarimla;
evrensel-insan

evrensel-insan 25-01-2010 06:29

Saygideger paslicivi;

senin bu bahsettiğin yaklaşımı altbilinçler yapar.. yani bilim ötesini tartışırken yani varlığı sorgularken tüm bunların bilinemez7sadece bir olasılık olduğunun farkındalığında değildir.. bu olasılıklardan birinde aklını7düşüncesini sabitlemek zorundadır, yani karar vermek zorundadır.. işte teizm ve nonteizm düzeyi bilinçler bu aşamadır.. -paslicivi-

ama insan meraklı, bilmek/öğrenmek isteyen bir canlı türüdür.. -passlicivi-

Bu merak neyin ne oldugunun bilincinde ve farkinda olmayanlar icin gecerlidir, benim icin degil.

Iste belkide sence kavranamayan algilansamayan kisim burasi. Ben var ve ol kokenli soru-cevap dialogunun ne oldugunun ve cikmazinin farkindayim. Cunku dogal dusuncenin bir urunu oldugunun bilincindeyim. Bana bilimin epistemolojik siniri yetiyor ve ustu de bildirilmedikce, beni ilgilendirmiyor. O yuzden de bir ideolojik inancsal dogruya ihtiyacim ve gereksinimim yok.

Soyledim sana, tanri bir kavramdir ve lugatta durur o kadar. Benim le bir bagi ilgisi yoktur ve tanri kavramina bende bir icerik vermem, cunku bu kavrama ihtiyacim yok. O yuzden de olumlu yada olumsuz tanrisal yanasim benim dusuncemde yer almaz. Cunku var ve ol temelli spekulatif sorular sormam ve cevapta aramam. Bilimin geldigi ve gelecegi yer bana yeterlidir.

Zaten yasam ve iliskilerimde de bu tip soru-cevap dialogunun bana bir yarari yoktur. Bosa zaman kaybidir. O yuzden tanrisal yanasima ihtiyac duyanlari da notr algilarim. "Bu onlarin kendileri icin secimi" derim.

Saygilarimla;
evrensel-insan

paslıçivi 25-01-2010 06:43

Alıntı:

Gerci meditatif yanasimin ne oldugunu detayli algilarsam, sana yapip yapmadigimi da soyleyebilirim.
dünyada bir çok insan farkında olmadan bir meditatif bir yaşam sürer ve farkında olmadan aydınlanmaya doğru gider..

bunu şöyle izah edebilirim.. sol beyinden sağ beyine geçebilmek, zamandan kopup anda yaşayabilmek, seni zamandan koparan ana odaklayan bir hobi/sanat vs..

sana en basit meditasyon tekniğini söyleyiyeim.. gün içerisinde herşeyden kopup "ben varım" de bunu hisset ve algıla..

ya da günlük bir işini yaparken zamandan kop.. mesela yemek mi yiyorsun.. yemek yerken bir şey düşünme, sadece o lokmayı tabaktan aldığını, ağzına götürdünü, bu arada çalışan kol kaslarını, lokmayı çiğnerken çalışan yanak çene kaslarını, lokmanın ağzında bıraktığı tadı hissetmeye çalış.. yani yemek yerken, yolda yürürken, araba kullanırken, tuvalette hecetini giderirken zihinde yaşama, geçmişteki olayları, gelecekteki yapacağın planlarını düşünme, dünü ve yarını unut.. sadece yaptığın eyleme odaklan ve hisset.. yürürken vücudunun kaslarının çalışma ahengini hissetmeye çalış, nefes alıp verişinin düzenin izle ve gözle ve sakın yorum yapma/yargılama.. sadece bir ayna gibi gözle ve yansıt.. işte meditasyon dediğim şey budur.. anda/şimdide yaşamak.. bu olay zihni boşaltır..

hobilerimizden balık tutmak örneği buna çok güzel örnektir.. kişi balık tutarken zamandan kopar, oltasına vuracağı balığa odaklanmıştır, dün ve yarın yoktur zihninde, düşünmüyordur.. işte bu düşünmeme durumu meditatif durumdur..

bunu bir de farkında olarak günlük belli bir disiplin içinde belli tekniklerle yaparsan al sana farkındalık aydınlanma dediğim olay.. senin bilinç düzeyin buna çok müsait..


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 15:44 .